Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1133 E. 2021/50 K. 13.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/1133 Esas
KARAR NO:2021/50

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:27/11/2018
KARAR TARİHİ :13/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 2. Davalı borçlu şirketin icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak 09.11.2018 tarihİnde itiraz ettiği ve İcra dairesinin 15.11.2018 tarihli karar tensip tutanağı ile takibin durdurulduğu, davanın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davalarının ticari dava sayılacağından iş bu davanın Mahkemelerinde açmalarının hasıl olduğunu, davalı şirket ile Davacı şirket arasında 0L05.2018 tarihinde bir sözleşmenin akdedildiği, bu sözleşmenin konusunun 1-4 Temmuz 2018 tarihinde … Otelinde düzenlenecek … ve Organizasyonu düzenlenmesi hususunda olduğu, sözleşme gereğince davacı şirketin organizasyon işlerini yüklendiği, davalı şirketin ise söz konusu organizasyonun hizmet bedelinin ödenmesini yüklendiği, sözleşmenin gerekliliklerinin davacı şirket tarafından layıkıyla yerine getirilmiş olmasına rağmen davalı şirket tarafından yükümlülüklerin yerine getirilmediğini, davalı şirket ile Davacı şirket arasında 18.06.2018 tarihinde ikinci bir sözleşmenin akdedildiği, bu sözleşmenin konusunun da 24-27 Eylül 2018 tarihinde … Otelinde düzenlenecek … ve Organizasyonu düzenlenmesi hakkında olduğu ve Davacı şirketin iş bu organizasyon İşlerim yüklenmesi ve davalı tarafça söz konusu organizasyon hizmet bedelinin ödenmesi hususunda olduğu, davacı şirketin bu kapsamda sözleşme gereği tüm yükümlülükleri layıkıyla yerine getirdiğini, toplantının yapılacağı …Otel ile anlaşmanın yapıldığı, ve bu otelin yer kirası dahil, davalı tarafça belirtilen tüm extra hizmetlerin bedellerinin karşılandığı, davalı şirketin ve organizasyon ile ilgili sponsorluk dosyası hazırlanarak konsept oluşturulduğu, tüm baskılı ve baskısız tasarımlar oluşturulduğu, davetiyelerin hazırlandığı, sosyal medya üzerinden tanıtım çalışmaları yapıldığı, organizasyon katılım sayısının belirlenebilmesi için davalı şirket tarafından bildirilen l.CV listelerindeki tüm katılımcıların arandığı ve mail gönderildiği, organizasyon toplantı katılımcılarına ulaşım ve transfer hizmeti çalışmaları yapıldığı. Davacı şirket çalışanlarının defalarca İstanbul dan gelerek … ve … illerine davalı şirket ile yapılacak organizasyonun detayları hakkında görüşmek üzere toplantı yaptığını, davacı şirketin üzerine düşen tüm yükümlülük ve sorumlulukları gereği gibi eksiksiz olarak ifa ettiği, sözleşme gereği davacı şirketin bir kısım alacakları fatura edilip davalı şirketin bilgisi ve onayı dahilinde kendilerine tebliğ edildiği, ancak ne var ki davalı şirketin söz konusu faturalara karşı haksız ve mesnetsiz bir şekilde itirazda bulunduğu, taraflarına 20.09.2018 tarihli … 3. Noterliğinden … yevmiye numaralı ihtarname ile iade etliğini, takip tutarında alacaklı bulundukları ve bu alacağın likit olduğu, alacağın mesnedi faturalar, sözleşmeler, taraf şirketler arasında yapılmış olan e-mail/sms mesaj/ whatsapp yazışmaları, cari hesap dökümü, ticari defterlerde yapılacak bilirkişi incelemesi ile sübut bulunacağını, borçlu şirket tarafından haksız ve kötü niyetli olarak yapılan itirazın iptali ve icra takibinin devamı için işbu davanın açılması ve alacağın %20 ‘si oranında muteriz borçlunun İ1K uyarınca icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, davalının, icra dosyasına konu yapmış olduğumuz 54.306,97 TL takip tutarlı alacaklarına vaki itirazının haksız ve kötü niyetli olması sebebiyle iptaline ve takibin devamına, haksız ve kötü niyetli itiraz sebebiyle bu tutarın % 20 ’si oranında İ1K uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları, faiz ve ücret-i vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının dava dilekçesinde belirtmiş olduğu sözleşmeyi, içeriğini ve hükümlerini kabul etmedikleri, Davalıya gönderilmiş olan tebligat içeriğinde, sadece dava dilekçesi ve tensip zaptının bulunduğu, dava dilekçesi ekinde sunulmuş olduğu belirtilen bir sözleşme veya başka bir bir belgenin müvekkile gönderilmediği, UYAP üzerinden yapmış oldukları incelemede de dosya içeriğinde dava dilekçesi ekinde belirtilen belgelerin görülmediği, bu nedenle davacı tarafın belirttiği bu belgelere karşı defılerİ ve itirazlarını saklı tuttuklarını, davalının düzenlemek istediği etkinlik için davacı ile aralarında organizasyon hizmeti İçin bir görüşme yapıldığı, etkinliğin yapılması halinde verilecek hizmetler için davacıya bir Ön ödeme yapıldığı, söz konusu etkinliğin denizcilik alanında teknolojik faaliyet gösteren şirketlerin para ödeyerek katılacakları … adı altında ülke çapında bir etkinlik olduğu, etkinliğe davet edilen ve davete olumlu yanıt vererek katılım kararım Davalıya bildiren katılımcı şirketlerin çok önemli bir kısmının ülkede ortaya çıkan kriz ortamında bu harcamayı yapamayacaklarını ve şirketin yönetici kadrolarının kriz ortamında etkinliğe katılım yerine her an şirket merkezinde olmalarının doğru olacağını gerekçe göstererek katılımlarını iptal ettiğini, davalının, katılımcıların katılımdan vazgeçmeleri kararları karşısında etkinliği iptal etmek zorunda kaldığı, bu durumda davacının vereceği organizasyon hizmetine gerek kalmadığı, davacı tarafın tüm bu süreci, katılımcıların etkinliğe katılmaktan vazgeçtiğini ve katılımcısı kalmayan etkinliği davalının zorunlu olarak iptal ettiğini belli bir zaman öncesinden bildiği, davacı şirketin yetkililerinin bu süreç hakkında bilgi sahibi olduğu, buna rağmen davacı tarafın davalıdan ön ödeme aldığı halde etkinlik gerçekleşmiş gibi davalı müvekkile organizasyon hizmeti vermiş gibi ödeme talep etmesinin haklı olmadığını, taraflar arasında hukuken geçerli bir sözleşme ilişkisinin varlığı kabul edilse dahi, katılımcıların kriz nedeniyle katılımlarını iptal etmeleri karşısında, etkinliğin zorunlu olarak yapılamaması ve davacıdan hizmet alınmasından vazgeçilmesi durumunun TBK 137 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olan ve sözleşme taraflarının bir hata veya kusurundan kaynaklanmayan, sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörülemeyen olağanüstü bir durumdan kaynaklanan ifa imkânsızlığı olduğu, etkinliğin yapılamamasının nedeninin ülkedeki mevcut kriz nedeniyle katılımcıların etkinliğe gelmekten vazgeçmesi olduğu, katılımcısı olmayan bir etkinliğin düzenlenmesi, etkinlikle ilgili otel vb. giderler yapılmaya devam edilmesi, davacıya etkinlik organizasyonu için ödemeler yapılması, davalıdan beklenmeyecek bir eylem olduğu, katılımcısı olmayan. Davalı açısından bu borcun ifasının iyi niyet kurallarına aykırı düşecek derecede güçleştiği, böyle bir durumda sözleşmenin sona erdirilmesinden başka olanak bulunmadığını, etkinliğin iptal edilmesinin davacı tarafı herhangi bir zarara uğratmadığı, davacı şirket dava dilekçesinde naşı! ve ne miktarda bir zarara uğradığını açık olarak ortaya koymadığı, davacı tarafın takip dayanağı fatura tutarlarım neye ve hangi kritere göre belirlediğinin belli olmadığı, bu konuda ispat yükünün davacı tarafa ait olduğu, davacı tarafın dava dilekçesinde, organizasyona ilişkin edimlerini yerine getirdiğini ileri sürdüğü, ancak, bu iddianın da ispat yükünün davacıya ait olduğu, etkinliğin iptal olmasından dolayı asıl zarara uğrayan tarafın davalı şirket olduğu, davalı şirketin bu organizasyon İçin davacı tarafa 26.000,00 TL Ön ödeme yaptığı, ancak etkinliğin iptal edilmesi sonucunda bu ödemenin boşa gittiği, davacı tarafın 26.000,00 TL ön ödeme almasına rağmen ve* iptal süreci hakkında bilgi sahibi olduğu halde ek ödeme talep etmesinin, sözleşmenin devamını ve yerine getirilmesini beklemenin iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu, davacının haksız davasının reddine, haksız ve kötü niyetli davacının icra inkar tazminatına çarptırılmasına, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep edilmektedir.
Dava, 15/09/2018 tarihli 19.000-TL tutarlı ve 19/10/2018 tarihli 34.213-TL tutarlı faturalardan kaynaklanan alacağa ilişkin ….İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
….İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası sureti celp edilerek dosyamız arasına alınmış olup, takip dosyası incelendiğinde; alacaklının …, borçlunun …olduğu, takibin; 19.000,00 TL fatura, 487,23 TL işlemiş faiz, 350,85 TL ihtarname gideri, 34.213,00 TL fatura, 255,89 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 54.306,97 TL asıl alacağa ilişkin olduğu, takip dayanağının 15/09/2018 tarihli 19.000-TL tutarlı ve 19/10/2018 tarihli 34.213-TL tutarlı iki adet faturadan kaynaklanan alacağa dayalı ilamsız takip olduğu, 02/11/2018 takip tarihli ödeme emrinin 05/11/2018 tarihlerinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun 09/11/2018 tarihinde, süresi içerisinde borca itiraz ettiği görülmüştür.
… ve …tarafından imzalı 28/08/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı Şirket ile Davalı Şirket arasında. 01.05.2018 tarihinde (Davacı Şirket tarafından imzalanan bölümde imza tarihi olarak 01.06.2018 yazılıdır) bir sözleşme düzenlendiği, sözleşmenin konusunun Davalının 1-4 Temmuz 2018 tarihleri arasında düzenleyeceği “…”nın Davacı firma tarafından organize edilmesi, sözleşmede yer alan tutarın KDV dahil 95.053,00 TL olduğunu, 1-4 Temmuz 2018 tarihleri arasında gerçekleştirilecek “Deniz 4.0 Sinerji Buluşmasının 24-27 Eylül 2018 tarihine ertelendiği, bu nedenle davacı ve davalı firma arasında 18.06.2018 tarihli yeni bir sözleşme düzenlendiği, sözleşmenin konusunun “…” organizasyonu olduğu, sözleşme bedelinin KDV dahil 128.053,00 TL olduğunu, sözleşmenin 7. maddesine göre Davalının herhangi bir sebep göstermeksizin sözleşmeyi 60 gün öncesinden bildirmek kaydı ile herhangi bir tazminat ödemeksizin feshedebileceği, fesih bildiriminin organizasyon tarihinden itibaren 20 gün öncesine dek bildirilmesi halinde ise sözleşme, sözleşme bedelinin % 50’si karşılığında başkaca bir bedel ödemeksizin ve herhangi bir sebep bildirmeksizin feshedilebileceğini, dava dosyasının ve Davacı vekilinin sunmuş olduğu delillerin incelenmesi neticesinde, iki taraf arasında düzenlenen sözleşmenin feshedildiğine ilişkin bir bilgi ve belgenin bulunmadığını, etkinliğin iptal edilmiş olmasında Davacı Şirketin herhangi bir kusurunun, ihmalinin bulunmadığını, etkinliğin düzenlenmesinin öngörüldüğü tarihte, ülkemizde, etkinliğin iptal edilmesini gerektirecek ve sözleşmede sayılmış mücbir sebeplerin bulunmadığını, davalı şirket tarafından söz konusu organizasyon İçin Davacı şirkete 26.000,00 TL ödendiği, söz konusu ödemenin Davacı firmanın kanuni defterlerinde yer aldığı, Davalının kanuni defterlerinde bu ödemeye ilişkin herhangi bir kayda rastlanmadığını, davacı firma tarafından Davalı firmaya 3 adet fatura düzenlendiği, faturaların toplam tutarının KDV dahil (26.000,00 – 19.000,01 + 34.213,00=) 79.213.01 TL olduğu, Davalı firma tarafından Davacı firmaya yapılan ödemeyi dikkate aldığımızda Davacının kanuni defter kayıtlarına göre kalan alacak tutarının 53.213,01 TL olduğunu, fuar ve sergi uzmanı bilirkişisi tarafından yapılan değerlendirmeye göre; Davacı Şirket tarafından, etkinliğin düzenlenmesi öngörülen … … Oteline, varsa ödenen ve ödenecek olan meblağ ile, sözleşmede yer alan, “Sponsorluk dosyası hazırlanması – Konsept oluşturma – Tüm baskılı ve baskısız tasarımların oluşturulması – Koordinasyon- Prodüksiyon. % 5 hizmet bedeli” olarak belirlenen 8.053.- TL’nin, ayrıca Davacı Şirketin. Davalı Şirket adına ödediği 2 sözleşmeye ilişkin Damga vergisi tutarı olan (911.2ü -t 1.239.55=) 2.150.75 TL ile dava dosyasında yer almayan diğer harcamaların (ulaşım, konaklama, ağırlama vb.) Davalı Şirket tarafından tazmin edilmesi gerektiği tespit ve rapor edilmiştir.
… ve …tarafından imzalı 17/02/2020 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; Dosya ekindeki İcra dosyasındaki ödeme emrinde, takip tarihinden fiili ödeme tarihine kadar geçecek sürede (3095 sayılı Kanun uyarınca) yıllık yüzde 19,5 Avans Faizi oranında ve değişen oranlardaki faizi ile kısmî ödemelerin öncelikle faiz ve masraflara mahsubu suretiyle tahsilinin istendiğini, fatura anapara alacağının, takip konusu iki ayrı faturanın toplam bedeli olarak, (19.000,00 TL + 34.213,00 TL =) 53.213,00 TL olduğunu, ödeme emrinin tebliğ edildiği 05.11.2018 tarihinden huzurdaki davanın tarihi olan 27.11.2018 tarihine kadar geçen 22 günde 53.213,00 TL anapara borcu için Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nca ilan edilen Avans Faiz Oranı (yıllık yüzde 19,5) üzerinden hesaplanan 634,12 TL faiz ile birlikte, icra takibinde istenen İhtarname Gideri ve ihtarname tarihinden takip tarihine kadar işleyen faiz hariç olmak üzere Davalı/Borçlunun Davacı/Alacaklıya olan borcunun 53.847,12-TL olarak hesaplandığını, davacı/Alacaklının icra takibinde talep ettiği 350,85 TL İhtarname Gideri ve her bir fatura için ayrı ayrı talep edilen (487,23-TL+255,89-TL=)743,12-TL ile birlikte Davacının dava tarihi itibariyle toplam alacağının (53.847,12-TL+255,89-TL+743,12-TL=) 54.846,13-TL olarak hesaplandığını, bu hesaplamada 350,85 TL İhtarname Gideri üzerinden ayrıca faiz hesaplanması gerekir ise ödeme emrinin tebliğ edildiği 05.11.2018 tarihinden huzurdaki davanın tarihi olan 27.11.2018 tarihine kadar geçen 22 günde 350,86 TL anapara borcu için Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nca ilan edilen Avans Faiz Oranı (yıllık yüzde 19,5) üzerinden 2,25 TL faiz hesaplandığını, ihtarname Gideri olarak ödenen 350,85 TL anapara üzerinden ayrıca faiz ödenmesine Mahkemece karar verilir ise Davacının Davalıdan toplam alacağının (54.846,13 TL + 2,25 TL =) 54.848,38 TL olarak hesaplandığı tespit ve rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde ve değerlendirildiğinde;
2004 sayılı İİK madde 67 uyarınca; “takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde Mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağın varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir”.
….İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası incelendiğinde;alacaklının …, borçlunun …olduğu, takibin; 19.000,00 TL fatura, 487,23 TL işlemiş faiz, 350,85 TL ihtarname gideri, 34.213,00 TL fatura, 255,89 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 54.306,97 TL asıl alacağa ilişkin olduğu, takip dayanağının 15/09/2018 tarihli 19.000-TL tutarlı ve 19/10/2018 tarihli 34.213-TL tutarlı iki adet faturadan kaynaklanan alacağa dayalı ilamsız takip olduğu, 02/11/2018 takip tarihli ödeme emrinin 05/11/2018 tarihlerinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun 09/11/2018 tarihinde, süresi içerisinde borca itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurulmasına dair bir kararın alacaklı/vekiline tebliğine dair takip dosyası kapsamında mazbataya ve sair bilgi belgeye rastlanmamakla birlikte, eldeki itirazın iptali davasının 06/02/2015 tarihinde açıldığı, alacaklı/vekiline itiraz üzerine takibin durdurulması kararının tebliğine dair mazbata, sair bilgi belge de bulunmadığından İİK madde 67’de öngörülen bir yıllık sürenin işlemeye başlamadığı ve eldeki itirazın iptali davasının süresi içerisinde açıldığının kabulü gerektiği anlaşılmıştır.
