Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/706 E. 2018/1259 K. 27.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/706 Esas
KARAR NO : 2018/1259

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/06/2016

BİRLEŞEN İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
2016/696 -2017/699 E.K. SAYILI DAVA DOSYASINDA
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/06/2016
BİRLEŞME TARİHİ : 17/10/2017

BİRLEŞEN BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
2016/932 -2017/208 E.K. SAYILI DAVA DOSYASINDA
DAVA : İtirazın iptali ( Ticari işletmenin Satılması ve Devrinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/10/2016
BİRLEŞME TARİHİ : 24/02/2017

KARAR TARİHİ : 27/12/2018
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı … Gıda vekili dava dilekçesinde özetle; vekiledeni şirketin gıda sektöründe restorant işletmeciliği alanında faaliyet göstediğini, davalı yanın ise yine aynı alanda faaliyet gösteren … adlı markanın isim hakkı sahibi olduğunu, … markası adı altında faaliyet göstermek üzere taraflar aralasında, 14/04/2013 başlangıç tarihli toplam 3 yıl 3 ay süreli Franchise Sözleşmesi bağıtlandığını ve … tabelası ile işletilmek üzere vekiledeninin, … Mah. … Cad. … Blok No: …/İstanbul adresinde mukim işyerini de bu amaç için kullanmak üzere kiraladığını, davalı yanın 08/04/2016 tarihinde , sözleşmenin bitimine üç ay kala …. Noterliği’nin … yevmiye nolu ihtarnamesi ile kira ve franchise sözleşmesini yenilenmeyeceğini ihtar ettiklerini ve vekiledeni şirketten bir takım alacakları olduğunu ileri sürüldüklerini, işbu sözleşmenin Teminat başlıklı 10. Maddesinin 10.1 alt maddesinde sözleşmeden doğacak her türlü edim ve borçların teminatı olmak üzere 30.000-EURO bedelli senet verileceğinin ve ayrıca buna ilaveten türünü ve tutarını franchise verenin belirleyeceği, franchise alanın restorantta satış yapmak için alacağı ürünlerin franchise veren tarafından belirlenecek bir aylık ortalama stok bedeli tutarında teminat verileceğinin düzenlendiğini, bu doğrultuda franchise veren davalının talebi üzerine 31/12/2016 vade tarihli 400.000-TL bedelli, arkasında “İşbu senet teminat senedi olup devir ve ciro edilemez” şerhi bulunan senedin davalı yana teslim edildiğini, sonradan bu senedin kenarının yırtılıp geçersiz hale getirilmek suretiyle iade edilerek, aynı bedelli ancak arkasında herhangibir şerh olmayan bonoyu teslim aldıklarını, franchise sözleşmesinin davalı yanca feshedilmesinin ardından vekiledeni şirket ile davalı arasında fesih protokolü düzenlediğini ve buna göre vekiledeni şirket tarafından; “kira, ortak gider ve kira sözleşmesinden kaynaklanan diğer borçlar adı altında 308.758,28 TL, alkol alımından kaynaklanan yine sahibi davalı yanın da sahibi ve yetkilisi olan … olan … Ltd. Şti. ye ödenecek ürün bedeli adı altında 36.939,68 TL , … Ltd. Şti. ne ürün bedeli olarak verilen çeklerin bedeli için 450.000 TL olmak üzere toplamda 657.473 TL ödeme yapılması” gerektiğinin bildirildiğini ve vekiledeni şirket tarafından da bu ödemelerin yapıldığını, o dönem vekiledeni şirket yetkilisi olan …’in, davalıdan teminat senetlerinin iadesini talep ettiğini ancak davalı yanın senedi iade etmemesi üzerine … Noterliği’nin 02.06.2016 Tarihli … Yevmiye nolu ihtarnamesi ile dava konusu teminat senedinin ve 30.000 Euro bedelli teminat senedinin ve yine sözleşmenin içeriği itibari