Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/215 E. 2018/473 K. 28.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/215 Esas
KARAR NO : 2018/473

DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 05/03/2018
KARAR TARİHİ : 28/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasında:
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Vekiledeni şirket AAG…A.Ş. ‘nin ortakları dava dışı …, … ve vekiledeni …’nın 2010 yılına kadar %100 ü kendilerine ait davalı şirketteki hisselerinin %70 ini Hint uyruklu dava dışı ” … ” ne sattığını, davalı şirketteki müşterek yönetim ve temsil yapısının 2017 yılı ortalarına kadar kusursuz bir şekilde işletildiğini, 2017 yılının ortalarına doğru vekiledeni …’dan hiçbir dayanak bilgi ve belge ibraz etmeksizin finansal belgelere imza atmasının talep edilmeye başladığını, yönetim kurulu üyelerinden …’nın 16.11.2017 tarihinde yönetim kurulundan istifa ettiğini, istifa sonrası vekiledeni …’nın bilgisi olmaksızın müstafi …’ında imzasını taşıyan adres değişikliğine ilişkin Yönetim Kurulu Kararının, dava dışı …bank lehine tesisli ticari işletme rehnine rağmen ve …bank’ın yazılı onayı olmaksızın tescil edildiğini, ilgili kararın sicilden terkini için TSM’ ne müracaat edildiğini, akabinde … 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, hukuka aykırı eylemlere son verilmesi için davalı Şirket Yönetim Kurulu Başkanına ve dava dışı Hintli ortağa, … 18. Noterliğinin 27.02.2018 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamenin gönderildiğini, vekiledeni …’ya davalı şirketin temsil-ilzam kuralını değiştirecek nitelikte bir yönetim kurulu kararı imzalanması için E-posta yoluyla gönderildiğini ve vekiledeni bu kararı onaylamayacağını muhalefet şerhi koyarak beyan ettiğini, davalı şirketin müşterek imza kuralının şirket teamülüne ve temsil esaslarına aykırı bir şekilde değiştirilmek istendiğini, müstafi bir yönetim kurulu üyesinin yeniden göreve seçilmeden önerilen yönetim kurulu kararına imza atmasının hukuka aykırı olduğunu, şirketin nakit yönetiminde genel müdür ve genel müdür yardımcısına verilen vekaletname ile şirketin olağan işlerinin yürütülebildiğini beyanla, vekiledeni şirketin %30 pay sahibi olduğu ve diğer vekiledeni …’nın yönetim kurulu üyesi olduğu davalı şirketin temsil ve ilzamına ilişkin olarak alınan hukuka aykırı yönetim kurulu kararının, ticaret siciline tescilinin tedbiren durdurulmasını ve görevinden istifa etmiş olan …’nın yönetim kurulu üyeliğinin düştüğünün tespitine ve keyfiyetinin İstanbul Ticaret Sicil müdürlüğüne bildirilmesine karar verilmesini verilmesini talep etmişlerdir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; … vekiledeni şirketin yönetim kurulu üyeliğinden istifa etmediğini ve yönetim kurulu başkan vekili olarak görevine devam ettiğini, vekiledeni şirketin pay sahiplerini temsil eden yönetim kurulu üyelerinin müşterek imzaları ile temsil ve ilzamı zorunluluğu bulunmadığını, TTK uyarınca bir Anonim Şirketin genel müdürü ve genel müdür yardımcısının, Anonim Şirketin yönetim kurulunun bütün yetkilerini devralamayacağını, vekiledeni şirketin adres değişikliğine ilişkin davadaki davacıların iddiaları ile bu davadaki iddialarının birbirleriyle çelişkili olduğunu, HMK 389. Madde uyarınca sadece dava konusu hakkında ihtiyati tedbir talep edilebileceğini, mahkemenin red kararının hukuka uygun olduğunu beyanla, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
GEREKÇE;
Dava , …’nın davalı şirketteki yönetim kurulu üyeliğinin sona erdiği hususunun tespiti talebine ilişkindir.
Davacı vekili 24.05.2018 tarihli dilekçesiyle; davadan ve bu dava ile ilgili taleplerinden feragat ettiğini beyan etmiştir. Yapılan vekalet kontrolünde davacı vekilinin davadan vazgeçmeye, feragat v.s. yetkilerinin olduğu anlaşılmaktadır.
Davalı vekili de 24.05.2018 tarihli dilekçesi ile feragata itirazları olmadığını, yargılama gideri ve avukatlık ücreti talep etmediklerini bildirmişlerdir .
HMK MADDE 307- (1) Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.
MADDE 309- (1) Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır.
(2) Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.
Hükümleri uyarınca davanın feragat sebebiyle reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu itibarla;
HÜKÜM:
1-)Davanın feragat sebebiyle HMK 307 ve devamı maddeleri uyarınca REDDİNE,
2-) Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-)HMK 312/1 maddesi uyarınca davacı yanca yapılan tüm giderlerin üzerinde bırakılmasına,
4-) Davalı yan yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-)Davacı yanca yatırılan gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya/vekiline iadesine,
Davacı vekilinin ve davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu oybirliğiyle karar verildi. 28/05/2018

Başkan … Üye … Üye … Katip …