Somut olayda; davacı, davalının düzenleyeceği bir etkinlik için organizasyon hizmetini üstlenmiş, bunun için taraflar arasında 01/05/2018 tarihli ve 01/06/2018 imza tarihli yazılı anlaşma yapılmış, etkinlik ertelenince taraflarca tekrar anlaşma yapılmış, davalı davacıya 26.000-TL ön ödeme yapmış, daha sonra etkinlik davalı tarafından iptal edilmiş, (davalı taraf cevap dilekçesinde etkinliğin iptal gerekçesi kriz ortamı nedeniyle katılımcıların masraf yapmak yerine katılmamayı tercih etmesi olarak belirtilmiş), davacı da hizmet bedeli olarak 2 adet 19.000TL ve 34.213TL tutarlı faturalar, işlemiş faizleri ve ihtarname giderleri için ….İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında takip başlatmıştır.
Öncelikle davalının faturaları iade ettiğine işaret etmek gerekir. Davalı, etkinlik düzenlenmediği için faturaları iade etmiş olmakla birlikte, etkinlik davalı tarafından iptal edilmiş ve bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere etkinliğin iptalini gerektiren sözleşmede sayılmış mücbir sebepler bulunmamaktadır. Ayrıca yine bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere taraflar arasında yapılan sözleşmenin feshedildiğine ilişkin bilgi ve belge de bulunmamaktadır. Bu durumda davacıya yüklenebilecek bir kusur olmadığından ve sözleşme ile yüklenilen organizasyon işi etkinliğin gerçekleşmesinden önce de bazı hizmetleri gerektirdiğinden ve etkinliğin davalı tarafından iptal edildiği hususu da göz önünde bulundurulduğunda davacının takip konusu fatura içeriği hizmetini yerine getirdiği ve bu bedeller yönünden davalıdan alacaklı olduğu kanaatine varılmıştır.
Takip talebindeki diğer alacak kalemleri yönünden inceleme yapacak olursak; davacının takip tarihinden önce davalıyı temerrüte düşürdüğüne dair dosya kapsamında herhangi bir ihtarnameye ve tebliğ şerhine rastlanmadığından, davalının takip öncesi temerrüdünün gerçekleşmediği anlaşılmakla, davacının işlemiş faiz taleplerinin reddine karar vermek gerekmiş. Ayrıca yine takip talebinde alacak kalemleri arasında ihtarname gideri yer alsa da takip talebi ekindeki noter makbuzundan, ihtarnamenin içeriği, muhatabı belli olmadığından, takip ve dava konusu alacağa ilişkin olup olmadığı anlaşılamadığından ihtarname giderine ilişkin talebin de reddine karar vermek gerekmiştir.
2004 sayılı İİK madde 67/2.maddesi uyarınca; “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” neticeten işbu davada davalı borçlunun itirazının haksızlığına karar verildiğinden hükmolunan meblağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah olunan nedenlerle;
Davanın Kısmen kabulüne,;
1-…. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasında davalının itirazının toplam 53.213,00-TL alacak üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihi olan 02/11/2018 tarihinden itibaren yıllık %19,5 avans faizi işletilmek suretiyle takibin devamına,
Fazlaya dair talebin reddine,
2-Alacağın %20’si oranında hesaplanan 10.642,60-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 3.634,98-TL harçtan peşin alınan 614,80-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.020,18 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 106,20-TL tebligat/posta gideri, 1.500,00-TL bilirkişi ücreti, 35,90-TL başvurma harcı, 614,80-TL peşin harç, 5,20-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 2.262,10-TL yargılama giderinin kabul red oranına göre 2.216,40-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Kendini vekille temsil ettiren davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 7.717,69-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Kendini vekille temsil ettiren davalı lehine reddedilen kısım yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 1.093,97 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Yatırılan avanstan artan bakiyenin karar kesinleştiğinde yatırana/vekiline iadesine,
8- ….İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasının iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.13/01/2021

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.