Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1004 E. 2020/605 K. 10.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1004 Esas
KARAR NO : 2020/605
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/11/2017
KARAR TARİHİ : 10/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 28/08/2016 tarihi saat 11:40 sıralarında müvekkili …’nın … plakalı motorsikleti ile Şile – Ağva yolu üzerinde … Mahallesi istikametinden … Mahallesi istikametine seyir halinde iken karşı yönden gelen ve sola … caddesine dönüş yapmak isteyen … ‘ın yönetimindeki … plakalı traktörün birden yola kontrolsüz olarak çıkması sonucu arka tekerleğine ön kısmı ile çarpması nedeni ile trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin kendi yolunda normal hızda ilerlerken traktör sürücüsünün kontrolsüz olarak yola çıkması nedeni ile bu kazanın meydana geldiğini, kaza sonrasında müvekkilinin sol el bileğinden ağır yaralandığını ve hastaneye kaldırılarak ameliyata alındığını ve daha sonrasında fizik tedaviye gitmek zorunda kaldığını, kaza ile ilgili olarak müvekkiline davalı … tarafından 33.968,00-TL ödeme yapıldığını belirterek, trafik kazasında, kalıcı bedeni zarara uğrayan ve işgücü kaybı ile beden gücü kaybına uğrayan davacıya yapılan yetersiz ödeme nedeni ile 6100 sayılı yasanın 107.maddesi uyarınca toplanacak delillere göre davacının bakiye zararlarının belirlenmesini, 100,00-TL’si geçici iş göremezlik nedeniyle iş ve kazanç kaybı, 100,00-TL’si tüm iyileşme süresince yapılan tedavi ve ilaç masrafları, 800,00-TL’si sürekli iş göremezlik nedeniyle çalışma, iş gücü ve kazanç kaybı olmak üzere; şimdilik 1.000,00-TL’nin temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte sorumlu olarak davalıya ödetilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Dava konusu kazaya ilişkin olarak, söz konusu poliçede teminat limitinin kaza tarihi itibariyle kişi başına 310.000,00-TL olduğunu, müvekkili şirketin dava öncesinde davacı tarafa 33.968,00-TL ödeme yaparak sorumluluğu yerine getirdiğini, bu nedenle haksız ve mükerrer talepleri içeren başvurunun reddinin gerektiğini, sakatlanma ve ölümlerde geçerli olan teminatın her halükarda verilecek bir teminat olmayıp, belirtilen belirlemelerin sonucunda verilecek tazminat olduğunu, davacının maluliyetinin özürlülük ölçütüne göre belirlenmesi gerektiğini, tazminat hesaplanmasına karar verilmesi halinde, tazminat hesabının genel şartlar uyarınca TRH 2010 tablosuna göre %1,8 teknik faiz oranı kullanılarak yapılması gerektiğini, hesap raporunda malul kalan kişinin geliri olarak esas alınacak gelirin, vergilendirilmiş gelir olması gerektiğini, geçici iş göremezlik taleplerinin teminat dışında olduğundan kabulünün mümkün olmadığını, tedavi giderleri taleplerinin poliçe teminatı kapsamında olmadığından reddinin gerektiğini beyan ederek, yapılan ödeme nedeniyle haksız ve mükerrer talepleri içeren davanın reddine, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde ise tarafların kazanın meydana gelmesinde ne oranda kusurlu olduğunun tespiti amacıyla dosyasının Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ne sevki ile kusur raporu alınmasına, müvekkili şirkete sigortalı aracın kusurlu bulunması ve ek ödeme yapmasına karar verilmesi durumunda, müvekkili şirket tarafından yapılan ödemelerin de değerlendirilmeye alınarak sorumluluğun açıkladıkları çerçevede ve azami limit ile sınırlı olmasına, %7 oranından başkaca ve kaza ile ilgili bulunan maluliyet oranının tespiti için davacının Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesine sevkine, sakatlık raporunun genel şartlar gereği özürlülük ölçütüne göre hazırlanmasına, kusurun ve maluliyet oranının tespiti halinde alanında uzman bilirkişilerce azami poliçe limitleri ve aktüeryal kurallar gözetilerek TRH tablosu esas alınarak hesaplama yapılmasına, yapılan hesap sonucundan müvekkili şirketçe yapılan ödemenin ve güncellenmiş faizinin mahsup edilmesine, geçici iş göremezlik taleplerinin reddine, tedavi giderlerinin teminat dışında olması nedeniyle reddine, SGK’ya müzekkere yazılarak davacıya dava konusu kaza sebebiyle rücuya tabi gelir bağlanıp bağlanmadığının sorulmasına, dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine, müvekkili şirketin davanın açılmasına sebebiyet vermediği için, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; trafik kazasından kaynaklı geçici – kalıcı iş göremezlik, tedavi ve ilaç masrafları tazminat davasından ibaret olduğu anlaşılmıştır.
Dosyanın maluliyet yönünden … Adli Tıp Kurumu’na gönderildiği, Adli Tıp Kurumunda 07/05/2019 tarihli maluliyet raporu alındığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili Av. …’in 11/11/2020 havale tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettikleri, davalı … vekilinin 11/11/2020 tarihli feragat beyanı ile herhangi bir yargılama gideri vekalet ücreti taleplerinin olmadığı anlaşılmıştır.
HMK MADDE 307- (1) Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.
MADDE 309- (1) Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır.
(2)Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.
Hükümleri uyarınca davanın feragat sebebiyle reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1- Davacının davasından feragati sebebiyle davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli harç 54,40 TL olup başlangıçta alınan 31,40-TL’den mahsubu ile 23,00- TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
5-Tarafları beyanları göz önüne alındığında taraf vekilleri lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair; tarafların yokluğunda; tarafların gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza