Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1089 E. 2021/154 K. 24.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1089 Esas
KARAR NO : 2021/154
DAVA : Sözleşmenin Uyarlanması
DAVA TARİHİ : 09/11/2018
KARAR TARİHİ : 24/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan Sözleşmenin Uyarlanması davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında … başvuru numaralı, … sözleşme numaralı, 22.03.2016 tarihli 78.232,84 EUR geri ödeme tutarlı, 1 adet kamyon … içerir Otomotiv ürünleri Kredisi ve Araç rehin sözleşmesi olduğunu, müvekkili şirketçe 22.04.2016 tarihinden itibaren başlayan ödemelerin 23.03.2020 tarihine kadar devam edeceğini, kalan ödemelerin aylık tutarının 1.624,64 EUR olduğunu, 13.09.2018 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 85 sayılı Karâr ile Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karar’m (“32 Sayılı Karar”) dövize ilişkin 4.maddesine yeni (g) bendi eklenerek Türkiye’de yerleşik kişilerin yapacakları; menkul ve gayrimenkul alım satım sözleşmeleri, taşıt ve finansal kiralama dahil her türlü menkul ve gayrimenkul kiralama sözleşmeleri, iş sözleşmeleri, eser sözleşmeleri ve hizmet sözleşmeleri için sözleşme bedelleri ile bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılamayacağı,28.02.2018 tarihli ve 26801 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ [Tebliğ No:2008-32/34)’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Tebliğ No:2018-32/51) ile döviz ve dövize endeksli sözleşmelerin akıbeti netleştirildiğini, kapsam ve içeriğinin belirlendiğini, ilgili tebliğ ile yeniden düzenlenen madde 8’in 6. fıkrasının “Türkiye’de yerleşik kişilerin; kendi aralarında akdedecekleri, iş makineleri dâhil taşıt satış sözleşmeleri dışında kalan menkul satış sözleşmelerinde sözleşme bedelini ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerini döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırmaları mümkündür.” şeklinde olduğunu, davacı müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 1 adet kamyon içerir taşıt satış sözleşmesi olduğunu, taşıt satış sözleşmelerinin döviz cinsinden belirlenemeyeceğinin yasal olarak mümkün olmadığını, davalı şirketin bu yasal zorunluluğa uymayarak müvekkili olan davacı şirketin zarara uğramasına neden olduğunu, taraflar arasında döviz cinsinden yapılmış araç satış sözleşmesi bulunmasına rağmen, davalı şirketin ilgili tebliğ hükümleri gereği sözleşmenin Türk parası cinsinden yeniden belirlenmesine hiçbir hukuki ve yasal gerekçesi olmadığı halde yanaşmaması nedeniyle yüksek döviz kurlarının da etkisiyle müvekkil şirketin uğradığı ve uğrayacağı mağduriyetinin artmaması, sözleşme ödemelerinin yargılama sırasında da devam edileceği göz önüne alınarak ve davanın kısa sürede bitirilebilmesi, ve hesaplamanın daha da karmaşık hale gelmemesi için dosyanın tensiple birlikte derhal bilirkişiye tevdii edilmesini, fazlaya ilişkin hakların saklı tutularak yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacılardan kredi alan ve rehin veren … San. Tic. Ltd. Şti. ile müvekkil … A.Ş. arasında 16/… nolu “Otomotiv Ürünleri Kredisi ve Rehin Sözleşmesi” imzalanmış olduğunu, davacı … San. Tic. Ltd. ŞTİ.’ye araç finansmanı sağlandığını ve mezkur araca TMK 940/1 maddesi uyarınca rehin konulduğunu, iş bu sözleşmeye dava dışı borçlu … ‘ın müşterek borçlu-müteselsil kefil sıfatıyla taraf olduğunu, davacı tarafça ilk olarak … Noterliği’nin 20.09.2018 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile; 13.09.2018 tarih ve 30534 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Türk Parasını Koruma Hakkında 32 sayılı kararda değişiklik yapılmasına dair karar ile sözleşmelerin döviz cinsinden kararlaştırılamayacağı ve geçici 8. Madde gereğince de döviz cinsinden kararlaştırılmış olan sözleşme bedellerinin Türk Parası olarak taraflarca yeniden belirlenmesinin yasal zorunluluk halini aldığını, bu itibarla 22.03.2018 tarihli, … başvuru numaralı … sözleşme numaralı kredi sözleşmesi gereğince 1.624,64-EUR olarak ödemelerinin mümkün olmadığını ve ileri dönemlerde ödenecek diğer taksitler için Türk parası karşılığını yeniden belirleyerek müvekkil şirket tarafından teklif bildirilmesi ihtaren bildirildiğini, harcın kamu düzenine ilişkin olduğunu, davacıya eksik harcın tamamlattırılması gerektiğini, müvekkili şirket ile davacı arasında akdedilen sözleşmenin hukuki mahiyeti itibariyle kredi sözleşmesi olduğu, taşıt satış sözleşmesi olmadığını, taraflar arasında akdedilen kredi sözleşmesinde uyarlama talep edilmeyeceği hususunda açık hüküm bulunduğunu, somut uyuşmazlığın hukuki mahiyeti uyarlama davası olarak nitelendirilirse somut uyuşmazlık kapsamında TBK md. 138 uyarınca sözleşmenin değişen şartlara uyarlanmasına ilişkin unsurlar gerçekleşmediğini, sözleşmenin uyarlanmasına ilişkin şartları oluşmayan haksız ve hukuki dayanaktan yoksun huzurdaki davanın esastan reddine, yargılama giderleri ile ücret-i vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın; Taraflar arasında akdedilen, döviz cinsinden araç kredi sözleşmesini geri ödeme bedellerinin TL cinsinden tespiti ve sözleşmenin TL cinsinden yeniden düzenlenmesi/sözleşmenin uyarlanmasına ilişkin olduğu görüldü.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde ve değerlendirildiğinde;
Dava dilekçesi ekinde sunulan sözleşme incelendiğinde, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin Otomotiv Ürünleri Kredisi ve Rehin Sözleşmesi olduğu, devamı ekinde kredi geri ödeme planının yer aldığı, kredinin 22/03/2016 tarihinde kullandırıldığı, taksit tutarlarının dava dilekçesinde bildirildiği gibi 1.624,64Euro tutarında olduğu, davacının iddiası gibi taşıt sözleşmesi değil, davalının savunması gibi kredi sözleşmesi olduğu görülmüştür.
Davacı taraf dava dilekçesinde, başta taraflar arasında akdedilen sözleşmenin Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı karara ilişkin Tebliğde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ ile belirlenen döviz ile yapılamayacak sözleşmelerden olduğunun tespitine karar verilmesi istenmişse de; sözleşmenin 22/03/2016 tarihinde akdedildiği, ancak mevzuattaki değişikliğin 13/09/2018 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe girdiği anlaşılmakla, sözleşmenin akdedildiği tarih itibariyle döviz ile yapılamayacak sözleşmelerden olduğu söylenemeyeceği gibi Geçici madde 8’de daha önce akdedilmiş yürürlükteki sözleşmelerdeki döviz cinsinden kararlaştırılmış bulunan bedellerin Türk Parası olarak taraflarca yeniden belirlenebileceğinin düzenlendiği görülmekle, yeniden düzenlemenin tarafların ortak iradesine bırakıldığı ve sunulan dilekçeler kapsamı ile delillerden tarafların bu konuda mutabakatlarının bulunmadığı anlaşılmıştır. Ayrıca dava dilekçesi ekinde de sureti sunulan Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı karara ilişkin Tebliğde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ madde 8’de taraflar arasındaki Otomotiv Ürünleri Kredisi ve Rehin Sözleşmesinin döviz cinsinden kararlaştırılamayacağına dair hüküm bulunmamaktadır. Bu nedenle davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah olunan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 170,80 TL harçtan mahsubu ile bakiye 111,50 TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi itibariyle yürürlükte olan AAÜT gereğince 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.24/02/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

“5070 sayılı yasanın 5. Ve 22. Maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”¸

Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır”