Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/673 E. 2019/778 K. 10.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/492 Esas
KARAR NO : 2019/853
DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/12/2017

İstanbul … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 07/12/2012 tarih … Esas … K. Sayılı görevslik kararı üzerine Mahkememize tevzi edilen dosya yukarıda belirtilen esas sırasına kaydedildiği ve Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;davalı tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğünde bonolara dayalı olarak icra takibi başlattığını, davaya konu icra takibinin haksız olup takip dayanağının olmadığını, Müvekkilinin KKTC’ne 12/09/2017 ile 16/09/2017 tarihlerinde gittiğini, müvekkilinin KKTC’ya tatil için gittiğini, müvekkilinin tatilde “… Gemisi” isimli otelde kumar oynadığını, müvekkiline boş senetlere imza atması için tehdit ve baskı yapıldığını, müvekkilinin boş senetlere imza atmak zorunda kaldığını, icraya konu alacak için hiçbir ticari ilişki olmadığını belirterek İstanbul … İcra Müdürlüğünde başlatılan …esas numaralı takibin durdurulmasını ve müvekili aleyhine açılan icra takibindeki 257.031,12 TL tutarındaki alacağa ilişkin borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;davacının dilekçesinin icra takibini ve davaya konu senet altında mevcut imzasını ikrar etmiş olduğu, imzası ikrar edilmiş bono hakkında tüm hukuk kurallarının geçerli olacağı, davacının borç ödemekten kaçmak maksadı ile borcun “kumar borcu”kılıfına sokulmaya çalışıldığını, senede karşı senedin ispat zorunluluğunun mevcut olduğu, karşı tarafın tanık dinletme talebine muvafakatlarının olmadığı, ispat yükünün davacı tarafta olduğu, davacının haksız tedbir talebinin MK 2 gereğince talebinin reddine, haksız ve kötü niyetle açılmış, hukuki mesnetten yoksun olduğu , davacı aleyhine, dava değerinin %20sinden aşağı olmayacak oranda icra inkâr tazminatı ve %10u miktarında para cezasına hükmedilmesi gerektiği, tüm yargılama giderleri ile ücreti vekâletin karşı tarafa tahmili ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; senetten kaynaklı başlatılan takibin iptaline istemine dayalı menfi tespit davasından ibaret olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmişler, davada … İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası, tanık beyanları, yurt içi giriş ve çıkış kayıtları, otel kayıtları, bilirkişi incelemesi vs. deliline dayanmıştır.
Davaya dayanak İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyasında; alacaklı … tarafından borçlu … aleyhine 243.288,03-TL asıl alacak olmak üzere toplam 257.031,12-TL alacağın tahsili için 14/11/2017 tarihinde kambiyo senetlerine özgü takibe girişildiği, ödeme emrinin borçluya 20/11/2017 tebliğ edildiği görüldü, (16/11/2016 tanzim 30/01/2017 vade tarihli 5.500,00-USD bedelli senet, 16/11/2016 tanzim 20/02/2017 vade tarihli 10.000,00-USD bedelli senet,16/11/2016 tanzim 30/03/2017 vade tarihli 8.600,00-USD bedelli senet,16/11/2016 tanzim 30/04/2017 vade tarihli 39.370,00-USD bedelli senet, 16/11/2016 tanzim 30/05/2017 vade tarihli 1.530,00-USD bedelli senet)
Mahkememizce toplanan delillere, iddia ve savunmaya göre bilirkişiden alınan 04/09/2019 tarihli Bilirkişi Heyet Raporunda özetle; tarafların beyanları ve delilleri ile Yargı kararları ışığında, takdirin Sayın Mahkemenizin görev alanına ait olduğu işaret edilmek suretiyle, davacı yanın takip konusu bonolar sebebiyle davalıya borçlu olmadığı yönündeki iddiasını ispatlayamadığı yönünde tespit ve rapor edilmiştir.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, davacı ve davalı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere; Taraflar arasındaki hukuki ihtilaf davalı yanın 14/11/2017 tarihinde davacı borçlu aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile; 257.031,12-TL tutarlı alacağı için icra takibi başlatıldığı,davanın kumar borcu için boş olarak imzalattırılan takip konusu senet nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davalı, takip konusu senette lehtar olup davacı-keşideciye verdiği ticari ilişki kapsamında karşılığında işbu senedin imzalandığını ileri sürmüş, anılan takip konusu bonolar incelendiğinde “nakden” kaydının yer aldığı görülmektedir. Bonoda nakden kaydı bulunması halinde bono lehtarının bonoyu düzenleyene nakit verdiğini ispat etmesi gerekmez. Bu durumda ispat yükü kural olarak bonoyu düzenleyen kişidedir.
Bono, mücerret bir borç ikrarıdır. O halde, bono borçlusunun ilk önce bonodaki borç ikrarının sebebinin kumar veya bahis olduğunu ispat etmesi gerekir; bu ise, HMK’nın 201. maddesi gereği tanıkla ispat edilemez. Ancak, senet (kesin delil) ile ispat edilebilir. Aksi halde, yani bononun kumar veya bahis borcu için düzenlendiği iddiasının tanıkla ispat edilebileceğinin kabulü durumunda, bono emniyeti kalmaz; her bononun, kumar veya bahis borcu için verildiği iddiası temin edilecek tanıklarla ispat edilerek iptali sağlanabilir. Bu durum ise, hem HMK’nın 201. maddesi hükmüne hem de bono emniyetine aykırı düşer. Somut olayda davacı dava konusu senedin düzenlenme nedeninin kumar borcu olduğunu iddia ettiğine göre, bu iddiasını belirtilen ilkeler çerçevesinde yazılı delille kanıtlaması gerektiği anlaşıldığı, davacı yanın takip konusu bonolar sebebiyle davalıya borçlu olmadığı yönündeki iddiasını ispatlayamaması sebebiyle (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 05.05.2015 tarih, 2014/17710 E. 2015/6538 K.sayılı bozma ilamı) ve davacının talebinin yerinde olmadığı tespit ve rapor edildiği anlaşılmakla, denetlemeye ve hükme dayanak etmeye elverişli bilirkişi raporuna göre davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının REDDİNE,
2- Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 44,40-TL maktu red harcının peşin alınan 4.389,45-TL harçtan mahsubu ile bakiye 4.345,05-TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine ,
3-)Davalı duruşmalarda kendilerini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 21.371,87 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-) Yapılan tüm yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-)Karar kesinleştiğinde ve istek halinde harcanmayan gider avansının davacıya iadesine,
Dair,taraf vekillerinin yüzüne, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/11/2019

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.