Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1173 E. 2019/533 K. 12.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2018/1173 Esas
KARAR NO: 2019/533

DAVA : Tazminat (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 06/12/2018
KARAR TARİHİ: 12/06/2019

Mahkememizde görülen davanın dosya üzerinden yapılan incelemesi sonucunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı karşı davalı vekili Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi ile, müvekkili ile davalı … arasında 01/04/2018 tarihli Kira Sözleşmesi ile … numaralı bağımsız bölümü kiraladığını, kiraya verenin ve kiralananın bulunduğu işyeri merkezi yöneticiliğinin kusuru sebebiyle vaat edilen şekilde kullanamadığını, kiralananda tadilat, tamirat, dekorasyon ve nakliye masrafı, gerçekleştirildiğini, kiralananın atölye olarak kullanabileceğine yönelik herhangi bir düzenleme yapılmayınca, kira sözleşmesinin feshedildiğini, bu nedenle müvekkilinin kiralananı kullanamadığını ve zarara uğradığını beyanla, davanın kabulü ile kısmi dava yoluyla 30.000,00-TL’nin davalılardan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı karşı davacı vekili Mahkememize sunduğu yanıt dilekçesi ile, zamanaşımı nedeniyle davaya itiraz ettiklerini, dava konusu uyuşmazlığın kira sözleşmesine ilişkin olup görevli Mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğunu, müvekkilinin sözleşme gereği edimlerini ifa ettiğini, diğer davalı iş merkezi yöneticiliğinin projeye daha sonra onay vermediğini belirtmesi sebebiyle uğranılan zarar var ise bunun müvekkiline atfedilemeyeceğini, bina yönetimine atölye yapılacağı belirtilmek suretiyle projelerin onaya sunulduğunu, bina yönetiminden gerekli onayların alındığını, buna rağmen… Noterliği tarafından ihtarname gönderildiğini, müvekkiline ulaşan bir tebligat olmadığından geçerli olmadığını, müvekkili şirkete eksikliklerin giderilmesi hususunda ihbarda bulunulmadığını, davacı tarafça taşınmaza faydalı ya da zorunlu hiçbir masraf yapılmadığını bunun da İstanbul … Sulh Hukuk Mahkemes… D.İş sayılı dosyasında mevcut rapor ile sabit olduğunu, davacının masa, sandalye, etejer, sehpa, dolap,masa kumaşı vb menkulleri taşınmaz tahliye edilirken sökülerek götürüldüğünü, ayrıca taşınmaz değer katan zorunlu yada faydalı bir masraf olsayı dahi müvekkilinin kabulünde olmayan faturalara göre bunun müvekkilden tahsil edilmesinin mümkün olmadığını beyanla, davanın reddi ile şimdilik 46.020,00-TL kira bedelinin davacı karşı davalı tarafından her bir kira dönemine ilişkin kira bedellerinin vade tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile müvekkiline ödenmesini talep etmiştir.
Davalı… vekili Mahkememize sunduğu yanıt dilekçesi ile, davanın kat mülkiyeti kanunundan kaynaklandığından bahisle Sulh Hukuk Mahkemesine görevli olduğunu, yönetimin davalı taraf ehliyetinin olmadığını, tadilat projesinin gönderilmediğini, elektrik projesinin bilgiyasar formatından kaynaklı açılamadığını, dolayısıyla yönetim tarafından projeye onay verilmediğini, müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, davacının tacir olması sebebiyle basiretli iş adamı gibi davranıp yönetim planını incelemediği için gerekli özene göstermediği, yönetim planının ilgili maddesinin ayıp olarak nitelendirilmeyeceğini, davacının bağımsız bölümü dizayn ofis olarak kullanmak üzere kiralamasına rağmen atölye olarak kullanmak istediğini, davacıya ihtar çekildiğini, ve davacının taşınmazı kendi iradesi ile tahliye ettiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
6100 sayılı Yasanın 114/1-c maddesi gereğince mahkemenin görevli olması dava şartlarından olup 115.madde gereğince de Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.
Aynı yasanın 137 ve devam maddeleri gereğince dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra ön inceleme yapılır. Mahkeme ön incelemede; dava şartlarını ve ilk itirazları inceler, uyuşmazlık konularını tam olarak belirler, hazırlık işlemleri ile tarafların delillerini sunmaları ve delillerin toplanması için gereken işlemleri yapar, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği davalarda onları sulhe veya arabuluculuğa teşvik eder ve bu hususları tutanağa geçirir. Mahkeme, öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verir; gerektiği takdirde kararını vermeden önce, bu konuda tarafları ön inceleme duruşmasında dinleyebilir. Yasanın 138.maddesi gerekçesinde de belirtildiği üzere yargılamada usule ilişkin iddia ve savunma sebeplerinin hallinden sonra işin esasına girilerek uyuşmazlık çözümlenir. Usule ilişkin hususlar ya dava şartıdır ya ilk itiraz niteliğindedir. Usule ilişkin hususlar şekli nitelik taşıdığından yargılamanın başında dosya üzerinden de incelenerek karar bağlanabilir. Ancak Mahkeme kararını vermek için tarafların dinlenmesine ihtiyaç duyuyorsa bunu da tahkikat aşamasında değil ön inceleme oturumunda yapacaktır. Aynı husus Yasanın 140/1.maddesinde de belirtilmiş olup ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar hakkında karar verebilmek için hakimin gerekli gördüğü takdirde tarafları dinleyebileceği hükme bağlanmıştır.
Yasanın “Sulh Hukuk Mahkemelerinin Görevi” başlığını taşıyan 4.maddesi gereğince Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları görürler.
Somut durumda taraflar arasındaki uyuşmazlık kira ilişkisinden kaynaklanmakla, davaya bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemelerine ait olduğundan görevsizlik kararı verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM:
1- Davanın 6100 sayılı Yasanın 114/1-c maddesi delaleti ile 115/2.maddesi gereğince görev dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine,
2-Kararın yasa yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde oluşan olumsuz görev uyuşmazlığı nedeni ile dosyanın mercii tayini için Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Dairesine gönderilmesine,
3-Kararın yasa yoluna başvurularak kesinleşmesi halinde, kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize başvurularak dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesinin talep edilmesi gerektiği, aksi durumda davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin kararın tebliği ile birlikte ihtarına,
Aynı halde, davaya görevli mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına, davaya devam olunmaması halinde Mahkememizce dosya üzerinden durumun tespiti ile davacının yargılama giderlerini ödemeye mahkum edilmesine,
Dair, 6100 sayılı Yasanın 138.maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu kabil olmak üzere karar verildi.

Katip …

Hakim …