Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/776 E. 2018/468 K. 25.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/776 Esas
KARAR NO : 2018/468
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/07/2016
KARAR TARİHİ: 25/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil davalı bankanın … Şubesiyle akdedilen kredi sözleşmeleri kapsamında ticari krediler kullandığını, bu krediler kullanılırken kendisinden dosya masrafı gibi çeşitli adlar altında toplam 5.725,00-TL kesintiler yapıldığını, müvekkil ile imzalanan sözleşmeler matbu olduğu için içeriğine müdahale etme imkanının olmadığını ve karşılıklı müzakere edilme olanağının sağlanmadığını, davacı banka ile imzalanan sözleşmelerin içerik itibariyle genel işlem koşulları çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini, yapılan kesintilerin neye karşılık yapıldığı yönünde bir açıklamanın yapılmadığını, yapılan kesintiler ile maliyetin orantılı olup olmadığının belli olmadığını, dosya vesaire masrafı olarak alınan 5.725,00-TL tahsil edildiği tarihten itibaren işleyecek en yüksek banka faiz oranıyla birlikte müvekkile verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının bankadan kullanmış olduğu kredilerin ticari nitelikte krediler olduğunu, dolayısıyla tüketici niteliğinde değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, dava konusu kredi 6502 sayılı TKHK dışında ticari kredi olarak kullandırıldığını, davacı aynı zamanda tacir olarak imzaladığı sözleşme içeriğini bilmediğini iddia edemeyeceğini, TTK 20.m. göre bir tacirin uygun bir ücret isteyebileceğini, davacı ödeme planında tahsil edilecek ücreti açıkça görerek imzalayıp buna göre ödeme yapmayı da kabul ettiği, imzalanan sözleşme TBK 19 ve 20 m. TMK 2.m. uygun olduğu belirtilerek, davaya bakmakla yetkili mahkemenin … Mahkemeleri olduğu, öncelikle davanın yetki yönünden reddini ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; banka tarafından yapılan kesintilere ilişkin alacak davasıdır.
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmiş, davada; taraflar arasındaki hesap hareketlerine, dekontlara, davalı banka nezdinde bulunan ilgili kayıtlara, bilirkişi incelemesine, tanık, yemin ve her türlü yasal delile dayanmıştır.
Davalı vekilinin yetki itirazında bulunduğu anlaşılmakla, taraflar arasındaki sözleşmesi incelendiğinde genel işlem koşullarına ilişkin bilgilendirme notunda yetkili Hukuk, Mahkeme ve icra dairelerinin İstanbul olarak belirlendiği, Kredi Genel sözleşmesinde 19. Maddede yetkili mahkeme, icra daireleri ve kanun düzenlemeleri çözümünde herhangi bir yerin yazılmadığı, boşluk bırakıldığı, taraflar arasında yetkili mahkeme konusunda net olarak herhangi bir mahkemenin belirlenmediği, davalının şirket merkezinin bulunduğu yer İstanbul olması sebebi göz önünde bulundurulduğunda davalının yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce toplanan delillere, iddia ve savunmaya göre ve dosyaya sunulan tüm bilgi ve belgelerle birlikte dava tarihi itibariyle, davacının alacaklı olup olmadığı ve miktarı hususunda bilirkişiden rapor alınmış, bilirkişi 08/03/2018 tarihli raporunda; davalı banka ile davacı arasında “Taksitli Ticari Kredi Sözleşmesi” akdedildiğini, anılan “sözleşme” kapsamında davacıya “taksitli ticari işletme ya da araç kredileri” kullandırıldığını, bahse konu ticari kredinin ödeme planları rutin uygulamalar paralelinde davacıya imza karşılığında teslim edilmiş olduğu anlaşıldığını, dava konusu komisyon ve ücret ile bunların gider vergisi (BSMV) tahsilinin sözleşme koşullarına uygun olarak tahsil edildiği kanaati edinildiğini, öte yandan tahsil edilen komisyon ve ücretin TCMB bildirilen ücret ve komisyon tarifesine uygun olduğunu, hatta tarifenin çok daha altında olduğunu, dolayısıyla tahsil edilen ücret ve komisyonun davacı ile müzakere edilmiş olduğu kanaati edinildiğini, bunun yanı sıra, davalı bankanın tahsil ettiği komisyon ve ücretin takdiri sayın Mahkemeye ait olmak üzere başta sözleşme, e.TTK, e.BK, (Yeni TBK ve TTK dahil) Bankacılık K., T.C. … Bankasının … sayılı Tebliği ve bankacılık teamüllerine uygun olduğunu, dolayısıyla bu yönden de, davalı bankanın tahsil ettiği ücret ve komisyonun İade Koşullarının Oluşmamış Olduğu hususunun mütalaa edilebileceğini tespit ve rapor etmiştir.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller ve belgeler üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere; taraflar arasında Taksitli Ticari Kredi Sözleşmesi akdedildiği, davacıya kredi kullandırıldığı, dosyanın incelenmesi için bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere, söz konusu kredi ödeme planlarının rutin olarak davacıya imza karşılığında teslim edildiği, davaya konu komisyon ve ücret ile bunların gider vergisi tahsilinin sözleşme koşullarına uygun olarak tahsil edildiği, söz konusu sözleşmenin bankacılık teamüllerine uygun olduğu, davalı bankanın tahsil ettiği ücret ve komisyonunun iade koşullarının oluşmamış olduğunun tespit edildiği anlaşılmakla, denetlemeye ve hükme dayanak etmeye elverişli bilirkişi raporuna göre davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 35,90-TL harcın peşin alınan 97,77-TL harçtan mahsubu ile bakiye 61,87-TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.180,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacının gider / delil avanslarından artan bakiyelerinin davacı / vekillerine iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzünde; tarafların gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/05/2018

Katip e-imza Hakim e-imza