Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/170 E. 2019/121 K. 15.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/170 Esas
KARAR NO : 2019/121
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/02/2016
KARAR TARİHİ : 15/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde ; Müvekkil firmanın davalı firmadan alacaklı olduğunu, müvekkili ile davalı firma arasında tedarikçi sözleşmesinin söz konusu olduğunu, davalı www…com internet sitesi üzerinden birtakım malların satışını yaparken davacı müvekkil ise davalıca satış yapılan bu ürünlerden bazılarının tedarikinin sağlandığını, müvekkili yaklaşık 1 asırlık bir firma olarak kırtasiye ürünlerinin üretimi, pazarlama ve satış işleri ile iştigal etmekte ve elliden fazla ülkeye ihracat yaparak ülke ekonomisine de sektörü açısından önemli katkıların sağladığını, karşı yanın takipteki borca itirazının iptali gerektiğini, davalı ile müvekkili arasındaki sözleşme mucibi hesapları cari hesap ile tutulduğu ve davalı sözleşme mucibi yapması gereken ödemeleri sürekli geciktirmesi sözleşmenin 03/01/2022 made hükmüne rağmen ödemelerinde aksamaları sürekli hale getirmesi ile borçluya önelikle …. Noterliğinin … yevmiye nolu ihtarnamesi ile borcunun ödemesi için 16/06/2015 tarihinde ihtar çekildiği ve ekinde cari hesap ekstresi de noter marifeti ile tebliğ edilerek 30.724,05 TL nin ödenmesinin talep edildiğini, söz konusu ihtarname muhataba 19/06/2015 tarihinde tebliğ edildiğini söz konusu keşide edilen ihtarnameden sonra davalı kısmi ödemeler yaparak en son cari hesap bakıyesini 6.726,07 TL rakamına kadar indirgediği ve bu arada hem sözleşme mucibi yapmasaı gereken ödemeleri süresinde yapmayarak sözleşmeye aykırı davarındığı ve hem de sürekli yeni siparişleri vermeye devam ederken kendi edimlerini ifada geikmeye devam ettiğini, müvekilince de ödemeler yapılmadığından siparişlerin haklı olarak yerine getirilmediğini, nihayeten davalının müvekkilince yollanan ihtarnameye sessiz kalması sonucu, daha sonra … İcra Müd. … esas sayılı dosyası ile 18/08/2015 tarihinde icra takibine girişildiği, davalı hakkındaki ilamsız takibata girişilirken, meselenin borçlu tarafından da yeterli açıklıkta kavranabilmesi ve borcun kaynağının bilinebilmesi adına taraflara keşide edilen ihtarname sureti de icra dosyasına sunulduğu ve hem de diğer tarafa tebliğ de edildiğini, davalı haklarındaki takibe, edimlerini ifa da hiçbir vakit sebat etmediği sözleşmeye dayanarak sipariş gecikmelerinin gerekçesine dayalı ceza-i şart bahanesine sığınarak va haksız cezai şarta dayalı ve müvekkilice kabul edilmeyen kimi faturalarla borçtan kurtulmaya çabalayarak borçlarının olmadığı içerikli basit, dayanaksız, delildiz itirazda bulunarak takiplerin durmasına sebebiyet verdiğini, davalı haksız ve kendi edimlerini ifa etmezken işletmeye çalıştığı ceza-i şart müessesesine yasaklanarak bakiye borcunun naktini değil sözleşmeden dayalı fiili bir durum yaratarak kapama kolaylığını seçtiğini, bu hal müvekkili zararına sebbiyet verdiğini, oysa müvekkili taraf ticari defterlerini ve cari hesap ekstrelerini dayanak göstererek hukuki işlemlerin başlatıldığını, müvekkili ile borçlu arasındaki ticari faaliyetten kaynaklı oluşan borcun ödenmemesi için istenen faiz haddinin dahi hukuka uygun iken faiz oranına dahi itirazda bulunulduğunu, halbuki takip tarihinden sonra işleyecek olan %10.50’lik ticari faizinin fahiş görülmesi Merkez Bankası’nın kabul gören faiz oranları karşısında hukuken himaye görebilecek bir hal de olmadığını, aralarındaki ticari faaliyetten ötürü oluşan borca ve borcun ödenmemesi dahilinde hukuken istenebilecek olan ticari faizine itiraz etmekte kötü niyetin göstergesi olduğunu, davacı yanın itirazlarının haklı olup olmadığının dosyaya sunduğu dayanaksız itiraz evraklarına karşın iş bu huzurda açılması zorunda kalınan dava ile anlaşılacak olup bu süreç takibin ve alacağın tahsilini sürüncemede bırakmaya matuf kötüniyetli girişimi olarak kabul edilebilecek bir halin olduğunu, Tazminat Talepleri; davalının yukarıda arz ve izah edilenler dairesinde kötüniyetle hareket ediyor olmasının huzurda açılan dava ile anlaşılması muhakkak olup, müvekkili lehine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere hesap ve taktir edilecek icra inkar tazminatına da mahkum edilmesini talep ettiklerini, muteriz yanın iddiaları takibi geciktirmeye, alacağın tahsilini güç ve hatta ilamsız kılmaya yönelik kabul edilmesini ve yasanın böylesi bir girişim için öngördüğü tazminatına mahkum edilmesi de karşı açısından şüpheye hacet bırakmaksızın gerekli görülmesini, Neticeten; fazlaya dair takip ve dava haklarının saklı kalması kaydıyla davalı borçlunun, … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile yürütülen takipte, icra takibine konu alacağa ilişkin tüm itirazların iptaline, takibin, takip talebinde yazılı şartlarla aynen devamına, karşı yanın borca itirazının kötüniyetli olduğunun açık olmasıyla dosyanın alacağının %20’ından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de karşı yana tahmiline karar verilmesini” talep ve dava etmişlerdir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; Davacı şirket ile müvekkili şirket aralarında mutabakata varıldığı Tedarikçi Sözleşmesi hükümleri gereğince çalışmakta olduklarını, müvekkili şirket davacıdan kırtasiye ürünleri satın almakta ve akabinde www…com adlı internet sitesinde tüketicilere sattığını, davacı şirket ile müvekkili şirket arasında imzalanan Tedarikçi Sözleşmesinde ürünlerin teslimatının zamanında yapılmaması halinde tedarikçinin belirlenen cezai şart bedelini ödemeyi taahhüt ettiği hüküm altına alındığı halde, davacı şirketin sözleşmeye dayalı sipariş edilen ürünlerin geç tesliminden kaynaklanan cezai sorumluluğun faturalandırılmış olmasının ve söz konusu gecikme bedelinin davacı şirketin cari hesap alacağından mahsup edilmesinin davacı şirket tarafından hangi gerekçeyle kabul edilmediğini taraflarınca anlaşılamadığını, davacı şirket sözleşmeye dayalı sipariş edilen ürünlerin geç tesliminden kaynaklanan cezai sorumluluğu müvekkili şirket tarafından taraflar arasındaki sözleşmeye dayalı olarak faturalandırıldığını, söz konusu gecikme bedeli olan 3.766,95 TL alacaklının cari hesap alacağı tutarından mahsup edildiğini, gecikme bedelinin mahsup edildiğine ilişkin fatura 01.04.2016 tarihli cevap dilekçesinin sunulduğunu, müvekkili şirketin kayıtlarından yapılan incelemeler sonucunda gecikme bedeli mahsup edilmesi sonucu davacıya 2.915,24 TL borcu olduğunu, şirket stoklarında yer alan kayıtlarda ise 5.938,89 TL bedelinde ürünün yer aldığını, söz konusu borç tutarının davacı şirkete ödenmesi ve stoklardaki ürünlerin iade edilmesi durumunda müvekkili şirketin toplamda 3.023,65 TL alacaklı duruma geçeceğini, bu sebeple, müvekkili şirket tarafından ileride alacaklı duruma düşmeyi engellemek sebebiyle dava konusu borca itiraz edildiğini, Neticeten: Yukarıda açıklanan nedenlerle ve re’sen Sayın mahkemenin göz önüne alınacağı nedenlerle; haksız ikame edilen davanın reddine, yargılama giderlerinin ve vekalet alacağının davalı tarafça ödenmesine karar verilmesini” talep etmişlerdir.
GEREKÇE: Dava; İİK’nun 67. Maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmişler, davada; … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına, cari hesap ekstreleri, sevk irsaliyesine, faturaya, ticari defterlere, banka kayıtlarına, bilirkişi incelemesine ve tanık deliline dayanmışlardır.
Davaya dayanak … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında; alacaklı … tarafından, borçlu … Aleyhine; 6.726,07 TL asıl alacak, 291,65 TL ihtar masrafı alacak olmak üzere toplam 7.017,72 TL alacağın tahsili için 18/08/2015 tarihinde ilamsız genel haciz yoluyla takibe girişildiği, ödeme emrinin 28/08/2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içersinde 04/09/2015 tarihinde borca ve ferilerine itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce toplanan delillere, iddia ve savunmaya göre bilirkişiden alınan 06/11/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı yan tarafından incelemeye sunulan 2015 yılına ait ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu kanaatine varıldığı, davalı yan incelemeye gelmediği, ticari defter belgelerini ibraz etmediği, davacı yanın incelenen kendi ticari defterlerinde davalı yandan 18.08.2015 takip tarihi itibariyle 6.726,07 TL alacaklı olduğu, davacı yan 3095 sayılı yasaya istinaden icra takip tarihi olan 18.08.2015 tarihinden itibaren; alacaklarına ise 3095 sayılı kanuna göre takip tarihi itibariyle 3095 sayılı kanuna (md.2) göre değişen oranlarda avans faiz talep edebileceği, 07/01/2019 tarihli ek raporunda özetle ; Davacı yan tarafından incelemeye sunulan 2015 yılına ait ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu kanaatine varıldığı, davalı yan tarafından incelemeye sunulan 2015 – 2015 yıllarına ait ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu kanaatine varıldığı, davacı yanın incelenen kendi ticari defterlerinde davalı yandan 18.08.2015 takip tarihi itibariyle 6.726,07 TL alacaklı olduğu, davalı yanın incelenen kendi ticari defterlerinde davacı yana 18.08.2015 takip tarihi itibariyle 2.915,24 TL, 01.12.2016 tarihi itibariyle ise 2.909,68 TL borçlu olduğu, tarafların cari hesap farklılık tutarnın (6.726,07 TL-2.909,68 TL=) 3.816,56 TL olduğu tespit edilmiş, İş bu cari hesap farklılığının ise aşağıdaki tablodaki 3.812,46 TL tutarlı fatura ve gecikme bedeli kaydının davalı yan ticari defterlerinde kayıtlı olup, davacı yan ticari defterlerinde kayıtlı olmadığından kaynaklandığı, davalı yan yukarıdaki tablodaki 3.766,95 TL tutarlı gecikme bedelini neye göre hesapladığını ve düzeldiği faturaların davacı yana teslimini ispatla mükellef olup, dosyada buna ilişkin herhangi bir belge ve verinin mevcut olmadığı, davalı yan kayıtlarının ispsata muhtaç olduğu tespit ve rapor edilmiştir.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, davacı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere; Taraflar arasındaki hukuki ihtilaf davacı yanın, 18.08.2015 tarihinde davalı borçlu aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile; 6.726,07 TL tutarlı alacağı için icra takibi başlatması karşısında, davalı yanın takibe itiraz etmesi üzerine çıkmış bulunduğu, dava dosyası incelemelerimizde taraflar arasında Tedarikçi Sözleşmesi akdedilmiş olduğu, davalı www…..com internet sitesi üzerinden birtakım malların satışını yaparken davacı firma ise davalıca satış yapılan bu ürünlerden bazılarının tedariki’nin sağlandığı, davalı ile davacı arasındaki sözleşme mucibi hesapları cari hesap ile tutulduğu ve davalı sözleşme mucibi yapması gereken ödemleri sürekli geciktirmesi, sözleşmenin 3.1.22 madde hükmüne rağmen ödemelerinde aksamaları sürekli hale getirmesi ile davalıya …. Noterliği’nin … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile borcunun ödemesi için 16.06.2015 tarihinde ihtar çekildiği ve ekinde cari hesap ekstresi de noter marifeti ile tebliğ edilerek 30.724,05 TL’nin ödenmesinin talep edildiği, söz konusu ihtarname davalı yana 19.06.2015 tarihinde tebliğ edildiği, davalı yana ait incelenen 2015 – 2016 yıllarına ait ticari defterlerinde, davacı yan ile aralarında bir ticari ilişkinin mevcut olduğu, davalı yanın incelenen kendi ticari defterlerinde davacı yana 18.08.2015 takip tarihi itibariyle 2.915,24 TL, 01.12.2016 tarihi itibariyle ise 2.909,68 TL borçlu olduğu tespit edildiği, Davacı yanın incelenen kendi ticari defterlerinde davalı yandan 18.08.2015 takip tarihi itibariyle 6.726,07 TL alacaklı olduğu, davalı yanın incelenen kendi ticari defterlerinde davacı yana 18.08.2015 takip tarihi itibariyle 2.915,24 TL, 01.12.2016 tarihi itibariyle ise 2.909,68 TL borçlu olduğu, tarafların cari hesap farklılık tutarnın (6.726,07 TL-2.909,68 TL=) 3.816,56 TL olduğu tespit edilmiştir. İş bu cari hesap farklılığının ise aşağıdaki tablodaki 3.812,46 TL tutarlı fatura ve gecikme bedeli kaydının davalı yan ticari defterlerinde kayıtlı olup, davacı yan ticari defterlerinde kayıtlı olmadığından kaynaklandığı, davalı yan 3.766,95 TL tutarlı gecikme bedelini neye göre hesapladığını ve düzeldiği faturaların davacı yana teslimini ispatla mükellef olup, dosyada buna ilişkin herhangi bir belge ve verinin mevcut olmadığı, davalı yan kayıtlarının ispsata muhtaç olduğu, davacı yanın incelenen kendi ticari defterlerinde davalı yandan 18.08.2015 takip tarihi itibariyle 6.726,07 TL alacaklı olduğu, davalı yanın incelenen kendi ticari defterlerinde davacı yana 18.08.2015 takip tarihi itibariyle 2.915,24 TL, 01.12.2016 tarihi itibariyle ise 2.909,68 TL borçlu olduğu, tarafların cari hesap farklılık tutarnın (6.726,07 TL-2.909,68 TL=) 3.816,56 TL olduğu tespit edilmiş, İş bu cari hesap farklılığının ise aşağıdaki tablodaki 3.812,46 TL tutarlı fatura ve gecikme bedeli kaydının davalı yan ticari defterlerinde kayıtlı olup, davacı yan ticari defterlerinde kayıtlı olmadığından kaynaklandığı, 3.6 Davalı yan yukarıdaki tablodaki 3.766,95 TL tutarlı gecikme bedelini neye göre hesapladığını ve düzeldiği faturaların davacı yana teslimini ispatla mükellef olup, dosyada buna ilişkin herhangi bir belge ve verinin mevcut olmadığı, davalı yan kayıtlarının ispsata muhtaç olduğunun tespit edildiği anlaşılmakla, denetlemeye ve hükme dayanak etmeye elverişli bilirkişi raporuna göre davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının KABULÜ İLE;
-Davalının … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın 6.726,07-TL asıl alacak olmak üzere toplam 7.017,72-TL üzerinden iptaline, takibin icra takibindeki asıl alacak olan 6.726,07-TL üzerinden işleyecek yıllık %10,50 avans faizi uygulanmak suretiyle devamına,
2-Alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatı 1.403,54-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 479,38 -TL harçtan peşin alınan 84,76-TL harcın mahsubu ile bakiye 394,62 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
-Davacı tarafından dava açıldığı sırada yatırılan 84,76 TL peşin nispi harcın davalıdan tahsiline, davacıya verilmesine,
4-)Davacı tarafından yapılan 29,20 TL başvurma harcı, 700-TL bilirkişi ücreti, 187,75-TL davetiye gideri olmak üzere toplam 916,95-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-)Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.725,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-)Karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacının / davalının gider / delil avanslarından artan bakiyelerinin davacı / davalı / vekillerine iadesine,
Dair, Taraf vekillerinin yüzünde; tarafların gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/02/2019

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.