Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1109 E. 2018/454 K. 24.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1109 Esas
KARAR NO : 2018/454
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 08/11/2016
KARAR TARİHİ: 24/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; vekiledeni sigorta şirketi tarafından … numaralı nakliyat emtia sigorta abonman sözleşmesine istinaden …, … ve … numaralı sigorta sertifikaları ile sigortalı …. Kablo firmasına ait ORTA GERİLİM ELEKTRİK KABLOSU (36.942 km, 1.400 mm2/33kW) emtiasının …- …, Irak taşımasının davalı tarafından üstlenildiğini, 74 adet BOBİNE sarılı emtianın 10 adet birim taşıta 09.11.2015 -10.11.2015 tarihlerinde yüklendiğini, 10 adet ayrı navlun faturası tanzim edildiğini, …’ta yapılan kontrollerde …-… plakalı taşıta yüklenen yedi bobin-makara muhteviyatı 3.500 km emtianın EKSİK-ZAYİ olduğunun anlaşıldığı ve alıcı-gönderilen tarafından sigortalıya durumun bildirildiğini, davalının sigorta ekspertiz incelemesi aşamasında verdiği bilgiye göre … plakalı çekiciye bağlı römorkun … ‘da … … plakalı çekiciye aktarıldığını, sürücünün tutuklandığını ve çekicinin orada tutulduğu bilgisinin verildiğini, zayi durumunun AKTARMA SONRASI ve bundan dolayı meydana geldiğini, oysa davalının direkt – aktarmasız taşıma taahhüt ettiğini, sigortalının 30.08.2016 tarihli beyana göre alıcısına 7 bobin emtiayı tekrar temin ederek teslim ettiğini, 20.04 2016 tarihinde söz konusu ikame ürünün teslim edildiğinin ve kabulü yapıldığının bilgisi verildiğini, sigorta ekspertiz raporuna göre sigortalının zararının 126.298,51 USD olduğunu ve bunun 19.10.2016 tarihli makbuz ve ibraname karşılığında ödendiğini, TTK m.1472 gereği vekiledeninin sigortalısına halef olduğunu beyanla, 126.298,51 USD tutarındaki rücuen tazminat alacaklarının sigortalıya ödeme yapılan 19.10.2016 tarihinden itibaren işleyecek Devlet Bankalarınca Amerikan Dolarına bir yıllık vadede işletilen en yüksek mevduat faizi oranında faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava dışı sigortalı ile vekiledeni arasında 74 bobin-makara emtia taşıması konusunda anlaşmasının ihtilafsız olduğunu, vekiledeninin üstlendiği İşi forwarder-komisyoncu sıfatı ile üstlendiği için, alt taşıyıcı olarak dava dışı … firmasına devir ettiğini, toplam 10 taşıtla taşımanın yürütüldüğünü, 10 farklı CMR taşma senedi ile taşımanın ifa edildiğini, son sefer taşımasında CMR taşıma senedinde malların 22.11.2015 tarihinde alıcıya teslim edildiği notu bulunduğu, bu seferde toplam 7 makara yer aldığını, yükü şerhsiz-kayıtsız teslim ettikten sonra CMR m.17 gereği taşıyıcının sorumluluğunun sona erdiğini, teslimden çok sonra 16.12.2015 tarihli noter ihtarı ile eksik teslimin iddia edildiğini, CMR m.30 şartlarına uygun süresinde hasar ihbarında bulunulmadığını, davacının delilleri arasında 11 numaralı ek belgede de hasar iddia edildiği, sonra kayıp-zayinin ileri sürüldüğünü, gerçekte kayıp veya hasar olup olmadığının belli olmadığını, malların dorseden indirilmediğini, römork kapakları açılmadan çekici değişikliği yapıldığını, bunun aktarma sayılmayacağını, e-posta yazışmalarının vekiledenini bağlamayacağını, CMR taşıma senedine malın sağlam ve tam alındığı yönünde kaşe vurulduğunu, CMR taşıma senedinin m.9 gereği sözleşme ve şartlarını ve ifa sürecini ispatlayan belge olduğu, malın gönderilen tarafından teslim alındığını ispatladığını , davanın fiili taşıyıcı … firması ve sigortacı … Sigorta firmasına ihbar edilmesi gerektiğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
GEREKÇE:
Dava; dava dışı sigortalı … kablo ile davalılar arasında bağıtlanan 09.11.2015 tarihli nakliye anlaşması uyarınca 7 makara muhteviyatı 3500 metre orta gerilim kablosunun kaybından doğan zararın dava dışı sigortalıya ödenmesi sebebiyle TTK 1472 maddeye dayalı mevcut zararın sözleşme tarafı taşıyandan rücuen tahsili talebinden ibarettir.
Taraflar delilleri toplanmış ve tarafların talepleri doğrultusunda ; taşıma konusunda uzman bilirkişi ile sigorta uzmanı bilirkişiden oluşturulan kuruldan iddia ve savunmalar ve dayanak tüm deliller kapsamında 05.09.2017 tarihli rapor alınmıştır. Raporda; meydana gelen zarardan davalının sorumlu olacağı; sigorta ekspertiz raporu ve malın satış faturası bilgilerine itibar edilecek olursa davacının toplam ödeme miktarı olan 126.298,51 USD tam zayi zararı için ödediği tazminatın tamamının rücu edebileceği mütalaa edilmiştir.
Davalı vekilinin itirazları üzerine aynı bilirkişiler kurulundan 28.02.2018 tarihli ek rapor alınmış, ek raporda da kök rapordaki tüm hususlar aynen yinelenmiştir.
Somut olayda davacının sigortalısı tarafından 10 adet taşıt ile gönderilen yükten bir taşıt içinde olan yükün hiç teslim edilmediği, kayıp sebebiyle tam zayi olduğu iddiası ile 7 adet bobin-makina emtianın davacı tarafından sigortalısına ödenen tam sigorta tazminatının davalı akdi taşıyıcıdan rücuen tazmini talep edilmektedir.
Karayolu ile yapılan uluslararası taşımada (… – … arasında gerçekleşen) …’nin 1995 yılında taraf olduğu, CMR Konvansiyonu hükümlerinin uygulanacağı, taşıma senedinde de CMR hükümlerine atıfta bulunulduğu açıktır. Dava dışı sigortalı ile davalı arasında bağıtlanan 09.11.2015 tarihli nakliyat anlaşmasında 74 makara kablonun …’ten yüklenerek …’a taşınmasının kararlaştırıldığı, herbir sefer için ayrı CMR taşıması olarak CMR taşıma senedi düzenlendiği anlaşılmaktadır.
Davalı yanca bilirkişi raporlarından sonra taşımanın CIP teslim şekli klozuna uygun şekilde yapıldığı, bu taşımada 09.11.2015 tarihinde satıcı … Kablo Tesisleri San. Ve Tic. A.Ş. , alıcı … (…) … ‘ye CIP Klozu içeren fatura düzenlendiği, satıcı firma …’in dava konusu zarardan alacak hakkı bulunmadığı, emtianın taşıyana teslim edilmesi ile birlikte CIP klozuna göre tüm masraf ve riskler alıcıya geçtiğinden davacı sigorta şirketinin işbu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığı, davada davacı sigortalı değil de sigorta ettiren firmaya ödeme yaptığını iddia etmekle halefiyete hak kazanamadığı savunulmuş ve davacı tarafından düzenlenen nakliyat blok abonman sigorta poliçesi ve bağlı olarak düzenlenen poliçelerde sigortalı olarak … … gösterilmiş ise de, nakliyat poliçelerinde sigortalanan mal üzerindeki menfaat … Kablo … A.Ş. ‘ne ait olup, münferiden nakliyat poliçelerinin sigortalısı durumundaki … …. ‘nin poliçelerden doğan haklarını … Kablo … A.Ş.’ne temlik ettiği, zararın satıcı firmaya ödenmesine muvafakat ettiği dosyaya ibraz edilen 03.08.2016 tarihli muvafakat , temlik ve ibraname içeriğinden ( davacı yan delil listesi Ek10 -yargılama sırasında sunulan Türkçe tercümesi ) anlaşılmakla, davacının … Kablo A.Ş.’ne ödediği zarar kapsamında TTK 1472 madde gereği sigortalısı … Kablo… A.Ş. ‘ne halef olduğu, aktif husumet ehliyeti bulunduğu anlaşılmaktadır.
Davalının kendi kabulü doğrultusunda da taşıma sözleşmesinin tarafı vedahi akdi taşıyıcı olduğu çekişmesizdir. CMR 17. ve devamı maddeleri uyarınca akdi taşıyıcının sorumlu tutulacağı açıktır. Davalının CMR sorumluluk sigortacısına veya asıl taşıyan ve adamlarına rücu hakkı bu davanın konusu değildir.
Taşıma sözleşmeleri, CMR hükümlerine göre herhangi bir şekil şartına tabi olmayıp, sözleşmenin sözlü olarak dahi yapılabilmesi mümkündür. Ancak CMR hükümlerine tabi bir taşıma senedi-sevk mektubu düzenlenmiş ise CMR hükümlerine göre taraflararası sözleşmenin varlığı, malın taşıyıcıya sözleşmeye uygun teslimi ve taraflar arası sözleşme şartları bakımından temel ispat belgesi bu CMR taşıma senedi olmaktadır. Taşınan yük, elektrik kablolarından oluşmaktadır. Taşıyıcının sorumluluğu, CMR Konvansiyonu md. 17/1 göre ; “Taşımacı yükü teslim aldığı andan, teslim edinceye kadar, bunların kısmen veya tamamen kaybından ve doğacak hasardan sorumludur” , CMR Konvansiyonu 17/2 ye göre ise, “taşıyıcı kendi kusurundan kaynaklanmayan bir sebepten ileri geldiğini ispat edemedikçe eşyaya gelen hasarı tazmin borcu altındadır”, dolayısıyla taşıyıcının kusurlu olduğu karine olarak kabul edilir. Sorumluluktan kurtulabilmesi için taşıyıcının kusurlu olmadığını ispat etmesi zorunludur. Taşıyıcının sorumluluğuna ilişkin bu düzenlemeye karşılık taşıyıcı CMR Konvansiyonu 17/2 uyarınca eğer kayıp, hasar veya gecikme;
istek sahibinin ihmalinden, istek sahibinin verdiği talimattan, yüke has bir kusurdan, taşımacının önlemesine olanak bulunmayan durumlardan ileri gelmiş ise taşımacı sorumlu tutulamaz.
Somut olay bakımından CMR m.17 gereği aldığı yükün davalı tarafından tam ve eksiksiz bir şekilde alıcı-gönderilene teslim edilmediğı-kayıp-tam zayi iddia edilmekle , bu durum Irak Bakanlık yazısından 21.12.2015 tarihine kadar halen 402-411- 421-431- 433- 435- 438 numaralı toplam yedi adet bobinin teslim edilmediği beyanıyla anlaşılmaktadır. Olayda bir yok olma- bir hasar veya bir eksiklik değil; bir tam taşıt yükünün kayıp olması-hali hazırda teslim edilmemesine dayalı TAM ZAYİ DURUMU vardır. Bu iddia karşısında taşıyıcının, teslim tesellüm belgesi, makbuz, taşıma senedi ve sair bir belge ile teslim hususunu ispat etmesi gerekir. Aksi halde CMR m.20 gereği davacının tam tazminat isteme hakkı doğar.
Davalı yanın 18.12.2015 tarihli e-mail de araç ve sürücünün tutulduğu, yükün serbest bırakılmadığına dair beyanları malın teslim edilmediği yönünde teyit niteliğinde kabul edilmiştir . Ayrıca 14.12.2015 tarihli e-posta yazışmasından da dava konusu 7 adet bobinin … ‘ya kadar götürülmediği, teslim edilmediği, alıcı resmi kurum Bakanlığın ( IRAK) 29.12.2015 tarihli yazısından da dava konusu bobinlerin yüklü olduğu … plakalı taşıtın sürücüsüne ulaşılamadığı ve yükün teslim edilmeme sebebi olarak ilgili araç römork ve sürücüsünün güvenlik güçleri tarafından tutulduğu iddiasının ileri sürüldüğü anlaşılmaktadır. Ancak bu husus ve dolayasıyla malın teslimi hususu davalı taşıyıcı tarafından ispatlanamamıştır. Davacının sigortalısı tarafından … 10. Noterliğinden gönderilen 16.12.2015 tarihli … numaralı ihtar, somut olaya uygun CMR m.20 şartlarını taşıyan bir TAM ZAYİ bildirimi mahiyetinde olup, CMR m.20/1 gereği azami bir hafta taşıma süresi öngörülen somut olayda, bu bir haftalık süreye riayet edilmemiş ve takip eden 30 gün sürede de yük alıcısına ulaşmamıştır. Bu durumda yükün tam kayıp- tam zayi olduğu anlaşılmaktadır.
CMR 20 madde gereği tam zayi olduğu değerlendirilmekle, meydana gelen zararın hesaplanarak taşıyıcının sorumlu tutulacağı, dosyada mevcut ve sigortalılık mevzuatına göre aksi ispatlanıncaya kadar delil niteliği olan ekspertiz raporuna göre, birim hasar başına 5.000 USD muafiyetin de tenzilinden sonra 126.298,51 USD tam zayi zararı hesaplandığı, davalının iddia ettiği üzere CMR 23/3 gereği birim zayi brüt kg başına 8,33 SDR sorumlu olan tazminat sınırlaması bakımından 20.279 kg x 8,33 SDR=168.924,07 SDR = 239.404,25-USD ( 1.SDR 1.41723 USD) sorumluluk üst sınırının satış faturaları ile uyumlu tazminat talebinin çok üstünde olduğu anlaşılmaktadır.
Toplanan tüm delillere, iddia ve savunmaya, hükme dayanak etmeye elverişli bilirkişiler kurulu raporuna göre; CMR 20 madde hükümlerine göre dava konusu bobinlerin alıcısına teslim edilmediği, özellikle nakliye anlaşmasının 3-A maddesine göre; malların fabrikadan alınarak …’ta müşteri deposunda teslim ile taşımanın sona ereceğinin hüküm altına alındığı, ancak bobinlerin
varma yerine hiç ulaşmadığı, bu sebeple tam zayi sayıldığı, CMR 17/1 madde gereği, tam zayi olayda davalının sorumluluktan kurtulmak için öngörülen herhangi bir savunma yapmadığı, bu yönde delil sunmadığı, meydana gelen zarardan davalının sorumlu olacağı, sigorta ekspertiz raporu ve malın satış faturası bilgilerine itibar edilerek davacının, toplam ödeme miktarı olan 126.298,51 USD tam zayi zararı için ödediği tazminatı rücu edebileceği, hernekadar tazminat miktarının kadrimarufunda olup olmadığı ve hesaplanan tazminatın denetlenmesi yönünde bilirkişiler heyetinde elektrik malzemeleri ve kablo fiyatları konusunda teknik bir bilirkişinin bulunmadığı, bunun bir eksiklik olarak görülmesi halinde heyete bu konuda teknik bilirkişi atanarak inceleme yapılabileceği bilirkişiler kurulunca mütalaa edilmiş ise de, davalının miktara yönelik hiçbir itirazı bulunmadığı , yargılama sırasında alınan bilirkişiler kurulu raporuna da bu konuda itiraz etmedikleri, rapora ilişkin sair itirazlarının da dosya kapsamı, denetime elverişli bilirkişiler kurulu raporu ve itirazın içeriğine göre yerinde görülmediği, o halde davacının 126.298,51 USD nin rücuen tazminini talep edebileceği, davacı hernekadar bu miktara 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca faiz işletilmesini talep etmiş ise de, CMR 27 madde gereği temerrüt faiz oranı yıllık %5 olup, bir yıllık USD mevduat faiz oranlarından düşük olduğu, dolayısıyla bu miktara CMR 27 madde uyarınca 19.10.2016 ödeme tarihinden itibaren yıllık %5 oranında faiz işletilebileceği anlaşılıp kabul edilmekle, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur:
HÜKÜM:
DAVANIN KABULÜNE,
1-) 126.298,51-USD rücuen tazminat alacağının 19.10.2016 ödeme tarihinden itibaren CMR 27 madde uyarınca yıllık %5 faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-)Harçlar Yasası uyarınca hesaplanan 27.334,11-TL karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 6.833,53-TL harcın mahsubu ile bakiye 20.500,58-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-)Davacı tarafından yapılan 29,20-TL başvuru harcı, 6.833,53 -TL peşin harç, 4,30-TL vekalet harcı, 1.800-TL bilirkişi ücreti, 159,50-TL davetiye gideri olmak üzere toplam 8.826,53-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-)Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 29.955,91-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-)Davacı/davalı tarafından yatırılan gider/delil avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya /davalıya/ vekillerine iadesine,
Davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle oybirliğiyle karar verildi. 24/05/2018

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …