Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1114 E. 2021/840 K. 23.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/1114 Esas
KARAR NO :2021/840

DAVA:Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:22/11/2018
KARAR TARİHİ:23/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket tarafından davalı bankanın … ve … şubelerinde hesaplar açılarak bankacılık işlemleri başlatıldığını, müvekkilinden her ay yüksek oranda Dönemsel Hizmet Komisyonu adı altında (Periyodik Değerlendirme Ücreti) kesintiler yapıldığını, tek taraflı olarak kesilen bu komisyonlarla ilgili olarak davalı bankadan bilgi istendiğini, ısrarlı talepleri sonunda bankanın müvekkiline mail yoluyla bilgi verdiğini, Genel Kredi Sözleşmelerinde böyle bir kesinti ile ilgili olarak bir hüküm bulunmadığını, itirazlarına rağmen kesinti yapılmasına devam edildiğinden davalı bankaya ihtarname gönderilerek temerrüde düşürüldüğünü, bankanın ihtarnameye verdiği cevapta kesilen komisyonların banka komisyon listesinde olan ve Merkez Bankasına bildirilen komisyon listesinde bulunduğunu, ayrıca komisyonlarla ilgili olarak Genel Kredi Sözleşmesinin 12.3. maddesinde hüküm bulunduğunun bildirildiğini, ihtarnameye verilen cevapla mail yoluyla bildirilen cevabın çelişkili olduğunu, kesintilerin neye göre yapıldığının ve oranının bildirilmediğini, bu nedenle tek taraflı olarak, mevzuata, sözleşmeye, genel işlem koşullarına aykırı olarak kesilmiş olan 99.054,00 TL’nin kesintinin yapıldığı tarihten itibaren ticari temerrüt faizi ile tahsilinin gerektiğini, ancak bu aşamada fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00.-TL tutarındaki belirsiz alacak davasının kabulüne karar verilmesi gerektiğini beyanla sözleşmeye ve genel işlem koşullarına aykırı olarak kesilmiş olan kesintilerin her bir kesinti tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile birlikte fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 10.000,00TL’nin davalı bankadan tahsilini, belirsiz alacak davası olarak (cüzi talep külli tespit) dava masraflarının davalı bankaya yükletilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı yanca açılan açılan bu davada davacının müvekkili banka ile imzalamış olduğu Genel Kredi Sözleşmelerine istinaden açılan ve kullandırılan kredi nedeniyle hesabından tahsil edilen dönemsel hizmet komisyonu ve periyodik değerlendirme ücretlerinin iadesinin talep edildiğini, müvekkili banka tarafından davacı şirket lehine kredi sözleşmelerine istinaden muhtelif tarihlerde muhtelif sayıda krediler kullandırıldığını, kredi sözleşmelerine istinaden dava konusu ücretlerin tahsil edildiğini, tahsil edilen bu tutarların sözleşmelere ve hukuka uygun olduğunu, öncelikle huzurdaki davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, zira talep konusu miktarın taraflar arasında tartışmasız ve açıkça belirli olduğunu, bu nedenle öncelikle davacıya talebini belirlemesi için kesin süre verilmesi gerektiğini, davaya konu masrafların davacının bilgi ve onayı dahilinde tahsil edildiğini, bu tahsilatların yanlar arasında imzalanmış olan Bankacılık İşlemleri Sözleşmesine ve Genel Kredi Sözleşmesine uygun olduğunu, sözleşmenin imzalarıma aşamasında davacının kredi kullanımına ilişkin koşullar ile tahsil edilecek ücretler hususunda bilgilendirildiğini, bu hususun sözleşmenin son sayfasında teyit edildiğini, bu ücretlerin Bankacılık İşlemleri Sözleşmesinin 15.maddesi ile Genel Kredi Sözleşmesinin 62. ve 12. maddesine istinaden tahsil edildiğini, davacının sözleşme gereği yaptığı ödemenin iadesini talep edemeyeceğini, sözleşmeyi imzalayan tacirin sözleşme hükümlerine uygun hareket etmesi gerektiğini, davacıdan tahsil edilen ücretlerin T.T.K.’nun 2, 20 ve 22.maddelerinc ve Bankacılık Kanunun 144.maddesine uygun olduğunu, dava konusu Dönemsel Hizmet Komisyonu ile Periyodik Değerlendirme Ücretinin davacı lehine tahsis edilen kredi limiti çerçevesinde sözleşmeye istinaden tahsil edildiğini, sözkonusu tarifenin Merkez Bankasına bildirildiğini, bu ücretlerin müvekkili bankanın kredi borçlusu lehine tahsis edip,sürekli kullanıma hazır tuttuğu kredi limitinin maliyeti nedeniyle davacıdan tahsil edildiğini, zira müvekkili banka tarafından tahsis edilen limit kadar karşılık ayrılması ve nakit olarak müşteri için hazır tutulması gerektiğini, davacının kredi sözleşmesine istinaden kendisinden tahsil edilen masrafların iadesini talep edemeyeceğini, emsal Yargıtay kararlarının da bu yönde olduğunu, davacı yanca hiçbir ihtirazi kayıt ileri sürmeksizin yapıları ödemelerin iadesini talep edemeyeceğini, hesap ekstrelerinin ve dekontların fatura niteliğinde olduğunu, tacir olan davacının basiretli davranarak borçlarını takip etmekle yükümlü olduğunu, faiz talebininde haksız ve hukuka aykırı olduğunu beyanla dava konusu olayda belirsiz alacak davası açılması mümkün olmamakla; davacı tarafa alacağını belirli hale getirmesi ve harç ikmali için süre verilmesine aksi halde davanın usulden reddedileceği hususunda ihtarına, esasa ilişkin savunmaları doğrultusunda, bankaları aleyhine açılan haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; Taraflar arasında akdedilen GKS ve Genel İşlem Koşullarına aykırı olarak davacı hesabından yapılan kesintilerin davalıdan tahsili talebine dayalı alacak davası olduğu görüldü.
Davacı vekili davada;Bilirkişi incelemesi, muhasebe kayıtları, ticaret sicil kaydı, banka hesap ekstreleri, Genel Kredi sözleşmeleri, kesintiler ve her türlü yasal delile dayanmıştır.
Davalı vekili davada; Bankacılık İşlemleri Sözleşmesi, Genel Kredi Sözleşmesi, Masraf dekontları, Bakanlar Kurulu’nun 2006/11188 Karar Sayılı Kararı ve 2006/1 sayılı Mevduat ve Kredi Faiz Oranları ve Katılma Hesaplar Kar ve Zarara Katılma Oranları ile Kredi İşlemlerinde Faiz Dışında Sağlanacak Diğer Menfaatler Hakkında Tebliğ, masraf komisyon listeleri, emsal kararlar, banka defter ve kayıtları, bilirkişi incelemesi, emsal mahkeme ve yargıtay kararları, uzman görüşü delillerine dayanmıştır.
Mahkememiz tarafından … A.Ş’ne müzekkere yazılarak davacı şirket olan …Anonim Şirketi ile kurumları arasında akdedilen GKS ve Bankacılık İşlemleri Sözleşmesinin asıllarının ve Haziran-2016, Eylül-2016, Aralık-2016, Ocak-2017, Mart-2017, Haziran-2017, Temmuz-2017, Ocak-2018, Mart-2018, Haziran-2018, Eylül-2018 dönemlerine ait masraf Komisyon Listesinin Mahkememize gönderilmesi istenilmiş olup … A.Ş. tarafı ndan cevaben istenilen bilgi ve belgelerin Mahkememize gönderildiği bildirilmiştir.
Mahkememiz tarafından … A.Ş. Genel Müdürlüğüne müzekkere yazılarak kurumları tarafından 2014, 2015 ve 2017 yıllarına ait kullandırılan krediler bakımından uygulanan periyodik değerlendirme ücreti, dönemsel hizmet komisyonu, hesap işletim ücreti, kredi limiti tahsis ücreti, yıllık hizmet bedeli ve sair adlar altında tahsil edilen komisyon masraf ve oranları hakkında Mahkememize bilgi verilmesi istenilmiş olup … A.Ş. Genel Müdürlüğü tarafından cevaben istenilen bilgi ve belgelerin Mahkememize gönderildiği bildirilmiştir.
Mahkememiz tarafından … Genel Müdürlüğüne müzekkere yazılarak kurumları tarafından 2014, 2015 ve 2017 yıllarına ait kullandırılan krediler bakımından uygulanan periyodik değerlendirme ücreti, dönemsel hizmet komisyonu, hesap işletim ücreti, kredi limiti tahsis ücreti, yıllık hizmet bedeli ve sair adlar altında tahsil edilen komisyon masraf ve oranları hakkında Mahkememize bilgi verilmesi istenilmiş olup … Genel Müdürlüğü tarafından cevaben istenilen bilgi ve belgelerin Mahkememize gönderildiği bildirilmiştir.
Mahkememiz tarafından …. Genel Müdürlüğüne müzekkere yazılarak kurumları tarafından 2014, 2015 ve 2017 yıllarına ait kullandırılan krediler bakımından uygulanan periyodik değerlendirme ücreti, dönemsel hizmet komisyonu, hesap işletim ücreti, kredi limiti tahsis ücreti, yıllık hizmet bedeli ve sair adlar altında tahsil edilen komisyon masraf ve oranları hakkında Mahkememize bilgi verilmesi istenilmiş olup T …. Genel Müdürlüğü tarafından cevaben istenilen bilgi ve belgelerin Mahkememize gönderildiği bildirilmiştir.
Mahkememiz tarafından …Bankası Genel Müdürlüğüne müzekkere yazılarak kurumları tarafından 2014, 2015 ve 2017 yıllarına ait kullandırılan krediler bakımından uygulanan periyodik değerlendirme ücreti, dönemsel hizmet komisyonu, hesap işletim ücreti, kredi limiti tahsis ücreti, yıllık hizmet bedeli ve sair adlar altında tahsil edilen komisyon masraf ve oranları hakkında Mahkememize bilgi verilmesi istenilmiş olup …Bankası Genel Müdürlüğü tarafından cevaben istenilen bilgi ve belgelerin Mahkememize gönderildiği bildirilmiştir.
Mahkememiz tarafından … Bankası A.Ş. Genel Müdürlüğüne müzekkere yazılarak kurumları tarafından 2014, 2015 ve 2017 yıllarına ait kullandırılan krediler bakımından uygulanan periyodik değerlendirme ücreti, dönemsel hizmet komisyonu, hesap işletim ücreti, kredi limiti tahsis ücreti, yıllık hizmet bedeli ve sair adlar altında tahsil edilen komisyon masraf ve oranları hakkında Mahkememize bilgi verilmesi istenilmiş olup …. Genel Müdürlüğü tarafından cevaben istenilen bilgi ve belgelerin Mahkememize gönderildiği bildirilmiştir.
Mahkememiz tarafından davacının iddiaları ile davalının savunmaları, taraflar arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesi ile tarafların ilişki dönemini kapsayan ticari defter ve dayanağı belgeler üzerinde inceleme yaptırılarak taraflar arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesine ve genel işlem koşullarına aykırı olarak davalı tarafından davacının hesabından kesinti yapılıp yapılmadığı yapıldı ise miktarının ve temerrüt tarihinin tespiti için dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiş olup bilirkişi tarafından sunulan 10.01.2020 tarihli ön raporda ayrıntısı açıklandığı üzere sonuç olarak “… Bilirkişiliğimizce yapılacak incelemede yanlar arasındaki öncelikle sözleşmelerde davalı banka tarafından kullandırılan krediler dolayısıyla periyodik değerlendirme ücreti, dönemsel hizmet komisyonu, hesap işletim ücreti, kredi limiti tahsis ücreti, yıllık hizmet bedeli ve sair adlar altında tahsil edilen komisyon masrafı alınıp alınamayacağına dair hüküm bulunup bulunmadığı, hüküm bulunuyor ise bunun miktar ve oranının belirtilip, belirtilmediği, miktar ve oran belirtilmemişse kredi sözleşmesi hükümleri, sözleşme tarihleri (26.03.2014,11.06.2014, 30.06.2015,07.03.2017) itibariyle yürürlükte bulunan Türk Borçlar Kanunu ve ilgili mevzuat çerçevesinde davalı banka ile diğer bankaların uygulamasına göre bu tür işlemlere kredi grupları bakımından uygulanan periyodik değerlendirme Ücreti, dönemsel hizmet komisyonu, hesap işletim ücreti , kredi limiti tahsis Ücreti, yıllık hizmet bedeli ve sair adlar altımda tahsil edilen komisyon masraf ve oranlarının belirlenmesi gerektiğinden davalı bankanın … Bankası olmaması nedeniyle takdiri sayım Mahkemenize ait olmak üzere en az 5 Ticari bankadan karşılaştırmaya esas olmak üzere müzekkere ile sorulması gerektiği” rapor edilmiştir.
Mahkememiz tarafından ön raporda belirtilen eksiklikler giderildikten sonra asıl raporun tanzimi için dosya önceki bilirkişiye tevdi edilmiş olup bilirkişi tarafından 17.09.2020 tarihinde 2. ön rapor sunulmuş olup 2.ön raporda da belirtilen eksiklikler Mahkememiz tarafından giderildikten sonra asıl raporun tanzimi için dosya önceki bilirkişiye tevdi edilmiş olup bilirkişi tarafından sunulan 23.12.2020 tarihli raporda ayrıntısı açıklandığı üzere sonuç olarak “…. Davacı yanca davalı bankaca ,bankacılık hizmetleri nedeniyle Dönemsel Hizmet Komisyonu (Periyodik Değerlendirme Ücreti ) adı altında kendisinden tabsil edilen toplam 99.054,00.-TL ücretin tahsili istemiyle davalı banka aleyhine alacak davası açıldığı,
Davalı Banka vekili sunduğu dilekçelerde sözkonusu ücretin dayanağı olarak müvekkili bankanın müşterilerinin kullandığı krediler karşılığında risk merkezleri bildirimleri, sistem kayıtlarının arşivlenmesi,şube alternatif dağıtım kanallarından hizmet verilebilmesi ve bunun yanı sıra kredili müşterilerin nakit akış ve kredi ödeme döngüsünün takibi ve müvekkili bankaca oluşturulan risk modelleme çalışmalarına göre müşteri kredi portföyündeki risklilik derecesinin düzenli olarak analiz edilerek verimli bir şekilde yönetilmesi ve diğer hizmetler için ayrılan kaynakların karşılığı olarak tahsil edildiğinin savunulduğu, T.B.K. 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe girmiş olmakla davacı yan ile davalı banka arasında imzalanan tüm sözleşmelerin T.B.K.’nun yürürlüğe girmesinden sonra imzalandığı,
Sözleşme hükümlerinin genel işlem koşulları olarak kabul edilebilmesi için;
-Bu hükümlerin; sözleşme hükmü olması,
-Önceden tek taraflı olarak hazırlanması,
-İleride çok sayıdaki benzer sözleşmede kullanılmak amacıyla düzenlenmiş olması,
Belirtilen nitelikteki sözleşme hükümlerinin kullanan tarafından sözleşme yapılırken karşı tarafa sunulması gerektiği,
Bu dört unsurun tamamını taşıyan sözleşme hükümleri genel işlem koşulu olarak nitelendirileceği,
Bu unsurlardan birinin dahi eksik olması, sözleşme hükümlerinin genel işlem koşulu olarak nitelendirilmesine engel olduğu,
Öncelikle dava konusu sözleşmelerden sadece 07.03.2017 tarihli sözleşmenin 12.3. maddesinde” Banka müşteri için kredi değerlendirmesi yaparak gerekli araştırma ve incelemelerin yapılması ve kredi limitinin tahsis edilerek hazır tutulması amacıyla kredi tahsis ücreti veya benzeri bir isimle ücret talep etme hakkkına sahiptir.”hükmünü içerdiği,
Sözleşmenin 65. maddesinde;
“Müşteri, müteselsil kefiller ve banka …maddeden oluşan işbu sözeşmenin tamamını okuduklarını, içeriğini öğrendiklerini ve anladıklarını, karşılıklı müzakere ettiklerini , her sayfayı ayrı imza veya paraf etmeye gerek olmadığını, tüm sözleşme hükümlerinin haklarında geçerli olacağını kabul ve beyan ederler. “şeklindeki hüküm bu metnin yanlar arasında müzakere edilerek mutabık kalınmak suretiyle imzalandığının anlaşıldığı,
O halde takdiri sayın Mahkemeye ait olmak üzere 07.03.2017 tarihli kredi sözleşmesinin imzalanmasından sonra yapılan kesintilerin genel işlem ve haksız şart tanımlamasına, hukukun genel ilkelerine aykırı olmadığı, önceki sözleşmelere istinaden yapılan kesintilerin ise genel işlem ve haksız şart tanımlamasına, genel hukuk ilkelerine aykırı olduğunun düşünüldüğü,
Sunulan emsal Banka uygulamalarına göre sözkonusu komisyon kesinti oram … A.Ş. ve … A.Ş. de yıllık n0,5(binde beş), ….’de yıllık “42, diğer bankalarda ise maktu olarak yıllık 5.000,00.-TL ve 250,00.-TL olarak belirlendiği,
O halde kullandırılan kredi miktarı üzerinden emsal alınacak kesinti oranının 00,5 olabileceği,
Kredi limitinin :8.000.000,00.-TL olduğu, 8.000.000,00.-TLx0.05x-40.000,00.-TL her yıl dönemsel olarak talep edilebilecek komisyon tutarı olduğu,
Ancak davalı bankaca bu tutarın 2017 ve 2018 yıllarında maksimum 30.000,00.-TL olarak belirlendiği,
Dönemlerin 07.03.2017 ve 07.03.2018 olduğu, o halde davalı bankaca davacından bu dönemlerle ilgili olarak kredi sözleşmesinin imzalandığı tarih olan 07.03.2020 tarihinden itibaren dönemsel(birer yıllık dönemlerde) hizmet komisyonu (periyodik değerlendirme ücreti) talep edilebileceği
Bu durumda davalı bankaca, 07.03.2017 tarihinde : 30.000,00.-TL, 07.03..2018 tarihinde: 30.000,00.-TL (toplam:60.000,00.-TL) dönemsel hizmet komisyonu (periyodik değerlendirme ücreti) talep edilebileceği,
Dava değeri: 99,054,00.-TL( davacıdan toplam tahsil edilen tutar) 99.054,00.-TL-60.000,00.-TL—39.054,00.-TL iade edilmesi gereken tutar olduğu,
Davacı yanca keşide edilen ihtarname ile 13.558,00.-TL kesintinin iadesi talep edildiği, keşide edilen ihtarnamede tebliğ şerhi bulunmadığı, bu nedenle davacı yanca tebliğ şerhli ihtarnamenin tasdikli örneğinin dosyaya sunulması gerektiği,
İhtarnamede davalı bankaya 5 gün süre verilmiş olmakla ,ihtarnamenin tebliğinden itibaren 6. gün temerrüdün oluşacağı,
Bu bilgiler ışığında; 13.558,00.-TL “nin temerrüt tarihinden itibaren taleple bağlı olarak yasal faizi ile, 39,054,00.-TL-13.558,00.-TL>25.496,00.-TL’nin ise 22.11.2018 dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davacıya iadesinin gerektiği ” tespit ve rapor edilmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiştir.Davacı vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesi sunulmuş olup ek rapor alınması talebinde bulunulmuştur. Davalı vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunulmuş olup ek veya yeni bir rapor alınması talebinde bulunulmuştur. Mahkememiz tarafından taraf vekillerinin beyan ve itirazları doğrultusunda dosyanın önceki bilirkişiye tevdii ile ek rapor tanziminin istenilmesine karar verilmiş olup bilirkişi tarafından sunulan 22.02.2021 tarihli ek raporda ayrıntısı açıklandığı üzere sonuç olarak “…. davalı bankaca, : 07.03.2017 tarihinde : 30.000,00.-TL, 07.03..2018 tarihinde: 30.000,00.-TL (toplam:60.900,00.-TL) İönemsel hizmet komisyonu (periyodik değerlendirme ücreti) talep edilebileceği,
Dava değeri; 99.054,00.-TL (davacıdan toplam tahsil edilen tutar) 99,054,00.-TL-60.000,00.-TL—39.054,00.-TL iade edilmesi gereken tutar
Davacı yanca keşide edilen ihtarname ile 13.558,00.-TL kesihtinin iadesi talep edilmiştir.
Bu bilgiler ışığında; : 13.558,00.-TL ‘nin temerrüt tarihi olan 18.09.2018 tarihinden itibaren taleple bağlı olarak yasal faizi ile 39.054,00.-TL-13.558,00.-TL>25.496,00.-TL “nin ise dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davacıya iadesinin gerektiği,
Ancak sayın Mahkemece; :
-5411 Sayılı Bankacılık Kanunu’nun 144’üncü maddesiyle Tebliğ’in 4. ve 6’ncı maddeleri gereğince ticari kredilerde bankalar tarafından alınacak olan masrafların hukukilik denetimi yapılırken;
-Öncelikle ilân ve yayım yapılmışsa, bankaların bu oranlar üzeriden masraf vb. Alabileceğinin kabulüyle hüküm kurulması,
-Şayet gerekli ilân ve yayımlar yapılmamış ise, 6762 Sayılı TTK’nın 22’nci maddesi gereğince ve emsal banka uygulamaları araştırılarak oran belirlenmesi gerektiği hükmü gereği;
-Davalı bankanın sözkonusu hizmetlere ilişkin yayım ve ilanları internet yoluyla yapmış olduğu kabul edildiğinde; Davalı Bankanın ilan ettiği tutarlarda dönemsel hizmet komisyonu tahsil ettiği, ancak daha önce sunduğumuz nedenlerle son kredi sözleşme tarihinin 07.03.2017 olduğu, bu tarihten itibaren yapılan kesintilerin yasaya ve uygulamaya uygun olduğu nazara alındığında;
07.03.2017 tarihinden sonra yapılan kesinti toplamı: 87.054,00.-TL, toplam kesinti tutarı: 99,054,00.-TL, fazla tahsil edilen : 12.000,00.-TL olduğu nazara alındığında;
Davalı Bankaca, davacı şirketten fazla tahsil edilen 12.000,00 TL’sinin 18.09.2018 temerrüt tarihinden itibaren taleple bağlı olarak yasal faizi ile tahsilinin talep edilebileceği” tespit ve rapor edilmiştir.
Bilirkişi ek raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiştir.Davacı vekili tarafından bilirkişi ek raporuna karşı beyan dilekçesi sunulmuştur. Davalı vekili tarafından bilirkişi ek raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunulmuş olup yeniden rapor alınması veya ek rapor alınması talebinde bulunulmuştur. Mahkememiz tarafından davalı vekilinin dosyanın yeni bir heyete tevdi ile yeniden rapor alınması talebinin kabulü ile davacının iddiaları ile davalının savunmaları, dosya kapsamında alınan raporlar, taraflar arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesi ile tarafların ilişki dönemini kapsayan ticari defter ve dayanağı belgeler üzerinde inceleme yaptırılarak taraflar arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesine ve genel işlem koşullarına aykırı olarak davalı tarafından davacının hesabından kesinti yapılıp yapılmadığı yapıldı ise miktarının ve temerrüt tarihinin tespiti için dosyanın bankacı bilirkişi ve mali müşavir bilirkişiden oluşan heyete tevdi ile rapor aldırılmasına karar verilmiş olup bilirkişi heyeti tarafından sunulan 08.10.2021 tarihli raporda ayrıntısı açıklandığı üzere sonuç olarak “…. Davacı … San. ve Tic. A.Ş. İle davalı banka arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmeleri kapsamında Davalı bankanın … San. ve Tic. A.Ş.’ne kredi limiti tahsis ederek, tahsis edilen kredi limiti çerçevesinde ticari kredi hesabından krediler kullandırdığı,
Dönemsel Hizmet Komisyonunun (Periyodik Değerlendirme Ücreti) tahsil edildiği 30.06.2016-28.09.2018 tarihi itibariyle kredi sözleşmelerinin ve tahsis edilen kredi limitlerinin devam ettiği,
Bankalarca, reeskont kaynaklı krediler dışındaki kredilerden faiz dışında sağlanacak diğer menfaatlerin ve tahsil olunacak masrafların nitelikleri ve sınırlarının serbestçe belirleneceğinin düzenlendiği,
Bu düzenleme gereğince bankalar kullandırdıkları kredilerden faiz dışında elde edeceği diğer menfaatlerin niteliklerini ve sınırlarını serbestçe belirleyebilecekleri,
Bu çerçevede; Alınacak ücretlerin TCMB’na bildirildiği ve bankanın internet sayfasında ilan edildiği dikkate alınarak emsal olabilecek diğer banka uygulamalarının araştırılmadığı, … A.Ş.’nin TCMB’na bildirdiği ve internet sitesinde ilan ettiği, mahkeme dosyasına sunulmuş Dönemsel Hizmet Komisyonu (Periyodik Değerlendirme Ücreti) adı altında tahsil edeceği hizmet bedellerinin oranları ile minimum ve maksimum ücretlerinin aşağıdaki tabloda gösterildiği,
……
…….
Dönemsel Hizmet Komisyonunu (Periyodik Değerlendirme Ücreti)nin; “Tüzel kişi müşterilerinin kullandığı krediler karşılığında risk merkezi bildirimleri, sistem kayıtlarının arşivlenmesi, şube ve alternatif dağıtım kanallarından hizmet verilebilmesi ve bunu yanısıra kredi müşterilerinin nakit akış ve kredi ödeme döngüsünün takibi ve bankaca oluşturulan risk modelleme çalışmalarına göre müşteri kredi portföyündeki risklilik derecesinin düzenli olarak analiz edilerek verimli bir şekilde yönetilmesi ve diğer hizmetler için ayrılan kaynakların karşılığı olarak” “tanımladığı,
Bu tanımlamadan firmaya tahsis edilen kredi limiti çerçevesinde, kredi limitinin devam ettirilip ettirillimeme kararının verilmesi (firmanın kredibilitesinin devam edip etmediği) açısından dönemsel olarak yapılan kredi-risk değerlendirmeleri için dönemsel olarak alınan hizmet bedeli oldukları,
Bu kapsamda yapılan değerlendirmeye nazaran 30.06.2016-28.09.2018 tarihleri arasında tahsil edilen 99.054,00 TL Dönemsel Hizmet Komisyonunun (Periyodik Değerlendirme Ücreti) TCMB ‘na bildirilen ve internet sitesinde ilan edilen ücret sınırları içinde kaldığı,
Genel Kredi Sözleşmesinin 12.3. maddesinde düzenlenen hizmet ücretine ilişkin düzenlemenin genel işlem koşulu olabileceği, ancak genel işlem koşulu olmakla birlikte anılan düzenlemenin varlığının dürüstlük kuralıyla da çelişmediği, tacirler arasındaki bu tür akdi ilişkilerde hizmet ücretinin olabilecek gibi görünse de bu hususun bankaların kredinin kullandırıldığı ve kapanmasına kadar geçen süredeki fiili uygulamasına göre çözüme kavuşturulacağı, bankanın hizmet ücreti tahsil edebileceği TTK.20, Bankacılık Kanunu 144. maddesi ve bu madde kapsamında yayımlanan tebliğ hükümlerine uygun olduğu dikkate alındığında 30.06.2016-28.09.2018 tarihleri arasında tahsil edilen 99.054,00 TL Dönemsel Hizmet Komisyonunun (Periyodik Değerlendirme Ücreti) tahsilinin dürüstlük kuralıyla çelişmediği,” tespit ve rapor edilmiştir.
Bilirkişi heyet raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiştir. Davacı vekili tarafından bilirkişi heyet raporuna karşı beyan dilekçesi sunulmuş olup ek rapor alınması talebinde bulunulmuştur. Davalı vekili tarafından bilirkişi heyet raporuna karşı beyan dilekçesi sunulmuştur. Bilirkişi heyet raporunun dosya kapsamında toplanan delillere uygun olması nedeniyle Mahkememiz tarafından davacı vekilinin ek rapor alınması talebinin reddine karar verilmiştir.
Toplanan tüm delillere ve dosya kapsamına göre; davacı tarafından davalı ile arasında akdedilen genel kredi sözleşmesinden dolayı davalı tarafından davacının hesabından genel işlem koşullarına aykırı olarak yapıldığı iddia edilen kesintilerin davalıdan tahsili istemiyle davalı aleyhine açılan alacak davasında Mahkememiz tarafından yapılan yargılama sırasında alınan 08.10.2021 tarihli bilirkişi heyet raporunda Dönemsel Hizmet Komisyonunun (Periyodik Değerlendirme Ücreti) tahsil edildiği 30.06.2016-28.09.2018 tarihi itibariyle kredi sözleşmelerinin ve tahsis edilen kredi limitlerinin devam ettiği, bankalarca, reeskont kaynaklı krediler dışındaki kredilerden faiz dışında sağlanacak diğer menfaatlerin ve tahsil olunacak masrafların nitelikleri ve sınırlarının serbestçe belirleneceğinin düzenlendiği, bu düzenleme gereğince bankalar kullandırdıkları kredilerden faiz dışında elde edeceği diğer menfaatlerin niteliklerini ve sınırlarını serbestçe belirleyebilecekleri, firmaya tahsis edilen kredi limiti çerçevesinde, kredi limitinin devam ettirilip ettirillimeme kararının verilmesi (firmanın kredibilitesinin devam edip etmediği) açısından dönemsel olarak yapılan kredi-risk değerlendirmeleri için dönemsel olarak alınan hizmet bedeli oldukları, bu kapsamda yapılan değerlendirmeye nazaran 30.06.2016-28.09.2018 tarihleri arasında tahsil edilen 99.054,00 TL Dönemsel Hizmet Komisyonunun (Periyodik Değerlendirme Ücreti) TCMB ‘na bildirilen ve internet sitesinde ilan edilen ücret sınırları içinde kaldığı, Genel Kredi Sözleşmesinin 12.3. maddesinde düzenlenen hizmet ücretine ilişkin düzenlemenin genel işlem koşulu olabileceği, ancak genel işlem koşulu olmakla birlikte anılan düzenlemenin varlığının dürüstlük kuralıyla da çelişmediği, tacirler arasındaki bu tür akdi ilişkilerde hizmet ücretinin olabilecek gibi görünse de bu hususun bankaların kredinin kullandırıldığı ve kapanmasına kadar geçen süredeki fiili uygulamasına göre çözüme kavuşturulacağı, bankanın hizmet ücreti tahsil edebileceği TTK.20, Bankacılık Kanunu 144. maddesi ve bu madde kapsamında yayımlanan tebliğ hükümlerine uygun olduğu dikkate alındığında 30.06.2016-28.09.2018 tarihleri arasında tahsil edilen 99.054,00 TL Dönemsel Hizmet Komisyonunun (Periyodik Değerlendirme Ücreti) tahsilinin dürüstlük kuralıyla çelişmediğinin tespit edildiği bu haliyle davacının davacının davasını ispat edemediği anlaşılmakla davanın reddine karar vermek yerinde görülmüştür.
Bu itibarla;
HÜKÜM:
1-)Davanın REDDİNE,
2-)Davalının icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-)Başlangıçta peşin alınan 170,78-TL’den ve 1.520,82-TL tamamlama harcından harçlar yasası uyarınca alınması gerekli 59,30-TL red ilam harcının mahsubu ile bakiye 1.632,30-TL’nin karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-)Davacı tarafından yapılan tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-)Davalı duruşmalarda kendilerini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 13.360,13-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-)Davalı tarafından yapılan toplam 1.500,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-)Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde re’sen davacıya/vekiline iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzünde; tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/11/2021

Katip …
E-imzalı

Hakim …
E-imzalı