Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/209 E. 2018/856 K. 10.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/209 Esas
KARAR NO : 2018/856 Karar
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ: 30/07/2012
KARAR TARİHİ: 10/10/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize verdiği 30.07.2012 tarihli dava dilekçesinde özetle; “Davacı şirketin bobin kağıt alım satımı işiyle iştigal ettiğini, davalıdan kağıt kesiminde kullanılmak üzere yatay ve dik dilimleme makinesi aldığını, satışta sözleşme imzalandığını ve makinenin beş yıl, mekanik elektronik aksamının da bir yıl garantili olduğunu, müvekkilinin makinenin bedelini leasing yoluyla finanse etmesi nedeniyle davalı tarafından imal edilen 1 adet 2.000 mm. yatay ve dik dilimleme makinesini …A.Ş. ile imzaladığı… Noterliği’nin 23/02/2011 tarih ve… yevmiye sayılı finansal kiralama sözleşmesiyle kiraladığını, makinenin 03/10/2011 tarihinde müvekkiline teslim edildiğini, makine çalıştırıldıktan sonra bir takım arıza ve ayıplar ortaya çıktığını, derhal davalının haberdar edildiğini, makinede 17 çeşit ayıp bulunduğunu, ihbar üzerine davalının makinedeki arıza ve ayıpları kabul ve gidereceğini taahhüt ettiğini ancak gereğini yapmadığını, bunun üzerine davalıya ihtarname tebliğ ettiklerini ve Büyükçekmece … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin… d.iş sayılı dosyasında tespit yaptırdıklarını, davalı tarafın ihtarname tebliği üzerine makinedeki çözücü ve sarıcı kolları Şubat ayında söküp götürdüğünü ancak ayıp ve arızları gidermeyip müvekkilini oyaladığını, makineyi müvekkilinin hiçbir şekilde kullanmadığını ve depoya kaldırmak zorunda kaldığını ileri sürerek sözleşmenin feshine, makinenin davalıya iadesine, ödenen 129.800,00 TL’nin 24/02/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; makinenin 24/02/2011 tarihinde davalı tarafa teslim edildiğini, bu hususun 24/02/2011 tarih ve… numaralı sevk irsaliyesi ile sabit olduğunu, şirket ortağı ve yetkisi …’ın makineyi bizzat teslim aldığını, bu nedenle dava dilekçesinde 03/10/2011 olarak belirtilen teslim tarihinin gerçeği yansıtma- madığını, davaya konu dilimleme makinesinin aylarca davacı tarafından kullanıldığını, tesliminde çalıştırılıp kontrol edildiğini, aradan uzun zaman geçtikten sonra davacının makine üzerinde bir takım değişiklikler talep ettiğini, makinenin kullanım amacına ve projesine aykırı talepte bulunulduğundan ücret mukabili yapılabileceğinin davacı tarafa bildirildiğini ancak davacı tarafın noterden ihtarname gönderdiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında akdedilen 03/03/2011 tarihli sözleşmeye göre yatay ve dik dilimleme makinesi satılması, davacı tarafça davalıya 110.000,00 TL + KDV ödenmesi, teslimatın 10/06/2011 tarihinde yapılması ve makinenin 5 yıl mekanik, 1 yıl elektronik aksam garantili olması konularında anlaştıkları görülmüştür.
Davacı taraf ile… arasında imzalanan … Noterliği’nin 23/02/2011 tarih ve… yevmiye sayılı finansal kiralama sözleşmesinde; dava konusu makinenin kiralamaya esas maliyetinin 129.800,00 TL olduğu, kira döneminin mal bedelinin transfer tarihinde başlayacağı, kira ödemesi süresinin 4 yıl olduğu belirtilmiştir.
… tarafından mahkememize gönderilen tarihsiz yazıda görülmekte olan davada muhtemel alacağın davacıya ödenmesine muvafakat verildiği belirtilmiştir.
Davacı tarafça davalı tarafa gönderilen … Noterliği’nin 15/11/2011 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesinde; makinedeki 17 çeşit ayıptan bahsedilerek 20 gün içinde ayıp ve arızaların giderilmesi, aksi takdirde Borçlar Kanunu’nun 202’nci maddesi uyarınca dava açılacağının belirtildiği, ihtarnamenin davalıya 18.11.2011 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür.
Büyükçekmece …Sulh Hukuk Mahkemesi’nin… değişik iş sayılı dosyasında yapılan tespit sonucu alınan rapor incelendiğinde; makinenin atıl durumda olduğu, üzerinde bulunması gereken çözgü kollarının, sargı millerinin, millere hareket veren dişlilerin güvenlik kapaklarının olmadığı, bu eksikler nedeniyle makinenin çalışmasının mümkün olmadığı, dolayısıyla çalışırken ne gibi hatalar yaptığının tespit edilmediği belirtilmiş, davalı vekilinin 26/06/2012 havale tarihli dilekçesiyle tespit raporuna itiraz ettiği görülmüştür.
Davalı tarafça davacı tarafa gönderilen … Noterliği’nin 24/11/2011 tarih ve … yevmiye sayılı karşı ihtarnamesinde; davalı tarafın, makinenin davacı iş yerinde kurulup çalıştırıldığı ve teslimin gerçekleştirildiği, aradan uzun bir zaman geçtikten sonra davacı şirket yetkililerinin makine üzerinde ilk projeden farklı bir takım değişiklikler talep ettiği, makinedeki arızaların davacı şirket sistemlerinin makineye aykırı bir şekilde çalıştırılmasından kaynaklandığı, projede olmamasına ve müvekkilinden kaynaklanmamasına rağmen arızaların giderilmesi ve istenen değişiklerin yapılması için davacı şirket yetkilileriyle görüşüldüğü, 1-1,5 ay gibi bir sürede yapılması konusuna mutabık kalındığını ancak hukuka, ticari örf adete aykırı şekilde müvekkili şirkete ihtarname gönderildiğini, ayıp ihbarının süresinde olmadığını ve şikayetlerin haksız ve mesnetsiz olduğu belirtilmiştir.
Makine mühendisi bilirkişi tarafından hazırlanan 22/10/2013 havale tarihli rapor ile 14/02/2014 havale tarihli ek rapor alınmıştır.
Mahkememizce tüm deliller toplandıktan asıl ve ek raporlar alındıktan sonra; “Davanın kısmen kabulüne, Davacının sözleşmenin feshi talebinin kabulü ile taraflar arasında akdedilen 03.03.2011 tarihli sözleşmenin feshine, Davacının bedel iadesi talebinin kısmen kabulü ile makinenin hurdası davacı taraf yedinde olup değeri haiz bulunduğu için hurda değerinin makine bedelinden tenzili ile kalan 109.650,00 TL’nin, temerrüt tarihi olan 08.12.2011’den itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine” karar verilmiştir.
Bu karar taraflarca süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
Yargıtay … Hukuk Dairesinin … E, … K sayılı 15.04.2015 tarihli ilamı ile bozulmuştur.
Bozma ilamında özetle ; “6098 sayılı TBK’nın 475. maddesi hükmünde iş sahibinin, eser kullanamayacak veya hakkaniyet gereği kabule zorlanamayacak ölçüde ayıplı ya da sözleşme hükümlerine aynı ölçüde aykırı olursa sözleşmeden dönme, ayıp eserin reddini gerektirecek nitelikte değilse iş bedelinden indirim veya ücretsiz onarımını isteme hakkına sahip olduğu düzenlenmiştir. Ancak bunun için iş sahibi, eserin ayıplı olduğunu kanıtlamak zorundadır. Somut olayda; alınan tespit raporunda makinenin eksik parçaları olduğundan atıl durumda depoda durduğu belirtilmiş, yargılama sırasında alınan raporda ise elektrik bağlantısının olmadığı bir kısım parçaları sökük ve dağınık vaziyette olduğu tespit edilmiş, çalışır durumda olup olmadığının, iş görür durumda olup olmadığının anlaşılma imkanı bulunmadığı belirtilmiştir. Davalı yüklenici tarafça ayıplı imalat yapıldığı kabul edilmemektedir. Ayıpların niteliği ve davacı iş sahibinin seçimlik haklarından hangisinin kullanıldığının tespiti bakımından masrafları davacı tarafa ait olmak üzere makinenin montajının yaptırılıp teknik bilirkişiden alınacak ek raporla montaj yaptırılan bu makinedeki ayıbın niteliği ve davacı iş sahibinin az yukarıda sayılan seçimlik haklardan hangisini kullanabileceği belirlenmeden hüküm kurulması doğru olmamış , kararın bozulması gerekmiştir.” gerekçesi ile mahkememiz hükmünü bozmuştur.
Mahkememizce bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiştir.
Bozma ilamından sonra yanların tüm delilleri daha önce toplandığından dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak temerrüt tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 26.02.2017 tarihli 3 sayfadan ibaret raporunda özetle; “Dosya konusu Yatay Kağıt Kesme Makinesinin, Antrepoda bulunduğu haliyle de-montaj durumundaki makineye, Değişik Eklemeler yapılarak çalışır duruma getirildiği, Makinenin üzerinde sökülen ve kullanılmayan parçaların olduğu, ancak görülemedi, Bobin boşaltma Ünitesi, Elektrik Kumanda Panosu, gergi milleri ve silindirleri gibi, değişik parçaların değiştirildiği veya revizyona tabi tutulduğu, Mevcut Haliyle çalışır duruma getirilmesi için değiştirilen ve yeniden yapılan parçaların toplam tutarının 33.350,00 TL olarak Hesaplandığı” kanaati ile raporunu sunmuştur.
Tarafların rapora beyan ve itiraz dilekçeleri dikkate alınarak bilirkişi kurulundan ek rapor daüznlemeleri için dosya kendilerine tevdi edilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 21.05.2018 tarihli 2 sayfadan ibaret ek raporunda özetle; “Davacının İkitellideki İşyerinde çalışır durumda görülen ve tarafımdan incelenen kağıt dilimleme makinesi Antrepoda bulunduğu haliyle de-montaj durumundaki makineye, Değişik Eklemeler yapılarak çalışır duruma getirildiği, Makinenin üzerinde sökülen ve kullanılmayan parçaların olduğu, ancak görülemediği, Bobin boşaltma Ünitesi, Elektrik Kumanda Panosu, gergi milleri ve silindirleri gibi değişik parçaların değiştirildiği veya revizyona tabi tutulduğu, Mevcut Haliyle çalışır duruma getirilmesi için değiştirilen ve yeniden yapılan parçaların toplam tutarının 33.350,00 TL olduğu.” kanaati ile ek raporlarını sunmuşlardır.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen tespit dosyası, davacı şirketin ticari defter ve belgeleri ile makine üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor, ek rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Davacı, finansal kiralama sözleşmesi uyarınca kiracısı olduğu ve davalıdan satın alınan makinenin ayıplı çıktığını iddia ederek sözleşmenin feshine ve bedel iadesine hükmedilmesini talep etmiş olup anılan talepleri ileri sürme hakkı öncelikle finansal kiralama şirketine ait ise de; …tarafından mahkememize gönderilen tarihsiz yazıda, görülmekte olan davada muhtemel alacağın davacıya ödenmesine muvafakat verildiği belirtildiğinden davacının aktif husumet ehliyetinin mevcut olduğu kabul edilmiştir.
6103 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 2’nci maddesinin a fıkrası; “Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği tarihten önce meydana gelen olayların hukukî sonuçlarına, bu olaylar hangi kanun yürürlükte iken gerçekleşmişlerse o kanun hükümleri uygulanır” hükmünü havidir. Yine 6101 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 1’inci maddesinde; Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girdiği tarihten önceki fiil ve işlemlere, bunların hukuken bağlayıcı olup olmadıklarına ve sonuçlarına, bu fiil ve işlemler hangi kanun yürürlükte iken gerçekleşmişse kural olarak o kanun hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
Taraflar arasındaki alım-satım akdi 03.03.2011 tarihinde imzalandığı ve sonrasındaki gelişmeler 2011 yılında vuku bulduğu için uyuşmazlığa, 818 sayılı Borçlar Kanunu ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümleri uygulanmıştır. Dolayısıyla davanın, 6762 SK’nin ticari satışlarda ayıp hükümlerini düzenleyen 25/3’üncü maddesi çerçevesinde değerlendirilip çözümlenmesi gerekir. Öncelikle belirtmek gerekir ki anılan maddenin 4’üncü bendinde Borçlar Kanunu’nun 207’nci maddesindeki müruruzaman müddetinin tüccarlar arasındaki ticari satışlarda altı ay olduğu belirtilmiş ise de; davalı taraf zamanaşımı defi ileri sürmediği için bu husus üzerinde durulmamıştır. Anılan maddenin 3’üncü bendine göre emtianın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde keyfiyeti satıcıya bildirmeye mecburdur. Açıkça belli değilse alıcı emtiayı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde muayene etmeye veya ettirmeye ve bu muayene neticesinde emtianın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa haklarını muhafaza için keyfiyeti bu müddet içinde satıcıya bildirmeye mecburdur. Diğer hallerde Borçlar Kanunu’nun 198’inci maddesinin 2’nci ve 3’üncü fıkraları tatbik olunur.
Davacı taraf makinenin 03.10.2011 tarihinde teslim edildiğini ileri sürmüş, davalı taraf ise 24.02.2011 tarih ve …numaralı, davacı taraf yetkilisince imzalanmış sevk irsaliyesine istinaden teslimin 24.02.2011 tarihinde gerçekleştiğini savunmuştur. Taraflar arasındaki sözleşme 03.03.2011 tarihinde akdedilmiş olduğu anlaşılmaktadır.
6098 sayılı TBK’nın 475. maddesi hükmünde iş sahibinin, eser kullanamayacak veya hakkaniyet gereği kabule zorlanamayacak ölçüde ayıplı ya da sözleşme hükümlerine aynı ölçüde aykırı olursa sözleşmeden dönme, ayıp eserin reddini gerektirecek nitelikte değilse iş bedelinden indirim veya ücretsiz onarımını isteme hakkına sahip olduğu düzenlenmiştir. Ancak bunun için iş sahibi, eserin ayıplı olduğunu kanıtlamak zorundadır. Somut olayda; alınan tespit raporunda makinenin eksik parçaları olduğundan atıl durumda depoda durduğu belirtilmiş, yargılama sırasında alınan raporda ise elektrik bağlantısının olmadığı bir kısım parçaları sökük ve dağınık vaziyette olduğu tespit edilmiş, çalışır durumda olup olmadığının, iş görür durumda olup olmadığının anlaşılma imkanı bulunmadığı belirtilmiştir.
Davalı yüklenici tarafça ayıplı imalat yapıldığı kabul edilmemektedir.
Söz konosu makinanın … Organize Sanayi Bölgesi…Adresinde Makinenin kurulu ve çatışır durumda olduğu görüldü. Makine 14.02.2014 tarihli ilk Keşifle yapılan tespitlerde; Makine Gövde elektrik panosu boyasının açık yeşil, Hidrolik Ünitesi ile sarma milinin Kırmızı renkte boyandığı, gergi silindirleri kollarının boyasız olduğu tespit edilmişti,
Makinenin birçok parçasının değiştiği Özellikle Boşaltma Ünitesi ile Mekanizması ve kaldırma kollarının tamamen değiştirildiği, Elektrik panosunun tamamen değiştirildiği, Şase Ana Gövdenin taşıyıcı papuçlarının gelişletilip uzatıldığı Boşaltma Silindiri ve boşaltma mili kaldırma kollarının tamamen değiştirilerek güçlendirilmiş olarak yeniden yapıldığı Makinenin bölümlere ayrıldırıldığı keşfen belirlenmiştir.
Makine üzerinde muhtelif parçaların değiştirildiği veya revizyona tabii tutulduğu. Özellikle Boşaltıcı ünitesi ve taşıyıcısı ana şasenin Tamamen yeniden imal edildiği, Elektrik Panosunun Yeniden imal edildiği, hidrolik borularının yenilendiği, Bazı Gergi silindirlerinin yenilendiği, Makinenin üst merdane, gergi kolları ve pistonlarının aynen kullanıldığı belirlenmiştir.
Bu durumda dosya konusu Yatay Kağıt Kesme Makinesinin, Davacının İkitellideki İşyerinde çalışır durumda görülen ve tarafımdan incelenen kağıt dilimleme makinesi Antrepoda bulunduğu haliyle de-montaj durumundaki makineye, Değişik Eklemeler yapılarak çalışır duruma getirildiği Makinenin üzerinde sökülen ve kullanılmayan parçaların olduğu, ancak görülemediği, Bobin boşaltma Ünitesi, Elektrik Kumanda Panosu, gergi milleri ve silindirleri gibi değişik parçaların değiştirildiği veya revizyona tabi tutulduğu anlaşılmaktadır. Mevcut Haliyle çalışır duruma getirilmesi için değiştirilen ve yeniden yapılan parçaların toplam tutarının 33.350,00-TL olduğu bilirkişi raporu ile belirlenmiştir.
Ayıpların niteliği ve davacı iş sahibinin seçimlik haklarından hangisinin kullanıldığının tespiti bakımından makinenin montajının yaptırılıp teknik bilirkişiden alınacak ek raporla montaj yaptırılan bu makinedeki ayıbın niteliği ve davacı iş sahibinin bedel istemine ilişkin talebi dikkate alınarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
Davanın kısmen kabulü ile davacının sözleşmenin feshine ilişkin isteminin reddine, makinanı yeniden çalışır duruma getirlmesi için davacı tarafından yapılan 33.350,00-Tl nin temerrüt tarihi olan 08.12.2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazla istemin reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Kısmen Kabulü ile davacının sözleşmenin feshine ilişkin isteminin reddine, makinanı yeniden çalışır duruma getirlmesi için davacı tarafından yapılan 33.350,00-TL nin temerrüt tarihi olan 08.12.2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazla istemin Reddine,
2- Karar ve ilam harcı 2.278,14-TL den peşin alınan 1.927,55-TL nin düşümü ile kalan 350,59-TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına, (İstanbul kapatılan … Asliye Ticaret Mahkemesinin 09/05/2014 tarih … Esas … Karar 2014/44 nolu harç tahsil müzekkeresinin işlem yapılmaksızın iadesine, veya bu harçtan mahsubuna,
3-Davacı tarafından yatırılan 1.952,00-TL peşin ve başvuru harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4- Davacı tarafından yapılan 1.738,55-TL yargılama giderinin kabul edilen miktar oranlanarak takdiren 434,64 -TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
5- Davalı tarafından yapılan 30,00-TL yargılama giderinden red edilen miktar oranlanarak takdiren 7,5-TL nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6- Davacı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 4.002,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Davalı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, red edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 10.466,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Tarafların gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren on beş gün içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile Yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …