Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/981 E. 2018/278 K. 10.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/981 Esas
KARAR NO : 2018/278
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 14/10/2015
KARAR TARİHİ : 10/04/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 20.09.2010 tarihinde, davalının trafik sigortası teminatı altındaki, dava dışı …’nın yönetimindeki … plakalı aracı ile vekiledenine yaya iken çarparak sürekli sakat kalacak şekilde yaralanmasına neden olduğunu beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla , sürekli ve geçici sakatlık tazminatı ile tedavi süresince bakıcı giderleri karşılığı 500- TL tazminatın temerrüt tarihi itibariyle avans faizi ile tahsilini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; kazaya karışan … plakalı aracın trafik sigortası teminatları altında olduğunu; geçici iş göremezlik zararının teminatları altında olmadığını; sürekli sakatlığın ve maluliyet zararının ispatlanması gerektiğini; temerrüde düşürülmediklerinden avans faizi talep edilemeyeceğini; kusur ve zararı bilirkişilerin belirlemesi ve davacıya kaza nedeniyle yapılan herhangi bir ödeme varsa mahsup edilmesi gerektiğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
GEREKÇE:
Dava, yaralamalı trafik kazasından kaynaklı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulundan maluliyet oranının ve Adli Tıp kurumu Trafik İhtisas Kurulundan da kusur oranın tespiti istenmiş, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas dairesinin 05.04.2017 tarihli ön raporu doğrultusunda mahallinde kaza yeri olarak tespit edilen yerde teknik bilirkişi Makine Mühendisi Oktay Tatar vasıtasıyla keşif yapılıp bilirkişiden 29.01.2018 tarihli rapor alınmıştır.
Davacı vekili13.03.2018 tarihli oturumuna gelmeyerek mazaret beyan etmişler, 10.04.2018 tarihli oturumuna da katılmamışlar ise de, 03.04.2018 tarihli dilekçesi ile davalı … A.Ş. ‘ye karşı, trafik kazası sonucu meydana gelen cismani zarar nedeniyle açılan davada, davalı vekili ile yapılan görüşmeler neticesinde sulh olunduğunu, davalı sigorta şirketinin trafik poliçesi uyarınca maddi tazminat nedeniyle üzerine düşen tüm sorumluluğu yerine getirdiğini, tarafların maddi tazminatların fer’ileri ile birlikte ödenmesi sonucunda davanın konusuz kalacağı hususunda karşılıklı olarak anlaştıklarını, varılan anlaşma kapsamında davalı sigorta şirketi maddi tazminat yönünden asıl alacak, yargılama gideri, vekalet ücreti yönünden anlaşmaya varıldığından karşılıklı olarak taraflar birbirinden yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmeyeceğini beyanla, konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep talep etmişler,
Davalı vekili mahkememizin 13.03.2018 tarihli oturumunda davacı taraf ile sulh olduklarına ilişkin dilekçeyi ve sulh protokolünü sunduğu, 10.04.2018 tarihli oturumunda da tazminat bedelini ödediklerini, yapılan sulh protokolü çerçevesinde davanın ferafat nedeniyle reddine karar verilmesini istemiş, ayrıca ücreti vekalet ve yargılama gideri talepleri olmadığını beyan etmişlerdir.
HMK 315 (1) maddesi : ”…Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir.” hükmü uyarınca, tarafların dava dışı haricen sulh olmaları sebebiyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek yasal ve yerinde görülmüştür.
Bu itibarla;
HÜKÜM:
1-) Tarafların dava dışı haricen sulh olmaları sebebiyle HMK 315 (1) madde uyarınca dava konusuz kalmakla, KONUSUZ KALAN DAVA HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-)Harç peşin alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,
3-)Davacı ve davalı vekillerinin beyanları uyarınca lehlerine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmetmeye yer olmadığına,
4-)Davacı/davalı tarafından yatırılan gider /delil avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı/davalı/vekillerine iadesine,
Davacı vekilinin yokluğunda, davalı vekilinin yüzüne karşı tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle karar verildi
Katip
Hakim