Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1169 E. 2019/928 K. 27.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/882 Esas
KARAR NO : 2019/922
DAVA : İtirazın İptali (Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/09/2018
KARAR TARİHİ : 26/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Vekiledeni şirketin denetleme işi yapan bir firma olduğu ve davalı şirketten 2015 yılı alacaklarının tahsili amacıyla … icra müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibine girişildiğini, davalının süresi içinde borca itiraz ederek takibin durduğunu beyanla, davanın kabulüne, itirazın iptaline, takibin devamına, davalının alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Taraflar arasında kurulmuş bir sözleşme olmadığını, davacıya herhangibir talimat verilmediğini, davacının vekiledeni şirketin yetkilisinin kardeşlerine ait başka şirketlerin bir dönem işleri ile ilgilendiklerini, vekiledeni şirket yetkilisinin yurtdışında olduğunu beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
GEREKÇE:
Dava; cari hesap ekstresi alacağından kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine davalının itirazı üzerine açılan İİK. 67.maddesine dayalıitirazın iptali davasıdır.
7101 sayılı kanunun 61. Maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrası ”Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir; miktar veya değeri yüz bin Türk lirasını geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulü uygulanır.” şeklinde değiştirilmiş olup 15.03.2018 tarihinde resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğü girmiştir.
Mahkememizde görülen iş bu davada 7101 sayılı kanunun resmi gazetede yayınlandığı tarihten sonra 25.09.2018 tarihinde açılmış olup 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre basit yargılama usulüne tabi olmasına rağmen tensip zaptıyla her ne kadar yazılı yargılama usulünün uygulanması gerektiği belirtilmiş olsa da 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasında yapılan değişiklik dava tarihinden önce olması nedeniyle tensip zaptında yazılı yargılama usulünün uygulanacağının belirtilmesi taraflara kazanılmış hak sağlamayacağından 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrası gereğince 12.02.2019 tarihli basit yargılama ön incelemeye hazırlık tutanağında iş bu davada basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilmiştir.
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmiş, davada; … İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı takip dosyasına, cari hesap kayıtlarına, tanık, ticari defter, keşif, bilirkişi incelemesine dayanmıştır.
Davalı vekili delil ve belgelerini ibraz etmiş, davada; … İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı takip dosyasına, cari hesap kayıtlarına, tanık, ticari defter, keşif, bilirkişi incelemesine dayanmıştır.
Davaya dayanak … İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı takip dosyasında; alacaklı … Ltd Şti tarafından borçlu … Tic Ltd Şti aleyhine 2.136,88-TL asıl alacak, 620,68-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.757,56-TL alacağın tahsili için 28.08.2018 tarihinde ilamsız genel haciz yoluyla takibe girişildiği, borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği, 07.09.2018 tarihinde süresinde borca ve tüm ferilerine itiraz edildiği anlaşılmaktadır.
Mahkememizce toplanan delillere, iddia ve savunmaya göre bilirkişiden alınan 23.07.2019 tarihli raporda ayrıntısı açıklandığı üzere sonuç olarak ”… İnceleme gün ve saatinde davalı tarafın ticari defterlerini ibraz etmediği, davacı ile davalı arasında 29.01,2015 tarih, … sıra numaralı, … sayılı ve aylık 500,00 TL KDV hariç ” Yeminli Mali Müşavirlik Danışmanlık Tasdik Sözleşmesi” imzalanmış ve bu sözleşme davacı tarafından 23.02.2015 tarihinde Elektronik ortamda “Damga Vergisi Beyannamesi” ile Gelir İdaresi Başkanlığına bildiriminin yapılarak, 2015 yılında davalıya 7,080,00 TL KDV dahil tutarlı sözleşme gereğince fatura kestiği, davalının 5.000,00 TL ödeme yaptığı ve bakiye 2,136,88 TL borcunun olduğu davacının TTK ilgili hükümlerine göre delil niteliğine haiz ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan; 2.136,88-TL asıl alacak, 620,68-TL İşlemiş Faiz 2.757,56-TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, davacının asıl alacağına takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasa gereği yıllık %19,50 oranından başlayacak avans faiz uygulanması gerekeceği…” tespit ve rapor edilmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş olup davalı vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunularak davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Taraflara ilişki dönemini kapsayan ticari defter ve dayanak kayıtlarını inceleme gün ve saatinde mahkememizde hazır bulundurmaları aksi halde defter ibrazından kaçınmış sayılacakları ve aleyhlerine karar oluşturulacağının ihtar edilmesine rağmen davalı tarafından inceleme gün ve saatinde ticari defterleri sunulmamıştır.
Toplanan tüm delillere ve dosya kapsamına göre; davacı şirket tarafından 2.136,88-TL asıl alacak, 620,68-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.757,56-TL cari hesaptan kaynaklı alacağın tahsili için davalı şirket aleyhine icra takibi başlatıldığı ancak davalı şirket tarafından borca itiraz edildiği, davacı tarafından Mahkememizde açılan itirazın iptali davasında 2.136,88-TL asıl alacağa yapılan itirazın iptalinin talep edildiği, ihtaratlı tebligata rağmen davalı yanın inceleme günü gelmediği, davalının ticari defter ve belgelerini sunmadığı, TTK 83, HMK 220 ve 222. Maddeleri uyarınca davacı tarafın kayıtlarının esas alınması gerektiği ve hükme dayanak teşkil etmeye elverişli 23.07.2019 tarihli bilirkişi raporunda davacının takip tarihi itibariyle davalıdan; 2.136,88-TL asıl alacağının olduğunun tespit edildiği anlaşılmakla davanın kabulü ile davalının … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasındaki itirazının 2.136,88-TL üzerinden İPTALİNE, takibin 2.136,88-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %19,50 oranında başlayacak avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, alacağın likid olması nedeniyle davalının alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar vermek yasal ve yerinde görülmüştür.
Bu itibarla;
HÜKÜM:
DAVANIN KABULÜ İLE;
1-)Davalının … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasındaki itirazının 2.136,88-TL üzerinden İPTALİNE, takibin 2.136,88-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %19,50 oranında başlayacak avans faizi uygulanmak suretiyle devamına,
2-)Alacağın %20’si oranındaki 427,37-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 145,97-TL karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 36,50-TL harcın mahsubu ile bakiye 109,47-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-)Davacı tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 36,50-TL peşin harç, 5,20-TL vekalet harcı, 700,00-TL bilirkişi ücreti, 111,50-TL davetiye gideri olmak üzere toplam 889,10-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-)Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2 maddesi uyarınca 2.136,88-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-)Davacı / davalı tarafından yatırılan gider/ delil avanslarından artan bakiyelerinin davacıya /davalıya/ vekillerine iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/11/2019

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.