Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/116 E. 2018/217 K. 23.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/116 Esas
KARAR NO : 2018/217
DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 30/03/2016
KARAR TARİHİ : 23/03/2018
İstanbul … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas, … karar sayılı 01/12/2016 tarihli kararı ile Mahkememize görevsizlikle tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydı yapıldı.
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı tarafından İşyeri Paket Sigorta Poliçesi kapsamında sigortalı…Şti.‘nin adresinde 09/10/2015 tarihinde davalı …’ye ait şebeke hattındaki borunun patlaması nedeniyle suların içeri sızdığını ve meydana gelen 3.214,23 TL lik hasar bedelinin 19/11/2015 tarihinde ödendiğini, hasarla ilgili düzenlenen ekspertiz ekspertiz raporuna göre dava konusu hasarın; sigortalı işyerinin tam önünde yer alan …’ye ait şebeke hattındaki patlama sonrası oluşan kaçak nedeniyle sigortalı konuta su sirayeti sonucunda meydana geldiğini, zararla şebeke hattının yapımı ve bakımındaki kusurlu eylemler arasında olduğundan davalı … haksız fiili sonucu oluşan hasardan dolayı sorumlu olduğunu, davacı şirketin davaya konu olay nedeniyle 19/11/2015 tarihinde ödediği 3.214,23.-TL sigorta rücu tazminatının ,sigortalıya ödeme tarihi olan 19/11/2015 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davalı… vekili karşı beyan ve cevap dilekçesi ile İdari Yargının görevli olduğunu, hasarın meydana geldiği adresin bina dış cephe izolasyonunun ve drenaj sisiteminin olmadığını bu sebeple yolda meydana gelen su arızasında idarenin kusuru olmadığını, meydana gelen zarar ile … arasında uygun illiyet bağının olmadığını davanın reddine karar verilerek yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıdan tahsilini talep etmiştir.
GEREKÇE:Dava; davacı … şirketinin kendi sigortalısına yaptığı ödeme sebebiyle davalıya yönelttiği rücuen tazminat davasıdır.
İstanbul …Asliye Hukuk Mahkemesinin… esas, … karar sayılı 01/12/2016 tarihli kararı ile ” Haksız fiil, Türk Borçlar Kanununun 49 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup uyuşmazlık, haksız fiilden kaynaklanması nedeniyle adli yargı görevlidir. Ancak, davacının sigorta şirketi, davalı …’nin 2560 sayılı …’nin kuruluşu hakkındaki kanun kapsamında gördüğü hizmetin kamu hizmeti olmasına rağmen, faaliyetini özel hukuk kuralları altında yapması nedeniyle TTK’nın 16/I. maddesi anlamında tacir sayılacağı ve davacının dava dışı sigortalısı …Şti. de tacir olmasına göre tacirler arası haksız eylemden kaynaklanan davada, görevli mahkeme Ticaret mahkemesidir…” gerekçesi ile görevsizlik kararı vermiş ve süresinde talep üzerine dosya mahkememize tevdi edilmiştir.
TTK 5 md.uyarınca mahkememiz aksine hüküm bulunmadıkça dava olunan şeyin değerine bakılmaksızın tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevli olup,ticari davalar ve çekişmesiz yargı işleri ise TTK 4.md.düzenlenmiştir.
TTK’nun 1472 maddesi uyarınca, sigortalısının haklarına halef olan sigorta şirketinin ödediği tazminat miktarınca hukuken sigortalı yerine geçerek açtığı rücu davası , bir tazminat davası olup, bu niteliği itibariyle aynı zamanda şahsi nitelikte bir eda davasıdır. Sigortacı, sigorta ettiren yerine geçtiği için şahsi ve rücu ödediği bedelle sınırlı olduğundan dolayı cüz’i haleftir. Bu husus ilke olarak 31.03.1954 gün ve … E. … K sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında da belirtilmiştir.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu’nun 22.3.1944 tarih 37-9 E.K. R.G.3.7.1944 sayılı; “sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur.” şeklindeki içtihadı gözönüne alınarak, haksız fiilden kaynaklanan uyuşmazlığın genel görevli Asliye Hukuk Mahkemelerinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. (Yargıtay 20 HD 2016/1138-3906 E K sayılı, 04.04.2016 tarihli, Yargıtay 17. HDH 2015/16049-14786 E K sayılı, 22.12.2015 tarihli kararı)
01.10 2010 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK’nun 1. maddesi uyarınca “göreve ilişkin kurallar kamu düzenindendir.” 114/c maddesinde ise mahkemenin görevi dava şartı olarak gösterilmiş olup. Aynı Kanun’un 115. maddesi ile getirilen. “Mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır,” hükmü gereğince öncelikle özel yetkili olan mahkememizin görevli olup olmadığının incelenmesi gerekmektedir.
Davacının sigortalısının faaliyet gösterdiği işyerinin, davalı …’ ye ait şebeke hattındaki borunun patlaması nedeniyle, buradan sızan suların sigortalı daireye sirayeti sonucunda hasara uğradığı iddia olunan … Şti. ile … arasındaki uyuşmazlığın ticari nitelikte olmadığı, halefiyete dayalı olarak sigortalı yerine geçen davacı … şirketi yönünden de aynı kuralların geçerli olduğu anlaşılmakla, uyuşmazlığın genel görevli Asliye Hukuk Mahkemelerinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası içinde söz konusu olacağı, davacının dava dışı sigortalı gibi dava açtığı ve davalının tacir kabul edilmesi başlı başına işin ticari bir dava olduğunu göstermeyeceği anlaşılmakla, davanın HMK 2 madde uyarınca genel yetkili Asliye Hukuk Mahkemelerinde görülüp sonuçlandırılması gerekir.
HMK 138(1) madde uyarınca dava şartı olan görev konusunda dosya üzerinden karar verilmesinin olanaklı bulunmasına göre davanın mahkememizin görevsizliği sebebiyle dava şartı yokluğundan usulden reddine karar vermek yasal ve yerinde görülmüştür.
HÜKÜM:
İş bu davaya bakmaya Mahkememiz görevli olmadığından HMK ‘nun 114/1-c ve 115/2 madde uyarınca Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ sebebiyle davanın dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
HMK 20 madde uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın GÖREVLİ VE YETKİLİ … ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
Kararın istinaf edilmeksizin kesinleşmesi halinde görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın HMK 21. maddesi gereğince İstanbul Böge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesine gönderilmesine,
HMK 331/2 madde uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemede nazara alınmasına,
Karar kesinleştiğinde ve talep halinde tarafların yatırdıkları gider / delil avansından artan bakiyelerinin iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzünde; tarafların gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …¸
**Bu belge 5070 sayılı Kanun Kapsamında Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.**