Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/926 E. 2020/295 K. 10.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/926 Esas
KARAR NO:2020/295

DAVA:Ortaklığın Haklı Nedenle Feshi veya Ortaklıktan Haklı Nedenle Çıkma
DAVA TARİHİ:19/10/2017
KARAR TARİHİ:10/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde;
Vekiledeninin 05/11/2013 tarihinde davalı şirket hissesini 7.500,00 TL bedel ile satın alarak hissedar olduğunu, bu tarihten sonra şirket ile ilgili işlemlerde diğer ortak … ile birlikte şirketi temsile ve imzaya yetkili hale geldiğini, tarafların yaklaşık 8-9 aya yakın bir süre sıkıntısız şekilde ticaret yaptığını ve çalıştıklarını, ancak vekiledeninin şirket yönetimindeki ve diğer idari işlemlerdeki etkinliğinin giderek azaldığını ve tabiri caizse zamanla vekiledeninin pasivize edilerek etkisizleştirildiğini, yaklaşık 3-4 senedir davalı şirketin yönetimine katılamadığını, kendsine aralarının bozulduğu dönemden bu yana hiç bir karar alma mekanizmasına katılmasına izin verilmediğini, şirketin, son 4 yıldır yaptığı hiç bir genel kurul toplantısına çağrılmadığını hatta şirketin son 3-4 yıl içerisinde hiç bir genel kurul veya ortaklar kurulu toplantısı da düzenlenmediğini, yine şirketin elde ettiği kar ve zarar gibi hiçbir pay veya akçe ödemesi yapılmadığı gibi kendisinin katılmadığı toplantılarda da sanki hazirunmuş gibi gösterildiği bilgisi edinildiğini, eski Türk Ticaret Kanununda; Limited Ortaklıkların tek ortaklı kurulmanın imkansızlığından ötürü vekiledeninin bu ortaklığa dahil edildiğini, artık ortaklığın devamı için geçerli bir neden bulunmadığını, vekiledeninin artık iş bu ortaklığı sürdürmek istemediğini, davalı şirket genel kurulunun son kez toplandıktan sonra bir daha vekiledeninin toplantılara davet edilmediğini, bir daha ortaklar kurulu toplantısı icra edilip edilmediğinin de taraflarında bilinmediğini, TTK 636 madde uyarınc şirketin feshinin istenmesi için haklı neden yarattığını, TTK 636 ve 531. maddelerinin sebebin haklı olup olmadığını hakimin takdirine bıraktığını, vekiledeninin şirket bünyesinden uzun süredir bilgi alamadığını, kendisine kar veya zarar dağıtımı yapılmadığını, genel kurul veya ortaklar kurulunun toplantıları icra edilmediğini, yıllardır ortaklar kurulunun toplanmadığını, şirketin haklı sebeple feshi/ en azından çıkarılma için yeterli gerekçe oluştuğunu beyanla, öncelikle şirketten haklı nedenle çıkmasına karar verilmesini, Mahkeme (herhangi pay talep etmeksizin) çıkma kararını uygun görmemesi halinde, genel kurulun 2013 yılından bu yana toplanmaması sebebiyle ortaklığın haklı nedenle feshine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP:
Davalıya usulüne uygun tebliğe rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmalara da katılmamıştır.
DELİLLER:
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmiş, davada; sicil kayıtlarına, ortaklar kurulu kararlarına, tanık beyanlarına, şirket kayıt ve defterlerine dayanmışlardır.
Dava usul ve yasaya uygun olarak feshi ve tasfiyesi talep edilen şirket aleyhine açılmıştır.
Davalı … LİMİTED ŞİRKET (Yeni Ünvanı … LTD. ŞTİ)’ne ait Ticaret Sicil dosyası getirtilip incelenmiş, davalı şirketin … Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicilinde kayıtlı olup, ana sözleşmesinin 28/07/2008 tarihinde tescil edildiği, internet ve internet sitelerinin kurulumunu yapmak, internet üzerinden her türlü bilgi ses ve görüntü hizmeti vermek, web sitesi hazırlamak, hazırlatmak ve internet servis sağlayıcılığı yapmak ve 08.11.2013 tarihinde tescil edilen ana sözleşme tadil metninde yazılı olan diğer işleri yapmak üzere kurulduğu, şirketin sermayesinin 15.000,00-TL olduğu, şirketi temsile, … ve …’’n müştereken yetkili oldukları, şirketin en son tescilini 08.11.2013 tarihinde yaptığı bildirilmiştir.
Mahkememizce öncelikle talimat yolu ile davacı tanığı … dinlenmiş olup, tanık; davacının eşi olduğunu, davalı şirkete yaklaşık 6 sene önce yatırımcı ortak aradığında eşi ile …’ın şirkete ortak olduklarını, daha sonra şirketin tüm hisselerini alarak sahip olduklarını, ortak …’nün kendi işlerinden dolayı zarar ettiğini, yaklaşık 7 – 8 ay süre ortaklıkta anlaşmazlıklar olduğunu, …’nün kendi şirket hissesini yine dava dışı …’a devrettiğini, bu arada şirketin mali durumunun da bozuk olduğunu, sözleşmelere uyulmadığı için şirketin zararda olduğunu ve ortak …’ın, eşini şirketin dışında tuttuğunu, daha sonra şirketin %25 hissesini de istediğini, şirketin mali durumu kötü olduğu için devrettiklerini, böylece hisse durumunun %25’inin eşine, %75’inin de …’e ait olduğunu, yaklaşık, 5 – 6 ay sonrada …’in intihar ettiğini gazeteden öğrendiklerini, yaklaşık 4 senedir şirkete fiilen hiç ulaşamadıklarını, şirketin hiçbir faaliyetine katılamadıklarını, kar ödemesi almadıklarını, toplantılara katılamadıklarını, şirketin adresini ticaret sicilden gördüklerini, ancak gerçekte hangi adreste olduğunu bilmediklerini beyan etmiştir.
Fesih koşullarının var olup olmadığı yönünden mali ve yasal zorunluluklar itibarıyla rapor aldırılmış olup, 16.11.2018 tarihli raporda: ”…Şirketin faaliyetlerinin devamında davacı yan ve diğer murislerin yararına bir durum olmayacağı değerlendirildiğinden, mali durum gözetilmeksizin, şirketin feshine karar verilebileceği, bununla birlikte şirketin aktifinde kayıtlı olup, şirketin feshi nedeni ile hak sahiplerinin mahrum kalacağı bir varlık ya da faydanın tespiti açısından, şirketin bağlı bulunduğu vergi dairesinden en son verilmiş kurumlar vergi beyannamesinin celbi gerekeceği…” tespit ve rapor edilmiştir.
… Vergi Dairesi’ne yazılan teskereye cevap verildiği, iş bu cevap doğrultusunda dosyanın yeniden bilirkişiye verildiği, alınan 25.06.2020 tarihli raporda : ”…Davalı şirketin bağlı bulunduğu vergi dairesinden celp edilen beyanname ve eki mali tablolar da dikkate alındığında; şirketin aktifinde hak sahiplerinin mahrum kalacağı bir varlık ya da faydanın bulunmadığı, hatta şirketin 31.12.2013 tarihi itibariyle borca batık durumda olduğu, dolayısıyla şirketin haklı nedenlerle feshine karar verileceği..” tespit ve rapor edilmiştir.
Mahkememizce UYAP sistemi üzerinden yapılan araştırma neticesinde; …’a ait nüfus kaydı çıkartılarak mirasçısı olan … ve … velisi … ‘ a usulüne uygun tebligat çıkarıldığı, … Sulh Hukuk Mahkemesi … E. … K. Sayılı kesinleşen ilam ile mirasın reddedildiği,
Davalı şirketin, davacı … ile … tarafından müşterek imza ile müşterek temsil edildiği anlaşılmakla, temsil hükümleri esas alınarak şirkete iş bu davada davalı şirketi temsil etmek üzere temsil kayyumu atanması için Asliye Ticaret Mahkemesi’nde dava açmak üzere davacıya 2 hafta süre verilmiş, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E sayılı dosyası ile şirkete temsil kayyumu atanması davası açılmış ve temsil kayyumu olarak …’nın atandığı anlaşılmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; öncelikle haklı nedenle … LİMİTED ŞİRKET (Yeni Ünvanı … LTD. ŞTİ)’nin feshi ve tasfiyesi, aksi halde haklı nedenle şirket ortaklığından çıkma istemine ilişkindir.
Toplanan tüm delillere, dosya kapsamına, bilirkişi kök ve ek raporuna göre; TTK’nın 636. maddesinde haklı sebeplerin varlığı halinde her ortağın şirketin feshini isteyebileceğinin düzenlendiği, ancak söz konusu maddede haklı sebebe ilişkin bir tanıma veya haklı sebebin sınırına ve kapsamına ilişkin herhangi bir düzenlemeye yer verilmediği, anonim şirketlerde haklı sebeple şirketin feshinin düzenlendiği 531. maddede de aynı şekilde bir tanım, sınır veya haklı sebebe örnek gösterilmediği, bununla birlikte; genel kurulun birçok kez kanuna aykırı şekilde toplantıya çağrılması, azlık hakları ile bireysel hakların devamlı ihlali, özellikle bilgi alma ve inceleme haklarının engellenmesi, şirketin sürekli zarar etmesi, dağıtılan kâr payının sürekli azalmasının haklı sebep sayıldığı gerekçeden anlaşılmaktadır.
TTK’nun sona erme sebepleri ve sona erme sonuçları başlıklı 636.maddesinde; ” …. Uzun süreden beri şirketin kanunen gerekli organlarından biri mevcut değilse veya genel kurul toplanamıyorsa, ortaklardan veya şirket alacaklılarından birinin şirketin feshini istemesi üzerine şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesi, müdürleri dinleyerek şirketin, durumunu Kanuna uygun hâle getirmesi için bir süre belirler, buna rağmen durum düzeltilmezse, şirketin feshine karar verir.
Haklı sebeplerin varlığında, her ortak mahkemeden şirketin feshini isteyebilir. Mahkeme, istem yerine, davacı ortağa payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkarılmasına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme hükmedebilir …. ” hükmü düzenmiş olup, somut olayda davalı şirketin durumu doğrudan doğruya TTK 636 (2) maddeye temas etmekle ve artık şirketin durumunu düzeltmesi, amacını gerçekleştirmesi olanaklı görülmemekle, toplanan tüm deliller doğrultusunda davalı şirketin fesih ve tasfiyesine, tasfiye memuru olarak davacı …’nun tayinine karar vermek yasal ve yerinde görülmüştür.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
Davanın KABULÜ ile,
1-)… Sicil memurluğu’ nun Merkez … sicil numarasında kayıtlı … LİMİTED ŞİRKET (Yeni Ünvanı … LTD. ŞTİ)’nin fesih ve tasfiyesine,
2-)Tasfiye memuru olarak …’nun seçilmesine,
3-)Tasfiye Memuru için aylık 2.000,00-TL ücret takdirine,
4-)Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
5-)Davacı tarafından yapılan 31,40-TL başvuru harcı, 31,40-TL peşin harç, 4,60-TL vekalet harcı, 800-TL bilirkişi ücreti, 295,30-TL davetiye-teskere gideri olmak üzere toplam 1.162,70-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-)Davacı kendilerini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 3.400,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-)Gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde davacıya / vekiline iadesine,
Tarafların yokluğunda gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/09/2020

Başkan …
e-imzalıdır.

Üye …
e-imzalıdır.

Üye …
e-imzalıdır.

Katip …
e-imzalıdır.