Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/767 E. 2018/1029 K. 21.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/767 Esas
KARAR NO : 2018/1029 Karar

DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/08/2015
KARAR TARİHİ : 21/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize verdiği 03.08.2015 tarihli dava dilekçesinde özetle; “Davacı müvekkili …’ın … Ltd. Şti. firmasının borcuna karşılık 27.08.2012 tarihinde kefil olarak davalı -banka ile yapılmış bulunan sözleşmeyi imzaladığını ve akabinde de bu doğrultuda bu borç için kendisine ait olan İstanbul İli Fatih İlçesi … Mah. … Pafta, … Ada, … Parselde kayıtlı taşınmazını davalı lehine ipotek olarak verdiğini, ilerleyen süreçte lehine ipotek verilen firmanın iş bu borcu kapattığını ve borcu sona erdirdiğini, böylelikle müteselsil kefil durumu ve ipoteğin sona erdiğini, ancak davalı bankanın daha sonradan … firması ile yeni borç ilişkileri oluşturduğunu ve devamında oluşan yeni borçlardan dolayı da davacı müvekkilinin sorumluluğuna gittiğini ve İpoteği Paraya çevirmek için … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosya ile icra takibi başlattığını, Müteselsil Kefil olmanın getirmiş olduğu sorumluluğun sınırlarının hem yaslarda hem de Yargıtay Kararları ile çizildiğini, kefil olunan tarihte mevcut olan borç bakiyesi ile sınırlı olmak üzere sorumluluğun söz konusu olduğunu ve bu müteselsil Kefillik ile bağlantılı olan İpoteğin sorumluluğunun da bununla sınırlı olduğunu, kefil olunan /ipotek verilen tarihteki borç bakiyesinin sona ermesi ile müteselsil kefillik ve dolayısıyla ipoteğin sona erdiğini, devamı için Müteselsil Kefil olan tarafın yazılı onayı gerektiğini ve diğer hukuki gerekçelerini beyanla; açıklanan nedenlerle, öncelikle iş bu davanın sonuna kadar … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının tedbiren durdurulmasına, işbu davanın Müflis … Ltd. Şti. firmasına ihbarına, davanın kabulü ile borçlu olmadıklarının tespitine, ipoteğin fekkine ve icra takibinin iptaline, davalı banka aleyhine haksız ve kötü niyetli olması sebebiyle % 20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine, karar verilmesini” talep ve dava etmiştir.
Davalı banka vekilinin verdiği 26.08.2015 tarihli cevap dilekçesinde özetle; “Müvekkili bankanın … Şubesi ile ihbar olunan müflis … Ltd. Şti. arasında imzalanan, 29.02.2012 tarihli üye işyeri sözleşmesi, 12.03.2012 tarihli çek taahhütnamesi ve çek hesabı açılış sözleşmesi ve davacının da müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı 27.08.2012 Genel Kredi Sözleşmelerine istinaden lehine nakdi ve gayri nakdi krediler tesis edilerek kullandırıldığını, ayrıca çek taahhütnamesine istinaden çek defterlerinin teslim edildiğini, ihbar olunan … Ltd. Şti. nin borçlu ya da kefil sıfatı ile imzaladığı nakdi ve veya gayri nakdi kredi sözleşmelerinden, kambiyo senetlerinden ve banka ile imzaladığı tüm sözleşme ve taahhütnamelerinden doğmuş ve doğacak banka alacaklarının 200.000.-TL sina kadar olan kısmına teminat olması amacıyla, davacı …’ın maliki olduğu İstanbul İli Fatih İlçesi … Mah. … Pafta, … Ada, … Parsel, … arsa paylı Bodrum Kat 1 nolu bağımsız bölümün tamamı üzerinde 24.08.2012 tarih ve … yevmiye no ile 200.000.-TL limitli ipotek tesis edildiğini, ihbar olunan firma ile müvekkili banka arasında imzalanan sözleşmelerden kaynaklı ve ipotek borçlusu sıfatıyla …’ın da sorumluluğu bulunan çek hamillerine müvekkili banka kaynağından ödenen tutarlar, iade edilmemiş çek yaprakları sebebiyle depo edilmesi gereken tutarlar ve Üye İşyeri Sözleşmesinden kaynaklı borçların ödenmesi istemiyle TC. … Noterliğinin 10.04.2015 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinin borçlulara tebliğ edildiğini, ancak borcun ödenmediğini, muaccel hale gelen banka alacağının tahsili için borçlulara karşı … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibi başlatıldığını, takibin ve ipotekli taşınmaz hakkında hazırlanan kıymet takdir raporunun kesinleşmesi üzerine, alacağın teminatı olan taşınmazın cebri satışına karar verildiğini, davacı tarafça satış sürecini uzatmak ve alacağın tahsilini geciktirmek amacıyla huzurdaki davanın açıldığını, davacı …’ın taşınmazı üzerine alacağın teminatı olarak tesis edilen ipoteğin belli bir krediye özgü olarak alınmış bir ipotek olmadığını, takibe konu olan alacak kalemlerinin tamamının 24.08.2012 tarih ve … yevmiye no ile tesis edilen ipotek kapsamına girdiğini, söz konusu ipotek resmi senedinin, ipotek resmi senedi başlığı altında yer alan 1. maddesinde … Ltd. Şti. nin borçlu ya da kefil sıfatı ile imzaladığı nakdi ve/veya gayri nakdi kredi sözleşmelerinden, kambiyo senetlerinden ve banka ile imzaladığı tüm sözleşme ve taahhütnamelerinden doğmuş ve doğacak banka alacaklarının 200.000,- TL sına kadar olan miktarının tahsilinin temini için alacaklı banka lehine 1.derecede İpotek tesis edilmesi konusunda mutabakata varıldığının açıkça belirtildiğini, takibe konu olan depo edilmesi talep edilen çek yaprak sorumluluğu, çek hamillerine ödenen banka sorumluluk tutarı ve üye işyeri sözleşmesinden kaynaklanan borçların tamamının tesis edilen ipotekle güvence altına alınmış olup, davacı …’ın takibe konu borçların tamamından ipotek borçlusu sıfatıyla sorumlu olduğunu, davacı vekilinin davalı bankaya olan borcun ve bağlantılı olarak ipoteğin sona erdiği yönündeki beyanlarının hukuki ve somut bir dayanağının olmadığını beyanla; açıklanan nedenlerle , icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında İİK.72 maddesi gereği olarak ihtiyati tedbir yoluyla takibin durdurulmasına karar verilemeyeceğinden ,davacı vekilinin kesinleşmiş icra takibinin durdurulması yönündeki talebinin reddine, haksız ve kötü niyetle açılmış olan menfi tespit davasının reddi ile davacının icra takip tutarının % 20 si tutarındaki kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi ile vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini….” talep etmiştir.
… İcra Müdürlüğünün … Esaslı dosyası dosyamız içersine getirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinde ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibinin başlatıldığı anlaşıldı.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak icra takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 17.05.2018 tarihli 8 sayfadan ibaret raporunda özetle; “Esasen, ipoteğin fer’i karakteri gereği, asıl borç ortadan kalktığında, Tapu’da kayıtlı ipoteğin fekkinin iktiza ettiği, borcun bulunmadığı noktada, ipoteğin varlığından ve onun teminat oluşturmasından söz edilemeyeceği; Her ne kadar İpotek Resmi Senedi Şartlarının 1. maddesi yukarıda yer verildiği üzere, geniş bir alan düzenlemiş görünse de, MK. 2. TBK 19/1 ve TBK 27/1 hükmü de gözeterek bir değerlendirme vapıldıöında. davacının verdiği ipoteğin, yukarıda hesaplanan somut borcu kapsamadığının düşünülebileceği, bu yorum sayın Mahkemece benimsendiği takdirde, “ayni teminatın kapsamı” yönünden, ipoteğin davalının yukarıda hülasa edilen alacağına güvence oluşturduğu söylenemeyeceğinden, bu mezkur borç için ipoteğin paraya çevrilmesinin olanaklı olmadığının değerlendirilebileceği ve ipoteğin fekki cihetine gidilebileceği; Kefalet yönünden bakıldıkta ise, ipotekten farklı olarak ayni değil şahsi teminat olan kefalet cihetinden, davacının davalıya karşı yukarıda hesaplanan kapsamda kefalet müessesesi çerçevesinde, sorumlu olmayı sürdürdüğü düşünülebilecek ise de, huzurdaki davanın Bilirkişiliğimizin görevlendirilmesinin sebebi o alan olmadığından, mezkûr cenahtan hesap ile ilgili yapılan zaruri bildirim dışında… görüş bildirimi yoluna gidilmediği. Yukarıda yer bulan izahat kapsamında, takdir Mahkemeye ait olmak kaydıyla, taraflar arasında akdedilen ve davacı …’ın MÜTESELSİL KEFİL SIFATI ile imzası bulunan … A.Ş. Genel Kredi Sözleşmesi ve dava acısından önem tasıyan cihetinden ayrıca İpotek Resmi Senedi içeriğinde çek taahhüt kredisinin kullandırımı aşamasında, müşteriye verilen çek yapraklarından kaynaklanan depo talebine yönelik müteselsil kefillerin sorumluğuna yönelik açıklayıcı madde ve hükmün sözleşme içeriğinde rastlanamadığı” gerekçesi ile ilk raporlarını sunmuşlardır.
Raporda eksikliği saptanan bulğuları tamamlaması için davacı vekiline mehil verilerek dosya itirazlar doğrultusunda ek rapor düzenlenmek üzere bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 20.08.2018 tarihli 2 sayfadan ibaret ek raporunda özetle; “Yapılan incelemeye göre, Bilirkişiliğimizin Kök Rapor’da yer alan görüşü muhafaza ettiği mütalaa olunmuştur. Kök Rapor’da da yer verildi&gibi, çekişmeye İlişkin asli ve nihai hukuki takdir ve tavsif 6100 ayılı HMK’nın md. 266/C.2 ve md. 279/4 ahkâmı ile 6754 sayılı Kanun’un md 3/3 hükmü gereği tamamen ve münhasıran muhterem Mahkemeye aittir. HMK md.282 hükmü gereği de, bilirkişi görüşü sayın Mahkemeyi takyit etmediğinden, muhterem yargı makamı tamamen davacı savlan veya tamamen davalı savunmaları yönünde hüküm kurmakta ve tabi olarak da, dosyayı Bilirkişiliğimiz dışında başka bir Heyete vermekte tamamen muhtardır.” görüşü ile ek raporunu sunmuştur.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası sureti, davalı şirket olan … ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor, ek rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Davalı …nın … Şubesi ile dava dışı asıl kredi borçlusu … Ltd. Şti. firmasının MÜŞTERİ ve davacı … ile dava dışı … ve …’ın MÜTESELSİL KEFİL SIFATIYLA imzalamış oldukları 27.08.2012 sözleşme tarihli 300.000.-TL Sözleşme Limitli, … A Ş. Genel Kredi Sözleşmesi imzalanmış ve asıl borçluya bu kredi kullandırıldığı anlaşılmaktadır.
Davalı banka ile dava dışı kredi asıl borçlusu … Ltd. Şti. firmasının Müşteri sıfatıyla … müşteri numarası ile 12.03.2012 tarihli imzalanan ÇEK TAAHHÜTNAMESİ sözleşmesine istinaden; Davalı banka ile dava dışı kredi asıl borçlusu … Ltd. Şti. firmasının Müşteri sıfatıyla … müşteri ve … sözleşme numarası ile 25.04.2013 tarihli imzalanan ÇEK AÇILIŞ SÖZLEŞMESİNE istinaden; Dava dışı … Ltd. Şti. firmasının ÜYE İŞYERİ sıfatı ile 29.02.2012 tarihinde imzalanmış olan … A.Ş. ÜYE İŞYERİ SÖZLEŞMESİNE istinaden, Gayri nakdi (çek) / POS Kredi Kart İşlemleri Kredisi tespit edilerek dava dışı kredi asıl borçlusu firma … Ltd. Şti. ne kredi kullandırılmıştır
Davacının imzaladığı 27.08.2012 tarihli sözleşmeyi 300.000.-Tl kefalet tutarı ile imzalamış olduğundan davacının sorumluluğunun 300.000.-Tl olduğu belirlenmiştir.
Davacı bankaca dava dışı kredi asıl borçlusu … Ltd. Şti. ne kullandırılan kredilerin teminatını teşkil etmek üzere Davacı …’ın maliki olduğu İstanbul ili Fatih İlçesi … Mah… Pafta,… Ada,… Parsel, … arsa paylı Bodrum Kat 1.nolu bağımsız bölümün tamamı üzerinde 24.08.2012 tarih ve … yevmiye no ile 1. derecede 200.000.-TL bedel ile limitli ipoteği tesis edilmiştir.
24.08.2012 tarih ve … yevmiye no ile tesis edilen İpotek resmi senedinin, İpotek Resmi Senedi Şartları başlığı altında yer alan 1. maddesinde; ”… Ltd. Şti.’nin (BORÇLU) borçlu ya da kefil sıfatı ile imzaladığı nakdi ve/veya gayri nakdi kredi sözleşmelerinden, kambiyo senetlerinden ve banka ile imzaladığı tüm sözleşme ve taahhütnamelerinden doğmuş ve doğacak banka alacaklarının 200.000,- TL sına kadar olan miktarının tahsilinin temini için alacaklı banka lehine 1.Derecede ipotek tesis edilmesi konusunda mutabakata varılmıştır.” hükmünü ihtiva etmektedir. Bu noktada, aynı kısmın 2.maddesin in incelenmesinden, ipoteğin maksim al ipotek olmadığı ve İpotek Resmi Senet Şartları madde 2’de yer bulan türde alacakların da ipotek kapsamında bulunduğunun mükerrer olduğu görülmektedir.
Kefalet akdi, bilindiği üzere, asıl borç akdinden ayrı ikinci derecede bağımsız bir sözleşmedir. Davalı kefillerin Genel Kredi Sözleşmelerinde, müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzası bulunmaktadır. Bilindiği üzere, kefaletin şartları TBK 583 m.(Mülga BK. 484 – 485.) maddelerinde; Bir Kefaletin Geçerli Olabilmesi İçin, Yazılı şekilde yapılması, Kefilin sorumlu olacağı belirli bir miktarın açıkça gösterilmesi, Kefalet edilen borcun geçerli bir borç olması, Kefilin medeni hakları kullanma ehliyetinin bulunması icap eder, denilmektedir.
Emsal Yargıtay içtihat kararı: 19. HD 13.04.1999 T, 1999/1901 E 1999/2434 s. K. ” Yasaya göre kefalet akdinin geçerliliği için yazılı şekilde yapılması ve ket sorumlu olacağı muayyen miktann açıkça gösterilmesi gerekir denildiği,
Emsal Yargıtay içtihat kararı: Yargıtay 11 .H.D.26.12.1991 T.90/3181 E Ve 91/6874 ile Y.19. HD. 13.04.1999 T. 1999/1901 E. ve 1999/2434 s.K Kararları” Kredi sözleşmesinin müteselsil kefili için sözleşmede ayrıca kefalet limitinin bulunmadığı hallerde, geçerli bir kefalet mevcut olup, sözleşmedeki kredi limitinin kefaleti de içerdiği kat olunur, “denildiği; yukarıda arz edildiği üzere takdiri tamamen Sayın Mahkemeye ait olmak üzere Yargıtay emsal içtihat kararlarına göre Genel Kredi Sözleşmesindeki kredi limitinin aynı zamanda kefalet limitini içerdiği ve TBK’nun 582. ve 583. (mülga; BK.484 ve 485 m.) öngörülen “Muayyen bir limit” şartının teşekkül etmiş olduğunun açıkça anlaşıldığından dolayı, geçerli bir kefaletin mevcut olduğunun kabulü gerektiği kanısına varılmaktadır.
Davalı banka tarafından, dava dışı kredi asıl borçlusu olan firmaya kullandırılan ve kat ihtarına konu olan … hesap nolu KREDİLİ MEVDUAT, NAKİT KREDİ İle ilgili olarak, davacı bankada yapılan inceleme ile alacak kalemleri belirlenmiştir.
Kat ihtarına konu olan kredinin 14.932.81 TL olarak sorunlu kredi hesaplarına atıldığı tespit edilmiştir. Dava konusu krediye uygulanan akdi faiz oranına yönelik davacı banka vekilinden talebimize istinaden, davacı banka vekilinin mail ortamında davacı banka
şubesinden gönderilen ve raporumuz ekinde bulunan davacı banka faiz oranlarını gösteren banka belgesinde 31,10.2013 tarihinden itibaren kredili mevduat hesaplarına yıllık % 24,24 akdi faiz oranının uygulandığı tespit olunmuştur. 23.01.2014 KAT tarihi itibariyle … hesap nolu KREDİLİ MEVDUAT, Kredisinden kaynaklanan davacı banka asıl alacağının 14.932,81 TL olduğu tespit edilmiştir.
Davalı banka ile dava dışı kredi asıl borçlusu … Ltd. Şti. firmasının Müşteri sıfatıyla … müşteri ve … sözleşme numarası ile 25.04.2013 tarihli imzalanan ÇEK AÇILIŞ SÖZLEŞMESİ ve … Ltd. Şti. nin ÜYE İŞYERİ sıfatı ile 29.02.2012 tarihinde imzalanmış olan … A.Ş. ÜYE İŞYERİ SÖZLEŞMELERİNDE, davacı …’ın kefalet imzası bulunmamaktadır.
Dava dışı … Ltd. Şti. firmasının MÜŞTERİ ve davacı … İle dava dışı … ve …’ın MÜTESELSİL KEFİL SIFATIYLA imzalamış oldukları, 27.08.2012 sözleşme tarihli -300.000.-TL Sözleşme Limitli, … A.Ş. Genel Kredi Sözleşmesinde davacı …’ın MÜTESELSİL KEFİL SIFATI ile imzası bulunmaktadır.
Ancak; Davacı …’ın maliki olduğu İstanbul İli Fatih İlçesi … Mah. … Pafta, … Ada, … Parsel, … arsa paylı Bodrum Kat l.nolu bağımsız bölümün tamamı üzerinde 24.08.2012 tarih ve … vevmive no ile 1 derecede 200.000.-TL bedel ile (İpotek Resmi Senet Şartlarının 2. maddesi içeriğini de kapsar surette ipoteğin tesis edildiği, ipotek resmi senedinin, İpotek Resmi Senedi Şartları başlığı altında yer alan 1. maddesinde “… Ltd. Şti.’nin (BORÇLU) borçlu yada kefil sıfatı ile imzaladığı nakdi ve/veya gayri nakdi kredi sözleşmelerinden, kambiyo senetlerinden ve banka ile imzaladığı tüm sözleşme ve taahhütnamelerinden doğmuş ve doğacak banka alacaklarının 200.000,00TL sına kadar olan miktarının tahsilinin temini için alacaklı banka lehine 1.Derecede İpotek tesis edilmesi konusunda mutabakata varılmıştır.” Hükmünü ihtiva ettiği ve ipotek borçlusu olduğu tespit olunmuştur.
Taraflar arasında akd edilen ve davacı …’ın MÜTESELSİL KEFİL SIFATI İle imzası bulunan … A.Ş. Genel Kredi Sözleşmesi ve ayrıca İpotek Resmi Senedi içeriğinde çek taahhüt kredisinin kullandırırını aşamasında, müşteriye verilen çek yapraklarından kaynaklanan depo talebine yönelik müteselsil kefillerin sorumluğuna yönelik açıklayıcı madde ve hükmü sözleşme içeriğinde rastlanamamıştır.
Tüm bu açıklamalardan ve emsal Yargıtay içtihatları birlikte değerlendirildiğinde ipoteğin fer’i karakteri gereği, asıl borç ortadan kalktığında, Tapu’da kayıtlı ipoteğin fekkinin gerektiği, borcun bulunmadığı noktada, ipoteğin varlığından ve onun teminat oluşturmasından söz edilemeyeceği; Her ne kadar İpotek Resmi Senedi Şartlarının 1. maddesi yukarıda yer verildiği üzere, geniş bir alan düzenlemiş görünse de, MK. 2. TBK 19/1 ve TBK 27/1 hükmü de gözeterek bir değerlendirme vapıldığında. davacının verdiği ipoteğin, hesaplanan somut borcu kapsamadığı kanaatine varılmış olmakla davacının … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- İş bu davanın kabulü ile … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Karar ve ilam harcı 5.807,92-TL nin peşin ve ıslahla alınan 1.373,27-TL den düşümü ile kalan 4.434,65-TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 1.405,07-TL peşin, başvuru ve ıslah harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 1.238,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince 9.551,84-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/11/2018

Katip …

Hakim …