Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/132 E. 2018/1257 K. 27.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/125 Esas
KARAR NO : 2018/1141 Karar

DAVA : Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/02/2016
KARAR TARİHİ : 12/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin vermiş olduğu 08.02.2016 tarihli dilekçesinde özetle; “taraflar arasında 07/07/2014 tarihli bir eser sözleşmesi akdedildiğini, işbu sözleşme kapsamında 180.000,00-TL değerinde Tente Kolu Toplama Makinası yapılması ve en geç 2014 Eylül ayı sonunda müvekkiline teslim edilmesi hususunda tarafların anlaştığını, makinenin bedelinin ise 11 Temmuz 2014 tarihinden itibaren termin süresi sonuna kadar haftalık 10.000,00-TL’nin havale yoluyla ödenmesinin, kalan kısmının da makinenin kurulmasından sonra havale yoluyla ödenmesinin kararlaştırıldığını, müvekkilinin sözleşme kapsamındaki bütün sorumluluklarını yerine getirdiğini, ancak davalının makineyi geç ve ayıplı olarak teslim ettiğini, makinedeki mevcut hata ve ayıpların tespiti için müvekkili tarafından … Sulh Hukuk Mahkemesinin … D. İş saydı dosyası ile tespit davası açıldığını, işbu davaya sunulan bilirkişi raporunda söz konusu makinenin ayıplarının tespit edildiğini, davalı tarafından müvekkiline teslim edilen makinenin ayıplı olması nedeni ile, müvekkilinin birçok siparişini yetiştiremediğini ve bu nedenle maddi olarak büyük kayıplar yaşadığını, müvekkilinin söz konusu makineyi kullanmasının mümkün olmaması nedeni ile davalıya, …. Noterliğinin 03/11/2015 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiğini, işbu ihtarname ile sözleşmeden dönüldüğünün ve müvekkilinin uğramış olduğu zararın tazmini ile makine için davalıya ödenen 180.000,00-TL’nin temerrüt tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte müvekkiline iadesinin gerektiğinin ihtar edildiğini, ancak davalı tarafından herhangi bir ödemenin yapılmadığını beyanla neticeten davalının BK/475.1 gereğince sözleşmeden dönme tüm bedelin ticari faizi ile müvekkiline iadesine karar verilmesini veya/ ve bunun bilirkişi raporlan sonucunda mümkün olmaması halinde ise BK 475/2 gereğince ayıp oranında bedelden indirime karar verilmesi, kalan bedelin müvekkiline iade edilmesine, müvekkilinin uğramış olduğu bu makinenin çalışmaması ve iş yapamaması sebebi ile başkalarına başkalarına iş yaptırmak zorunda kalınması sebebi ile oluşan her çeşit maddi zararın dava sonunda arttırılmak üzere şimdilik 1.000.TL sinin maddi tazmini ile müvekkilinin davalı …ya ödemiş olduğu 180.000,00-TL nin temerrüt tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesine, tespit dosyasına yapılan 652,90-TL yargılama giderinin müvekkiline iadesine karar verilmesine, davanın kabulüne karar verilmesini, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesi.” talebinde bulunduğu görülmüştür.
Davalı vekilince sunulan 18.04.2016 tarihli cevap dilekçesinde özede: “müvekkili tarafından davacıya iletilen 07/07/2014 tarihli teklif yazısındaki şartlar dahilinde taraflar arasında bir mutabakat sağlandığını, dava konusu iş için davacının en geç 2014 Ağustos ayı sonuna kadar sarf malzemelerinin tamamını sağlamasının gerektiğini, akabinde ise müvekkilinin en geç 2014 Eylül ayı sonunda makinenin imalatının tamamlamasının gerektiğini, ancak davacının yükümlülüklerini zamanında yerine getirmediğini, bu nedenle sözleşme konusu malın teslim tarihinin geciktiğini, bu gecikmede davacının kusurlu olduğunu, ayrıca davacının …’den destek alabilmesi için ek imalat ve mutabakat dışı düzenlemeler talep ettiğini, davacının talebi üzerine davacıya ait fabrikada 03/11/2014 – 12/11/2014 tarihleri arasında dava konusu makinenin parçalarının davacıya teslim edildiğini, diğer işlemlerin ise davacının kabulü ve kontrolü altında gerçekleştirildiğini, ancak daha sonra müvekkiline gönderilen ihtarname ile davacının ayıplı ifa iddiası ile 500.000,00-TL lik fahiş bir tazminat talebinde bulunduğunu, akabinde ise müvekkilinin işbu ihtarnameye cevap verdiğini ve hiçbir sorumluluk kabul etmediklerini, ihtarnamelerin sonrasında yapılan şifahi görüşmeler sonucunda ise tekrar işbaşı yapıldığını ve mutabakat konusu makinenin Temmuz 2015 tarihi itibari ile eksiksiz ve çalışır olarak davacıya teslim edildiğini, ancak ihbar sürelerinin nihayete ermiş olmasına karşın davacının … Noterliğinin 03/11/2015 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ayıp ihbarında bulunduğunu ve ödendiği iddia edilen 180.000,00-TL’nin iadesini istediğini, ayrıca makinenin tesliminden sonraki 10/09/2015 tarihinde … Sulh Hukuk Mahkemesinin 10/09/2015 tarih ve … D. İş sayılı dosyası ile tespit yapıldığını, tespit dosyası ile alınan bilirkişi raporunda makine üzerindeki ayıpların açık ayıp olarak kabul edildiğini, davacının ayıp ihbarının süresinde olmadığını, davacının iddiasının aksine davacı tarafından müvekkiline 180.000,00-TL’lik ödeme yapılmadığını, yalnızca 105.000,00-TL’lik ödeme yapıldığını,diğer yandan davacı tarafından dava dilekçesi ekinde sunulan fatura suretlerininde sözleşme konusu makineye ait olmadığını beyanla neticeten HMK md.143/2 gereğince muhakemeyi basitleştirmek veya kısaltmak amacıyla davacının ayıp ihbarının süresinde olmadığına yönelik itirazlarının incelenmesine karar verilmesine ve bu sebeple davanın reddine, haksız davanın esastan reddine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesi.” talebinde bulunulduğu görülmektedir.
… Sulh Hukuk Mahkemesinin … D. İş sayılı dosyası ile tespit yaptırılarak aldırılan bilirkişi raporu uyap sureti dosyamız içerisine getirtilmiştir.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak temerrüt tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin kurulunun düzenlediği 11.09.2017 tarihli 12 sayfadan ibaret raporunda özetle; “Taraflar arasındaki Fiyat Teklifi ile, dava konusu makinenin 180.000 TL + KDV olarak yapılması konusunda anlaşmaya varıldığı, davacının davalıya toplamda 113.260-TL ödediği noktasında çekişme olmadığı, ancak bu tutarın 8.260.-TL lik kısmın dava konusu olmayan 1832 nolu 16/07/2014 tarihli faturaya mahsuben olduğu ve dava konusu makine için davacının net ödemesinin 105.000-TL olduğu, davacının ilk dava dilekçesindeki “söz konusu makinenin çalışmaması ve iş yapamaması sebebiyle ve başkalarına iş yaptırmak zorunda kalınması sebebiyle oluşan her çeşit zarar..” şeklindeki talebiyle ilgili olarak davanın gelinen bu aşamasına kadar herhangi bir somut veri ve açıklamanın dosyaya sunulmadığı, Davacının 11/01/2017 tarihli dilekçesindeki, söz konusu makine için yapılan tamir, yedek parça, bakım v.b. masrafların 302.374,17-TL olduğu ifade edilerek, liste ve eki belgelerin sunulduğu, bu listedeki söz konusu belgelerin davacı şirket adına düzenlenmiş olduğu ve 258 nolu Yapılmakta olan Yatırımlar Hesabına kaydedilmiş olduğu, davalının düzenlediği KDV hariç 47.750,-TL lik faturanın da bu listeye dahil edilmiş olduğu, ancak bu listedeki mevcut faturalardaki harcamaların, davacı yanın iddia ettiği üzere, dava konusu makine için yapılan tamir, yedek parça, bakım hizmetlerine ilişkin olup olmadığı ve/veya rakamların kadri maruf olup olmadığının mali yönden uzmanlık alanımıza girmediği, Yapılan teknik İnceleme neticesinde ise; makinanın özel bir amaca yönelik olarak imal edilmek istenen, ticari bir ürün muadili olmaktan ziyade bir tür ar-ge projesi niteliği gösteren, tente kol toplama makinası olduğu ve keşif günü itibariyle beklenen fonksiyonları yerine getiremez halde bulunduğu, dava dosyasında yer alan sözleşme bağlamında makinenin çalışır halde teslim edilememiş olması nedeniyle “açık ayıplı” olduğu, yapılan tüm açıklamalar ışığında dava konusu makinede olduğu gibi bir ar-ge süreci gerektiren, dolayısıyla “özel amaca yönelik” makineler için “mevcut haliyle iade” veya “fiyattan tenziline” ilişkin takdirin Mahkemeye ait olduğu” kanaati ile raporunu sunmuştur.
Taraf vekillerinin bu rapora yaptıkları itirazın değerlendirilerek ek rapor düzenlenmesi için dosya yeniden bilirkişi kuruluna verilmiştir.
Bilirkişinin kurulunun düzenlediği 02.07.2018 tarihli 4 sayfadan ibaret ek raporunda özetle; “Dava dilekçesinin somut içeriğine bakıldığında, davacının istemi, tazminat yönünden, yukarıda 5. ve 6. bentlerde yer alan hususlarda gündeme gelmiştir. Davacı, … kredisi alamadığını ve ayıplı mala bağlı olarak üretim yapamaması sebebiyle üçüncü kişilerle ilişkilerinde zarara uğradığını vs. ileri sürmekte ise de, bunun/bunların tazminat hesabı zımnında net rakamsal değerini ortaya koyamamaktadır. TBK. md. 114/11 hükmünün yollaması ile ulaşılan TBK md. 50/1 dikkate alındıkta, davacının bu savını ispatlayamadığı değerlendirilebilir. Ancak sayın Mahkeme, yekdiğer seçenek olarak ve yine kendi takdiri içinde kalarak, bu hükmü değil de, TBK md. 50/11 ve 51/1 hükmünü dikkate alır ve ayrıca, davacının da, kısmen de olsa malzemeyi tam temin edememesine bağlı keyfiyeti ve davacının zararını azaltma yükümünü gözeterek TBK md. 52 anlamında tazminattan indirimde bulunmayı verinde görecek olursa, somut çekişmeye müteallik sektörel değerlendime ile genel hayat ve iş koşullarına göre, davacın 40.000,- TL tazminat istemesinin uygun görülebileceği değerlendirilebilir. Bu noktada, davacı, bu kalem zımnında şimdilik kaydı ile 1.000,- TL tazminat istemiş olup, davacı savları bu acıdan yüce Mahkemece verinde görülecek olursa, “Netice-i Talep İle Bağlılık İlkesi” muhterem Mahkemece gözetilecektir. Davacı, mezkur veçhile ve fakat muhterem Mahkemenin takdiri içinde kalmak kaydı ile, ayrıca davalıdan tespit masraflarını da (652,90 TL) talep edebilir.” kanaati ile raporunu sunmuşlardır.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen tespit dosyası, davacı şirketin ticari defter ve belgeleri ile makine üzerinde keşfen yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor, ek rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Huzurdaki dava bir Tazminat davası olup davacı, taraflar arasında 07/07/2014 tarihli bir eser sözleşmesi akdedildiği, işbu sözleşme kapsamında 180.000,00-TL değerinde Tente Kolu Toplama Makinası yapılması ve en geç 2014 Eylül ayı sonunda taraflarına teslim edilmesi hususunda tarafların anlaştığı, taraflarının sözleşme kapsamındaki bütün sorumluluklarını yerine getirdiği, ancak davalının makineyi geç ve ayıplı olarak teslim ettiği, makinadaki mevcut hata ve ayıpların tespiti için taraflarınca … Sulh Hukuk Mahkemesinin … D. İş sayılı dosyası ile tespit davası açıldığı, işbu davaya sunulan bilirkişi raporunda söz konusu makinanın ayıplarının tespit edildiği, davalı tarafından teslim edilen makinanın ayıplı olması nedeni ile, taraflarının birçok siparişini yetiştiremediği ve bu nedenle maddi olarak büyük kayıplar yaşadığı, davalıya gönderilen …. Noterliğinin 03/11/2015 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile taraflarının uğramış olduğu zararın tazmini ile makine için davalıya ödenen 180.000,00-TL’nin temerrüt tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte taraflarına iadesinin gerektiğinin ihtar edildiği, ancak davalı tarafından herhangi bir ödemenin yapılmadığı anlatımındadır.
Davalı ise, davacıya iletilen 07/07/2014 tarihli teklif yazısındaki şartlar dahilinde taraflar arasında bir mutabakat sağlandığı, davacının yükümlülüklerini zamanında yerine getirmemesi nedeniyle sözleşme konusu malın teslim tarihinin geciktiği, bu gecikmede davacının kusurlu olduğu, ayrıca davacının …’den destek alabilmesi için ek imalat ve mutabakat dışı düzenlemeler talep ettiği, davacının talebi üzerine davacıya ait fabrikada 03/11/2014 – 12/11/2014 tarihleri arasında dava konusu makinenin parçalarının davacıya teslim edildiği, diğer işlemlerin ise davacının kabulü ve kontrolü altında gerçekleştirildiği ancak daha sonra taraflarına gönderilen ihtarnamede davacının ayıplı ifa iddiası ile 500.000,00-TL’lik fahiş bir ise tazminat talebinde bulunduğu, ihtarnamelerin sonrasında yapılan şifahi görüşmeler sonucunda ise tekrar işbaşı yapıldığı ve mutabakat konusu makinenin Temmuz 2015 tarihi itibari ile eksiksiz ve çalışır olarak davacıya teslim edildiği, ancak ihbar sürelerinin nihayete ermiş olmasına karşın davacının …. Noterliğinin 03/11/2015 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ayıp ihbarında bulunduğu ve ödendiği iddia edilen 180.000,00-TL’nın iadesini istediğini, tarihinde … Sulh Hukuk Mahkemesinin 10/09/2015 tarih ve … D. İş sayılı dosyası ile tespit yapıldığı, tespit dosyası ile alınan bilirkişi raporunda makine üzerindeki ayıpların açık ayıp olarak kabul edildiği, davacının ayıp ihbarının süresinde olmadığı, davacının iddiasının aksine davacı tarafından taraflarına 180.000,00.-TL’lik ödeme yapılmadığı, yalnızca 105.000,00.-TL’lik ödeme yapıldığı, diğer yandan davacı tarafından dava dilekçesi ekinde sunulan fatura surederininde sözleşme konusu makineye ait olmadığı anlatımındadır.
Davalı vekili tarafından 29/12/2016 tarihli delil Listesinin 1. ekinde dosyaya sunulan ve davalı tarafından davacıya düzenlenen 07/07/2014 tarihli bir “Fiyat Teklifi” nin mevcut olduğu, işbu teklif belgesinde makine bedelinin 180.000,00-TL+KDV olarak belirlendiği görülmüştür.
Davacı tarafından sunulan ticari defterlerin tetkikinde, Davacı tarafından davalıya toplamda 113.260,00.-TL olmak üzere çeşitli tarihlerde 10 adet ödeme yapıldığı, davalı tarafından ise davacıya toplamda 64.605,00.-TL olmak üzere çeşitli tarihlerde 2 adet fatura düzenlendiği, netice olarak ise bu hesabın 31/12/2014 tarihi itibari ile 48.655,00-TL BORÇ bakiyesi vermiş olduğu, Buna göre davacının kendi defterlerinde 31/12/2014 tarihi itibari ile davalıdan 48.655,00-TL alacaklı durumda olduğu tespit edilmiştir. Ancak huzurdaki davaya iş bu açık hesap bakiyesi konu edilmemiştir.