ile alınacak olan ürünlerin bedelleri olarak evvelce verilmiş olan çeklerin iadesinin talep edildiğini ancak davacının iadeden kaçındığını, franchise sözleşmesinin 10.1. maddesinde franchise alanın franchise verene restorantta satış yapmak için alacağı ürünlerin 1 aylık ortalama stok bedeli tutarında teminat vereceğinden bahsedildiğini, ancak tamamen kötü niyetli olarak senedin boş olarak vekiledeni şirket yetkilisinden alındığını ve üzerinin tamamen davalı yanca ve hatta bedeli nakden ahzolunmuş şeklinde doldurulmuş ise de, taraflar arasında işbu sözleşme dışında başkaca hiçbir ticari veya hukuki ilişki yok iken davalı yanın vekiledenine 400.000 TL gibi bir bedeli nakden vermiş olabileceği iddiasının tamamen asılsız olduğunu, dava konusu kıymetli evrakın, franchise sözleşmesinin tarafı franchise alan vekiledeni şirket ve yetkilisi …, lehdarının da franchise veren şirket olduğu gerçeği de gözönüne alındığında davalının tamamen kötüniyetli olduğunu, haksız kazanç elde etmek için sözleşmenin feshine rağmen konusuz kalan senedi iade yükümlülüğünden kaçındığını beyanla; vekiledenlerinin davalı yana bahse konu teminat senedi ile ilgili olarak borcu olmadığının tespitine, davaya konu senedin davalı ve veya 3. Kişiler tarafından takibe konulmaması, alacağın 3. Kişi veya kurumlara temlik edilmemesi için tedbir kararı verilmesine, davalı aleyhine asıl alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; vekiledeni şirket ile davacı şirket arasında, 14.04.2013 başlangıç tarihli, 3 yıl 3 ay süreli Franchise Sözleşmesi bağıtlandığını, yine davacı şirketin Franchise Sözleşmesi gereği vekiledeni şirkete karşı maddi-manevi taahhütlerinin teminatı olmak üzere 400.000,00TL bedelli bir senet verdiğini, sözleşme gereği olarak verilen ilk 400.000,00TL bedelli senedin ” vekiledeni şirket tarafından kenarı yırtılmak suretiyle geçersiz hale getirildiği” bu nedenle işbu davaya konu, yine 400.000,00TL meblağlı “ön yüzüne davacı şirketin yetkililerinin imzası alınıp diğer unsurları boş bırakılan senedin” alındığı iddia edilmiş ise de, bu iddianın doğru olmadığını, dava konusu senedin , muhtemel zararına karşılık olmak üzere teminat olarak alındığını, davacı şirketin verdiğini iddia ettiği ilk senet taraflar arasındaki Franchise Sözleşmesine uygun olmadığı için değiştirildiğini, iddia edildiği gibi kenarı yırtılarak geçersiz hale getirilmediğini, davacı tarafın,”Fesih Protokolü” olarak dosyaya sunduğu ilk Protokole uymayıp, en geç 17.05.2016 tarihine kadar ödemeyi taahhüt ettiği kira vb.,alkol alımı,ürün bedeli borçlarının ödemesinin ancak 19.07.2016 tarihinde bitirdiğini, bu ödemelere ilişkin olarak verilen tüm çeklerin de davacı tarafa, 19.07.2016 ödeme tarihinde iade edildiğini, vekiledeni şirketin davacı tarafın fesihten dolayı zarar görmemesini teminen “sanki sözleşme fesih edilmemiş gibi” davacı tarafın işyerini devir edebilmesine muvafakat ettiğini, vekiledeni şirketin, sözleşmeyi, süresinin sona ermesi nedeniyle, tamamen sözleşmeye uygun olarak, üç ay önceden bildirim yapıp davacı şirkete yeterli süre vermek suretiyle feshetmesinden sonra; davacı tarafın işyerini devir ettiği … A.Ş. adlı firmadan 15-25 Mayıs 2016 tarihleri arasında fatura karşılığı devir bedeli olarak, zarar bir yana, kar edecek şekilde yüklü bir miktarı tahsil ettiğini, bu devir bedelinin yasa gereği davacı şirket ile devir ettiği şirket defter kayıtlarında da bulunması gerektiğini, davacılar ile vekiledeni şirket arasında düzenlenen, dava konusu “Fesih Protokolü 2” başlıklı sözleşme ile, davacı tarafın vekiledeni şirket ile anlaşarak işyerini devretmesinin karşılığı(devir bedeli) olmak üzere KDV hariç 350.000,00 TL’yi en geç 23.05.2016 tarihine kadar vekiledeni şirkete ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, davacı taraf devir bedelini peşin olarak davalıdan tahsil etmesine rağmen, bu ödemenin henüz yapılmadığını, davacı tarafın, “Fesih Protokolü” olarak dosyaya sunduğu ilk Protokole de uymadığını, en geç 17.05.2016 tarihine kadar ödemeyi taahhüt ettiği kira vb.,alkol alımı,ürün bedeli borçlarını 19.07.2016 tarihinde ödeyip bitirdiğini, 350.000,00-TL ödenmesine ilişkin protokol hakkında İstanbul 6. ATM’ nin 2016/696 E. sayılı dosyasında Menfi Tespit davası açıldığını, davacı yanın da kabul ettiği üzere, Franchise Sözleşmesinden kaynaklanan taahhütlerinin teminatı olarak verilen 400.000,00 TL meblağlı senedin vekiledeni şirket açısından teminat niteliğinin halen devam ettiğini, davacı tarafın işbu menfi tespit davasını açmakta kötüniyetli olduğunu beyanla davanın reddine, davacı tarafın %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep etmişlerdir.
BİRLEŞEN İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
2016/696 -2017/699 E.K. SAYILI DAVA DOSYASINDA
DAVA:
Davacı … vekili dava dilekçesinde özetle; Asıl davada taraflar arasındaki ticari ilişki geçmişi aynen yinelenmek suretiyle bu kez taraflar arasında bağıtlanan tarihsiz ” Fesih Protokolü 2 ” uyarınca protokolün 2-A maddesinde düzenlenen “… Ltd. Şti, iş bu protokolde belirtilen iş yerini … A.Ş. ‘ ne devir edilmesi karşılığında … Ltd. Şti. ne toplam KDV hariç 350.000-TL satış bedeli olarak 23/05/2016 tarihine kadar ödeyecektir. ” hükmüne rağmen protokolde yer alan bu hükmün neyin bedeli yada neyin alacağı olduğuna ilişkin ne önceden kurulup davalı yanca feshedilen sözleşme kapsamında kurulan ticari ilişkiden, ne de başkaca bir ticari ilişkiden doğduğu izah edilememekle protokolde yer alan bu madde uyarınca herhangibir borçlanmanın söz konusu olmamasına göre davalının kötü niyetli, tamamen haksız kazanç elde etmek için sözlü ve elektronik posta ortamında talep ettiği bu paranın yine ve haksız ve kötü niyetle talep edildiğini beyanla, davacı vekiledeni şirketin ilgili protokoldeki hüküm nedeniyle borçlu olmadıklarının tespitine, protokol hakkında hükümsüz olduğunun tespitine ve dava değerinin %20’ sinden aşağı olmamak üzere davalının kötüniyet tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep etmişlerdir.
CEVAP:
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davacı yanın iş bu davada ” Hükümsüz” olduğuna karar verilmesini istediği ” Fesih Protokolü 2 ” başlıklı sözleşme ile davacının, vekiledenin şirketin işyerinin devrine muafakat etmesinin karşılığı olarak KDV hariç 350.000-TL ‘ yi en geç 23/05/2016 tarihine kadar ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, davacı yanın yüklü bir miktar ile, haricen öğrendiklerine göre 2.500.000-TL devir bedelinin peşin olarak tahsil etmelerine rağmen, vekiledenine herhangibir ödemeye yapmadıklarını, davacının haksız ve hukuksal dayanaktan yoksun olan menfi tespit talebinin reddine karar verilmesini ve davacının dava değerinin %20’ sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmişlerdir.
BİRLEŞEN BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
2016/932 -2017/208 E.K. SAYILI DAVA DOSYASINDA
DAVA:
Davacı … vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında bağıtlanan ” Fesih Protokolü 2 ” başlıklı sözleşmenin 2-A maddesi uyarınca davalıların ödemekle yükümlü oldukları 350.000-TL + KDV olmak üzere 413.000-TL işyeri devrinden doğan satış bedeli alacağı ve geçmiş gün faizi olmak üzere toplam 419.986,58-TL alacağın tahsili için … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile girişilen takibe davalı borçluların itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla takibe vaki haksız ve dayanaksız itirazın iptaline, davalıların alacağın %20′ sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkumiyetlerine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP:
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; taraflar arasında bağıtlanan ” Fesih Protokolü 2″ uyarınca, vekiledeni şirket tarafından işletilmekte olan iş yerinin davacının iddia ettiğinin çok altında bir rakam olan KDV dahil 1.239.000,00-TL bedelle usulüne uygun bir şekilde fatura kesilmek sureti ile tüm mutfak ve restaurant ekipmanları demirbaşları ile beraber … A.Ş. ‘ye devredildiğini, … Turizm ile yapılacak satış işleminin gerçekleşmesi ve vadesi gelmemiş çeklerin de iade edilmesi tehdidi ile karşı karşıya kalan vekiledeninin protokolü imzalamak zorunda kaldığını, protokolün haksız kazanç sağlamaya yönelik değiştirilmiş şeklinin geçersizliği ve vekiledeni şirketin davacı yana işbu protokole göre 350.000-TL borcu olmadığının tespiti istemi ile … aleyhine İstanbul 6. ATM nin 2016/696 esas numarası alan menfi tespit davası açıldığını, halen görülmekte olan bir dava olduğundan işbu davaya usul yönünden itiraz ettiklerini beyanla, öncelikle derdestlik itirazlarının kabul edilerek davanın usulden reddine ve davacı yanın alacaklı olmadığının tespit edilerek davanın esastan reddine, davacının, dava değerinin % 20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep etmişlerdir.
GEREKÇE
Asıl ve birleşen davalar yanlar arasında bağıtlanan 14/04/2013 tarihli françhise sözleşmesi ile Fesih Protokolü ve Fesih Protokolü 2 başlıklı sözleşmelere dayalı olarak alacak – borçlu olmadığının tespiti – Fesih Protokolü 2 ‘ nin hükümsüzlüğünün tespiti taleplerine ilişkindir.
Taraflar arasında bağıtlanan 14/04/2013 başlangıç tarihli … FRANCHISING sözleşmesinin konusu Franchısıng alan …’nin, mali bir bedel karşılığında Franchısıng veren …’ nın … markasını iş görme ve teknik yöntemlerini iş bu anlaşma şart, süre ve kapsamı içinde satın almasıdır. Sözleşme kapsamında ve ilgili tabela ile işletilmek üzere davacı yanca … Mh. … Cd. … Blok No: …/İstanbul adresinde mukim işyeri kiralanmıştır. Sözleşme 3 yıl 3 ay süreli olarak bağıtlanmış olup, davalı yanın … Noterliğinin 08/04/2016 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile sürenin bitimine 3 ay kala sözleşmenin sürenin sona ermesinden itibaren yenilenmeyeceğini, sözleşme hükümlerine göre bu hususun 3 ay önce yazılı olarak bildirilmesi kapsamında … Ltd. Şti.’ne ihtarname gönderdikleri anlaşılmaktadır. Sözleşme süresi sonunda sona ermiştir.
Sözleşmenin teminat başlıklı 10. maddesinde “… Franchise alan restoranın resmi (vergi dairesi) açılış tarihinden 3 (üç) ay öncesinde ve her halükarda en geç … sözleşmeden doğabilecek her türlü edim ve borçlarının teminatını oluşturmak üzere en az 30,000 Euro senet düzenlenecek (Senet … Ltd. Şti. adına olacak … bey kefil olacaktır.) Franchise verene teslim edecektir. Ayrıca buna ilaveten türünü ve tutarını Franchise verenin belirleceyeceği Franchise alanın restorantta satış yapmak için alacağı ürünlerin franchise veren tarafından belirlenecek 1 aylık ortalama stok bedeli tutarında teminat franchise alan tarafından verilecektir. Söz konusu teminat banka teminat mektubu, taşınmaz ipoteği veya franchise verenin belirleyeceği sair teminat olabilir.” hükmü düzenlenmiştir.
Sözleşmenin bu maddesi uyarınca davacı … tarafından davalı …’ ya 31/12/2016 vade tarihli 400.000-TL bedelli teminat senedi verildiği, bu hususta taraflar arasında herhangibir ihtilaf bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Yine taraflar arasında sözleşmenin feshinden sonra “Fesih Protokolü ” başlıklı protokol bağıtlanmış olup, bu protokol ile 17/05/2016 tarihinden geçerli olmak üzere karşılıklı anlaşılarak belirlenen ödeme şartları karşılığında … restorananın … A.Ş.’ ne devredilmesi karşılığında sözleşmenin feshedildiği kararlaştırılmış ve protokolde;
“Kira, ortak gider ve kira sözleşmesinden kaynaklanan diğer borçlar adı altında 308.758.28-TL,
Alkol alımından kaynaklanan yine sahibi davalı yanın da sahibi ve yetkilisi olan … olan … Ltd. Şti. ye ödenecek ürün bedeli adı altında 36.939,68-TL,
… Ltd. Şti.ne ürün bedeli olarak verilen çeklerin bedeli için 450.000-TL,
… Ltd. Şti.’nin, … Ltd. Şti.’ e verdiği çeklerden fazla olan tutar (ürün ödemesini fazla yaptığı için kalan tutar) 138.224,99-TL,
olmak üzere 17/05/2016 tarihi saat 17:00′ ye kadar toplamda 657.473-TL (Altı yüz elli yedi bin dört yüz yetmiş üç) ödeme yapması gerektiği hususunda anlaşmaya varılmış, davacı tarafça ödemeler 19/07/2016 tarihine kadar yapılmıştır. Taraflar arasında bu hususda da ihtilaf yoktur.
Taraflar arasında ” Fesih Protokolü 2″ başlıklı bir protokol daha bağıtlanmış, bu protokolde de tarafların 17/05/2016 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere karşılıklı anlaştığı ve … Restoranın … A.Ş.’ ne devredilmesi karşılığı sözleşmenin feshedildiği ve yine protokolün 2-A maddesinde ” … iş bu protokolde belirtilen adresteki işyerini … A.Ş.’ ne devir edilmesi karşılığında … Ltd. Şti.’ ne toplam KDV hariç 350.000-TL satış bedeli olarak 23/05/2016 tarihine kadar ödeyecektir.” hükmü düzenlenmiştir.
Fesih protokollerinde ayrıca başka ödemeler yapılacağına da yer verilmiş ise de, asıl ve birleşen davalarda taraflar arasındaki ihtilafın konusu sair konularda yapılan – yapılmayan ödemeler değildir.
Davacı … Gıda, taraflar arasında bağıtlanan Franchıssıg sözleşmesi uyarınca teminat olarak verildiği her iki tarafında kabulünde olan 400.000-TL bedelli bono yönünden, taraflar arasında alacak borç ilişkisi kalmadığından ve bononun teminat fonksiyonuda kalmadığından dolayı, bono sebebiyle borçlu olmadıklarının ve teminat senedinin hükümsüz kaldığının tespitine karar verilmesini talep etmektedirler. Davalı … ise taraflar arasında “Fesih Protokolü 2” ile kararlaştırılan satış bedelinin ödenmediğini, dolayısıyla dava konusu edilen senedin teminat fonksiyonunun halen devam ettiğini savunarak davanın reddini talep etmektedirler.
Taraflar arasında, cari hesaba, kira ve ortak giderlere, 3. şahıslardan alınan ürün bedellerine, cari hesaplar ve sözü edilen bu giderler yönünden verilen çekler ve yine taraflar arasında yapılan protokoller uyarınca bedelsiz kalan çeklerin iade edildiğine dair herhangi bir çekişme yoktur. O halde taraflar arasındaki Franchıs ilişkisinde sözleşmenin 10. maddesine göre ürün stok bedeline karşılık borçların teminatını teşkil etmek üzere alınan ve asıl davanın konusunu teşkil eden 400.000-TL bedelli senet yönünden, senedin teminat fonksiyonu kalmadığı, zira taraflar arasında sözleşmeden kaynaklanan borç alacak ilişkisinin sona erdiği, sözleşmenin süre sonunda sonlandırıldığı, fesih protokolü 2 uyarınca işletmenin 3. Şahsa devrine muvafakat sebebiyle satış bedeli üzerinden kararlaştırılan 350.000-TL + KDV nin, 400.000-TL miktarlı bononun teminat fonksiyonu ile ilgili olmadığı anlaşılmakla davacının iş bu senetten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiştir. Davalının da savunmasında bildirdiği üzere, henüz fesih protokolü 2 kapsamında 350.000-TL satış bedelinin ödenmediği ve bononun teminat foknksiyonunu devam ettirdiği iddia edilse de, bu bedelin KDV’si ile tahsili için zaten … tarafından takibe girişildiği, birleşen … ATM dava dosyası konusunun 350.000-TL + KDV itibarıyla satış bedeli olarak ödenmesine karar verilen bedelin tahsili talebine ilişkin olduğu, yine birleşen İstanbul 6 ATM’nin dava dosyası konusununda işbu satış bedelinden dolayı borçlu olunmadığının tespitine ilişkin olduğu, dolayısıyla dava konusu edilen işbu satış bedeli için asıl dava konusu 400.000-TL bedelli senedin teminat fonksiyonunu sürdürdüğü söylenemeyeceği, fesih protokolü 2 de yer alan 350.000-TL + KDV miktarlı satış bedelinin, ana sözleşmede alt kiracılık düzenlenmediğinden, franchise alan … Gıda’nın , işyerini 3. şahsa (Somut olayda … A.Ş.’ne) devrine izin verme karşılığı olarak, …’nin 3. Şahıstan tahsil edeceği paranın bir miktarının yani 350.000-TL + KDV ‘ nin satış bedeli olarak franchıse veren …’ya ödenmesine ilişkin olup, fesih protokolü 2′ inin tarafların serbest iradesi ile ve piyasa koşullarında sık rastlandığı üzere bağıtlandığı, … Gıda’ nın savunmasında bildirdiği ” Kendisine ait olan restorantın mutfak ekipmanları ile beraber tüm demirbaşlarını … A.Ş. ‘ye satış suretiyle devrettikleri, haliyle iki taraf arasında resmi, fatura kesmek suretiyle usulüne de uygun olarak kurulan ticari ilişkide tamamen 3. Kişi olarak hangi sıfatla kendisine pay çıkarmaya çalışmış olduğu, dahası deyim yerinde ise haraç istercesine yapılan ticari ilişkiden pay isteminin dava konusu edildiği ” şeklindeki beyanlarına itibar edilemeyeceği, fesih protokolünde 350.000-TL +KDV’ nin hangi hususta ki anlaşma üzerine verileceği çok açık olup, franchıse verenin 3. Kişiye satış devir bedelinden, daha doğrusu piyasada hava parası olarak adlandırılan bedelden pay istemesi ticari hayatta çok rastlanır olduğu, taraflar arasında da bu husus ayrıca ve açıkça sözleşmeye bağlandığı anlaşılmaktadır. Bu durumda protokole dayalı olarak 350.000-TL + %18 KDV’si =413.000-TL satış bedeli alacağı için … İcra müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile girişilen takibe vaki itiraz haksız ve yasal dayanaktan yoksun olup, takipten evvel borçlu …’ nin temerrüde düşürüldüğü sabit olmadığından, 18/06/2016 tarihli ihtarnamenin tebliğine ilişkin belge sunulmadığından, temerrüt, takip tarihi kabul edilmekle itirazın davalı şirket yönünden asıl alacak üzerinden iptaline, ancak dayanak edilen ” Fesih Prokolü 2″ altında ayrıca ve açıkça … Gıda yetkilisi …’in imzası bulunmadığından davalı … yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, keza borçlu … Gıda’nın işbu alacak yönünden borçlu olmadıklarının tespitine dair açtıkları birleşen menfi tespit davasınında reddine karar vermek yasal ve yerinde görülmüştür. Mahkememizde dava konusu edilmeyen; yargılama sırasında tartışılan teminat mektubu yönünden ise, … ATM’nin … E . sayılı dosyasında dava açılmakla teminat mektubu asılları ilgili mahkemeye gönderilmiştir.
Bu itibarla;
HÜKÜM
ASIL DAVADA;
1-) 400.000-TL miktarlı bono ile ilgili olarak bononun maddi ve manevi taahhütlerin karşılığı olarak verildiği anlaşılmakla, fesih prtokolü ve fesih protokolü 2 içeriğine göre; DAVANIN KABULÜNE,
Davacıların 400.00-TL bedelli bonodan dolayı davalı … Ltd Şti’ne BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
2-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 27.324-TL karar ve ilam harcından, başlangıçta peşin alınan 6.831-TL harcın mahsubu ile bakiye 20.493-TL harcın davalıdan tahsili ile, hazineye gelir kaydına,
3-)Davacı tarafından yapılan 29,20-TL başvurma harcı, 6.831-TL peşin harç, 4,30-TL vekalet harcı, 102,25-TL davetiye-teskere gideri olmak üzere toplam 6.966,75-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
4-)Davacılar duruşmalarda kendilerini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 29.950-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
5-) Davacılar/davalı tarafından yatırılan gider /delil avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde davacılar/davalı/vekillerine iadesine,
BİRLEŞEN 6 ATM 2016/696 E SAYILI DAVA DOSYASINDA;
6-) Fesih protokolü 2 maddesi kapsamında DAVANIN REDDİNE,
7-Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 35,90-TL maktu red harcının peşin alınan 5.977,13-TL harçtan mahsubu ile bakiye 5.941,23-TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine ,
😎 Davacı yanca yapılan tüm yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
9-)Davalı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 26.950-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-) Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde davacıya/vekiline iadesine,
BİRLEŞEN BAKIRKÖY 4. ATM’nin 2016/932 E SAYILI DAVA DOSYASINDA;
11-) DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
Davalı … yönünden DAVANIN PASİF HUSUMET YOKLUĞU NEDENİYLE REDDİNE,
Davalı … Ltd Şti yönünden … icra Müd … E sayılı takip dosyasında itirazın KDV dahil 413.000-TL asıl alacak üzerinden İPTALİNE, takibin asıl alacağa ticari avans faizi işletilmek suretiyle DEVAMINA,
Fazla talebin REDDİNE,
12-)Alacağın %20 si oranında 82.600-TL icra inkar tazminatının davalı … Ltd şti’den tahsili ile davacı … Ltd şti’ne verilmesine,
13-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 28.212,03-TL karar ve ilam harcından, başlangıçta peşin alınan 5.072,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 23.139,63-TL harcın davalı … Ltd. Şti. den tahsili ile, hazineye gelir kaydına,
14-)Davacı tarafından yapılan 29,20-TL başvurma harcı, 5.072,40-TL peşin harç, 4,30-TL vekalet harcı, 60-TL davetiye-teskere gideri olmak üzere toplam 5.165,90-TL yargılama giderinin red ve kabul oranına göre 5.080-TL sinin davalı … Ltd. Şti. den tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
15-)Davalı … Gıda tarafından yapılan 11-TL yargılama giderinin davanın red ve kabul oranına göre davalı üzerinde bırakılmasına,
16-) Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 30.470-TL nispi vekalet ücretinin davalı … Ltd. Şti. den tahsili ile davacıya verilmesine,
17-)Davalı … duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.180 -TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
18-)Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde davacıya/vekiline iadesine,
Davacılar vekillerinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/12/2018

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …