Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/579 E. 2018/121 K. 26.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/579 Esas
KARAR NO: 2018/121
DAVA : Banka Teminat Mektubunun Hükümsüzlüğünün Tespiti
DAVA TARİHİ: 11/10/2013
KARAR TARİHİ: 26/02/2018
Mahkememizde görülmekte olan Banka Teminat Mektubunun Hükümsüzlüğünün Tespiti davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin tasfiye halinde … Sanayi A.Ş., … isimli petrol sondaj malzemesinin üreticisi olduğunu, … isimli petrol sondaj malzemesi 1992 yılında uluslararası bir ihale sonucu ..Petrol Ltd.Şti. tarafından Suriye’deki … adlı devlet kuruluşuna ihraç edildiğini, söz konusu ihraç nedeniyle müvekkili tasfiye halinde … Sanai A.Ş. Tarafından ..’tan 10.10.1991 tarihli, 14824 nolu 132.000 Amerikan Doları tutarlı ve 09.01.1992 tarihli 15398 nolu 13.000 Amerikan Doları tutarlı süresiz ve kesin ilk talepte ödeme kaydını taşıyan iki adet teminat mektubu temin edilerek … Bankası Mersin Şubesi’nin Suriye’deki … teslim etmiş olduğu teminat mektuplarının kontgarantisi olarak ..’na tevdi edildiğini, bu iki adet teminat mektubunun zamanaşımına uğraması nedeniyle hükümsüz kaldığının tespiti ile…Bankası’nın müvekkili tasfiye halinde bulunan … Sanayi A.Ş.’ye … parsel’deki gayrimenkul üzerine koydurduğu hacze ilişkin satışın tedbiren durdurulmasını, tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı yanın tüm bu iddia ve istemlerinin hukuki mesnetten yoksun ve açıkça yasalara aykırı olduğunu, HMK’nın dava şartlarını düzenleyen 114.maddesinin i bendinde aynı davanın daha önce kesin hükme bağlanmamış olmasını” dava şartı olarak kabul ettiğini, aksi halde dava şartı gerçekleşmediğinden esasa geçilmeksizin davanın reddini, huzurdaki davada gerek davacı tarafından gerekse dosyaya ibraz edilen mütaalada atıfta bulunulan ve hatalı olduğu varsayılan İstanbul…Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Sayılı kararı dava konusu uyuşmazlığa ilişkin olduğunu ve bu kararın Yargıtay 11.HD’nin 2007/3781-6819 Sayılı kararı ile onanarak kesinleştiğini, dava konusu mektupların meri olduğunu ve müvekkili bankanın davacıdan bedelini depo etmesini talep hakkı bulunduğunu, müvekkili bankanın teminat mektup bedellerinin deposunu sağlamak amacıyla yasal takip yapabileceğini, huzurdaki dava ile kesinleşmiş hükmün 2 sonucunun ortadan kaldırılması istendiğini, dava şartı ile düzenlenen kesinleşmiş hükme rağmen aynı uyuşmazlığa ilişkin açılan bu davanın reddi gerektiğini, davacı yanın malları üzerindeki hacizlerin kaldırılması , teminat mektup bedelleri kaynaklı yasal takiplerin sonladırılması talepleri ise , işbu işlemlerin kesinleşmiş mahkeme ilamına binaen yapıldığı dikkate alınarak reddi gerektiğini, bu nedenlerle davacı yanın hukuki mesnedi bulunmayan haksız davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmilini istemiştir.
Davalı .. Bankası A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; davacı şirketin … isimli petrol sondaj malzemesinin üreticisi olduğunu, dava dışı ..Petrol Ltd.Şti. İhracatçı-Lehtar olduğunu, müvekkili bankanın diğer davalı BFB’nın kontrgarantisine istinaden kontrgaranti veren dava dışı … alıcı-muhattap olduğunu, dava dışı CBS’nin muhabir banka müvekkili bankanın kontrgarantisine istinaden SPC’ye teminat mektubu veren olduğunu, diğer davalı BFB müvekkili bankaya kontrgaranti veren banka olduğunu, dava konusu teminat mektuplarından dolayı riskin sona erdiği mevcut veriler ışığında mümkün olmadığını, CBS tarafından düzenlenen teminat mektuplarında CBS tarafından garanti edilen riskin lehtar firmanın sözleşme hükümlerine göre yükümlülüğünü yerine getirmemesini ya da sözleşme hükümlerini ihlal etmemesini, müvekkili bankanın işbu davaya konu olan teminat mektuplarından dolayı riskinin devam ettiğine ilişkin kesinleşmiş yargı kararı bulunduğunu, müvekkili bankanın riskinin devam ettiği husususun 02.04.2009 tarihinde kesinleşen yargı kararı ile sabit olduğundan davacının teminat mektuplarının zamanaşımına uğradığı iddiasının hukuka aykırı olduğunu, dava konusu teminat mektuplarının süresiz mektupları olduğundan ve risk devam ettiğniden zamanaşımı süresinin işlemeye başlamadığını, zamanaşımı süresinden bahsedebilmek için riskin doğmasının şart olduğunu, dava konusu olayda müvekkili bankanın riskinin devam ettiği kesinleşmiş yargı kararı ile sabit olduğundan söz konusu teminat mektupları yönünden zamanaşımı süresi dolduğundan söz edilemeyeceğinden haksız ve hukuka aykırı olarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:Dava; petrol sondaj malzeme üreticisi olan davacı şirket ile dava dışı ..Petrol Ltd.Şti tarafından ..’ye ihraç edilirken kullanılan davalılarda bulunan teminat mektuplarının zamanaşımı nedeniyle hükümsüzlüğünün tespiti istemine ilişkindir.
İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası celp edilerek incelenmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, tarafların beyanları, teminat mektubu örnekleri, İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin.. esas sayılı dosyası içeriği ve tüm dosya kapsamına göre ; davanın tasfiye halinde … Sanai A.Ş. tarafından ..bank’tan 10.10.1991 tarihli 14824 nolu 132.000 Amerikan Doları tutarlı ve 09.01.1992 tarihli 15398 nolu 13.000,00 Amerikan Doları tutarlı iki adet süresiz ve kesin teminat mektubunun zamanaşımı nedeniyle hükümsüz kaldığının tespiti ile taşınmaz üzerine davalı … Bankası tarafından koydurulmuş olan haczin tedbiren kaldırılması talebine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce incelenmiş olan İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin .. esas sayılı dosyası içeriği ve o dosya içerisindeki Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 03/05/2007 tarihli ve 2007/3781-6819 sayılı ilamında ve mahkemenin bozma ilamı sonrasında verdiği 03/12/2007 tarihli ve 2007/526-869 sayılı ilamında da açıklandığı üzere tazmin riskinin devam ettiğinin açık olduğu, bozma sonrası mahkemece verilen kararın temyiz incelemesi sonucu onama ilamı ile kesinleştiği ve bu nedenlerle tazmin riskinin devam ettiği konusunda kesin hüküm olduğu sabittir. Davacı ise bu davasını İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … sayılı kararında zamanaşımı hususunun incelenmediği gerekçesiyle zamanaşımı iddiasıyla açmış bulunmaktadır.
Buna göre somut olay incelendiğinde teminat mektupları süresiz olup, süresiz teminat mektuplarında zamanaşımı süresi riskin doğduğu tarihden itibaren başlar. Tazmin riski de halen devam ettiğine göre ve riskin gerçekleştiği anda tazmin yükümlülüğünün muaccel olacağı ve zamanaşımı süresinin borcun muaccel olduğu bu tarihten başlayacağı açık olmasına göre olayda henüz muaccel olmuş bir borç bulunmadığından zamanaşımı süresi de dolmamıştır.(bknz. Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 27/05/2013 tarih ve 2013/955-10925 sayılı ilamı). Bu nedenlerle davacının iddiası yerinde görülmediğinden davanın reddine dair verilen kararımız temyiz edilmesi üzerine;
Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2014/16685 esas, 2015/11819 karar ve 10.11.2015 günlü ilamı ile ” … davalı .. Bankası’na devredilen ..bank tarafından davacının lehdarı, diğer davalı bankaya devredilen … Bankası’nın muhatabı olduğu 10.10.1991 ve 09.01.1992 tarihli iki adet süresiz teminat mektubu düzenlendiği, bu mektupların kontrgaranti niteliğinde bulunduğu, bu mektuplara dayalı olarak… Bankası tarafından da Suriye’de mukim bankaya hitaben aynı bedelli iki kontrgaranti düzenlendiği, Suriye bankasının da yine anılan kontrgarantilere dayalı olarak bir Suriye şirketine hitaben iki adet teminat mektubu verdiği, … Bankası’nın düzenlediği kontrgarantilerin muhatabı olan Suriye Bankası tarafından ilk olarak 09.02.1993 tarihinde tazmin talebinde bulunulduğu, … Bankası’nın bu talebi reddettiği dosya kapsamı ile sabit bulunmaktadır. Bu durumda, zamanaşımı süresi ilk ödeme talebinin yapıldığı 09.02.1993 tarihinden itibaren işlemeye başlamış olup zamanaşımını kesen veya durduran herhangi bir halin varlığı da ispat edilemediğinden 09.02.2003 tarihinde de zamanaşımı süresi dolmuştur. Öte taraftan, mahkeme kararında dayanılan ve bu davanın tarafları arasında teminat mektubu bedellerinin depo edilmesine ilişkin İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas, .. Karar sayılı dosyasında görülen davanın, dava tarihi 11.12.2001 olup her davanın açıldığı tarihteki koşullara göre değerlendirileceği ilkesi de gözetildiğinde, söz konusu dosyada verilen riskin devam ettiği ve bu nedenle mektup bedellerinin depo edilmesine ilişkin karar, işbu davanın reddine gerekçe teşkil etmeyeceği gibi esasen anılan davada, teminat mektuplarının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı noktasında da bir değerlendirme yapılmamıştır. O halde mahkemece, yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde dava konusu teminat mektuplarının zamanaşımına uğradığının kabulü ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde yanılgılı değerlendirme ile hüküm tesisi doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.” gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkememizce usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılan Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2014/16685 esas, 2014/11819 karar ve 10.11.2015 günlü ilamına uyulmuş, davalı…Bankası’na devredilen ..bank tarafından davacının lehdarı, diğer davalı bankaya devredilen … Bankası’nın muhatabı olduğu 10.10.1991 ve 09.01.1992 tarihli iki adet süresiz teminat mektubu düzenlendiği, Suriye şirketine hitaben iki adet teminat mektubu verdiği, ..Bankası tarafından 09/02/1993 tarihinde tanzim talebinde bulunduğu, … Bankasının bu talebi reddettiği dosya kapsamıyla sabit olduğu, zamanaşımı süresinin ilk ödeme talebinin yapıldığı 09/02/1993 tarihinden itibaren işlemeye başlamış olup, zamanaşımını kesen veya durduran bir halin varlığı da ispat edilemediğinden, 09/02/2003 tarihinde zamanaşımı süresinin dolması sebebiyle dava konusu teminat mektuplarının zamanaşımına uğradıklarının kabulüyle; davanın kabulüne, …tarafından düzenlenen, 10/10/1991 tarih 14824 nolu 132.000,00 USD tutarlı ve 09/01/1992 tarihli 15398 nolu 13.000,00 USD tutarlı iki adet teminat mektubunun zamanaşımına uğraması nedeniyle hükümsüz kaldığının tespitine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
Davacının davasının kabulü ile;
1-)…tarafından düzenlenen, 10/10/1991 tarih 14824 nolu 132.000,00 USD tutarlı ve 09/01/1992 tarihli 15398 nolu 13.000,00 USD tutarlı iki adet teminat mektubunun zamanaşımına uğraması nedeniyle hükümsüz kaldığının tespitine,
3-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 19.809,90 TL harçtan peşin alınan 4.952,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 14.857,40 TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
-Davacı tarafından dava açıldığı sırada yatırılan 4.952,50 TL peşin nispi harcın davalılardan tahsiline, davacıya verilmesine,
4-)Davacı tarafından yapılan 24,30 TL başvuru harcı, 301,95 TL davetiye gideri olmak üzere toplam 326,25-TL yargılama giderinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı yan üzerinde bırakılmasına,
6-)Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 23.350,00.-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-)Karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacının / davalının gider / delil avanslarından artan bakiyelerinin davacı / davalı / vekillerine iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzünde; tarafların gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile Yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/02/2018

Katip…

Hakim …
**Bu belge 5070 sayılı Kanun Kapsamında Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.**