Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1156 E. 2018/935 K. 25.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1156 Esas
KARAR NO : 2018/935

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 27/12/2017
KARAR TARİHİ : 25/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; vekiledeni ile davalı … ve dava dışı … Ltd. Şti arasında “…” isimli TV dizisi için 08.08.2008 tarihli “Oyunculuk Sözleşmesi” bağıtlandığını, anılan sözleşmenin 4/c maddesi gereği davalıya 323.440-TL avans ödemesi yapıldığını, davalının anılan dizi süresince rol alacağı 21 bölüm için taraflarca anlaşılan bedeller üzerinden 7 adet toplam; 395.675,00-TL tutarındaki serbest meslek makbuzunu düzenleyerek vekiledenine teslim ettiğini, anılan bedellerin bir kısmının ilk başta ödenen avans bedelinden mahsup edildiğini, bir kısmının ise davalının talebi doğrultusunda kendisine nakden bankadan ödendiğini, aynı süre içinde yanlar arasında 31.03.2009 tarihli ”Eser Sahipliği Devir Sözleşmesi” bağıtlandığını ve davalı yanın sözleşme uyarınca 3 adet toplam bedeli 121.686,78-TL tutarında serbest meslek makbuzu düzenleyerek vekiledenine teslim ettiğini, işbu bedellerin bir kısmının banka üzerinden nakden, bir kısmının ise nihai olarak vekiledeni şirketin avans alacağından mahsup edildiğini, vekiledeninin davalıya toplamda 742.801,74-TL ödediğini, buna karşın sözleşme süresince gerçekleşen faaliyetlerle ilgili olarak 517.361,74-TL tutarında serbet meslek makbuzu almış olup, 10.08.2009 tarihi itibariyle bakiye 225.440-TL alacağı kaldığını, kanal tarafından ”…” isimli dizinin 10.07.2009 tarihinde yayından kaldırıldığını, Oyuncu Sözleşmesinin 6/c maddesi çerçevesinde dizi yayından kaldırıldığından oyuncu sözleşmesinin de aynı tarihte sona erdiğini, avans bedellerinden kaynaklanan 225.440-TL alacaklarının ve sözleşmenin 4/c maddesindeki bir senelik ödeme süresi beklenerek hesaplanan 127.768,12-TL tutarındaki faiz ilavesiyle beraber 353.208,12-TL nin tahsili için … İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, davalının haksız ve kötü niyetli itirazı üzerine icra takibinin durduğunu beyanla, davalının itirazının iptaline, takibin devamına, davacının alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; vekiledeninin davacı yapım şirketi ile bağıtlanan 08.08.2008 tarihli Eser Sözleşmesi uyarınca … isimli televizyon dizisinin başrolünü bölüm başı 30.000-TL karşılığında üstlendiğini, ancak dizinin 10.07.2009 tarihinde yayından kaldırıldığını ve taraflar arasındaki sözleşmenin sona erdiğini, aradan 7 yıl geçtikten sonra davacı yan tarafından vekiledeninden alacağı olduğu iddiası ile 15.12.2016 tarihinde icra takibine girişildiğini, vekiledeninin böyle bir borca ve/veya borç ödeme yükümü bulunmadığını, davaya konu alacak Eser Sözleşmesinden doğan bir alacak olup 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğunu, iddia edilen alacağın zamanaşamına uğradığını, davacının faiz taleplerinin de zamanaşımına uğradığını, vekiledeninin ana sözleşme dışında herhangi bir belgeye imza atmadığını, 05.03.2009 tarihli son protokolün altındaki imzanın kesinlikle vekiledenine ait olmadığını beyanla, davanın öncelikle zamanaşamı nedeniyle reddine, esas yönünden de yasal dayanağı bulunmayan davanın reddine, davacının %20 den aşağı olmamak kaydıyla inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep etmişlerdir.
GEREKÇE:
Dava; İİK 67 madde uyarınca açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmişler, davada; 08.08.2008 tarihli oyuncu sözleşmesi ve ek protokollere, 31.03.2009 tarihli senadrist sözleşmesi ve ek protokollere, serbest meslek makbuzlarına, … İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı takip dosyasına, ticari defter ve belgelere, bilirkişi incelemesine dayanmışlardır.
Davaya dayanak … İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı takip dosyasında; alacaklı … Ltd. Şti. tarafından borçlu … aleyhine 225.440 TL tutarlı 08.08.2008 tarihli oyuncu sözleşmesi ve 31.03.2009 tarihli eser devir sözleşmesi ve ek protokolleri ile 01.01.2007- 31.12.2016 tarihli döneme ilişkin cari hesap ekstresine dayanılarak 225.440-TL asıl alacak, 127.768,12-TL işlemiş faiz (1.10.2010-15.12.2016 tarihleri arası yasal faiz) olmak üzere toplam 353.208,12-TL alacağın tahsili için 15.12.2016 tarihinde ilamsız genel haciz yoluyla takibe girişildiği, borçlunun vekili tarafından süresinde 26.12.2016 tarihinde tüm borca ve fer’ilerine işlemiş ve işleyecek faiz oranına itiraz edildiği, takibin durduğu, işbu davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmaktadır.
Yanlar arasında bağıtlanan temel sözleşme 08.08.2008 tarihli oyuncu sözleşmesidir. Sözleşmenin konusu oyuncu …’un , … Film’in yapımcılığını üstleneceği DİZİ ‘deki ROL’ü icra etmesi ve FSEK’e göre icracı sanatçı sıfatı ile haiz olduğu hakların devri hususlarında tarafların hak ve yükümlülüklerinin belirlenmesine ilişkindir. Mevcut sözleşme içeriği itibarıyla eser sözleşmesi mahiyetindedir. Bu husus davacı vekilinin dava dilekçesinin 3. maddesinde ve davalı vekili tarafından da açıkça ikrar edilmektedir. YHGK ‘nun 2009/15-459 Esas, 2009/541 karar sayılı 18.11.2009 tarihli kararında da oyunculuk sözleşmelerinin Eser Sözleşmesi olduğuna işaret edilmektedir.
(Borçlar Kanunu’nun 355. maddesi hükmü uyarınca, eser sözleşmesi öyle bir sözleşmedir ki; onunla yüklenici, iş-eser sahibinin ödemeyi üstlendiği ücret karşılığında bir eser meydana getirmeyi borçlanır. Gerek, hukuk öğretisinde ve gerekse uygulamada eserin kapsamı genişletilerek; insan emeğinin ürünü olmak ve maddi bir varlıkta kendini göstermek kaydıyla, maddi olmayan şeylerin bile eser kavramı içine gireceği kabul edilmektedir. Burada önemli olan, yüklenici sanatçının, eser sözleşmesi konusu olan şeyin sonuç sorumluluğunu yani sonucun ortaya çıkmasını üstlenmiş ve sanat gücünü kullanarak, bağımlı olmadan yaptığı işlerin bağımlı işlere oranla üstün olmasıdır. Yüklenicinin sonuç sorumluluğunu üstlenebileceği her şey, ister maddi varlığı bulunsun, ister bulunmasın eser olarak kabul edilmelidir. Özetle açıklanan bu hukuksal çerçeve dahilinde yanlar arasındaki sözleşmenin konusu ve hükümleri değerlendirildiğinde; sözleşmenin, Borçlar Kanunu’nun 355. maddesinde tanımlanan bir eser sözleşmesi olduğu sonucuna varılmaktadır. Bu hukuksal sebeple mahkemece, uyuşmazlığın esasına girilerek sonuçlandırılması gerekirken; yazılı gerekçelerle, uyuşmazlığın çözümünde İstanbul Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğundan bahisle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi doğru olmamış ve kararın bozulması gerekmiştir…),
Bu doğrultuda davalı yanın zamanaşamı itirazı değerlendirildiğinde,
TBK’nun 147/6 .maddesinde ” ….Yüklenicinin yükümlülüklerini ağır kusuruyla hiç ya da gereği gibi ifa etmemesi dışında, eser sözleşmesinden doğan alacaklar.”ın 5 yıllık zamanaşamı süresine tabi olduğu bildirilmektedir. O halde yanlar arasında bağıtlanan 08.08.2008 tarihli oyunculuk sözleşmesine nazaran ve dahi buna bağlı olarak bağıtlanan 31.03.2009 tarihli Eser Sahipliği Devir Sözleşmesi ve dahi dizinin yayından kaldırıldığı 10.07.2009 tarihi ( hatta sözleşmenin 4/c maddesine göre 1 yıl sonrası 10.07.2010 tarihi ) dahi nazara alınsa, takip tarihi 15.12.2016 tarihine göre, 5 yıllık zamanaşamı süresi dolmuş olmakla, davalı yanın cevap dilekçesi ile ileri sürdükleri zamanaşamı itirazlarının kabulü ile davanın bu sebeple reddine karar vermek yasal ve yerinde görülmüştür.
Bu itibarla;
HÜKÜM:
1-) Davanın zamanaşımı sebebiyle REDDİNE,
2-) Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 35,90-TL maktu red harcının peşin alınan 4.265,88-TL harçtan mahsubu ile bakiye 4.229,98-TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine ,
3-) Davacı yanca yapılan tüm yargılama giderlerin üzerlerinde bırakılmasına,
4-) Davalı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 27.142,49-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-) Davacı/davalı tarafından yatırılan gider /delil avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde, davacı/davalı/vekillerine iadesine,
Davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle oybirliğiyle karar verildi 25/10/2018

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …