Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1117 E. 2019/987 K. 11.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1117 Esas
KARAR NO : 2019/987
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ : 15/12/2017
KARAR TARİHİ : 11/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu 15/12/2017 havale tarihli dava dilekçesiyle özet olarak;
Davalı şirketin müvekkilinin aleyhine farklı tarihlerde 6 tane icra tasimi başlatıldığını, 14/08/2009 tarihinde … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası, takip asıl alacağı 317,35 TL olduğu, 14/08/2009 tarihinde … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası (… Eski Esas), takip asıl alacağı 168,42 TL olduğu, takip alacaklısı davalı şirket olup borçluların ise müvekkili ile … Tic. Ltd. Şti’nin olduğunu, icra takip dayanağı ise davalı şirketin sigortalısı olan …’a verilmiş olanhasar nedeniyle zararın rücuen tahsili olarak gösterildiğini, takip dayanağı olarak dosyaya kesin delil niteliğinde bir belge davalı alacaklı şirket tarafından koyulmadığını, 14/01/2010 tarihinde … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası (… Eski Esas), takip asıl alacağı 6.919,04 TL olduğu,14/01/2010 tarihinde … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası (… Eski Esas), takip asıl alacağı 415,25 TL olduğu,14/01/2010 tarihinde … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası (… Eski Esas), takip asıl alacağı 2.455,78 TL olduğu,14/01/2010 tarihinde … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası (… Eski Esas), takip asıl alacağı 1.163,33 TL olduğu, takip alacaklısı davalı şirket olup borçluların ise müvekkili ile … Tic. Ltd. Şti. Ve … Genel Müdürlüğünün olduğunu, icra takip dayanağı ise davalı şirketin sigortalısı ve …’a verilmiş olan hasar nedeniyle zararın rücuen tahsili olarak gösterildiğini, takip dayanağı olarak dosyaya kesin delil niteliğinde bir belge davalı alacaklı şirket tarafından koyulmadığını, müvekkiline icra takiplerininin açıltığı süreçte takiplerde diğer borçlu olan ve dava dışı … Tic. Ltd. Şti.’nin sigortalı çalışanı olduğunu, bu hususun müvekkilinin SGK kaydı ile kanıtlanacağını, müvekkili ile işbu şirket arasında hiçbir şekilde alt yüklenici-üst yüklenici ilişkisi ya da herahangi bir eser-hizmet satın alma v.b gibi bir sözleşmenin bulunmadığını, dava dışı borçlu mahalde çalışması sırasında …’a ait herhangi bir malzemeye hasar verilmesi durumunda müvekkilinin çalıştığı şirketin işvereni olan dava dışı şirket yetkilisi tarafından kendisine tutanakları imzalama talimatını verildiğini, sadece tespit tutanağına imza attı diye şirket yetkilisi veya şantiye şefi olmayan bir kişinin tüm hasardan müteselsilen sorumlu olacağını iddia etmenin tamamen hukuka aykırı bir durum oluşturduğunu, dava dışı borçlu şirkette vasafsız işçi lorak inşaatta çalışan müvekkilinin üniversite diplomasının bulunmadığını, müvekkilinin işvereni tarafından kendisine tutanağı imzalamasını söylendiğini ve kendisi de işini kaybetmemek için tutanakları imzaladığını ayrıca müvekkili hiçbir şekilde içra takibi konusu olan hasarları yapan çalışanın kendisi olmadığını, saha şefi niteliği de bulunmadığını, dosyada ilgili hasarlara dair ilgili tutanakları birçoğunda mevcut olmadığından dolayı tarafılarınca tüm belgelerin incelenemediğini, dava konusu icar takiplerine konu hasar sebebiyle zararların oluşumunda kusur sahibi olan kişilerin işi yaptıran … Genel Müdürlüğü yüklenici olan dava dışı borçlu şirket … Tic. Ltd. Şti. Ve hasar sebebiyle zararı gerekli belge ve bilgileri toplamadan karşılayıp sonra sadece tutanak üzerinden hukuka aykırı olarak müvekkiline rücuen sorumlu tutabileceğine inanan davalı … şirketinin olduğunu, davalı … şirketinin dava konusu olaylarda ağır kusuru bulunduğunu, basit bir trafik kazasında bile KASKO sigortası ile sorumlu olan bir sigorta şirketi araçtaki maddi zararı karşılamadan önce araçların ruhsatlarını, kaza tespit tutanağını, kişilerin imza yetkilisi olup olmadıklarını, hatta trafik kazasına ait kaza fotoğraflarını hasar dosyasına eklediklerini, bu gibi gerekli incelemeler yapılmakta ve incelemeler sonrasında hasarın sebep olduğu zararın karşılandığını, davalı taraf ise hasar tutanağı dışında başkaca hiçbir inceleme yapmadığını, asıl kusurlu olan tarafları dahi aratırmadığını, tutanakta imzası var diye sadece işçi olan müvekkilini sorumlu tutmaya çalıştığını, işveren tarafından verilen talimat sonucunda yetkisiz bir çalışan olarak müvekkilinin imzalamak zorunda kaldığı söz konusu tutanakların da hukuki bir geçerliliği bulunmadığını, davalı tarafın hasarın meydana geldiği alanda saha sorumlusu olan şantiye şefinin kim olduğunu ve müvekkilin imza yetkisinin olup almadığını araştırması gerektiğini, eğer rücu edecekse kimlere rücu etmesi gerekceğini net bir şekilde tahlil edebileceğini, hiçbir araştırma yapmadan zararı karşılamış ve yine hiçbir araştırma yapmadan müvekkiline karşı icra takipleri balaşttığını, davalı şirketin ağır kusur mecut olup yasal yükümlülüklerini yerine getirmediğini, dolayısıyla da zararını rücuen müvekkilinden talep edemeyceğini, müvekkilinin takiplerde taraf niteliği bulunmadığını, haksız icra takipleri nedeniyle müvekkilinin maddi ve manevi olarak çok zor duruma düşeceğini, telafisi imkansız zararlara yol açma ihtimali olduğundan dolayı müvekkilinin borçlu olmadığı alacakların bedelini haciz tehdidi ile ödemek zorunda kalacağını, böyle bir durumda İİK 72/3 maddesine göre telafisi imkansız zararlara yol açacağından mahkemeniz tarafından teminatsız olarak bunun mümkün görülmemesi halinde uygun görülecek teminat karşılığında icra dosyalarına ödeme yapılması halinde paranın davalıya ödenmemesi için ihtiyate tedbir kararı verilmesine, davanın kabulüne, davalının %20’den aşağı olmamak üzere tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin 12/02/2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle ; Davacı hakkında başlatılan icra takiplerinin kesinleştiğini, icra takiplerine yasal süresinde itiraz edilmediğini, davacının icra takiplerine yasal süresinde itiraz etmeyip kötü niyetli olarak menfi tespit davacı açtığını, davacının dava dilekçesinde dava konusu icra takiplerinin yasal dayanağının olmadığı ifade ettiğini ancak söz konusu icra takibinin yasal dayanakları davacı tarafından imzalanmış olan hasar tespit tutanakları olduğunu, icra takiplerine ilişkin hasar tespit tutanakları müvekkili şirketin nezdinde bulunmakta olduğu mahkeme dosyasına sunulacağını, müvekkili şirketin sigortalısı …’a borçlunun …’a vermiş olduğu zarar nedeni ile hasar tazminatı ödediğini, söz konusu hasara ilişkin zararın rücuen tahsili için dava konusu icra takiplerini başlatıldığını, hasarın nedeni davacının …’a ait doğalgaz tesisatına vermiş olduğu zarar olduğunu, bu nedenle icra takibine konu hasar 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu madde 49 uyarınca haksız fiil niteliğinde bulunduğunu, kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlü olduğunu, davacı …’in regülatör bölge mahallinde doğalgaz dağıtım sistemine verdiği zarar, hasar tespit tutanağı ile de belgelenmiş olduğunu, söz konusu hasar tespit tutanaklarında davacı …’in imzasının bulunduğunu, … imza atmaktan çekinmeyerek sorumluluk altına girdiğini, TBK madde 49 “Kusurlu ve hukaka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekte yükümlü olduğunu, zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fille başkasına kasten zarar veren de bu zararı gidermekle yükümlü olduğunu, dava dilekçesinde davacı …’in vasıfsız işçi olduğunun belirtildiği ancak dava konusu icra takiplerinin davacının işçi olmasıyla bir ilgisi bulunmayıp, söz konusu icra takipleri haksız fiil sorumluluğuna dayandığı, davacının vasıfsız işçi olması davacı ile davacının işvereni arasındaki iç ilişkiyi ilgilendirdiği, işvereni ile davacı arasındaki iç ilişkiyi ilgilendirdiği, işvereni ile davacı arasındaki iç ilişkinin dava konusu ile ilgisi bulunmadığını, davacı haciz tehditi ile karşı karşıya kaldığını belirttiğini, hakkında başlatılan altı ayrı icra takibine itiraz etmemiş ve akıbeti ile ilgilenmediğini, bu nedenle haciz tehditi ile karşı karşıya kaldığını belirten davacının gerekçesinin isabetsiz olduğunu, bu nedenle müvekkili şirketin kötü niyetli şekilde takip başlatmadığı tam tersine davacının kötü niyetli şekilde davayı açtığını, davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul 6 İcra Müdürlüğünün … E, … (…) E, … İcra Müdürlüğünün … (…) E, … (…) E, … (…) E, … (…) Esas sayılı dosyalarının uyap suretleri dosyamız içersine getirtilmiştir. Davalının alacaklı davacının borçlu olduğu görüldü.
Dava ; Davacı ile dava dışı … Tic. LTD ŞTİ aleyhine davalının, sigortalısı …’a vermiş olduğu hasar nedeniyle zararların rücuen tahsiline dair yapılan takiplerden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığı talebine ilişkin menfi tespit davasıdır.
Mahkememizce deliller toplanarak,dosya içeriği deliller ve davalı banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmıştır.
15/04/2019 tarihli bilirkişi heyet raporundan özetle; Dava ve icra takip dosyaları, dosyaya sunulan bilgi ve belgeler ile tarafların ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu, açaklanan gerekçelerle mahkemenin kabulü halinde, davalının ticari defter ibrazında bulunmadığını, davacı tacir olmadığından ticari defterleri olmadığı gibi ticaret sicili kayıtlarına göre davacının davaya konu takiplerin diğer borçluları olan … Tic. Ltd. Şti. ve …’ de temsil ve imzaya yetkili, yönetici ya da ortaklarından olmadığı, davalının ödediği tazminattan davacının sorumlu olduğuna dair, davacının haksız fiil ya da kusuruna ilişkin dosyaya mübrez bir bilgi ya da belge olmadığı, takibe dayanak belgenin dava dışı sigortalının tanzim ettiği ve davacının çalıştığı işyerinin adına imzaladığı tutanaktan ibaret olduğu kanaati ile rapor sunulmuştur.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde ve değerlendirildiğinde;
SGK’ya müzekkere yazılarak davacının sicil kayıtları celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır. Gelen sicil kayıtları incelendiğinde; davacının dava dışı … Tic. LTD ŞTİ ‘de inşaat kalfası olarak çalıştığı görülmüştür.
Gerek bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere davacının, … Tic. Ltd. Şti. ve …’ de temsil ve imzaya yetkili, yönetici ya da ortaklarından olmadığı, davalının ödediği tazminattan davacının sorumlu olduğuna dair, davacının haksız fiil ya da kusuruna ilişkin dosyaya mübrez bir bilgi ya da belge olmadığı, takibe dayanak belgenin dava dışı sigortalının tanzim ettiği ve davacının çalıştığı işyerinin adına imzaladığı tutanaktan ibaret olduğu hususları gerekse de SGK’dan celp edilen sicil kayıtlarına göre davacının dava dışı … Tic. LTD ŞTİ ‘de inşaat kalfası olarak çalıştığı hususu dikkate alındığında davalının sigortalısı …’a vermiş olduğu hasar nedeniyle zararların rücuen tahsiline dair yapılan takiplerden dolayı davacının davalıya karşı herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığı kanaatine varılmış olup, davacının … İcra Müd … Esas, … İcra Müd … Esas, … İcra Müd … Esas, … İcra Müd … Esas, … İcra Müd … Esas, … İcra Müd … Esas sayılı takip dosyalarına dayanak edilen …’a verilen hasar nedeniyle rücuen tahsil talebine konu alacaklardan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiştir.
Kötüniyet tazminatı talebi yönünden; Davalı, yapmış olduğu icra takiplerinde haksız olup, ayrıca takipte kötü niyetli olduğu kanaatine varılmıştır. Şöyle ki davacı … şirketi, davacının TBK 49.maddeye göre … a ait doğalgaz tesislerine verdiği zarara ilişkin haksız fiil sorumluluğuna dayanmaktadır ancak ne takip dosyası ne de eldeki dava dosyası içeriğinden, ne de tutanak içeriğinden haksız fiili gerçekleştiren kişinin davacı olduğuna dair bir sonuca varılamadığı, salt hasar oluştuğuna dair tutanak tutulması o kişiyi sorumluluk altına sokamayacağı, sorumlu olacağı sonucuna varılmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu hususları ile taraflar arasında ticari ilişkinin bulunmaması da dikkate alındığında davalının davacı aleyhine takip başlatmakta kötüniyetli olduğu sonucuna varıldığından davacının kötüniyet tazminatının kabulü gerektirdiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah olunan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ İLE;
Davacının … İcra Müd … Esas sayılı takip dosyasına dayanak edilen …’a verilen hasar nedeniyle rücuen tahsil talebine konu 303,94-TL alacaktan dolayı davalıya BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
Davacının … İcra Müd … Esas sayılı takip dosyasına dayanak edilen …’a verilen hasar nedeniyle rücuen tahsil talebine konu 168,42-TL alacaktan dolayı davalıya BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
Davacının … İcra Müd … Esas sayılı takip dosyasına dayanak edilen …’a verilen hasar nedeniyle rücuen tahsil talebine konu 6.919,04-TL alacaktan dolayı davalıya BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
Davacının … İcra Müd … Esas sayılı takip dosyasına dayanak edilen …’a verilen hasar nedeniyle rücuen tahsil talebine konu 415,25-TL alacaktan dolayı davalıya BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
Davacının … İcra Müd … Esas sayılı takip dosyasına dayanak edilen …’a verilen hasar nedeniyle rücuen tahsil talebine konu 2.455,78-TL alacaktan dolayı davalıya BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
Davacının … İcra Müd … Esas sayılı takip dosyasına dayanak edilen …’a verilen hasar nedeniyle rücuen tahsil talebine konu 1.163,33-TL alacaktan dolayı davalıya BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
2-İİK 72/5 madde uyarınca dava konusu toplam 11.425,76 alacağın %20’si oranında 2.285,15-TL kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 780,49 TL harçtan peşin alınan 195,13 TL harcın mahsubu ile bakiye 585,36-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 31,40-TL başvurma harcı, 9,80-TL vekalet pulu ve harcı, 2.000,00-TL bilirkişi ücreti, 155,50-TL posta masrafı, 195,13-TL peşin harç olmak üzere toplam 2.391,83-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.725,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde yatıralan gider avansından artan bakiyenin yatırana/ vekiline iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/12/2019

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.

“5070 sayılı yasanın 5. Ve 22. Maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”¸
Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır¸