Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/869 E. 2021/624 K. 22.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/869 Esas
KARAR NO:2021/624

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:03/10/2017
KARAR TARİHİ:22/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında et alım satımına yönelik bir ticari ilişkinin olduğunu, müvekkilinin davalıya et sattığını, davalı tarafından da bir kısım ödemeler yapıldığını ancak davalı tarafından 15.822,84.-TL lik bakiyenin ödenmediğini, bunun üzerine müvekkili tarafından davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazları üzerine ise takibin durdurulduğunu, davalarının kabulü ile itirazın iptaline ve takibin devamına, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı ancak cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
Davanın davacı yanın davalı ile yaptığı et alım satım ilişkisinden kaynaklanan alacağın ödenmemesi üzerine yapılan takibe itiraz edilmesi üzerine açılan itirazın iptali davası olduğu anlaşıldı.
….İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası celp edilerek dosyamız arasına alınmış olup, takip dosyası incelendiğinde; alacaklının … borçlunun … olduğu, takibin 15.822,84 TL asıl alacağa ilişkin ilamsız takip olduğu, 20/11/2015 takip tarihli ödeme emrinin borçluya tebliğine dair mazbata veya sair belge bulunmadığı, borçlunun 18/04/2016 tarihinde borca, faize ve fer’ilerine itiraz ettiği görülmüştür.
… tarafından imzalı 21/01/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı ticari defterlerine göre davacı tarafından düzenlenen faturalara davalı tarafından kısmi ödemeler yapılmış olduğunu, buna göre davacının kendi defterlerinde takip tarihi itibari ile davalıdan 15.322,84.-TL alacaklı durumda olduğunu davalı tarafından herhangi bir ticari defter ve/veya belge ibraz edilmemesi sebebi ile davalıya ait ticari kayıtların tarafımızca incelenmesinin mümkün olmadığını tespit ve rapor etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde ve değerlendirildiğinde;
2004 sayılı İİK madde 67 uyarınca; “takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde Mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağın varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir”.
….İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası incelendiğinde; alacaklının … borçlunun … olduğu, takibin 15.822,84 TL asıl alacağa ilişkin ilamsız takip olduğu, 20/11/2015 takip tarihli ödeme emrinin borçluya tebliğine dair mazbata veya sair belge bulunmadığı, borçlunun 18/04/2016 tarihinde borca, faize ve fer’ilerine itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurulmasına dair bir kararın alacaklı/vekiline tebliğine dair takip dosyası kapsamında mazbataya ve sair bilgi belgeye rastlanmamakla birlikte, eldeki itirazın iptali davasının 03/10/2017 tarihinde açıldığı, alacaklı/vekiline itiraz üzerine takibin durdurulması kararının tebliğine dair mazbata, sair bilgi belge die bulunmadığından İİK madde 67’de öngörülen bir yıllık sürenin işlemeye başlamadığı görülmekle eldeki itirazın iptali davasının süresi içerisinde açıldığının kabulü gerektiği anlaşılmıştır.
Takip dosyası incelendiğinde; borçluya çıkarılan ödeme emrine ilişkin ilk iki tebligatın iade döndüğü, üçüncü tebligatın tebliğ edilmiş göründüğü, ancak TK 21.maddeye göre yapılan tebligat, şirketin sicile kayıtlı adresine yapılmadığından usulsüz olduğuna dair 05/04/2016 tarihli İcra Müd. Yard. Kararı bulunduğu, bu karar üzerine alacaklı vekilinin 07/04/2016’a, şirketin sicile kayıtlı adresine tebligat çıkarılmasını talep ettiği ve 07/04/2016 tarihli İcra Müd. Yard. Kararı ile talebin kabul edildiği, bu son karar sonrası ödeme emrine ilişkin tebligatın yapıldığına dair takip dosyasında bilgi belge bulunmadığı görülmüş, Mahkememizce icra dairesine yazılan müzekkerelere verilen cevaplardan 18/05/2021 tarihli müzekkere cevabında ödeme emri tebliğinin harici olarak çıkarıldığı ve mazbatanın bulunamadığı bildirilmiştir.
Borçlu vekilince takip dosyasına sunulan 18/04/2016 tarihli dilekçe ile ödeme emrinin 11/04/2016 tarihinde müvekkiline tebliğ edildiği belirtilerek borca ve ferilerine itiraz edilmiş, Mahkememizin işbu dosyasında ise davacı alacaklı vekilince 22/09/2021 tarihli duruşmada; borçlu vekilinin takip dosyasına sunduğu itiraz dilekçesinde ödeme emrini tebliğ aldığı tarihin 11/04/2016 olduğunu kabul ettiği, böylece ödeme emrinin tebliğ edilmesi ve tebliğ tarihi hususları taraflar arasında çekişmesiz hale gelmiş, netice olarak itirazın süresi içerisinde yapıldığının kabulü ile davanın esası hakkında değerlendirme yapılmıştır.
Takip dosyası incelendiğinde; takibin 20/11/2015 tarihli cari hesaptan kaynaklanan 15.822,84-TL alacağa ilişkin ilamsız takip olduğu, takip talebi ekinde cari hesap ve dayanağı belgeler sunulduğu, eldeki itirazın iptali davasında harca esas değerin de 15.822,84-TL olarak belirtildiği, alınan bilirkişi raporu ile davacının incelemeye katıldığı, davalının katılmadığı ve davacının incelenen defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalıdan 15.322,84-TL alacaklı olduğu belirlenmiş ve Mahkememizce 24/04/2019 tarihli celse ara kararı ile davacı vekiline cari hesap borcunun dayanağını açıklamak ve belgelerini sunmak üzere süre verildiği, verilen süre içerisinde davacı vekilinin 07/05/2019 tarihli dilekçe sunduğu ve dilekçe ekinde taraflar arasındaki cari hesap hareketlerine ilişkin tüm evrakların suretlerini sunduğu, sunulan belgeler incelendiğinde tamamının 20/11/2015 tarihinden evvel düzenlenmiş irsaliyeli faturalar olduğu, faturaların tamamının teslim alan kısmında isim ve imzaların bulunduğu ve fatura bedelleri toplamının takibe konu edilen tutarın oldukça üzerinde olduğu görülmüştür.
Bilirkişi raporu ile davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 15.311,84-TL bakiye alacağının bulunduğu belirlendiğinden ve davacı tarafça cari hesaba dayanak olarak davalı adına düzenlenmiş faturalar sunulduğundan ve faturaların teslim alan kısımlarında isim ve imzaların bulunduğu görüldüğünden, faturaların davalıya tebliğ edildiği, fatura içeriğine itiraz edildiğine dair dosya kapsamında delil bulunmadığından davacının fatura içeriği malları teslim ettiği kanaatine varılmakla, davanın kısmen kabulü ile bilirkişi raporu ile belirlenen 15.322,84-TL alacağa ilişkin davalının itirazının iptali ile takibin 15.322,84-TL yönünden devamına karar vermek gerekmiştir.
2004 sayılı İİK madde 67/2.maddesi uyarınca; “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” neticeten işbu davada davalı borçlunun itirazının haksızlığına karar verildiğinden ve faturadan kaynaklanan alacak likit olduğundan hükmolunan meblağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın Kısmen Kabulüne,
…. İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının 15.322,84-TL alacak üzerinden iptaline, takip tarihinden itibaren asıl alacağa değişen oranlarda avans faizi işletilmek suretiyle takibin devamına,
Fazlaya dair talebin reddine,
2-Alacağın %20’si oranında 3.064,57-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 1.046,70-TL harçtan, peşin alınan 270,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 776,48-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 112,50-TL tebligat/posta gideri, 600,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere 712,50-TL’nin kabul-red oranına göre 689,98-TL tutarındaki kısmı ile 31,40-TL başvurma harcı, 270,22-TL peşin harç ve 4,60-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 996,20-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Kendini vekille temsil ettiren davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Yatırılan avanstan artan bakiyenin karar kesinleştiğinde yatırana/vekiline iadesine,
7-İstanbul 26. İcra Dairesinin 2017/40280 esas sayılı dosyasının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı/vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/09/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

¸”5070 sayılı yasanın 5. Ve 22. Maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”¸
“Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır”