Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/213 E. 2021/390 K. 26.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/213 Esas
KARAR NO :2021/390

DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:03/03/2017
KARAR TARİHİ:26/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Davacı şirkete ait emtiaların …’a götürülmek üzere davalı … Ltd. Şti. ile anlaşan davacı yanın davalıya 2.000 USD taşıma ücreti ödediğini, davacı şirketin dava dışı … .Ltd. Şti ‘den aldığı mallan …’ye götürmek üzere davacının bünyesinde çalışan … plakalı … çekiciye bağlı … … plakalı dorseye şirket çalışanlan tarafından yüklenerek araç sürücüsü davalı … … teslim edildiğini, davalının bu aracı …’da bulunan özel … otobüslerinin bulunduğu yere çektiğini, burada silahlı kişiler tarafından araçta bulunan bir kısım mallar çalındığını, çalınan mal bedelinin 63.545,28 TL olduğunu, bu zarardan davalıların sorumlu olduklarını beyanla, davanın kabulüne, 06.02.2016 tarih, 06:00 sıralarında emtianın taşımacının hakimiyeti altındayken, hırsızlık olayı sonucu çalınması sebebiyle vuku bulan maddi zararın, … tarafından karşılanmasına karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP:
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; Davacının iddia ettiği malların çalındığı araç firmasına ait olmadığını, sürücüsünün çalışanları olmadığını, araç sahibinin Nurettin olduğunu onun ve sigortalısının davaya dahil edilmesi gerektiğini, sürücüsünün İstoçdan aldığı malları yine evine ve mal aldığı yere yakın yere park etmesinin doğal olduğunu, şirketin bu olaydan dolayı sorumluluğuna gidilmesinin mümkün olmadığını, olaya ilişkin ifadelerden sürücünün ne yaparsa yapsın bu hırsızlık olayını önlemesinin mümkün olmadığını, konuyla ilgili savcılık soruşturmasının devam ettiğini, bekletici mesele yapılaması gerektiğini, zararın 63.545,28 TL iken 67.000,00 TL istenmesinin kabul edilemeyeceğini, araç üzerine ihtiyati tedbir konulması gerektiğini, öncelikle ivedi olarak … ve … plakalı araçlar 3. Kişilere devrinin önlenmesi ve yurtdışına çıkışlarının engellenmesi yönünde ihtiyati tedbirin mümkün olmadığı takdirde M: 257 hükmü gereğince ihtiyati haciz karan verilmesine, Araç sahibi …’ın ve ilgili sigorta fîrmalarının davaya dâhil edilmesine, davaya konu hırsızlık olayına ilişkin savcılık dosyasının bekletici mesele yapılmasına, davacı tarafından ikame olunan haksız ve hukuki dayanaktan yoksun iş bu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; Davalı …. Ltd. Şti’de kiralık olarak çalıştığını, mallar tıra yüklendikten sonra, davacı firmanın 12 yüklenecek daha mal var uzak bir yere gitme yakında kal demesi üzerine aracın bulunduğu yere park edildiğini ancak burada bir malların çalındığını araçtaki hırsızlığı …’ın haber verdiğini, ancak elindeki 27.000 TL’ lik faturayı alarak yanlış fatura vermişim diyerek yerine 64.000 TL’ lik faturayı verdiğini, yargılama aşamasında ortaya çıkacak nedenlerden dolayı, izahları doğrultusunda davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
GEREKÇE:
Davanın davacı yana ait malların davalıya ait araçta iken çalınması nedeniyle uğradığı zararından kaynaklanan tazminat dosyası olduğu anlaşıldı.
Davalı … vekili’nin 07/04/2021 tarihli dilekçesinde; Davacının feragat etmesi durumunda feragati kabul ettiklerini, feragat sonucu karşı vekalet ücreti ve yargılama giderleri talepleri bulunmadığını beyan etmişlerdir.
Davalı … Ltd Şti vekili’nin 07/04/2021 tarihli dilekçesinde; Davacının feragat etmesi durumunda feragati kabul ettiklerini, feragat sonucu karşı vekalet ücreti ve yargılama giderleri talepleri bulunmadığını beyan etmişlerdir.
Davacı vekili vermiş olduğu 19/04/2021 tarihli dilekçesinde; Müvekkil şirket ile davalılar arasında sulh anlaşması yapıldığını bu nedenle davalılar ile sulh olunduğundan davadan feragat ettiklerini, davadan feragat nedeni ile davalılardan yargılama gideri ve vekalet ücreti talebimiz bulunmadığını beyan etmişlerdir.
Davadan feragat HMK’nun 307.maddesi hükmü gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir. HMK’nun 309. maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatinin mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekmekte olup, davacı vekili 19/04/2021 tarihli dilekçesinde davadan feragat ettiğinden davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Feragat nedeni ile davanın REDDİNE,
2–Davadan feragat ilk celseden sonra vuku bulduğundan Harçlar Kanunu’nun 22. maddesi uyarınca karar ve ilam harcının 2/3’ü olan 39,53-TL harcın peşin alınan 1.085,20 TL den mahsubu ile bakiye 1.045,67-TL harcın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
3-HMK 312/1 maddesi uyarınca davacı yanca yapılan tüm yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar masraf ve ücret-i vekalet talep etmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/05/2021

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.