Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/945 E. 2018/863 K. 11.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/945 Esas
KARAR NO : 2018/863
DAVA : Tazminat (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ: 23/09/2016
KARAR TARİHİ: 11/10/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; vekiledeninin …l Müdürlüğü ile imzalamış olduğu 27.04.2014 tarihli sözleşme çerçevesinde … Bölgesindeki içme suyu isale hattı yapım işini üstlendiğini ve içme suyu isale hattında döşenecek olan boruların temini işi için Çin’de bulunan dava dışı …Şti. ile 24.05.2014 tarihli sözleşmenin bağıtlandığını, vekiledeni şirketin davalı bankanın müşterisi olduğunu , davalı bankadan alınan 01.07.2014 tarihli … referans nolu ve 3.000.000,00USD meblağlı ve şartlı teminat mektubunu dava dışı … Gurup isimli bu şirkete verdiğini, bir süre sonra … Gurup isimli şirketin sözleşmeye konu taahhütlerini gereği gibi yerine getirmemesine rağmen 01.07.2014 tarihli teminat mektubunun irat kayıt edilmesi için davalı bankadan talepte bulunduğunu, davalı bankanın da bu talep üzerine şartsız, sorgusuz ve en önemlisi de vekiledeni şirketin tüm uyarı ve karşı çıkmalarına rağmen söz konusu teminat mektubunu nakde dönüştürerek dava dışı Çinli şirkete ödediğini, davalı bankanın dava dışı Çinli şirketin haksız ve hukuka aykırı talebini yerine getirmesi nedeniyle müvekkili şirketi zarara uğrattığını, vekiledeni şirketin ödenmesine karşı çıktığı 1.553.000.00 USD bedelin dava dışı şirketin sözleşmeye aykırı davranışı neticesinde uğradığı zararın miktarı olduğunu, dava konusu teminat mektubunun içeriğine bakıldığında dava dışı … Gurup’un söz konusu talebinin yerine getirebilmesi için (teminatın bedelini ödeyebilmesi) üç şartın varlığına ihtiyaç duyulduğunu , bu şartların dava dışı şirketin sözleşmeye uygun olarak malları alıcıya yani vekil vekiledenine teslim etmiş olması, konşimento tarihinden itibaren 85 günün geçmiş olması, ödenmemiş faturaların ve nakliye belgesinin sunulmuş olması gerektiğini, dava dışı/satıcı … Gurup’un ise taraflar arasında mün’akit 24.05.2014 tarihli sözleşmede belirtilen teslim şartlarına uygun hareket etmediğini, teslimatta gecikmelerin yaşandığını, yanlış yükleme nedeni ile gönderilen borcuların büyük bir kısmının hasar gördüğünü ve yine ayrıştırma işleminin taahhüt edilmiş olmasına rağmen bunu da yapmayarak bir çok noktada sözleşmeye aykırı hareket ettiğini, tüm bu olumsuzluklara karşı vekiledeni şirketin basiretli tacir olmanın gereklerine uygun hareket ederek kısmi ifa dolaysıyla dava dışı şirkete 5.747.000.-USD ödeme yaptığını , vekiledeni şirketin ödemekten imtina ettiği kısmın ise hasarlı borulardan dolayı uğradığı zarar miktarı olan 1.553.000,00USD olduğunu , vekiledeni şirket tarafından davalı banka aleyhine … Noterliğinin 22.10.2014 tarih ve … yevmiye ile , … Noterliğinin 05.01.2015 tarih ve … yevmiyeli ihtarnameleri keşide edilerek anılan teminat mektubunun irat kayıt edilememesi/bozdurulmaması ve neticede bu kısmın ödenmemesinin ihtar olunduğunu , söz konusu ihtarnamelere rağmen davalı banka tarafından 01.07.2014 tarihli 3.000.000.-USD bedelli teminat mektubunun 1.553.000.-USD lık kısmının nakde dönüştürülerek dava dışı satıcı … Group ismli firmaya ödendiğini, vekiledeni şirketin talebi çerçevesinde davalı banka tarafından içeriği ve ödenme koşulu şarta bağlanmış olarak hazırlanmış bulunan bu teminat mektubunun davalı banka tarafından kayıtsız ve şartsız bir şekilde irat kayıt edilerek /ödemenin yapılmış olmasının vekiledeninin zarara uğramasına sebebiyet verdiğini, davalının bu eyleminin ağır iradi kusurlu bir davranış olduğunu , davalı aleyhine bu defa … Noterliği’nin 07.04.2015 tarih ve… yevmiyeli ihtarname ile uğranılan zararın tazminin istendiğini, iş bu ihtarnamenin 09.04.2015 tarihinde davalı bankaya tebliğ edilmiş ise de davalı banka tarafından herhangi bir zarar giderimi yapılmadığı gibi söz konusu ihtarname içeriğine de itiraz edilmediğini beyanla davalı tarafından 01.07.2014 tarihli … referans nolu ve 3.000.000.00 USD bedelli teminat mektubunun haksız şekilde bozdurularak dava dışı şirkete ödenmiş olması nedeniyle vekiledeni şirketin uğramış olduğu zararın tazmini için alacak belirli halde geldiğinde arttırılmak kaydıyla şimdilik 1.553.000,00USD nın irat kayıt edilme tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek en yüksek ticari avans faiziyle birlikte (fiili ödeme tarihindeki kur karşılığı ) davalıdan tahsili ile vekiledenine ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde ; dava konusu teminat mektubunun şarta bağlı bir teminat mektubu olmadığını, Garantör sıfatını taşıyan vekiledeni bankanın asıl borçluya ait defileri ileri sürme hakkına sahip olmadığını, muhatap … ile lehtar …arasında bağıtlanan dava konusu teminat mektubu metninde “sözleşmeye uygun olarak teslimini taahhüt ettiği malları teslim ettiğini “ ve “konşimento tarihinden itibaren 85 gün içinde malların bedelini almadığını “ beyanını içeren ilk yazılı talebinde teminat mektubunun tazmin edileceğinin belirtildiğini, teminat mektubunun tazmini için aranan şartın “malların sözleşmeye uygun olarak teslim edilmesi” değil “malların sözleşmeye uygun olarak teslim edilmiş olduğunun muhatap tarafından beyan edilmesi “olduğunu ve sözleşmeye uygun muhatap tarafından garantör bankaya malları teslim ettiğini ve konşimento tarihinden itibaren 85 gün içinde malların bedelini almadığını beyan etmesi ve tazmin talebi ekine teminata konu ödenmemiş faturaların ve taşıma belgelerinin kopyalarının eklenmesi üzerine, vekiledeni garantör bankanın teminat mektubunu usulüne uygun bir şekilde tazmin ettiğini, muhatap …’in tazmin talebinde bulunan bütün hususları yerine getirmiş olması nedeniyle vekiledeni bankanın garanti metinine uygun olarak gelen tazmin talebini ödediğini, vekiledeni bankanın bu ödemeyi gerçekleştirmesinde hiçbir hukuka aykırılığının bulunmadığını, taraflar arasında bağıtlanmış bulunan Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesinin teminat mektubunu düzenleyen 9.10 nolu ” Teminat Mektubu, … ve Kontrgaranti Kredisi Kullandırılması” maddesinin de bu hususu doğruladığını, taraflarca mutabık kalınarak bağıtlanan sözleşme maddesine göre; davacı lehdarın açık bir şekilde taahhüdün yerine getirilip getirilmediğini araştırma yükümlülüğünün bulunmadığını kabul ettiğini, Garantör sıfatına haiz bankanın asıl borçluya ait defileri ileri sürme hakkına sahip olmadığını, teminat mektubundaki açık kloz gereği muhatap …’a ya verilen teminat mektubunun URDG 758’e tabi olduğunu, URDG’ye ve taraflar arasında imzalanan sözleşme hükümlerine göre garantörlerin mal ve hizmetle ilgilenemeyeceğini, sadece belgeler üzerinden inceleme yapmakla yükümlü olduğunu beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
GEREKÇE
Dava, davacı yanın davalı bankadan aldığı teminat mektubunun hak etmediği halde 3. kişiye kısmen irat kaydından dolayı tazminat talebinden ibarettir.
Dava konusu uyuşmazlık, … Şirketinin dava dışı … Şti. (… Group) ile yapmış olduğu anlaşmaya istinaden, Davacının talebi üzerine …A.Ş. tarafından düzenlenerek …’a verilen 01.07.2014 tarihli 3.000.000,00 USD tutarındaki Teminat Mektubuna dayanmaktadır. Bu noktada davacı, davalı banka tarafından 01.07.2014 tarihli 75450000008 referans numaralı ve 3.000.000,00 USD bedelli teminat mektubunun haksız şekilde bozdurularak dava dışı şirkete ödenmiş olması nedeniyle uğramış olduğu zararın tazminini talep etmektedir.
Mahkememizce, dava konusu uyuşmazlığın çözümü dosya üzerinde teknik incelemeyi gerektirdiğinden iddia, savunma toplanan tüm deliller ve yanlar arasındaki sözleşmede yanların ilişki dönemini kapsayan ticari defter ve dayanağı belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak davacı yanın davalı bankadan alarak 3. şahıs şirkete verdiği teminat mektubunun haksız yere irat kaydedilip haksız ödeme yapılıp yapılmadığı, haksız ödeme var ise ödenen miktarın belirlenerek temerrüt tarihinin varsa birikmiş faiz miktarının saptanması için dosya bankacılık konusunda uzman Prof.Dr … ve bankacı …’den rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi Prof dr. … 02/07/2018 tarihli raporunda;
” … Dava konusu teminat mektubunda “ilk talepte” ödeme kaydının yer aldığı; dava konusu teminat mektubunda tazmin için getirilen şartın, malların sözleşmeye uygun olarak teslim edilmiş olması değil, malların sözleşmeye uygun olarak teslim edilmiş olduğunun muhatap tarafından beyan edilmesi olduğu; davalı bankanın, belgelerin ilgili olduğu işin yapılıp yapılmadığı veya malın teslim edilip edilmediği veya hizmetin yerine getirilip getirilmediği; geçerlilik, gerçeklik, doğruluk araştırması ile yükümlü olmadığı; netice itibarıyla, davacı yanın davalı bankadan alarak 3. şahıs şirkete verdiği teminat mektubunun, haksız yere irat kaydedilip haksız yere ödeme yapılmadığı” tespit ve rapor edilmiştir.
Bilirkişi Erdal Çelik verdiği 02/07/2018 tarihli ayrık raporunda; “…Davalı Bankanın … Şubesi ile davacı kredi asıl borçlusu …A.Ş.’nin müşteri, sıfatıyla imzalamış oldukları …A.Ş. Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi ve Kredi Limit Arttırım Sözleşmeleri karşılığında Davacı şirkete ,… Cinsinden Teminat ve Kefalet Mektup Kredisi tahsis ederek, kısa vadeli kredi kullandırıldığı, Alım-satım sözleşmesine konu olan malların bedelinin güvencesi olarak davalı … A.Ş. tarafından 01.07.2014 tarihinde … referans numaralı ve 3.000.000,00 Amerikan Doları tutarında bir banka teminat mektubunun davacı firma lehine düzenlendiği, Davalı bankaca 08.01.2015 tarihinde yapılan 1.583.027,39USD lık teminat mektup tazmin bedelinin ödenmesinden kaynaklanan davacı şirket alacağının kabulü halinde , davacı şirket vekilinin talebi olan 1.553.0000,00USD alacağın tespitimizden az olması nedeni ile davacı talebi olan 1.553.000,00USD asıl alacağına yönelik fiili ödeme tarihindeki kurun karşılığının talep edilebileceği, ödeme tarihine kadar değişen oranlardaki ticari avans faiz oranının uygulanabileceği hususunun mahkemenin taktirinde olduğu, ” tespit ve rapor edilmiştir.
Davanın konusunun davalı Bankanın … Şubesi ile davacı kredi asıl borçlusu …A.Ş.’nin müşteri, sıfatıyla imzalamış oldukları … A.Ş. Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi ve Kredi Limit Arttırım Sözleşmeleri karşılığında Davacı şirkete … Cinsinden Teminat ve Kefalet Mektup Kredisi tahsis ederek, kısa vadeli kredi kullandırıldığı, Alım-satım sözleşmesine konu olan malların bedelinin güvencesi olarak davalı … A.Ş. tarafından 01.07.2014 tarihinde … referans numaralı ve 3.000.000,00 Amerikan Doları tutarında bir banka teminat mektubunun davacı firma lehine düzenlendiği anlaşılmaktadır. Davalı bankaca 08.01.2015 tarihinde yapılan 1.583.027,39 USD lık teminat mektup tazmin bedelinin ödendiği yanlar arasında ihtilafsızdır.
HGK, E. 2007/11-852, K. 2007/892, T. 28.11.2007: “Davalı banka tarafından düzenlenen teminat mektubu, ilk talepte ödeme kaydını havi nitelikte bir mektuptur. İlk talepte ödeme kaydını havi banka teminat mektuplarında banka, muhatabın talebi üzerine herhangi bir itiraza mahal vermeden ve muhataptan teminat mektubuna dayanarak talepte bulunma hakkının olduğunu ispat etmesine gerek kalmadan ödeme yapmayı taahhüt etmektedir. Kural olarak ilk talepte ödeme kaydını havi banka teminat mektuplarında banka, yalnızca şekli manada inceleme yapma yetkisini haiz olup, esasa ilişkin herhangi bir inceleme yapma hak ve yetkisini haiz değildir.” şeklinde kararları mevcuttur.
Bu açıdan teminat mektubunda “ilk talepte” ödeme kaydının yer aldığı; Dava konusu teminat mektubunda tazmin için getirilen şartın, malların sözleşmeye uygun olarak teslim edilmiş olması değil, malların sözleşmeye uygun olarak teslim edilmiş olduğunun muhatap tarafından beyan edilmesi olduğu; Davalı bankanın, belgelerin ilgili olduğu işin yapılıp yapılmadığı veya malın teslim edilip edilmediği veya hizmetin yerine getirilip getirilmediği; geçerlilik, gerçeklik, doğruluk araştırması ile yükümlü olmadığı sabittir.
Teminat Mektupları sebep-sonuç ilişkinden ari olup ticari ilişkide taraf olmayan banka tarafından muhataba ödenmek zorunda olunan kıymetli evraktır. Taraflar arasındaki ilişki bankayı bağlamaz. Bu açıdan, davacı yanın davalı bankadan alarak 3. şahıs şirkete verdiği teminat mektubunun, haksız yere irat kaydedilip haksız yere ödeme yapıldığı iddiası davalı bankayı bağlamayacağından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM
1-) DAVANIN REDDİNE,
2-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 35,90-TL maktu red harcının peşin alınan 78.293,70-TL harçtan mahsubu ile bakiye 78.257,80-TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine ,
3-) Davacı yanca yapılan tüm yargılama giderlerin üzerlerinde bırakılmasına,
4-)Davalı duruşmalarda kendilerini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 111.046,11-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-) Davacı/davalılar tarafından yatırılan gider /delil avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı/davalılar/vekillerine iadesine,
Davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle oybirliğiyle karar verildi. ***
Başkan
Üye
Üye
Katip