Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/490 E. 2019/396 K. 02.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2017/490 Esas
KARAR NO: 2019/396

DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 24/05/2017
KARAR TARİHİ: 02/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin, davalı … A.Ş’ne … nolu 01.08.2015/01.01.2016 tarihli CMR-Karayolu ile yapılan uluslararası emtia taşımaları için taşıyıcı sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkilinin maliki olduğu, … plakalı araç ile 33320.-Euroluk taze meyve yükünün 30.07.2015 – 05.08.2016 tarihleri arasında Bursa’dan – Almanya’ya taşımasını yaptığını, malların Almanya’da alıcıya teslimi esnasında 26.070,35.-EuroIuk kısmının hasarlandığının görüldüğünü, davalı … A.Ş. ne derhal hasar ihbarında bulunulduğunu ve kendileri tarafından… nolu hasar dosyası açarak ekspertiz incelemesi yaptırdığını, hasar nedeni malların bir kısmında aşırı soğutma nedeniyle donma meydana geldiğini, davalı yanın 02,02.2016 tarihli yazı ile müvekkil şirkete hasarı ödemeyeceklerini yazılı olarak bildirdiklerini, müvekkil şirket malın göndericisi …Şti ve alıcısı … ile uzun yıllardır taşıma ilişkisi içinde çalıştıklarını, davalı … A.Ş, hasarı ödemeyeceğini belirtmesi üzerine, gönderici …Şti.’nin cari hesap ilişkisi nedeniyle müvekkili şirketin … cari hesabından hasar bedelini kestiğini, davalı yanın haksız hasar reddi nedeniyle müvekkili şirketin hasar bedelini ödemek zorunda kaldığını, hasar müvekkili şirketin sorumluluğunda gerçekleşmesine ve poliçe teminatında olmasına rağmen davalı yanın hasar bedelini zarar görene ödemediğini, müvekkili şirketin bu tür hasarların ödenmesi için davalı yana prim ödemesine ve hasarın poliçe teminatında olmasına rağmen, davalı yanın gerekçe göstermeksizin harı reddettiğini ve müvekkil şirketi mağdur ettiğini, müvekkili şirket tarafından hasar ödenerek ibraname alındığını beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 26.070,35.-Euro’nun 28.07.2016 ödeme tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince işletilecek dövizli mevduata uygulanan en yüksek mevduat faizi ile birlikte, ( sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe limitleri ve ferileriyle sınırlı olmak kaydıyla ) mahkemece tespit edilecek kusur oranlarına göre davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.

CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı …Şti. Nin, müvekkil şirket nezdinde … poliçe numaralı 01.08.2015-01.01.2016 vadeli CMR Karayolu ile Yapılan Uluslararası Emtia Taşımaları için Taşıyıcı Sorumluluk Sigorta Sözleşmesi ile sigortalı olup, davacının hasar başvurusu üzerine … numaralı hasar dosyası açıldığını ve hasarın ilgili sigorta poliçesi teminatında bir riskten kaynaklanmadığı belirlenerek hasara ilişkin talep Genel Şartlar/Cmr Konvansiyonu ve ilgili poliçe şartları gereği reddedildiğini, müvekkil şirket nezdindeki CMR Karayolu ile Yapılan Uluslararası Emtia Taşımaları için Taşıyıcı Sorumluluk Sigorta Poliçesi bakımından müvekkil sigorta şirketinin sağlamış olduğu koruma, taşıma sırasında yükte meydana gelen hasarlara ilişkin olup CMR Konvansiyonu’nun 32. Maddesi açılacak davalarda zaman aşımı süresinin 1 yıl olduğunu, davacı şirketin 02.02.2016 tarihli red yazılarına istinaden 1 yıllık zaman aşımı süresi geçtikten sonra iş bu davanın açıldığını, taşınan emtia davacının ağır ihmali nedeniyle zayi olduğundan müvekkil şirketin sorumluluğundan söz edilemeyeceğini, davalı şirketin basiretli bir tacir gibi davranma, teslim aldığı poliçeyi inceleme yükümlülüğü ve de itiraz edecek bir hususu varsa 14 gün içinde itiraz etme hakkının bulunduğunu, davalı şirketin poliçe özel şartlarına itiraz etmediğinden açık yasa hükmü gereğince sözleşmenin poliçede yazılı şartlarla yapıldığını, ayrıca dava kabul edilmemekle birlikte müvekkil şirketin CMR hükümleri çerçevesinde faizden sorumlu tutulabileceklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir

GEREKÇE:
Dava, CMR Karayolu ile yapılan Uluslararası Emtia taşımaları için Taşıyıcı Sorumluluk Sigorta Poliçesi kapsamında hasar bedelini ödeyen taşıyıcının kendi sigortacısına açtığı alacak davasıdır.
Trafların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için taşıma/sigorta konusunda uzman bilirkişiye verilerek rapor alınmış, 10/04/2018 tarihli raporda; “…
Davacının taşıyıcı sıfatı ile CMR m.17 kapsamında sorumluluğunu gerektirecek şekilde meydana gelen hasarda, meydana gelen zarardan sorumlu olacağı,
Davacının bu sorumluluk risklerinin sigorta güvencesi altında olduğu, kural olarak pervasızlıkla oluşan zararın karayolu taşımacılık sorumluluk sigortası kapsamında olmasına karşın sigorta sözleşmesi ile bu zararların da sigorta güvencesi dışına çıkarılmasına izin verildiği ve mevcut poliçede bu kaydın yer aldığı; buna karşın somut olayın ise bu derece bir ağır kusura dayandığının sabit olmadığı,
Davacının ve/veya adam ve yardımcılarının meydana gelen hasar zararı bakımından kasıt veya ağır kusur İçinde olduğunun sabit olmadığı,
Davacının ödemek durumda kaldığı veya kalacağı tazminatı CMR. hükümlerine göre sorumlu tutulabileceği miktar bakımından davalının karşılaması gerektiği,
Somut olayda CMR hükümlerine göre ödenmesi gereken tazminatın 18.769,18 EURO belirlenmesine karşın; davacının 26.070,00 EURO tazminat ödemek durumunda kaldığının iddia edildiği, davacının 26.070,00 EURO tazminatı ödemiş olup olmadığının ticari defter kayıt ve belgelerinden teyit edilmesi gerektiği hususunun taktirinin mahkemeye ait olduğu,
Davalının zamanaşımı ve faiz oranı konusunda itirazlarının somut olaya uymadığı,
Davacı lehine hükmedilecek tazminata, davacının takas mahsup yolu ile ödemesi tarihinden itibaren EURO vadeli mevduata uygulanan yıllık mevduat faizi talep edilebileceği,” tespit ve rapor edilmiştir.
Davacı tarfından dava dışı …Şti’ne yapıldığı bildirilen 26.070,35-Euro hasar bedeli yönünden davacı şirket ile dava dışı şirket 2016 yılı ticari defterlerinin incelenmesi suretiyle Mali Müşavir bilirkişi vasıtasıyla rapor alınması yönünden Antalya Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılmış, Antalya… Asliye Ticaret Mahkemesinin …Tal. Sayılı dosyasında alınan raporda; “… Davacı tarafından ibraz edilen ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK.’nun 64/3 maddesine göre açılış ve kapanış tasdiki yapıldığı, ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, defter kayıtlarının 6100 sayılı HMK 22 maddesi gereğince sahibi lehine delil özelliği taşıdığı,
Dava dışı şirketin ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığı, defter kayıtlarının usulüne uygun olduğu ve HMK 222 maddesine göre davalı lehine delil olabilme özelliği taşıdığı,
Dava konusu hasar bedeline adet faturanın davacının 2016 yılı yevmiye defterinde 28.07.2016 tarihinde kayıtlı olduğu, toplamının 87.069,75-TL (26.070,35 Euro) olduğu,
Dava dışı şirketin defter kayıtlarında davacı tarafından düzenlenen 87.069,75-TL(26.070,35Euro) faturanın 31.07.2016 tarihinde kayıtlı olduğu, bu fatura bedeline karşılık ödeme ve mahsup işlemlerinin yapıldığı,
Davacı şirketin kayıtlarında davacının hasar bedeli olarak dava dışı şirkete 87.069,75-TL ödeme yaptığı ” tespit ve rapor edilmiştir,
Toplanan tüm delillere ve dosya kapsamına göre; davacının taşıyıcı sıfatı ile CMR m.17 kapsamında sorumluluğunu gerektirecek şekilde meydana gelen hasarda, meydana gelen zarardan sorumlu olacağı ve davacının bu sorumluluk risklerinin sigorta güvencesi altında olduğu, kural olarak pervasızlıkla oluşan zararın karayolu taşımacılık sorumluluk sigortası kapsamında olmasına karşın sigorta sözleşmesi ile bu zararların da sigorta güvencesi dışına çıkarılmasına izin verildiği ve mevcut poliçede bu kaydın yer aldığı göz önünde bulundurularak davacı tarafın ve dava dışı şirketin ticari defterlerinin usulüne uygun tutulmuş olması ve defter kayıtlarının 6100 sayılı HMK 22 maddesi gereğince sahibi lehine delil özelliği taşıması, dava konusu hasar bedeline adet faturanın davacının 2016 yılı yevmiye defterinde 28.07.2016 tarihinde kayıtlı ve toplamının 87.069,75-TL (26.070,35 Euro) olduğu, dava dışı şirketin defter kayıtlarında davacı tarafından düzenlenen 87.069,75-TL(26.070,35Euro) faturanın 31.07.2016 tarihinde kayıtlı olduğu ve bu fatura bedeline karşılık ödeme ve mahsup işlemlerinin yapıldığı, davacı şirketin kayıtlarında davacının hasar bedeli olarak dava dışı şirkete 87.069,75-TL ödeme yaptığı anlaşılmakla davanın kabulü ile 26.070,35-EUR’ nun 28/07/2016 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca 1 yıllık EURO üzerinden açılan mevduata uygulanan en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek yasal ve yerinde görülmüştür.
Bu itibarla;

HÜKÜM:
1-)Davanın KABULÜ ile 26.070,35-EUR’ nun 28/07/2016 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca 1 yıllık EURO üzerinden açılan mevduata uygulanan en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 7.125,14-TL karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 1.781,29-TL harcın mahsubu ile bakiye 5.343,85-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-)Davacı tarafından yapılan 31,40-TL başvuru harcı, 1.781,29-TL peşin harç, 4,60-TL vekalet harcı, 1.450-TL bilirkişi ücreti, 270,00-TL davetiye+müzekkere+talimat gideri olmak üzere toplam 3.537,29-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-)Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 11.094,49-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-)Davacının gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde davacıya / vekiline iadesine,
Davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır