Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1036 E. 2021/924 K. 14.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2018/1036 Esas
KARAR NO: 2021/924

DAVA:Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:31/10/2018
KARAR TARİHİ :14/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından, müvekkiline karşı kefalet sebebiyle kredi borcu olduğu gerekçesi ile … İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosya ile icra takibi yapıldığını, müvekkilinin, davalı bankaya herhangi bir borcu olmadığını, davaya bakmakla yetkili adliyenin … Adliyesi olduğunu, davalı şirket çalışanı ve müvekkilinin babası tarafından, müvekkilinin evine gelinerek babası adına kredi sözleşmesine 40.000 TL tutar için kefil olmasını istediklerini ve önceden hazırlanan maktu sözleşmeyi boş olarak müvekkiline imzalattıklarını, ancak imza incelemesi neticesinde açıkça anlaşılacağı üzere kefalet tutarının ve kefalet tarihinin müvekkili tarafından doldurulmadığını, söz konusu kısımlar daha sonra başkaları tarafından tamamlandığını, zira müvekkili kamu çalışanı olup, söz konusu tutar için kefil olabilecek durumda da olmadığını, müvekkilinin iradesinin davalı tarafından fesada uğratıldığının, aldatıldığının açıkça ortada olduğunu, işbu hususta müvekkili tarafından yapılan şikayet … Cumhuriyet Başsavcılığı …/… soruşturma numarası ile devam ettiğini, yerleşik Yargıtay kararları ve TBK. Md. 583 gereğince kefaletin geçerli olabilmesi ve kefilin borçtan sorumlu tutulabilmesi için kefilin sorumlu olduğu kefalet tutarının ve kefalet tarihinin kendi el yazısı ile belirtilmesinin şart olduğunu, aksi takdirde ortada geçerli bir kefaletin söz konusu olmayıp, müvekkilinin borçtan sorumlu tutulamayacağını her ne kadar imza müvekkiline ait olsa da kefalet şartlarının yerine getirilmemiş olması sebebiyle müvekkilinin borçtan sorumlu olmadığını beyanla müvekkilinin … İcra Müdürlüğü … E. Sayılı Dosyasına konu Kredi sözleşmesinde kefalet şekil şartlarının eksikliğinden dolayı, kefaletin geçersiz olması sebebiyle borçlu olmadığının tespitine ve takibin iptaline, kötüniyetle hareket ederek müvekkiline onarılmaz zararlar veren bankanın %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı adına yapılan kefalet sözleşmesinin, kanunun aramış olduğu tüm geçerlilik şartlarına uygun olarak tanzim edilmiş olup söz konusu borcu ve bu borca ilişkin olarak müvekkili banka tarafından başlatılan … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasının iptalini gerektirecek hiçbir unsur barındırmadığını, 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu Md. 581 vd. Kefalet Sözleşmesinin geçerlilik şartlarına bakıldığında; mevcut ve geçerli bir asıl borcun bulunması ilk geçerlilik şartı olacaktır ki zaten söz konusu icra takibine bakıldığında borçluların müvekkili bankaya kredi sözleşmesinden de açıkça görüleceği üzere kredi borcu bulunduğunu, bu mevcut-asıl-geçerli borç, gerek icra takibinde gerekse işbu huzurda görülen davada kabul edilmiş olup herhangi bir itiraz görmediğini, kefalet sözleşmesinin ikinci şartını ise yazılı şekilde yapılması oluşturduğunu, müteselsil kefil olarak davacı …, kefil olarak sorumlu olacağı miktarı, kefaletin türünü, kefaletin tarihini, adres bilgilerini kendi el yazısı ile doldurmuş ve bu bilgileri teyit ettiğini de belirterek imzaladığını, böylelikle kefalet sözleşmesi kanunun aradığı şekilde imzalandığını, kefalet sözleşmesinin ek şartı olarak eşin rızasının aranması durumunda ise; müteselsil kefil olan davacı …’nin eşi … tarafından söz konusu kefaletle ilgili olarak eşin kendi ad-soyadını, adresini, kefalet tarihini, kefil eşin adını ve kefalet miktarını bizzat kendisinin doldurup imzalamış olduğu muvafakatname de bulunduğunu, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun aradığı geçerlilik şartlarının da eksiksiz olarak yerine getirildiği ve takip ve dava konusu kefalet sözleşmesinin kanunun aradığı şekilde tanzim edildiği, davacının iddialarının mesnetsiz, asılsız ve tamamen borçtan kurtulmaya yönelik olduğu açıkça ortada olduğunu, davacının boş olarak imzaladığını belirttiği kefalet sözleşmesindeki sonradan doldurulduğu iddia edilen kısımlardaki “müteselsil kefil”, “kefalet tarihi” ve “kefalet tutarı” kısımlarındaki yazılar ve imzalar davacı …’ye ait olup; eş muvafakatnamesindeki yazılar ve imzalar da davacının eşinin kendi el ürünü olduğunu, … Ticaret’in kredi borcundan ötürü … İcra Müdürlüğü’nün … E.sayısı ile kredi borçlusu ve dosya kefili davacı … aleyhine icra takibi başlatılmış olup ödeme emri davacıya 22.02.2018 tarihinde tebliğ edildiğini, akabinde 18.11.2018 tarihinde 103 Davet Kağıdı gönderilmiş ve en nihayetinde 10.10.2018 tarihinde kıymet takdiri raporu bizzat kendisine tebliğ edildiğini, davacı/borçlu söz konusu icra takibini farklı zamanlarda bir çok kez açık bir şekilde öğrendiğini ortaya koymuş ve yasal süresi içerisinde hiçbir şekilde itiraz etmediğini, davacı/borçlunun şu anda huzurda görülen işbu menfi tespit davasını açmış olmasında hiçbir hukuki yararı bulunmadığını, her ne kadar menfi tespit davasında ıspat yükü takip alacaklısına ait olsa da, borçlu(davacı), alacaklının varlığını iddia ettiği hukuksal ilişki olan kefalet sözleşmesinin hiç doğmadığını iddia etmeyip, işbu kefalet sözleşmesine imza attığını belirttiğini, bu nedenle kefalet sözleşmesinin tarafı olmadığının ve borcu bulunmadığının ispat yükü davacı/borçlu …’de olduğunu, açıklanan nedenlerle hukuki dayanaktan yoksun, haksız ve mesnetsiz olarak, müvekkili bankanın alacağını sürüncemede bırakmak amacıyla açılmış bulunan işbu davanın reddi ile; davacı tarafın tazminat talebinin reddi ve huzurdaki davanın kötü niyetli olarak açılması sebebiyle alacaklı bankanın alacağını geciktirme saiki ile dava açmış bulunan davacının alacak miktarının %20’sinden az olmamak kaydı ile icra-inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; İcra Takibinden sonra açılan İİK 72. Maddesine dayalı Menfi Tespit davasıdır.
Davacı vekili davada; Kredi Sözleşmesi, banka Kayıtları, … İcra Müdürlüğü … FE. Sayılı Dosyası, Bilirkişi İncelemesi, imza İnceremesi, tanık, yemin, müvekkiline ait yazı örnekleri, her türlü delile dayanmıştır.
Davalı vekili davada; … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası, muvafakatname, kefalet sözleşmesi ve her türlü yasal delile dayanmıştır.
UYAP sureti incelenen … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasında; alacaklı … … … Şirketi tarafından borçlular … ve diğer dosya borçlusu … Ticaret aleyhine … no’lu krediden kaynaklı 187.272,74 TL asıl alacak, 7.696,91 TL kat tarihine kadar işlemiş akdi faiz, 6.794,52 TL temerrüt faizi ve 339,72 TL vergisi olmak üzere toplam 202.103,89 TL alacağın tahsili için genel haciz yolu ile 17.01.2018 tarihinde takibe girişildiği, borçlulara ödeme emrinin tebliğ edildiği takibin kesinleştiği, 18.10.2021 tarihine karar davacı-borçlunun maaşından toplam 56.480,00 TL kesinti yapıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememiz tarafından davacının yazı incelemesine esas yazı örnekleri alınmıştır.
Mahkememiz tarafından … … … Bankası A.Ş.’ye müzekkere yazılarak kurumları ile davacı … arasında akdedilen ve davacının ıslak imzasının bulunduğu Banka Kartı Sözleşmesinin aslının Mahkememize gönderilmesi istenilmiş olup … … … Bankası A.Ş. tarafından cevaben … hakkında yapılan araştırma sonucunda; … kart teslim tutanağı aslının yazıları ekinde Mahkememize gönderildiği bildirilmiştir.
Mahkememiz tarafından … … … ….’ya müzekkere yazılarak kurumları ile davacı … arasında akdedilen ve davacının ıslak imzasının bulunduğu Banka Kartı Sözleşmesinin aslının Mahkememize gönderilmesi istenilmiş olup … … … ….’ya tarafından cevaben …’ye ait imza asıllarının bulunduğu belgelerin Mahkememize gönderildiği bildirilmiştir.
Mahkememiz tarafından … Bankası A.Ş.’ye müzekkere yazılarak kurumları ile davacı … arasında akdedilen ve davacının ıslak imzasının bulunduğu Banka Kartı Sözleşmesinin aslının Mahkememize gönderilmesi istenilmiş olup … Bankası A.Ş. tarafından cevaben davacı müşterilerine ait Bankacılık İşlemleri Sözleşmesi aslının Mahkememize gönderildiği bildirilmiştir.
Mahkememiz tarafından … … Tapu Müdürlüğüne müzekkere yazılarak kurumları bünyesinde bulunduğu bildirilen davacı …’ye ait taşınmazın satış senedi aslının Mahkememize gönderilmesi istenilmiş olup … … Tapu Müdürlüğü tarafından cevaben ilgi sayılı yazıda bahsi geçen … adına kayıtlı imza asıllarının bulunduğu resmi senetin yazıları ekinde Mahkememize sunulduğu bildirilmiştir.
Mahkememiz tarafından … Bankası … Genel Müdürlüğüne müzekkere yazılarak … … şubesi nezdinde bulunan davacı …’nin ıslak imzasının ve el yazısının bulunduğu 26.10.2015 tarihli dekont aslının Mahkememize gönderilmesi istenilmiş olup … … Genel Müdürlüğü tarafından cevaben davacı … ye ait 26.10.2015 tarihli dekontun dijital arşivde kayıtlı bulunduğundan dekont aslının bulunamadığı bildirilmiştir.
Mahkememiz tarafından … .. … Bankası A.Ş.’ye müzekkere yazılarak … … Bankasına ait davacı …’nin ıslak imzasının ve el yazısının bulunduğu 26.10.2015 tarihli Kredi Kartı Borç Ödeme dekontu aslının Mahkememize gönderilmesi istenilmiş olup … … … Bankası A.Ş. tarafından cevaben … şube arşiv kayıtlarının eski … Şubesi’nde bulunmakta olup. 27.08.2020 tarihinde … Şubesi’nde yaşanan su baskını sebebiyle ödeme dekontlarının zayi olduğu ve zayi davasının … 7.Asliye Ticaret Mahkemesi …/… Esas sayısı ile devam ettiği bildirilmiştir.
Mahkememiz tarafından … Bankası … Şubesine müzekkere yazılarak … Bankası … şubesi nezdinde bulunan davacı …’nin ıslak imzasının ve el yazısının bulunduğu 01.06.2012 tarihli dekont aslının Mahkememize gönderilmesi istenilmiş olup … Şubesi tarafından cevaben …’e ait 16.01.2013 tarihli dekont aslının ve 01/06/2012 tarihli işleme ait dekont aslının yazıları ekinde Mahkememize gönderildiği bildirilmiştir.
Mahkememiz tarafından … A.Ş.’ye müzekkere yazılarak kurumları nezdinde bulunan davacı …’nin ıslak imzasının ve el yazısının bulunduğu 14/05/2015 tarihli dekont aslının Mahkememize gönderilmesi istenilmiş olup … A.Ş. tarafından cevaben …’nin ıslak imzası ve elyazısı bulunan 14/05/2015 tarihli mezkur dekont aslının yazıları ekinde Mahkememize gönderildiği bildirilmiştir.
Mahkememiz tarafından … İcra Dairesine müzekkere yazılara … Esas sayılı dosyasında davacı tarafından ödeme yapılıp yapılmadığı, ödeme yapıldı ise miktarının ve dosya kapak hesabının yapılarak mahkememize bilgi verilmesi istenilmiş olup … İcra Dairesi tarafından cevaben mezkur takip dosyalarının incelenmesi sonucu takibin halen derdest olduğu, bugün itibariyle davacı-borçlu tarafından 56.480,00 TL ödeme yapıldığı, bu ödemenin 52.926,09 TL sinin davalı-alacaklı bankaya, 2.424,31 TL sinin tahsil harcı olarak hazineye, 1.129,60 TL sinin ise cezaevi yapı pulu olarak iş yurtları hesabına aktarıldığı, halen borçluların 430.524,73 TL bakiye borçlarının olduğu bildirilmiştir.
Mahkememiz tarafından dosyanın İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesine gönderilerek yazı incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi tarafından sunulan 16/06/2020 tarihli ön raporda ” Dosya içerisinde … adına düzenlenmiş iki adet sözleşme bulunduğu, söz konusu sözleşmelerden 530.000 TL. bedelli sözleşmede … adına atılı kefil imzası bulunduğundan inceleme bu sözleşme üzerinden yapılacak olup, inceleme konusu belgede sorulan husus doğrultusunda sağlıklı bir değerlendirme yapılarak sonuç bildirir rapor tanzim edilebilmesi için; …’nin başka amaçlarla yazmış olduğu samimi yazılarını içerir; mektup, kartpostal, dilekçe, okul defteri, sınav kağıtları, adres ve telefon fihristi vb… belgelerin temini,
…’nin huzurda …’YE “530.000 TL.”, “müteselsil” ve “14/02/2017″ yazılarının aynı tip harflerle büyük küçük harflere dikkat edilerek dikte suretiyle ve normal yazma hızıyla en az 5 sayfa yazdırılması ile elde edilecek tutanakların temin edilerek, mevcutlar ile birlikte kurumumuza gönderilmesi” rapor edilmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi tarafından sunulan ön rapor taraf vekillerine tebliğ edilmiştir.
Mahkememiz tarafından İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi tarafından sunulan ön raporda belirtilen eksiklikler giderildikten sonra dosyanın tekrardan İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesine gönderilmesine karar verilmiş olup İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi tarafından sunulan 14/09/2021 tarihli raporda ayrıntısı açıklandığı üzere sonuç olarak “… İnceleme konusu sözleşmede kefil bölümündeki yazılar ile …’nin mukayese yazıları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar saptandığından, söz konusu yazıların mevcut mukayese yazılarına kıyasla …’nin eli ürünü olmadığı ” tespit ve rapor edilmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi tarafından sunulan rapor taraf vekillerine tebliğ edilmiştir. Davalı vekili tarafından rapora karşı itiraz dilekçesi sunulmuş olup yeni bir heyet oluşturularak yeniden rapor aldırılması veya ek rapor alınması talebinde bulunulmuştur. İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi tarafından sunulan raporun dosya kapsamında toplanan delillere uygun olması ve hüküm kurmaya elverişli olması nedeniyle Mahkememiz tarafından davalı vekilinin yeni bir heyet oluşturularak yeniden rapor aldırılması veya ek rapor alınması taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
12/10/2021 tarihli duruşmada davacı vekili müvekkilinin maaşından kesintiler yapıldığını bu yönden davanın istirdada dönüştüğünü beyan etmiş olup Mahkememiz tarafından … İcra Dairesine müzekkere yazılara … Esas sayılı dosyasında davacı tarafından ödeme yapılıp yapılmadığı, ödeme yapıldı ise miktarının ve dosya kapak hesabının yapılarak mahkememize bilgi verilmesi istenilmiş olup … İcra Dairesi tarafından cevaben mezkur takip dosyalarının incelenmesi sonucu takibin halen derdest olduğu, müzekkereye cevap tarihi itibariyle davacı-borçlu tarafından 56.480,00 TL ödeme yapıldığı, bu ödemenin 52.926,09 TL sinin davalı-alacaklı bankaya, 2.424,31 TL sinin tahsil harcı olarak hazineye, 1.129,60 TL sinin ise cezaevi yapı pulu olarak iş yurtları hesabına aktarıldığı, halen borçluların 430.524,73 TL bakiye borçlarının olduğu bildirilmiştir.
Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 20.09.2016 tarihli, 2016/3950 Es. ve 2016/19211 K. sayılı ilamında “…. sorumlu olunan azami miktarın ve kefalet tarihinin, kefilin kendi el yazısı ile yazılmadığı görülmekte olup, bu haliyle, kefalet tutanağının, kefaletin şeklini düzenleyen Türk Borçlar Kanunu’nun 583. maddesinde belirtilen şartlarda düzenlenmediği anlaşılmaktadır. …. O halde mahkemece, icra kefaletindeki şekil eksikliğinin re’sen nazara alınarak şikayetin kısmen kabulü ile icra emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken …” yönünde karar verilmiştir.
Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 16/10/2018 tarihli, 2017/4238 Es. ve 2018/4972 K. sayılı ilamında “…. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 583. maddesinin 1. fıkra 2. cümlesinde; kefilin, sorumlu olduğu azami miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesinin şart olduğu hükmü konulmuştur. Yasada öngörülen bu şekil, geçerlilik şartı olup, … kefil yönetimleri temsilen yöneticilerinin az yukarıda belirtilen şekilde el yazısı ile bir beyanları bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece kefalet sözleşmesi TBK’nın 583/I-c 2. cümlesinde belirtilen şeklide düzenlenmemiş olup, geçersiz olduğundan temyiz eden davalılar A ve C blok yönetimleri hakkındaki davanın reddine karar verilmesi yerine bu husus gözden kaçırılarak yanlış değerlendirme ile kısmen kabulü doğru olmamış ….” yönünde karar verilmiştir.
Toplanan delillere ve dosya kapsamına göre; davalı tarafından davacı aleyhine … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile … no’lu krediden kaynaklı 187.272,74 TL asıl alacak, 7.696,91 TL kat tarihine kadar işlemiş akdi faiz, 6.794,52 TL temerrüt faizi ve 339,72 TL vergisi olmak üzere toplam 202.103,89 TL alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığı ve davacı tarafından … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının dayanağını oluşturan kredideki yazıların kendisine ait olmadığı iddiası ile davalı aleyhine Mahkememizde iş bu menfi tespit davası açıldığı ve takibin iptalinin talep edildiği, Mahkememiz tarafından yapılan yargılama sırasında İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinden alınan hükme dayanak teşkil etmeye elverişli 14/09/2021 tarihli raporda inceleme konusu sözleşmede kefil bölümündeki yazılar ile …’nin mukayese yazıları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar saptandığından, söz konusu yazıların mevcut mukayese yazılarına kıyasla …’nin eli ürünü olmadığının tespit edildiği, 6098 sayılı TBK’nun 583.maddesinde kefaletin şekil yönünden geçerlilik şartları sayılmış olup buna göre ”kefilin sorumlu olduğu azami miktarı,kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifade ile yükümlülük altına girdiğini kendi kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi”nin şart olduğu, somut olayda … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasının dayanağını oluşturan taraflar arasında akdedilen kefalet sözleşmesini davacının müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı ancak kefalete ilişkin yazıların kendi el yazısı ile yazılmadığı bu haliyle 6098 sayılı TBK’nun 583.maddesinde belirtilen şekil şartının yerine getirilmedi, söz konusu takipte davalının kötü niyetli olduğuna dair hiçbir emarenin olmadığı,… İcra Dairesinin cevabi yazısı ile davacı tarafından 56.480,00 TL ödeme yapıldığının bildirildiği anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile; … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasının davacı yönünden dayanağını oluşturan kefalet sözleşmesinden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti ve davacı tarafından … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına ödenen 56.480,00-TL’nin davalıdan istirdatı ile davacıya verilmesine, … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı icra takibinin davacı yönünden iptaline, davacının kötüniyet tazminatı talebinin koşulları oluşmadığından reddine, davalının icra inkar tazminatı talebinin koşulları oluşmadığından reddine karar vermek yerinde görülmüştür.
Bu itibarla;
HÜKÜM:
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-)… İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasının davacı yönünden dayanağını oluşturan kefalet sözleşmesinden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti ve davacı tarafından … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına ödenen 56.480,00-TL’nin davalıdan istirdatı ile davacıya verilmesine,
2-)… İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı icra takibinin davacı yönünden iptaline,
2-)Davacının kötüniyet tazminatı talebinin koşulları oluşmadığından reddine,
4-)Davalının icra inkar tazminatı talebinin koşulları oluşmadığından reddine,
5-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 13.805,72-TL karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 3.451,43-TL harcın mahsubu ile bakiye 10.354,29-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-)Davacı tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 3.451,43-TL peşin harç, 5,20-TL vekalet harcı, 433,95-TL tebligat/davetiye gideri olmak üzere toplam 3.926,48-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-)Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 22597,27-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-)Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde re’sen davacıya / vekiline iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzünde; tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/12/2021

Katip …
E-imzalı

Hakim …
E-imzalı