Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/267 E. 2022/115 K. 16.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/267 Esas
KARAR NO:2022/115

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:21/03/2018
KARAR TARİHİ:16/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekilinin dava dilekçesinde özetle; Davalı sigorta şirketine … numaralı ZMMS poliçesi ile sigortalı … plakalı araç, 10.06.2016 tarihinde, sürücü … idaresinde iken, … idaresindeki elektrikli bisiklet ile çarptığını, çarpmanın sonucunda çift taraflı, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonucu … yaralanarak sürekli sakat kaldığını, söz konusu kazanın soruşturması … Cumhuriyet Başsavcılığı … soruşturma … Karar numarası ile görüldüğünü, takipsizlik kararı verildiğini, davalı sigorta şirketine 01.03.2018 tarihinde müracaat edildiğini, davalı şirket bu güne kadar olumlu yada olumsuz herhangi bir cevap vermediğini, müvekkilinini mağduriyetine rağmen davalı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartlarına uygun müracaata rağmen ödeme yapmayan davalı sigorta şirketi, müracaatla birlikte temerrüde düştüğünü, iş bu nedenle müvekkilinin için geçici ve sürekli iş görmezlik tazminatının tahsili sebebiyle huzurdaki davayı açmak gereği hâsıl olduğunun, yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle; Delil listesi ve ekleri dilekçemizle birlikte sunulmakla davalı tarafa tebliğine, fazlaya ilişkin talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik, müvekkil … için 50,00 TL Geçici ve 50,00 TL Sürekli iş görmezlik tazminatı olmak üzere toplamda 100,00 TL(Yüz türk lirası) tazminatın (davalı sigorta şirketi azami poliçe limiti ile sorumlu olmak kaydıyla) olay tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı şirketten tahsiline, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin de davalı şirkete yüklenmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
Davalının davaya karşı sunduğu cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından müvekkili şirkete başvuru yapılmadığını, yukarıda yapılan açıklamalara rağmen davacı taraf; ZMM genel şartlar, KTK 99. Madde ve KTK 97. Madde dikkate alındığında usule aykırı olarak dava açtığını, bu sebeple davanın usul yönünden reddi gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, müvekkil şirketin sorumluluğu Trafik Poliçesindeki limitler ve sigortalı araca atfedilebilecek kusur ile sınırlı olduğunu, dava konusu olayla ilgili olarak ceza soruşturma dosyasındaki tüm delillerin, ifade tutanaklarının, tanık beyanlarının, kamera kayıtlarının ve nihayet bilirkişi raporunun temini gerektiğini, ceza dosyası ve varsa kusur durumunu gösteren bilirkişi raporu celp edildikten sonra meydana gelen kazada kusur durumlarının tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu’na sevk edilmesini talep ettiklerini, davacı yanın maluliyet iddialarının değerlendirilebilmesi için Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesine sevk edilerek yalnızca kaza ile illiyet bağı bulunan maluliyet durumu hakkında rapor alınmasını talep ettiklerini, bu nedenle maluliyet hesabında yalnız fiziki ve sürekli nitelik taşıyan arazların dikkate alınması, buna göre kaza ile illiyet bağı bulunan maluliyet oranının belirlenmesi gerektiğini, kusur durumu ve maluliyet belirlendiğinde dosyanın hesaplama amacıyla, aktüeryal rapor hazırlanabilmesi için aktüer siciline kayıtlı uzman bilirkişiye verilmesini talep ettiklerini, 2918 sayılı Karayolları trafik kanunu 99. Madde ve ZMM Genel Şartları B.2. Maddesine göre temerrüt; hesaba esas tüm belgelerin sigorta şirketine sunulması üzerinden 8 iş günü geçmesiyle gerçekleştiğni, bu durum karşısında; temerrüt tarihi olarak kusur, maluliyet ve hesap raporlarının tarafımıza tebliği tarihinin esas alınmasını talep ettiklerini, kaldı ki aktüer hesabı güncel asgari ücret üzerinden yapıldığını, dolayısıyla hesap tarihi itibariyle tespit edilen tazminat tutarı güncel olduğunui, bu yönüyle de hesap tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiğini, aksi halde faiz işletilecek tarihe ait veriler üzerinden hesaplama yapılması gerektiğini, dava konusu olay KTK ve TBK kapsamında, haksız fiil iddiasına dayalı tazminat talebi olduğunu, dolayısıyla müvekkili şirket KTK uyarınca sigortalının haklarına halef olduğundan; sigortalı aracın ticari olmaması karşısında, ticari faiz taleplerinin de reddine karar verilmesini talep ettiklerini, öncelikle ZMM genel şartlar, KTK 99. Madde, KTK 97. Madde ve davacı tarafından müvekkil şirkete başvuru yapılmadığı dikkate alındığında davanın usul yönünden reddine; kask takılmadığından yerleşik Yargıtay Kararları gereği müterafik kusur indirimi yapılmasına; kusur durumu ve yalnız kaza ile illiyeti bulunan fiziki ve sürekli maluliyet oranının tespiti için Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas dairesi nezdinde bilirkişi incelemesi yapılmasına ve zarar tespiti yönünden aktüer raporu alınmasına, dosyaya sunulan tüm delillerin tarafımıza tebliğine, celp edilmesi gereken delillerimizin toplanmasına, yapılan açıklamalar kapsamında aktüer hesabı tarihinde güncel veriler üzerinden hesaplama yapıldığından, KTK 99. Madde ve ZMM genel şartlar gereği aktüer hesabı tarihinden itibaren faiz işletilmesine, aksi halde faiz işletilecek tarih verileriyle aktüer hesabı yapılmasına,
her halde poliçe limitini aşan tazminat taleplerinin reddine; ayrıca tazminat talepleri haksız fiil kaynaklı olduğundan ticari faiz taleplerinin her halükarda reddine haksız ve mesnetsiz davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana yüklenmesine karar verilmesini, beyan ve talep etmiştir.
Davanın davacının davalıya sigortalı aracın kusuru nedeniyle yaralanmasından kaynaklanan tazminat dosyası olduğu anlaşıldı.
27/01/2021 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; 06.10.2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalı Sürücü … %25 kusur oranına göre davacı …’in %10,3 sürekli iş göremezlik zararının hesabının 108.177,65 TL olacağı ve … plakalı otomobilin sigortasının … Sigorta A.Ş 19.06.2015-2016 vadeli … numaralı Trafik Sigorta Poliçesi ile sigartalanmış olduğu ve kişi başı kaza limitinin 290.000,00 TL olduğu ve tazminatın sigorta limitleri dahilinde olduğu ve faiz tarihinin olay tarihi olan 10.06.2016 tarihi olduğu, tespit ve rapor edilmiştir.
30/12/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Yargıtay 17 HD’ nin 17.2.2017 T., 2014/17502 E. , 2017/1121 K. sayılı kararı ile davacının eğitim hayatını geç tamamlayacağına ilişkin belge bulunmaması, kaza tarihi itibarı ile davacının gelir getirici bir işte çalışmıyor olması gibi unsurlar dikkate alınarak, davacı … yönünden geçici iş göremezlik maddi tazminat şartlarının oluşmadığı ve geçici iş göremezlik Maddi zarar hesabı yapılmasına yer olmadığı tespit ve rapor edilmiştir.
Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulunun 10/04/2019 tarihli heyet raporunda özetle; … oğlu, 06/06/2000 doğumlu …’in 10/06/2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması nedeniyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak: GR 1 XII (22İa………..10) A %14 E cetveline göre: %10.3 (yüzdeonnoktaüç) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, 2. İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, tespit ve rapor edilmiştir.
Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulunun 08/10/2019 tarihli heyet raporunda özetle; … oğlu 06/06/2000 doğumlu …’in 10/06/2016 tarihinde tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında engellilik oranının % 0(yüzdesıfır) olduğu, 2.İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, tespit ve rapor edilmiştir.
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 06/07/2021 heyet raporunda özetle; Davacı sürücü …’in, %50 (yüzde elli) oranında kusurlu, Sürücü …’nun, %50 (yüzde elli) oranında kusurlu olduğu, tespit ve rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde ve değerlendirildiğinde;
Eldeki davada kaza tarihi 10/06/2016 olup, Yargıtay 17.HD 04/02/2021 tarih 2020/11295 esas 2021/780 karar sayılı ilamı doğrultusunda kaza tarihi itibariyle yürürlükteki yönetmeliğin uygulanması gerekmektedir ve kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan yönetmeliğin 30/03/2013 tarihli ve 28603 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik olduğu, ATK’nın 27/02/2019 tarihli maluliyet raporunun Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre hazırlandığı, 30/09/2019 tarihli ATK maluliyet raporunun ise kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlendiği, bu nedenle 30/09/2019 tarihli ATK maluliyet raporunun esas alınabileceği, 27/01/2021 tarihli aktüer bilirkişi raporunun Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre hazırlanan 27/02/2019 tarihli maluliyet raporu esas alınarak düzenlendiği ve bu nedenle hükme esas alınamayacağı, 30/12/2021 tarihli aktüer bilirkişi raporunun ise Yargıtay 17.HD 24/02/2021 tarih 2019/3292 esas 2021/1848 karar sayılı ilamı doğrultusunda TRH 2010 yaşam tablosu ve progressive rant yöntemine göre düzenlendiği ve doğru yönetmeliğe göre hazırlanan 30/09/2019 tarihli ATK maluliyet raporunun esas alındığı, anılan maluliyet raporunda davacının sürekli maluliyetinin bulunmadığının ve iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceğinin belirlendiği, 30/12/2021 tarihli aktüer raporunda davacı Nedim’in kaza tarihi itibariyle gelir getirici bir işte çalışmaması ve lise çağında olması ile davacının geçirdiği trafik kazası nedeniyle eğitimini geç tamamlayacağı veya iş hayatına geç başlayacağına ilişkin dosya kapsamında belge de bulunmadığından geçici iş göremezlik maddi tazminat talep etme koşullarının oluşmadığı belirlenmiş olup, netice olarak davacının sürekli maluliyetinin bulunmaması ve geçici iş göremezlik maddi tazminat talep etme koşullarının oluşmaması hususları dikkate alındığında davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 80,40-TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 44,50 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Kendini vekille temsil ettiren davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 100,00-TL vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalıya verilmesine,
5-Yatırılan avanstan artan bakiyenin karar kesinleştiğinde yatırana/vekiline iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/02/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır