Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/275 E. 2018/329 K. 24.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/275 Esas
KARAR NO : 2018/329
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/03/2018
KARAR TARİHİ : 24/04/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalı şirkete sigortalı, …’in malik ve işleteni olduğu … plakalı aracın 29.10.2017 tarihinde …’a ait … plakalı araca çarparak hasarlanmasına sebebiyet verdiğini, sigortalı araç sürücüsünün olayda %100 kusurlu olduğunu, davalı … şirketine araçta meydana gelen değer kaybının ödenmesi için 14.02.2018 tarihinde başvuru yapıldığını, ancak ödeme yapılmadığını beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 250,00-TL değer kaybı bedelinin, poliçe limitleri dahilinde muhatap şirketin temerrüt tarihi olan 24.02.2018 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP:
Davada tensip aşamasında karar verilmiş olup, davalı yana tebligat çıkarılmamıştır.
GEREKÇE:
Dava; 29.10.2017 tarihli maddi hasarlı trafik kazası nedeni ile değer kaybının tahsili talebinden ibarettir.
Davacı dava takip yetkisi varlığını … plakalı araç maliki dava dışı İmdat Ural’ın davalı … şirketinden olan alacağın BK 183 madde uyarınca kendisine temlik etmesine dayandırmaktadır.
Davacının dayanak ettiği ” Hasar Tazmini ve Alacağın Temliki Sözleşmesi’ nin :
” … plakalı aracımın 13.11.2017 tarihinde vuku bulan olay/risk/kaza sebebiyle oluşan hasarı… Şti tarafından onartılmış ve bedeli onarımı yapan firmaya …Şti tarafından ödenmiştir. Onarımı biten aracımı /aracımızı sağlam ve eksiksiz olarak teslim aldığımı/aldığımızı, oluşan hasar bedeli, değer kaybı bedeli gün ve kazanç kaybı tazminatı, ekspertiz ücreti, temerrüt faizi, KDV ve makul giderler ile munzam zararlar dahil, sigorta şirketi veya şirketlerinden olan ve üçüncü şahıslara karşı olan rücu, dava ve takip haklarımın tamamını, bütün hakları ile birlikte Borçlar Kanunu 183 maddesi ve devamı hükümleri gereğince kayıtsız şartsız ve gayrikabili rücu olarak, devir ve temlik ettiğimi/ettiğimizi, bu alacağımı daha önce hiç kimseye temlik etmediğimi/etmediğimizi, temlik alanın yapılan ödemelerin izlenmesi için gerekli her türlü bilgi, belge, evrak talep etme, hesap ve kayıtları incelemeye, bu meyanda kişisel verilerimin temlik alan ile paylaşılmasına ve temlik alanın paylaşmasına, işlenmesine ve temlik edilen alacağı/alacakları takibe, sulh ve ibraya, talep, tahsil ve ahzu kabza, tevkil teşrik ve azle, alacağımı 3. şahıslara temlik etmeye yetkili olduğunu, ayrıca hasarın teminat dışı olduğu ve/veya 3.şahıslara rücusunun ve tahsilinin mümkün olmadığı, hasar bedeline ilişkin olarak sigorta şirketi ve 3.şahıslarda olan hasar bedeline ilişkin rehin/haciz/tedbir vb. konulması ve/veya lehine sigorta yapılanın ya da rehinli alacaklıların(dain-i mürtehin) tazminatın ödenmesine rıza göstermemesi ve her halükarda hasar bedelinin tazmin edilememesi durumlarında, hasar bedelinden …Şti.’ ne karşı şahsen sorumlu olduğumu/olduğumuzu, bu halde temlik alanın müspet menfi zararlarını karşılayacağımı, işbu temlik sözleşmesi gereğince yapılacak ödemelerin ifa yerinin İstanbul ili olduğu ve bu temlik sözleşmesinden doğabilecek uyuşmazlıkları çözümlemeye; İstanbul (Çağlayan) mahkemeleri ve İcra dairelerinin yetkili olduğu konusunu beyan ve kabul ederim.” şeklinde düzenlendiği anlaşılmaktadır.
Temlik sözleşmesi başlıklı yazı tamamen vekalet yetkileriyle ilgili olup bunun davacıya yasal olarak dava takip yetkisi bahşetmediği zaten yasal olarakta bunun olanaklı bulunmadığı, davacı ve dava dışı…arasında HMK 125 madde kapsamında dava konusu devredilebilir ise de, bunun davanın açılmasından sonra mümkün olabileceği, oysa dava konusunun henüz dava açılmadan devredildiği, bunun üsülsüz olduğu, temlik sözleşmesi başlıklı belgenin miktar içermediği gibi içeriği itibarıyla da alacağın temliki kapsamında olmadığı, o halde HMK 114(1) e maddesi kapsamında davacının dava takip yetkisinde sahip olmadığı anlaşılıp kabul edilmekle davanın usulden reddine karar vermek yasal ve yerinde görülmüştür.
HMK 138(1) madde; ”Mahkeme, öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verir; gerektiği takdirde kararını vermeden önce, bu konuda tarafları ön inceleme duruşmasına dinleyebilir” hükmü uyarınca dava şartları konusunda dosya üzerinden karar verilmesinin mümkün olmasına göre, Anayasanın 141/son ve H.M.K.’nun 30. maddelerinde düzenlenen usul ekonomisi ilkesi gereği dosya üzerinden karar verilmiştir.
Bu itibarla;
HÜKÜM:
1-) HMK ‘nun 114/(1)/e, 115/(2) madde uyarınca davanın dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-) Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-) Davacı yanca yapılan tüm giderlerin üzerlerinde bırakılmasına,
4-) Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya/vekillerine iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, dava miktarı itibarıyla KESİN olarak karar verildi .
Katip …
Hakim …