Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/174 E. 2018/434 K. 18.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/174 Esas
KARAR NO : 2018/434
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/02/2017
KARAR TARİHİ: 18/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı firma arasında mali müşavirlik hizmetine ilişkin 01/01/2016 tarihli ve 2016/14978/14-S/I sayılı sözleşmenin akdedildiğini, sözleşme tarihinden itibaren müvekkil şirket, davalı firmaya karşı olan sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirerek hizmet sunduğunu, davalı müvekkili firmaya gönderdiği 08/11/2016 tarihli mailde bir sonraki 2017 yılı için müvekkilimden hizmet almayacağını bildirdiği, davalı bu mailinde bu kararın bağlı olduğu Almanya merkezinde alındığını kendisinin müvekkilinin çalışmalarından son derece memnun olduğunu ve bu karar nedeniyle büyük üzüntü duyduğunu şu ifadelerle dile getirdiği; “Mnp Almanya Merkez yönetimi olarak bütün şubelerimizde muhasebesel operasyonlar şirket bünyesinde gerçekleştirileceğinden üzülerek belirtmek isterim ki yeni muhasebesel dönemde mevcut iş birliğimizi sonlandırmak durumundayız. Bahsettiğim üzere bu kesinlikle sizinle alakalı bir durum değil ve sizinle alakalı bir memnuniyetsizlikten kaynaklanmıyor. Tamamıyla kendi içimizdeki yapılanmayla ilgili alınan şirket kararı olduğu, akabinde davalı, müvekkile gönderdiği, … 14. Noterliği’nin 25/11/2016 tarih … yevmiye nolu ihtarnamesi ile içinde bulunulan 2016 yılı sözleşmeyi feshettiğini beyan ettiğini, davalının amacı 2016 yılında kalan iki aylık ücreti ödemediğini, dikkat edileceği üzere, sözleşmede fesih için somut bir neden gösterilmediğini, ücret ödememek için sözleşmenin haklı bir nedenle fesih edildiğini bildirildiğini, bir de biz bir haklı neden arayışı içerisindeyiz anlamında “bu bildirimden sonra muhatap sözleşme süresince yapılan iş ve işlemlere ilişkin araştırmalar ve taramalar gerçekleştirdikleri” denilmiş bunun üzerine, müvekkili, davalı firmaya gönderdiği cevabı nitelikteki … 42. Noterliğinin 05/12/2016 tarihli ve … yevmiye nolu ihtarnamesinde sözleşmenin feshine rızasının olmadığını bildirerek sözleşmenin hükümlerini hatırlatmış ve 2016 yılı Kasım ve Aralık ayı ücretleri olan 3.640-TL alacağım talep ettiği, davalı ise müvekkilin ihtarına cevaben gönderdiği Bakırköy 18. Noterliğinin 09/12/2016 tarih … yevmiye nolu ihtarnamede sözleşmenin haklı nedenle fesih olunduğuna dair bir takım gerekçeler üretme çabasına girdiğini, yukarıda da belirtildiği üzere bu gerekçeler sözleşmenin feshine neden olan gerekçeler değil tam tersine sözleşme fesih olunduktan sonra haklı bir fesih gerekçesi oluşturmak üzere özellikle aranmış ve uydurulduğunu, davalının sözleşme yükümlerine aykırı hareket ettiğinin açık olduğunu, sözleşme haklı nedenle fesih edilmemiş bunu gören ve bilincinde olan müvekkil de zaman geçirmeksizin buna rızası olmadığım davalıya bildirerek kalan 2016 yılı Kasım ve Aralık aylarının belgelerinin hizmetini sunabilmesi için kendisine gönderilmesini talep ettiği, yine de müvekkilin Kasım ve Aralık aylarına ilişkin alacaklarım ödemeden kaçınmıştır. Bunun üzerine … 28. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra dosyasıyla takibine başlandığı, bir kez daha belirtelim ki, sözleşmenin feshi haklı nedene dayanmamaktadır. Bunu en iyi ortaya koyan da müvekkile gönderilen 08/11/2016 tarihli ilk mail olduğunu, bir sonraki 2017 yılında sözleşmenin yenilenmeyeceğini bildiren bu mailde davalının üzüntüsü ve mahcubiyeti zirve yaptığı, haklı nedenin sözleşme feshinde ortaya konması gerektiği davalı ise, böyle bir neden ortaya koyamamanın aciziyeti içinde, “haklı neden arayışımız devam etmektedir.” anlamına gelecek şekilde bir yaklaşımla sözleşmeyi feshettiği, Nitekim akabinde gösterdiği gerekçelerde incelendiğinde bu gerekçelerin gerçeğe ve mevzuata aykırı olduğunu, sunulmaya çalışıldığı üzere, davaılnın müvekkilinin muaccel olan alacağın kabul etmemesinden dolayı, … 28. İcra müdürlüğünün … E. Sayılı icra dosyasıyla icra takibine başlandığını, ödeme emrinin davalı şirkete tebliğinden itibaren davalı süresi içerisinde icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini, bu sebeple, haksız şekilde feshedilen sözleşmeden doğan alacağın müvekkile tahsili gerektiğini, sonuç itibariyle tüm bu sebeplerden dolayı haksız ve hukuki mesnetten yoksun itirazın iptaline, likit olan alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere, icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalı tarafa bıarkılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı yanca işbu dava haksız ve mesnetsiz olarak açıldığını, taraflar arasında akdedilmiş bir yetki sözleşmesi bulunmadığından davanın HMK’da genel yetki kuralı gereğince davalı şirketin adresine göre açılması gerektiğini, bu nedenle … Mahkemelerinin yetkili olduğundan öncelikli olarak Sayın Mahkemenin yetkisine itiraz ettiklerini, davacı yanla müvekkil arasında akdedilen 01/01/2016 tarih ve …/…-…/… sayılı sözleşme, sözleşmenin süresini belirleyen 7.maddesine göre 01/01/2016 tarihinden itibaren geçerli olarak kurulacak ve takvim yılının sonu itibariyle de sona ereceğini, müvekkil şirket bir sonraki dönemde davacı şirketle iş ilişkisini sürdürmeyeceği için, sözleşme süressi boyunca tutulan muhasebesini ve davacı şirketin gördüğü diğer işleri kontrol etme gereği duyduğunu, bunun üzerine kendi iç denetimlerini yapmış, bir yandan da başka bir yeminli mali müşavire danıştığını, bunun üzerine davacı yanın sözleşmeden kaynaklanan borcunu dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı biçimde eksik ve kusurlu ifa ettiği ve müvekkili ekonomik olarak kayba uğrattığını ortaya çıktığı, Müvekkilinin de bu nedenle, daha fazla kayba uğramamak adına, belirli süreli sözleşmenin süresi bitmeden … 14. Noterliği’nin 25/11/2016 tarih … yevmiye nolu ihtarname ile sözleşmeyi haklı sebeple feshettiğini, davalı yanca her ne kadar haklı feshimiz haksız çıkarılmaya çalışılsa da , bu itirazlar haksız ve mesnetsiz olduğu, müvekkilince haklı nedenle fesih hakkı kullanılarak sözleşme 24/11/2016 tarihinde feshedildiğini, fakat davacı yan, sanki sözleşme feshedilmemiş iş ilişkisi devam ediyor da müvekkilinin borcunu ödemiyor gibi icra takibi başlattığı tarafımızca icra takibine itiraz edildiğinde de davacı yan müvekkilinin gönderdiği mailden faydalanmak amacı ve maili kötü niyetle yorumlamak suretiyle itirazımızı iptal ettirmek için işbu davayı açtığını, müvekkil sözleşmeyi haklı nedenle feshettiğinden kalan ücretleri ödemekle yükümlü tutulması abesle iştigal olduğunu, davacı şirketle bir sonraki dönem sözleşme yapılmayacağı şirketçe kararlaştırıldıktan sonra müvekkil şirket bir başka yeminli mali müşavire danışarak davacı yanın verdiği hizmeti kontrol ettirdiğini, bu danışma ve diğer iç denetleme çalışmaları neticesinde, davacı şirketin özen borcuna aykırı olarak pek çok eksiği, hatası, yanlış yönlendirmesi ve yanlış kayıtları tespit edildiği, bu kusurlu hizmetler müvekkili ekonomik olarak ve zaman bakımından yüklü kayba uğrattığını, davacı yan tarafından dövizli faturalara ilişkin yapılan muhasebe kayıtlarında döviz tutarının doğrudan muhasebe hesaplarına Türk Lirası gibi kayıtlandığını, bu nedenle muhasebe kaydında dikkat eksikliği kaynaklı hatalar yapıldığının görüldüğü, bu hataların da düzeltilmesinin zor olduğunu, SGK’daki teşvik ve indirimlerden müvekkil şirket haberdar edilmediği için SGK’ya yaklaşık 7.000-TL ceza ödedikleri, hisse devir işlemlerinde davacı şirketin bilgisizliği ve eksik yönlendirmelerinden dolayı müvekkil şirket bütün apostilli vekalet ve çeviri işlemleriyle bütün noterlik işlemlerini yeniden yapmak zorunda kalmıştır ve bu durum müvekkili maddi olarak 1.500-TL civarı zarara uğratmakla beraber 3 aylık da bir zaman kaybına neden olduğunu, şirket sermaye arttırımı esnasında davacı yanın eksik bilgileri yüzünden müvekkil şirket herşeyi baştan yapmak zorunda kaldığı ve banka transferi, dökümantasyon v.b. Masrafları 2 defa yapmak zorunda kaldığını, borcu kabul anlamına gelmemek ile birlikte davacı yanca takip talebinde istenen işlemiş faizde yasaya ve usule aykırı olduğunu, müvekkili şirketin temerrüte düşürülmediğini, bu nedenle icra alacaklısı davacı yanın faiz talep etme hakkının olmadığını, tüm bu nedenler ile haksız ve hukuki dayanaktan yoksun işbu davanın reddine, davacı yanın dava değerinin %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; İİK’nun 67. Maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmiş, davada; 01/01/2016 tarihli ve … sayılı sözleşmeye, 08/11/2016 tarihli mail, … 14. Noterliğinin 25/11/2016 tarihli ve … yevmiye nolu ihtarnamesine, … 42. Noterliğinin 05/12/2016 tarihli ve … yevmiye nolu ihtarnamesine, … 18. Noterliğinin 09/12/2016 tarihli ve … yevmiye nolu ihtarnamesine, … 28. İcra müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasının takip talebi, ödeme emrine, Yargıtay …. Hukuk Dairesinin … E. … K. 03/03/2003 tarihli kararına, bilirkişi incelemesi, sair her türlü delile dayanmıştır.
Davaya dayanak … 28. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında; alacaklı Doktrin Denetim Serbest Muhasebecilik Mali Müşavirlik Ltd. Şti. tarafından, borçlu … aleyhine; 1.820,00-TL fatura, 3,14-TL işlemiş faiz, 1.820,00-TL fatura, 3,14-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.646,28-TL alacağın tahsili için 12/12/2016 tarihinde ilamsız genel haciz yoluyla takibe girişildiği, borçlunun da 23/12/2016 tarihinde takibe, borcun tamamına, faize, faiz oranına ve ferilerine itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce toplanan delillere, iddia ve savunmaya göre davacının, davalı borçlulardan alacaklı olup olmadığı hususunda bilirkişiden rapor alınmış, bilirkişi 13/04/2018 tarihli raporunda; incelenen davacı şirkete ait 2016 yılı Ticari defterlerinin açılış tasdikleri ile yıl sonunda yaptırılması gereken kapanış tasdiklerinin yasal süresinde T.T.K. Hükümlerine göre usulüne uygun ve süresinde tasdik edildiğini ve davacının şirketin ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliğini taşıdığını, incelenen davalı şirkete ait 2016 yılı ticari defterlerinin açılış tasdikleri ile yıl sonunda yaptırılması gereken kapanış tasdiklerinin yasal süresinde T.T.K. Hükümlerine göre usulüne uygun ve süresinde tasdik edildiğini ve davalı şirketin ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığını, davacı yan davalı yan tarafından karşılıksız fesih edilen 2016 yılına ait müşavirlik sözleşmesi ücreti olan 1.820,00-TL X 2 ay = 3.640,00-TL’yi talep edebileceğini, tebliğ şerhinin ibraz edilmemesinde dolayı faiz hesaplamasının tarafından yapılmadığını, davalı yan sözleşmenin fesih edilmesinin haklı nedenlerle dayandığını kanıtlaması durumunda yapmış olduğu ödemeyi geri alabileceğini, davacı yan icra takip olan 16/12/2016 tarihinden itibaren %9 yasal faiz talep edebileceğini, tarafların icra inkar tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin değerlendirilmesinin sayın mahkemenin takdirinde olduğunu tespit ve rapor etmiştir.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, davacı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere; taraflar arasındaki dava konusu 24/05/2016 tarihinde, davalı borçlu aleyhine … 25. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla, 11.058,32 TL tutarlı alacağı için icra takibi başlatılması sebebiyle, davalı yanın takibe itiraz etmesi sonucu, davacının itirazın iptali davası açtığı, dosyanın incelenmesi için bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere, davacı şirkete ait 2016 yılı Ticari defterlerinin açılış tasdikleri ile yıl sonunda yaptırılması gereken kapanış tasdiklerinin yasal süresinde T.T.K. Hükümlerine göre usulüne uygun ve süresinde tasdik edildiği ve davacı şirketin ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, incelenen davalı şirkete ait 2016 yılı ticari defterlerinin açılış tasdikleri ile yıl sonunda yaptırılması gereken kapanış tasdiklerinin yasal süresinde T.T.K. Hükümlerine göre usulüne uygun ve süresinde tasdik edildiği ve davalı şirketin ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığını, davacı yan davalı yan tarafından karşılıksız fesih edilen 2016 yılına ait müşavirlik sözleşmesi ücreti olan 1.820,00-TL X 2 ay = 3.640,00-TL’yi talep edebileceği, davacı yan icra takip olan 16/12/2016 tarihinden itibaren %9 yasal faiz talep edebileceğinin tespit edildiği anlaşılmakla, denetlemeye ve hükme dayanak etmeye elverişli bilirkişi raporuna göre davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
-Davacının davasının KISMEN KABULÜ İLE,
1-Davalının … 28. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın 3.640,00 TL asıl alacak olmak üzerinden iptaline, takip tarihinden itibaren asıl alacak 3.640,00 TL’ ye yıllık %9 yasal faiz işletilmek suretiyle devamına,
-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alacağın %20si oranında 728,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 248,64-TL harçtan peşin alınan 62,27-TL harcın mahsubu ile bakiye 186,37-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
-Davacı tarafından dava açıldığı sırada yatırılan 62,27-TL peşin nispi harcın davalıdan tahsiline, davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 29,20-TL başvurma harcı, 600,00-TL bilirkişi ücreti ve 144,00-TL davetiye gideri olmak üzere toplam 773,20-TL yargılama giderinin red ve kabul oranına göre 771,80-TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı yan üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.180,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacının gider / delil avanslarından artan bakiyelerinin davacı / vekillerine iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzünde; tarafların gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/05/2018

Katip e-imza Hakim e-imza