Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/3 E. 2018/109 K. 21.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/3 Esas
KARAR NO : 2018/109 Karar

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 02/01/2017
KARAR TARİHİ : 21/02/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize verdiği 02.01.2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; “Davacıların murisi …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın, 21/11/2016 tarihinde aracın fren tertibatında meydana gelen arıza naderiyle direksiyon hakimiyetini kaybederek aracın devrilmesine neden olmak suretiyle oluşan kazada muris …’in vefat ettiğini, müteveffa …’in ölüm tarihinde 52 yaşında olduğunu, davacı müvekkillerinden …’in müteveffanın eşi olup, diğer davacıların ortak çocukları olduğunu, davacıların müteveffanın desteğinden mahrum kalmadıklarını, dava konusu kaza yapan aracın davalıya sigortalı olduğunu, davacılara ödenmesi gereken tazminat oranının belirlenmesini beyan etmiş, dilekçesinde vs açıklamalarda bulunarak, şimdilik müvekkiller için fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile, her bir davacı için ayrı ayrı 250.-Tl den toplam 1.500.-Tl destekten yoksun kalma tazminatının tahsiline, yargılama masrafları ile ücreti vekaletin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekilinin verdiği 15.02.2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacının destekten yoksun kalma tazminatı isteminin reddinin gerektiğini, talep edenlerin yaşları dikkate alınarak destek gördükleri dönem için tazminat isteyebileceklerini, müvekkili sigortanın sadece kendi sigortalısının kusuruna karşılık gelen hasar ve zararları karşıladığını, olayda davacıların murisinin % 100 kusurlu olduğunu, Adli Tıp trafik kürsüsündan kusur oranının saptanmasını, sigortalıları kusurlu ise Aktuer bilirkişisinden rapor alınmasını, müvekkili sigorta şirketinin limitle sınırlı olduğunu, bu oranın aşılmamasını, dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilebileceğini, beyan etmiş sonuç olarak yerinde olmayan davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacının delillerinden olan … hasar dosyasının getirtilmiş olup, C.Başsavcılığını numarası bildirilmediğinden istenemediği anlaşılmıştır.
Huzurdaki davanın davacı yanın davalıya sigortalı araçların kusuru nedeniyle davacıların desteğinin vefatından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminat dosyası olduğu anlaşılmaktadır.
Davacıların babası …’in sevk ve idaresindeki … plakalı araçta iken trafik kaza tutanağında belirlendiği üzere 21.11.2016 tarihinde aracın fren tertibatında meydana gelen arıza naderiyle direksiyon hakimiyetini kaybederek aracın devrilmesine neden olmak suretiyle oluşan kazada vefat ettiği anlaşılmaktadır. Bu kazada davacıların desteği tek taraflı kaza yapmış olmakla tam kusurludur.
01.06.2015 tarihinde Karayolları Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası genel şartlarında değişiklik yapan Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı tarafından yayınlanan 21/04/2015 tarihli 2015/20 sayılı genelge ve buna yönelik yasal düzenlemenin 02/02/2016 tarihi itibariyle yayınlanmış olması nedeniyle ve yeni düzenlemede de 14/05/2015 tarihli 29355 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan KZMMS Genel Şartlarının A.6.maddesinin sonuna “Sigortacının bu maddenin birinci paragrafının d bendi kapsamında olmasına rağmen ilgililere yaptığı tazminat ödemeleri için sigortalının terekesine ve tereke borçlusu olan mirasçılarına sigortalının kusuru oranında ve ilgili mevzuat dahilinde müracaat hakkı saklıdır” ibaresinin eklendiği anlaşılmakla eldeki somut uyuşmazlık da davanın 02.01.2017 tarihinde yani 01.06.2015 tarihli genelgeden sonra açıldığı buna göre de sigortalı sürücünün kendi kusurundan dolayı yakınlarına destek tazminatına hükmedilemeyeceği hükmedilen tazminatların ise mirasçılardan rücu edileceği anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- 01/06/2015 tarihinde Karayolları Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası genel şartlarında değişiklik yapan Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı tarafından yayınlanan 21/04/2015 tarihli 2015/20 sayılı genelge ve buna yönelik yasal düzenlemenin 02/02/2016 tarihi itibariyle yayınlanmış olması nedeniyle ve yeni düzenlemede de 14/05/2015 tarihli 29355 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan KZMMS Genel Şartlarının A.6.maddesinin sonuna “Sigortacının bu maddenin birinci paragrafının d bendi kapsamında olmasına rağmen ilgililere yaptığı tazminat ödemeleri için sigortalının terekesine ve tereke borçlusu olan mirasçılarına sigortalının kusuru oranında ve ilgili mevzuat dahilinde müracaat hakkı saklıdır” ibaresinin eklendiği anlaşılmakla eldeki somut uyuşmazlık da davanın 21.09.2015 tarihinde yani 01.06.2015 tarihli genelgeden sonra açıldığı buna göre de sigortalı sürücünün kendi kusurundan dolayı yakınlarına destek tazminatına hükmedilemeyeceği hükmedilen tazminatların ise mirasçılardan rücu edileceği anlaşılmakla davanın Reddine,
2- 35,90-TL karar harcının peşin alınan 31,40-TL den düşümü ile kalan 4,50-TL nin davacılardan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3- Davalı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince 1.500,00-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
5-Davacıların gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
Dair davacılar ve davalı vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/02/2018

Katip …

Hakim …