Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/326 E. 2018/573 K. 25.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/392 Esas
KARAR NO : 2018/590
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 11/04/2016
KARAR TARİHİ: 29/06/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 07/05/2015 tarihinde davalı … şirketine … nolu trafik sigorta poliçesi ile sigortalı … plakalı araç sürücüsü olan … direksion hakimiyetini kaybetmesi sonucu meydana gelen tek taraflı trafik kazasında vefat ettiğini, müvekkil …’ın müteveffanın annesi olduğunu ve onun desteğinden mahrum kaldığını, …’ın vefatı ile onun desteğinden mahrum kalan müvekkilinin BK. md. 53 gereği (destekten yoksun kalma) zararlarının davalı … şirketince karşılanması gerektiğini, murisin ölüm yaşı ve davacı annenin bakiye hayat süresi ile müteveffanın gelirinden annesine ayıracağı paylar dikkate alınarak bilirkişi hesaplaması ile müvekkilinin gerçek zararının ortaya çıkacağını, bu nedenle fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik, davacı anne … için 5.000-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı … şirketinin sorumluluğu, kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan azami poliçe teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere temerrüt tarihinden itibaren, ticari avans faizi ile birlikte tahsiline, dava masrafları ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiğini, davacı anne … tarafından, oğlu müteveffa …’ın desteğinden yoksun kalması sebebiyle tazminat talebine ilişkin olarak, dava öncesinde müvekkil şirkete yazılı olarak başvuru yapılmamış olduğundan, dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiğini, destekten yoksun kalma tazminatı, mirastan ayrı ve bağımsız bir hak oldugundan; destek iddialarının kanıtlanması gerektiğini, davaya konu kazanın oluşumundaki kusur oranlarının tespitin adli tıp vasıtasıyla yapılması gerektiğini, yapılacak yargılamada, müvekkil şirket aleyhine hüküm kurulması halinde, zarar görenin kusuru oranında tazminattan indirim yapılması gerektiğini, zarar görenin tam kusurlu olması halinde ise davacının tazminat talep hakkı bulunmadığını, davaya konu destekten yoksun kalma tazminatının uzman bilirkişilerce hesaplanması gerektiğini, diger yandan kusur durumu ve maluliyet belirlendiginde dosyanın hesaplama amacıyla, aktüeryal rapor hazırlanabilmesi için aktüer siciline kayıtlı uzman bilirkişi tarafından hesaplama yapılması gerektiğini, sgk tarafından davacıya ödenmiş veya ödenen rücuya tabi tazminat miktarı tespit edilerek müvekkil kurum tarafından ödenecek tazminattan mahsup edilmesi gerektiğini, müvekkil şirketin sorumluluğu poliçedeki teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, davacı tarafın temerrüt tarihinden itibaren ticari avans faizi talebi haksız olup, ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebilineceğini, davacı vekilinin, dava dilekçesi ile avans faizi talep etmesi de yasal mevzuata ve Yargıtay içtihatlarına aykırı olup davacının bu yöndeki taleplerinin de reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davacının iddialarını kabul etmemekle birlikte, hükmedilmesi gereken faiz yasal faiz olduğunu, tüm bu nedenlerle haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; Trafik kazasından kaynaklanan tazminat davasıdır.
Dava TBK 53/3 maddesi ile 2918 sayılı KTK ve poliçe genel şartlarına dayalı olarak açılmıştır.
Kazaya karışan 67 TK 808 plakalı araç trafik tescil kayıtları getirtilip incelenmiştir.
Davalı … nezdindeki … nolu ZMMS Sigorta Poliçesi getirtilip incelenmiş, kaza tarihinde poliçe teminatı bulunduğu ve bedeni zararlarda azami 290.000-TL ile sınırlı sorumlu olduğu anlaşılmaktadır.
Toplanan delillere göre mahkememizden talep edilen destek zararının dolayısıyla talep edebilebilecek tazminat miktarının tespiti yönünden dosya aktüer bilirkişiye verilip rapor alınmış, 05/06/2017 tarihli raporda; Davacı …’ın nihai ve gerçek maddi zararının 61.562,02-TL olduğunu, temerrüt başlangıç tarihinin 11/04/2016 dava tarihi olduğunu, işleyecek faiz nev’inin yasal faiz olduğunu tespit ve rapor edilmiştir.
Davacı vekili 14/06/2017 tarihli ıslah dilekçesi ile; dava değerini 61.562,02-TL olarak arttırmıştır.
Davalı …Ş. Vekilinin itirazları doğrultusunda bilirkişiden ek rapor alınmış, bilirkişi 22/03/2018 tarihli ek raporda; davalı … şirketine ZMSS poliçesi ile sigortalanmış olan 67 TK 808 plakalı aracın müteveffa sürücüsü ve davacının desteği olayın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olduğundan, Yargıtay 17. HD E.2016/14573 K. 2017/6035 T. 29/05/2017 kararı dikkate alındığında davacının maddi zararının teminat kapsamı dışında kaldığını tespit ve rapor etmiştir.
Toplanan tüm delillere, iddia ve savunmaya, aktüer bilirkişiden alınan kök ve ek hesap raporuna göre; davanın destekten yoksun kalma tazminatı talebinden ibaret olduğu, davalı … şirketine ZMSS poliçesi ile sigortalanmış olan 67 TK 808 plakalı aracın müteveffa sürücüsü ve davacının desteği olayın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olduğundan, Yargıtay 17. HD E.2016/14573 K. 2017/6035 T. 29/05/2017 kararı dikkate alındığında davacının maddi zararının teminat kapsamı dışında kaldığını tespit ve rapor edildiği anlaşıldığından; davacının davasının reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının reddine,
2-Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 35,90-TL harcın, peşin alınan 29,20-TL peşin harç ve 194,00 ıslah harcından mahsubu ile arda kalan 187,00-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 7.121,82 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Tarafların gider avansından artan bakiyelerinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzünde; tarafların gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/06/2018

Katip Hakim