Davalı tarafından herhangi bir ticari defter ve belge sunulmadığından, davalıya ait ticari defterlerin tarafımızca incelenmesi mümkün olmamıştır. Ancak davalı tarafından, davacının yaptığını iddia ettiği ödeme tutarına herhangi bir itirazda bulunulmamıştır.
… Sulh Hukuk Mahkemesinden … D. İş. dosyası talep edilmiş olup, … Hukuk Mahkemesi tarafından 17/02/2016 Mahkemenizi gönderilen belgelerin tetkikinde, dava konusu makineye ilişkin olarak davacı tarafından … Hukuk Mahkemesine tespit talebinde bulunulduğu, akabinde ise … D. İş. dosyası kapsamında Makine Mühendisi …’dan dava konusu makineye ilişkin 29/09/2015 havale tarihli bir Bilirkişi Raporu alındığı görülmüş olup, işbu raporun sonuç kısmında; Makinanın çalışır durumda olduğu, teklif yazısında belirtildiği şekilde tam otomatik çalışmadığı, şerit sıkma bölümünün çalıştırılamadığı ay, ay laması, ay burcu, yaylar ve halatın operatör tarafından montajlandığı, kurulmuş kola açılmaması için kol poşeti takıldığı, makine operatör yardımıyla çalıştırılmakla beraber istenilen verimin sağlanamadığı, Netice itibari ile huzurdaki davada davacının, “…davalı tarafından taraflarına teslim edilen makinenin geç ve ayıplı olarak teslim edildiği İddiası ile; BK/475.1 gereğince sözleşmeden dönme tüm bedelin ticari faizi ile taraflarına iadesini, ve/veya bunun bilirkişi raporları sonucunda mümkün olmaması halinde ise BK 475/2 gereğince ayıp oranında bedelden indirime karar verilmesini, kalan bedelin taraflarına ödenmesini, taraflarının uğradığı zararlar nedeni ile şimdilik 1.000.-TL’lik maddi tazminatın davalı tarafından ödenmesini, davalıya ödenen 180.000-TL’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte taraflarına ödenmesini, … Sulh Hukuk Mahkemesinin … D. İş sayılı dosyasında yapılan 652.90-TL’lik yargılama giderinin taraflarına iadesini…” talep ettiği görülmektedir.
Davalı tarafından davacıya düzenlenen Fiyat Teklifinde dava konusu edilen makinenin fiyatının KDV hariç 180.000,00.-TL olarak belirtildiği, davacı taralından sunulan ticari defterlerin ve dosya içerisinde mevcut dekontların tetkikinde, davacı tarafından davalıya çeşitli tarihlerde toplamda 113.260,00.-TL’lik bir ödeme yapıldığı, ancak davalının dava konusu makine için 105.000,00.-TL’lik ödeme yapıldığı iddiasında olduğu, taraflar arasındaki bu ihtilafın, davalının, davacı tarafından davalıya 20/08/2014 tarihinde yapılan 18.260,00.-TL’lik ödemenin, 10.000,00.-TL’sinin söz konusu makine için, bakiye 8.260,00.-TL’sinin ise davalı tarafından davacıya düzenlenen 16/07/2014 tarihli ve 8.260,00.-TL bedelli fatura için yapıldığım iddia etmesinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır.
Makina üzerinde Keşif günü teknik bilirkişi aracılığı ile davacıya ait işletmede kurulu dava konusu makine ile dava dosyasında yer alan bilgi ve belgelerin üzerinde yapılan inceleme neticesinde Dava konusu makinenin; “özel amaca yönelik” düşünülmüş ve taraflarca “otomatik tente kol toplama makinası” olarak tanımlanan, konvansiyonel tekstil makinalan dışında kalan bir makine olduğu görülmüştür. Keşif sırasında ilgili taraflarla yapılan görüşmeler, dosya iletinden inceleme ve teknik literatür değerlendirmesi neticesinde; bu makinanın hedeflenen nispeten yenilikçi fonksiyonları itibariyle bir tür ar-ge projesi niteliğinde olduğu değerlendirilmiştir. Makinanın özel bir amaça yönelik olarak imal edilmek istenen, ticari bir ürün muadili olmaktan ziyade bir tür ar-ge projesi niteliği gösteren, tente kol toplama makinesi olduğu ve keşif günü itibariyle beklenen fonksiyonları yerine getiremez halde bulunduğu görülmüştür. Bu noktadan hareketle, dava dosyasında yer alan sözleşme bağlamında makinenin çalışır halde teslim edilememiş olması nedeniyle “açık ayıplı” olduğu kanaatine varılmış olmakla birlikte; yukarıda verilen tüm açıklamalar ışığında dava konusu makinede olduğu gibi bir ar-ge süreci gerektiren, dolayısıyla “özel amaca yönelik” makinanın “mevcut haliyle iade” veya “fiyattan tenziline” ilişkin takdir Mahkemenindir kanati belirlenmiştir.
Davacı vekili bilirkişi raporlarının alınmasından sonra davasını 105.000.-Tl nin ticari faizi ile birlikte geri ödenmesine ve makinanın süreç içinde yapılmamış olması nedeniyle 40.000.-Tl tazminata hükmedilmesi isteminde bulunmuşkur.
Tüm bu açıklamalardan belirlendiği üzere taraflar arasındaki Fiyat Teklifi ile, dava konusu makinenin 180.000 TL + KDV olarak yapılması konusunda anlaşmaya varıldığı, davacının davalıya toplamda 113.260.-TL ödediği noktasında çekişme olmadığı, ancak bu tutarın 8.260.-TL.lik kısmın dava konusu olmayan 1832 nolu 16/07/2014 tarihli faturaya mahsuben olduğu ve dava konusu makine için davacının net ödemesinin 105.000.-TL olduğu kanaatine varılmıştır.
Davacının ilk dava dilekçesindeki “söz konusu makinanın çalışmaması ve iş yapamaması sebebiyle ve başkalarına iş yaptırnıak zorunda kalınması sebebiyle oluşan her çeşit zarar..” şeklindeki talebini kanıtlayamadığından reddine karar vermek gerekmiştir.
Yapılan teknik İnceleme neticesinde ise; makinanın özel bir amaça yönelik olarak imal edilmek istenen, ticari bir ürün muadili olmaktan ziyade bir tür ar-ge projesi niteliği gösteren, tente kol toplama makinası olduğu ve keşif günü itibariyle beklenen fonksiyonları yerine getiremez halde bulunduğu, dava dosyasında yer alan sözleşme bağlamında makinenin çalışır halde teslim edilememiş olması nedeniyle “açık ayıplı” olduğu belirlenmiştir.
Bu durumda bu davanın kısmen kabulü ile, davacının uğranılan zarara ilişkin davası yerinde görülmediğinden reddine, dava konusu makinanın davalıya aynen teslimi koşulu ile 105.000.-Tl dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazla istemin reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- İş bu davanın kısmen kabulü ile, davacının uğranılan zarara ilişkin davası yerinde görülmediğinden reddine, dava konusu makinanın davalıya aynen teslimi koşulu ile 105.000.-Tl dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazla istemin reddine,
2- Karar ve ilam harcı 7.172,55-TL nin peşin ve ıslahla alınan 3.757,08-TL den düşümü ile kalan 3.415,47-TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 3.790,58-TL peşin, başvuru ve ıslah harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4- Davacı tarafından yapılan 3.090,00-TL yargılama giderinin kabul edilen miktar oranlanarak takdiren 1.761,30-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 11.150,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davalı kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, red edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 11.950,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7- Tarafların gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/12/2018

Katip …

Hakim …