Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/103 E. 2021/34 K. 06.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/103 Esas
KARAR NO : 2021/34
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/01/2018
KARAR TARİHİ : 06/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 31/01/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı arasında yapılan ticari iş neticesinde fatura düzenlendiğini, ancak fatura bedelinin icra takibine konu olan kısmı kadar ki tutarın müvekkili şirkete ödenmediğini beyanla … İcra Dairesinin 2015/… esas sayılı dosyasındaki takibe itirazın iptaline, takiben devamına, takip konusu borcun faizi ile ödenmesine, alacak tutarının %20’sindcn aşağı olmamak üzere davalının icra inkar tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 02/04/2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkili firma Finlandiya’ya gönderilecek profil ürünler için daha önce de zaman zaman taşıma işleri yaptırdığı davacı firma ile görüştüğünü, bu faşıma için davacıdan fiyat aldığını ve 1900 Euro luk fiyat konusunda anlaşma sağlandığını, anlaşma sonucunda ürünlerin davacı tarafa ulaştırıldığını, ürünler tıra yüklendikten sonra davacı tarafın mail yazışması ile rek taraflı olarak ücreti arttırdığını, bu durum için müvekkilinden teyit istendiğini ancak müvekkili tarafından sözlü olarak kabul edilmediğini, müvekkili şirket tarafından 1900 Euro taşıma ücreti baz alınarak davacı şirkete ödemeler yapıldığını beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı tarafça dava dilekçesinde takip dosyasının …. İcra Dairesinin 2015/… esas sayılı dosyası olduğunu belirtilmişse de yapılan kontrolde tarafların aynı olmadığı, takip dosya numarasının maddi bir hata yapılarak sehven 2015/… olarak bildirildiği, davaya konu takibin 2018/… esas sayılı dosyaya ilişkin olduğu anlaşıldı.
Davanın, 25/08/2017 tarihli faturadan kaynaklı bakiye alacağa ilişkin …. İcra Dairesinin 2018/… esas sayılı dosyasında başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebinden ibaret olduğu görüldü.
….İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı takip dosyası celp edilerek dosyamız arasına alınmış, ….İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; alacaklının … Ltd. Şti, borçlunun … Tic. Ltd. Şti, borcun 2.397,94 Euro fatura, 17,02 euro işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.414,96 Euro alacağa ilişkin olduğu, takip dayanağının 25/08/2017 tarihli 3.300,00-Euro tutarlı fatura olduğu, 19/01/2018 takip tarihli ödeme emrinin 23/01/2018 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun 26/01/2018 tarihinde, süresi içerisinde borca itiraz ettiği görülmüştür.
Mahkememizce taraflar arasındaki sözleşmede tarafların ilişki dönemini kapsayan ticari defter ve dayanağı belgeler üzerinde inceleme yapılarak davacının davalıdan takibe konu fatura nedeniyle alacağının bulunup bulunmadığının tespiti için dosya bilirkişiye verilmiş, Mali Müşavir Bilirkişi … 23/11/2018 tarihli raporunda özetle; Taraflar arasında akdedilen bir taşıma sözleşmesine dosyanın tetkikinde rastlanılmadığı, ancak taraflar arasındaki ticari ilişkinin her iki yanında kabulünde olduğunu, inceleme esnasında her iki tarafta incelemeye katılmayarak herhangi bir ticari defler ve belge sunmadığından incelemenin dava dosyası üzerinden gerçekleştirildiği, davacı yana ait dosyada mevcut cari hesap ekstresine göre takip tarihi itibariyle davalıdan 2.397,94.-Eur alacaklı durumda olduğunu, davacı tarafından davalıya düzenlenmiş 23/08/2017 tarihli, 261931 nolu, 3.300.Eur bedelli bir faturanın mevcut olduğunu ancak faturanın davalıya teslimine ilişkin herhangi bir doneye dosyanın tetkikinde rastlanılmadığını, yine dosyada 25/08/2017 tarihli bir CMR Belgesinin mevcut olduğunu, bu belgeye göre davacı tarafından davalı adına Vantaa / Finlandiya’ya bit taşıma işinin gerçekleştirilmiş olduğunu, buna göre taşıma işinin gerçekleştirildiği noktasında çekişme olmadığını, ihtilafın işin bedelinin ne olduğu hususundan kaynaklandığını, davalının taraflar arasında akdedilen bir sözleşme olduğuna ve davacının e- mail yoluyla taşıma ücretini arttırdığı iddialarına ilişkin dosyada herhangi bir doneye rastlanılmadığını, bu nedenle dosyadaki taşıma belgelerine yapılan taşıma işinin bedelinin nc olduğunun tespit edilmesinin gerektiğini ancak bunun uzmanlık alanımıza girmediği, buna göre; Mahkemece davacı talebine itibar edilerek taşıma bedelinin 3.300 Euro olduğunun kabulü halinde davacı alacağının ( 3.300. EUR taşıma bedeli – 902.06.EUR davalı ödemesi – ) 2.397.94 Euro olduğunu, mahkemece davalı savunmasına itibar edilerek taşıma bedelinin 1.900 Euro olduğunun kabulü halinde davacı alacağının ( 1.900.EUR taşıma bedeli – 902.06.EUR davalı ödemesi) 997.94 Euro olduğunu, şartlar oluşmadığından dolayı davacının işlemiş faiz talebine ilişkin tarafımızca herhangi bir hesaplama yapılmasının mümkün olmadığı tespit ve rapor edilmiştir.
Mahkememizin 27/02/2019 tarihli celse 3 nolu ara kararı ile; taşıma alanında uzman bilirkişi … seçilerek dosyanın seçilen taşıma alanında uzman bilirkişi ile daha evvel rapor sunan mali müşavir bilirkişiden oluşturulan heyete verilerek uyuşmazlık konusu kapsamında ve tarafların kök rapora beyan ve itirazları da değerlendirilerek ek rapor tanzimi istenmiş olup,
… ve … tarafından müşterek imzalı 29/03/2019 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; Taşıma sözleşmesi ve ifası sürecinin sabit olduğunu, ihtilafın başta kararlaştırılan 1.900 Euro mu yoksa, yükleme sırasında ortaya çıkan taşıtta kaplanan alandan kaynaklı değişen navlun bedelinin 3.300 Euro üzerinden mi taşımanın yapılması gerektiği hususunda olduğunu, davacının taşıma başlangıcında yükün kapladığı alan gözetilerek navlun değişiklik talebini davalı yana bildirdiğini bu hususun da davalının bilgisinde olduğunu, buna karşın yüklemeye ve taşımanın sürdürülmesine devam ettiğini, bu durumda davacının takip tarihi itibarı ile 2.397,94 Euro alacaklı olduğunu, takip tarihinde alacağın ihtilaflı olduğunu, navlun değişikliği hususunun yargılamayı gerektiren içeriği gözetilerek, işlemiş faiz talebinin somut olaya uymadığını, sair hususların mahkemeye ait olduğu tespit ve rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde ve değerlendirildiğinde;
2004 sayılı İİK madde 67 uyarınca; “takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde Mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağın varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir”.
….İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı takip dosyasında alacaklının … Ltd. Şti, borçlunun … Tic. Ltd. Şti, borcun 2.397,94 Euro fatura, 17,02 euro işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.414,96 Euro alacağa ilişkin olduğu, takip dayanağının 25/08/2017 tarihli 3.300,00-Euro tutarlı fatura olduğu, 19/01/2018 takip tarihli ödeme emrinin 23/01/2018 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun 26/01/2018 tarihinde, süresi içerisinde borca itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurulmasına dair bir kararın alacaklı/vekiline tebliğine dair takip dosyası kapsamında mazbataya ve sair bilgi belgeye rastlanmamakla birlikte, eldeki itirazın iptali davasının 31/01/2018 tarihinde açıldığı, alacaklı/vekiline itiraz üzerine takibin durdurulması kararının tebliğine dair mazbata, sair bilgi belge bulunmadığından İİK madde 67’de öngörülen bir yıllık sürenin işlemeye başlamadığı ve böylece eldeki itirazın iptali davasının süresi içerisinde açıldığının kabulü gerektiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasında taşıma sözleşmesinin bulunduğu, ifa edildiği, taşınan yükün miktarı hususları çekişmesizdir. İhtilaflı olan ise taşıma için kararlaştırılan bedeldir. Davacı ifa edilen taşıma işi için 3.300 Euro bedelli fatura düzenlemiş olup, davalı savunmasında 1.900 Euro kararlaştırıldığını belirtmiştir. Dosya kapsamında bulunan davacı tarafça davalıya gönderilen e postadan 1.900 Euro olan taşıma bedelinin 3.300 Euro olarak değiştiğinin bildirildiği görülmektedir. Taşıma alanında uzman bilirkişinin değerlendirmesinden anlaşıldığı üzere, taşıma bedelindeki artışa ilişkin davacının davalıya yaptığı bildirime, davalının cevap vermemesi ve taşımanın sürdürülmesi halinde davalının durumu kabul ederek süreci devam ettirmesi, havlun artışına sessiz kalması, artışı kabul ettiği şeklinde yorumlanması gerektiğinden ve taşıma işi ifa edildiğinden davacının davalı adına düzenlediği 3.300 Euro bedelli … numaralı faturadan dolayı alacaklı olduğu ve tarafların incelenen ticari defterlerinden anlaşıldığı üzere takip tarihi itibariyle bakiye 2.397,94-Euro alacaklı olduğu, davacının takip öncesi davalıyı temerrüde düşürdüğüne ilişkin dosya kapsamında herhangi bir belge bulunmadığından işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı anlaşılmakla, … İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı takip dosyasında davalı itirazının bakiye asıl alacak miktarı olan 2.397,94-Euro üzerinden iptaline, 19/01/2018 takip tarihinden itibaren talep gibi faiz işletilmesine ve 17,02 euro işlemiş faiz talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşme kapsamında taşıma işi bedeli ihtilaflı olduğundan ve takibe konu alacak yargılama neticesinde belirlendiğinden alacağın likit olduğundan söz edilemez, bu nedenle davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah olunan nedenlerle;
Davanın Kısmen Kabulüne,
1-….İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı takip dosyasında davalı itirazının 2.397,94-Euro alacak üzerinden İPTALİNE, takibin asıl alacağa takip tarihi olan 19/01/2018 tarihinden itibaren talep gibi yıllık %7 ve değişen oranlarda Euro ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına uygulanan en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Alacak likit olmadığından koşulları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 761,68 TL harctan peşin alınan 137,23-TL den mahsubu ile bakiye 624,45 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 141,50 TL tebligat gideri, bilirkişi ücreti 600,00-TL, başvurma harcı 35,90-TL, peşin harç 137,23 TL olmak üzere toplam 914,63 TL yargılama giderinden kabul red oranına göre 140,20 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Kendini vekille temsil ettiren davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Kendini vekille temsil ettiren davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 79,80-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-….İcra Dairesi 2018/… esas sayılı dosyasının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.06/01/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.

“5070 sayılı yasanın 5. Ve 22. Maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”¸

“Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır”