Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/891 E. 2021/346 K. 21.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/891 Esas
KARAR NO:2021/346

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:09/10/2017
KARAR TARİHİ:21/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin alacağının tahsili amacıyla tarafınca …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası İle borçlu … hakkında cari hesaba dayanan ilamsız icra yoluyla takip başlatıldığını, Borçlu, süresi içinde 01.09.2016 tarihinde borçlu olmadığını iddia ederek itiraz edip, takibi durdurduğunu, borçlunun itirazı haksız ve dayanaksız olduğunu, davacı şirket ile Borçlu … arasında mal alım satımı yapıldığını, cari hesapta kalan bakiye bedel olan 12.125,63 TL’nin davacıya ödenmemesi üzerine icra takibine başlandığını, karşı yan itiraz dilekçesinde, hiçbir belge sunmadan böyle bir borcu olmadığını beyan ettiğini, bu iddialar tamamen farazi olduğunu, bu husus ticari defter kayıtlarında da mevcut olduğunu, Borçlunun itirazının iptali ile takibin cari hesap bakiyesi üzerinden takip tarihi itibariyle İşleyecek faiz, vekalet ücreti ve tüm feriler ile devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine, mahkeme masraflarının ve avukatlık ücretlerinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı ancak cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
Dava, cari hesap ilişkisinden kaynaklanan alacağa ilişkin …. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında yürütülen takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
…. İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası celp edilerek dosyamız arasına alınmış olup, takip dosyası incelendiğinde; alacaklının …, borçlunun … olduğu, takibin 12.125,63 TL cari hesap alacağı, 181,39 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 12.307,02-TL alacağa ilişkin ilamsız takip olduğu, 25/08/2016 takip tarihli ödeme emrinin borçluya 31/08/2016 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 01/09/2016 tarihinde süresi içerisinde takibe ve borca itiraz ettiği görülmüştür.
… ve … tarafından imzalı 13/05/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı firmanın incelemeye sunulan 2016 yılında E-defter mükellefi olduğu görülmüş olup, defter beratlarının usulüne uygun ve süresinde verildiğini, davacı yanın incelenen ticari defterlerinde davalı yandan takip tarihi (25.08.2016) itibariyle 12.125,62 TL, 31.12.2016 tarihi itibariyle ise 10.835,62 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğunu, davalıya usulüne uygun tebligat yapılmasına karşın Sayın Mahkemenin tayin ettiği 05.11.2018 tarihli incelemeye katılmamış ve ticari defter-belge ibraz etmediğini, davacının faturalardan bakiye cari hesap alacağına esas teşkil eden faturaların dosyaya sunulmuş olduğu, anacak faturaların silik ve okunaksız olduğu, yine faturalara konu malların teslimine ilişkin sevk irsaliyelerin dosyaya ibraz edilmemesi nedeniyle, davacının dava konusu faturaların İçeriğini davalıya teslim ettiğini İspat için yeterli delil niteliğinin bulunmadığını, davacının davasında haklı görülmesi ve takibin devamına takdir edilmesi halinde, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan olan 12.125,62 TL asıl alacağına takip tarihinden (25.08.2016) itibaren davacının talebi ile bağlı olarak faiz talep edebileceği tespit ve rapor edilmiştir.
… ve … tarafından imzalı 26/11/2019 tarihli bilirkişi Ek raporunda özetle; Davacı yanın incelenen ticari defterlerinde davalı yandan takip tarihi (25/08/2016) itibariyle 12.125,62 TL , 31/12/2016 tarihi itibariyle ise 10.835,62 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğunu, davacının davasında haklı görmesi ve takibin devamına karar vermesi halinde davacının takip tarihi olan 25/08/2016 tarihi itibariyle 12.125,62 TL olan asıl alacağına, takip tarihinden sonra davacının talebi ile bağlı olarak faiz talep edebileceği tespit ve rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde ve değerlendirildiğinde;
2004 sayılı İİK madde 67 uyarınca; “takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde Mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağın varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir”.
…. İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası incelendiğinde; alacaklının …, borçlunun … olduğu, takibin 12.125,63 TL cari hesap alacağı, 181,39 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 12.307,02-TL alacağa ilişkin ilamsız takip olduğu, 25/08/2016 takip tarihli ödeme emrinin borçluya 31/08/2016 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 01/09/2016 tarihinde süresi içerisinde takibe ve borca itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurulmasına dair bir kararın alacaklı/vekiline tebliğine dair takip dosyası kapsamında mazbataya ve sair bilgi belgeye rastlanmamakla birlikte, eldeki itirazın iptali davasının 09/10/2017 tarihinde açıldığı, alacaklı/vekiline itiraz üzerine takibin durdurulması kararının tebliğine dair mazbata, sair bilgi belge de bulunmadığından İİK madde 67’de öngörülen bir yıllık sürenin işlemeye başlamadığı görülmekle eldeki itirazın iptali davasının süresi içerisinde açıldığının kabulü gerektiği anlaşılmıştır.
Davacı, davalı ile aralarında mal alım satımı yapıldığını, cari hesapta kalan bakiye bedelin ödenmediğini, bu nedenle davalı hakkında takip başlatıldığını, davalının ise edimini ifa etmediği halde takibe itiraz ettiğini belirterek itirazın iptalini talep etmiş, yapılan inceleme neticesinde davacının ticari defterlerine göre davalıdan takip tarihi itibariyle 12.125,62 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu belirlenmiş, davalının usulune uygun yapılan tebligata rağmen ticari defter ve kayıtlarını sunmadığından ibrazdan kaçınmış, davacının ise sunduğu 2016 yılı ticari defterleri e defter olup, defter beratları usulüne uygun ve süresinde yapıldığından davacı lehine delil niteliği taşımaktadır.
Bilirkişi kök ve ek raporlarında; bakiye cari hesap alacağına esas teşkil eden ve davacı tarafından sunulan faturaların okunaksız olduğu ile faturalara konu malların teslimine ilişkin sevk irsaliyelerinin dosyaya ibraz edilmemesi nedeniyle davacının dava konusu faturaların içeriğini davalıya teslim ettiğine dair yeterli delil bulunmadığı şeklinde tespitte bulunmuşsa da davacı vekilince sunulan 03/10/2019 tarihli beyan dilekçesi uyaptan incelendiğinde, dilekçe ekinde fatura ve sevk irsaliyelerinin bulunduğu, okunaklı olduğu ve teslim alan kısımlarında … ismi ve imza bulunduğu, böylece bakiye cari hesap alacağına esas teşkil eden faturalar içeriğinin davalıya teslim edildiğine dair yeterli delil bulunduğu, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 12.125,62-TL alacaklı olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
2004 sayılı İİK madde 67/2.maddesi uyarınca; “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” neticeten işbu davada davalı borçlunun itirazının haksızlığına karar verildiğinden ve cari hesap bakiyesinden kaynaklanan alacak likit olduğundan hükmolunan meblağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
Davanın Kabulüne,;
1-….İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasında davalı itirazının 12.125,62-TL asıl alacak üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihi olan 25/08/2016 tarihinden itibaren yıllık %10,50 avans faizi işletilmek suretiyle takibin devamına,
2-Alacağın %20’si oranında hesaplanan 2.425,12-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 828,30-TL harçtan peşin alınan 145,54-TL harcın mahsubu ile bakiye 682,76-TL harcın davalıdan tahsili hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 31,40-TL başvurma harcı, 145,54-TL peşin harç, 1.200,00-TL bilirkişi ücreti, 144,60-TL tebligat/posta masrafı, olmak üzere toplam 1.521,54-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Yatırılan avanstan artan bakiyenin karar kesinleştiğinde yatırana/vekiline iadesine,
7-Karar kesinleştiğinde …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
21/04/2021

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.