Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/217 E. 2021/283 K. 31.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/217 Esas
KARAR NO : 2021/283

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/03/2017
KARAR TARİHİ : 31/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin ticari alışverişte bulunduğu …Ltd Şti tarafından davacı şirkete teslim edilmiş olan çekler, davacı şirket yetkilisinin arkadaşı olan davalı … tarafından güveni kötüye kullanarak hırsızlık sureti ile davacı şirketten alındığını, buna ilişkin olarak çeklerin öncelikle zayi olduğu gerekçesi ile İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından çek iptali davası ikame edildiğini, sonrasında davacıya şirket yetkilisine … üzerinden davalılar tarafından gönderilen bir video itibari ile çeklerin bu kişilerin elinde olduğu tespit edilgini, çek bilgileri Keşidecisi …Ltd. Şti. olan …A.Ş. …Şubesi’ne ait … İBAN nolu hesaptan keşide edildiğini, … çek seri nolu 20.09.2016 keşide tarihli 21.421,00 TL bedelli, … çek seri nolu 20.10.2016 keşide tarihli 21.421,00 TL bedelli, …çek seri nolu 20.11.2016 keşide tarihli 21.421,00 TL bedelli, …çek seri nolu 20.12.2016 keşide tarihli 21.421,00 TL bedelli,…çek seri nolu 20.01.2017 keşide tarihli 21.421,00 TL bedelli, … çek seri nolu 20.02.2017 keşide tarihli 21.421,00 TL bedelli, … çek seri nolu 20.03.2017 keşide tarihli 21.421,0 TL bedelli, çekler davalıların çekleri ellerinde bulundurduklarını gösterir videoyu müvekkili şirket yetkililerine göndermeleri akabinde hemen davalılar hakkında … Cumhuriyet Başsavcılığı’ nın … Sor. Nolu dosyasından suç duyurusunda bulunulduğunu ve savcılık tarafından ekte sunulan 05.09.2016 tarihli karar verildiğini, söz konusu savcılık dosyasının soruşturma numarası 2016/42407 soruşturma numarası olarak değiştiğini, davalılar birlikte hareket etmekte olduklarını yasaya aykırı bir şekilde elde etmiş oldukları iş bu çekleri ibraz etmek sureti ile tahsil etmeye çalıştıklarını, davalılar … Cumhuriyet Başsavcılığına müracaat ederek 20.02.2017 ve 20.03.2017 keşide tarihli çekleri ibraz edip iade etmek kaydı ile teslim aldıklarını ancak 20.02.2017 keşide tarihli çeki ibraz ettikten sonra iade etmeyerek icra takibine konu ettiklerini, ekte sunulan 22.02.2017 tarihli … Cumhuriyet Başsavcılığına ait tutanak kötüye kullanıldığını davalı … vekili … tarafından alınan çekin bankaya ibraz edildikten sonra Savcılık dosyasına iade edilmeyerek İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından icra takibine konulduğunu, davalıların kötüniyetli olduğunu ve çekleri tahsil ederek ortadan kaybolmaya çalıştıkları açık olduğunu, davacının yasal alacağı elinden alınmaya çalışıldığını, davacı şirket ticari defter ve kayıtları ile savcılık dosyası kayıtları itibari ile çeklerin meşru hamili olduğunu, davalıların suç işlemek sureti ile mezkur çekleri eline geçirdikleri gibi, sonrasında … üzerinden söz konusu çeklerin görüntülerini davacıya göndermek sureti ile para talep ettiklerini, İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası, … Cumhuriyet Başsavcılığının … Sor. Nolu dosyası, ticari defter ve kayıtlar ile diğer tüm deliller çerçevesinde müvekkil şirketin çeklere ilişkin olarak meşru hamil olduğunu, davalıların gayri yasal yollarla çekleri eline geçirmiş oldukları sabit olduğu üzere davanın kabulü ile davacı şirketin çeklere ilişkin olarak meşru hamil olduğunun tespiti ile dava konusu çeklerin istirdadına, çeklere ilişkin olarak davacı şirketin meşru hamil olduğu sabit olduğu üzere çeklerin bedelinin bankaya ibraz veya icra takibi yolu ile yapılması halinde davacı şirketin telafisi mümkün olamayacak zararlara uğrayacağı sabit olduğu üzere, çeklerin tahsilinin önlenmesi yönünden ihtiyati tedbir kararı verilmesine, yargılama giderleri ile ücret-i vekâletin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesine özetle; Davalı çekleri, diğer davalı … ‘in kardeşinin kanser hastası olduğu dönemde hastane masraflarının davalı tarafından karşılanması nedeniyle davalının …’den alacağı olan 250.000 TL dolayısıyla borca karşılık olarak teslim aldığını, bu nedenle davalının kötü niyetli olduğundan bahsedilemeyeceği gibi çeklerin istirdatına karar verilebilmesi için hem davalının kötü niyetli olduğunun hem de çeklerin rıza dışı elden çıktığının ispat edilmesi gerektiğini, çekin rızası dışında elden çıktığını kanıtlama yükümlülüğü davacıda olduğu gibi davalının çeki kötü niyetle iktisap ettiğini ispat yükü de davacıda olduğunu, Yargıtay kararıyla da sabit olduğu üzere tüm dosya kapsamıyla davalının kötü niyetli olduğunun ispat edilememesi karşısında tüm şekli unsurları tam ve sadece görünüşle düzgün olması yeterli olan ciro zinciri düzgün olduğundan çekleri iyi niyetli hamil olarak iktisap eden davalının çekleri veya çek bedellerini geri verme yükümlülüğü bulunmadığını, istirdat davası ödeme emrine itiraz etmediğini veya itirazı kaldırılmış olan borçlunun borçlu olmadığı parayı icra dairesine ödemesinden sonra açtığı bir eda davası olduğunu, istirdatı talep edilen çeklere ilişkin açılmış olan İstanbul Anadolu … E. Sayılı dosyası incelendiğinde görüleceği üzere icra dosyası dosya borçlusunu ve… A.Ş tarafından yapılan ödeme nedeniyle 28.02.2017 tarihinde kapatıldığını, dolayısıyla dosya borcunun çekte keşideci olan …A.Ş tarafından ödendiği ve dosyanın kapatıldığı göz önüne alındığında davacının huzurdaki davayı ikame etme hak veya yetkisi olduğundan bahsedilmesi mümkün olmadığını, tüm dosya kapsamı ve icra dosyasından davalı şirketin çeklerin yasal yetkili hamili olduğunu, çeklerinin rıza dışında elden çıktığını bilmediğini ve bilebilecek durumda olmadığını, çek görüntülerinden ciro zincirlerinin düzgün olduğu icra dosyasının çekte keşideci bulunan borçlu tarafından kapatılması nedeniyle davacının iş bu davayı açma hak ve yetkisinin bulunmadığı açıkça görüldüğünü, yargılama ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, Keşidecisi …Ltd. Şti. olan …A.Ş. Sahrayıcedit Şubesi’ne ait, …çek seri nolu 20.09.2016 keşide tarihli 21.421,00-TL bedelli, … çek seri nolu 20.10.2016 keşide tarihli 21.421,00-TL bedelli, …çek seri nolu 20.11.2016 keşide tarihli 21.421,00-TL bedelli, … çek seri nolu 20.12.2016 keşide tarihli 21.421,00-TL bedelli, … çek seri nolu 20.01.2017 keşide tarihli 21.421,00-TL bedelli, … çek seri nolu 20.02.2017 keşide tarihli 21.421,00-TL bedelli, … çek seri nolu 20.03.2017 keşide tarihli 21.421,00-TL bedelli 7 adet çekin istirdadı talebinden ibarettir.
…tarafından sunulan 01/04/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacının 2016 – 2017 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu kanaatine varıldığını, davalı yanlardan … vekilinin 23.05.2018 tarihli dilekçesinde “müvekkilinin şahıs olması sebebiyle ticari defterlerinin bulunmadığını, gerek dosya incelemeleri gerekse davacı yan ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan incelemelerde dava konusu 7 adet çekin davacı yanın ticari ilişki gereği dava dışı …Ltd. Şti.’den alınmış olduğu, davacı yanın davalılar ile ticari İlişkisinin mevcut olmadığı, dava konusu 7 adet çekin yasal hamilinin davacı şirket olduğu, dava konusu 7 adet çekten dolayı davacı yanın davalı yanlara borçlu bulunmadığı tespit ve rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde;
İstanbul BAM 13.HD 02/07/2020 tarih 2020/328 Esas 2020/716 Karar sayılı ilamında; “…dava açıldığı tarihte çek davalı elinde değildir. Bu durumda çek istirdat davasında davalının pasif husumet ehliyeti bulunmamaktadır. Davanın, pasif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerekir…” denildiği ve somut olay bakımından yapılan incelemede Mahkememiz dosyası, soruşturma dosyası ve dava konusu çekler üzerinde davalı …’in cirosunun bulunmadığı hususu dikkate alındığında davalı … çeki elinde bulunduran kişi olmadığından … yönünden pasif husumet yıkluğu nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
İstanbul BAM 12.HD 18/02/2021 tarih 2019/162 esas 2021/227 karar sayılı ilamında; “…6102 sayılı yasanın 792. maddesine göre, “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek  söz konusu olup da hamil hakkını 790 ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötü niyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” Bu madde hükmüne göre, davalının çeki edinme nedenini kanıtlama yükümlülüğü yoktur. Davalının çekin rıza dışında elden çıktığını bilmesi veya bilebilecek durumda olması gerekir. Çekin rıza dışı elden çıkması halinde ispat yükü, çekin yetkili hamili olduğunu ve rızası hilafına elinden çıktığını ileri süren davacıya ait olup, davacının iddiasını kesin ve inandırıcı delillerle kanıtlaması gerekmektedir.
Davacı taraf, kendisi adına yapılan cironun sahte olduğunu iddia etmemektedir. Bu durumda, çekin rıza dışında elden çıktığının ve davalı hamilin çeki kötü niyetle iktisap etmiş olduğunun veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğunun davacı tarafından inandırıcı delillerle ispatı gerekir…” denildiği ve somut olaş bakımından yapılan incelemede, davacı kendisi adına yapılan cironun sahte olduğunu iddia etmediği gibi, çeklerin davalı hamil … tarafından kötü niyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu hususları da ispatlanamadığından davalı … yönünden ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah olunan nedenlerle;
1-Davalı … yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine,
2-Davalı … yönünden ispatlanamayan davanın reddine,
3-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 59,30-TL karar ve ilam harcının peşin alınan 2.560,72-TL den mahsubu ile bakiye 2.501,42-TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalı … kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 17.244,97-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya verilmesine,
5-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Yatırılan gider avansından artan tutarın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı … vekilinin yüzüne karşı, davalı …’in yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.31/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

¸”5070 sayılı yasanın 5. Ve 22. Maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”¸

“Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır”