Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1209 E. 2023/700 K. 19.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/1209 Esas
KARAR NO :2023/700

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:02/12/2016
KARAR TARİHİ:19/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 16/08/2016 tarihinde gerçekleşen trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını ve 6100 sayılı HMK’nın 107. Maddesine göre kazadan dolayı uğradığı geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik ve gelir kaybına ilişkin zararlarının davalıdan tahsilini talep ettiklerini, dava konusu kazada davalıya sigortalı … plakalı araç sürücüsü …’ın kusurlu olduğunu, davalının araca ilişkin ZMMS poliçesi nedeniyle sorumluluğunun bulunduğunu belirterek haklı davanın kabulü ile tahkikat sonucunda müvekkilinin zararının(sürekli ve geçici iş göremezlik) değerinin tam ve kesin olarak belirlenmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere asgari 200,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 6704 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği tarih olan 26.04.2016 tarihinden sonra açılan davalarda, zarar görenin dava yoluna gitmeden önce sigorta şirketine başvuruda bulunması gerektiğini, davacı tarafın müvekkiline başvurusu akabinde müvekkili şirket tarafından 15 gün içinde yazılı olarak cevap verildiğini, cevabi yazımızda, maluliyet oranını belirleyen sağlık kurulu raporu ve diğer eksik belgelerin gönderilmesi halinde maluliyet ile ilgili talebin değerlendirileceği belirtilmişse de istenilen evrakların gönderilmediğini, Mahkeme aksi kanaatte ise ZMMS Poliçesi ile davalı sigorta şirketinin maluliyet halinde kaza tarihi itibarıyla şahıs başına azami 310.000,00 TL poliçe limiti ile sınırlı olarak sorumlu olduğunu, davacının maluliyetinin belirlenmesi için ATK’dan rapor alınmasını ve sigortalı araç sürücüsünün kusur oranının belirlenmesi için bilirkişi raporu alınmasını talep ettiklerini belirterek öncelikle davanın usulden reddine, aksi halde esastan reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep ettiklerini belirtmiştir.
Dava; 16/08/2016 tarihinde gerçekleşen trafik kazasında yaralanan davacının uğradığı geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik zararları ile gelir kaybı zararının dava konusu kazada davalıya sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğu iddiasıyla davalı sigorta şirketinden tahsili talebine ilişkindir.
Davacı vekili 02/10/2023 tarihli dilekçesinde özetle: Mahkememizin … esas sayılı dosyasında davalı taraf ile sulh olup, sulh bedeli de ödendiğinden, davadan feragat ettiklerini, davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesini talep ettikleri görüldü.
Davalı vekili 27/09/2023 tarihli sulh dilekçesinde özetle; Mahkememizin işbu dosyası üzerinden görülmekte olan tazminat davasında, davacı vekili ile akdedilen protokol çerçevesinde sulh olunduğunu, davacı taraf ekli sulh protokolünde belirlenen ödemenin yapılması ile birlikte davadan feragat ve müvekkili, dava konusu ihtilaf bakımından ibra ettiklerini, davacı vekilinin ekli sulh protokolü kapsamında davadan feragati sebebi ile davalı taraf olarak hiçbir vekâlet ücreti ve yargılama gideri talebinde bulunulmadıklarını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 310. maddesine göre, feragat ve kabul hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. Aynı yasanın 74. maddesi gereğince, vekilin davadan feragat edebilmesi için vekaletnamesinde özel yetkinin bulunması gerekir. Davacı vekilinin dosyaya sunulan vekaletnamesi incelendiğinde davadan feragat yetkisinin açıkça yer aldığı görülmüştür.
“HMK MADDE 307- (1) Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.
MADDE 309- (1) Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır.
(2) Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.” hükümleri uyarınca,
Davacı vekili 02/10/2023 tarihli dilekçesinde Mahkememizin işbu dosyasında davalı taraf ile sulh olup, sulh bedeli de ödendiğinden, davadan feragat ettiklerini, davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesini talep ettiklerini bildirilmiş, davacı vekili Av. …’ın dava dilekçesi ekinde sunulan vekaletnamesi incelendiğinde davadan feragat yetkisinin açıkça tanındığı görüldüğünden davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş, davalı vekili 27/09/2023 tarihli dilekçesinde feragat nedeniyle davacıdan yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri bulunmadığını açıkça bildirdiğinden feragat nedeniyle davalı lehine vekalet ücreti takdir edilmesine yer olmadığına, yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah olunan nedenlerle;
1-Feragat nedeniyle davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu 22. Maddesi uyarınca feragat ilk celseden daha sonra gerçekleştiğinden karar ve ilam harcının (269,85-TL’nin) 2/3’ü olan alınması gerekli 179,90-TL harçtan peşin alınan 29,20-TL harcın mahsubu ile bakiye 150,70-TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı vekili feragat nedeniyle davacı taraftan vekalet ücreti talebi bulunmadığını açıkça bildirdiğinden davalı lehine vekalet ücreti takdir edilmesine yer olmadığına,
5-Yatırılan avanstan artan bakiyenin karar kesinleştiğinde yatırana/vekiline iadesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde davacı/vekilinin ve davalı/vekilinin yokluğunda; gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.19/10/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır