Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/73 E. 2018/525 K. 06.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/73 Esas
KARAR NO : 2018/525 Karar

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 15/01/2015
KARAR TARİHİ : 06/06/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize verdiği 15.01.2015 tarihli dava dilekçesinde özetle; “Davalılardan …’ın sürücüsü olduğu …’a ait ve davalılardan … Sigortaya sigortalı … plakalı aracın, müvekkilinin içinde bulunduğu … plakalı araçta seyir halinde iken … plakalı araçla çarpışması sonucu yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin kafa tranvasına bağlı beyin kanaması geçirdiğini, vücudunun çeşitli yerlerinde kırıklar meydana geldiğini, … 3. Asliye Ceza mahkemesinde davalılardan aracı kullanan …’ın kusurlu olduğunun belirlendiğini ve mahkumiyet verildiğini beyan etmiş, dilekçesinde vs açıklamalarda bulunarak sonuç olarak, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik müvekkili için 1.000-TL çalışamadığı süre için gelir kaybı, 1.000-TL sürekli maluliyet zararı olmak üzere toplam 2.000-TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte, davalıların tümünden, 20.000-TL manevi tazminatında … ve …’tan tahsiline karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş.’ nin vermiş olduğu 01.04.2015 tarihli davaya cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili sigorta şirketi tarafından sigortalı olduğunu, sigortanın 225.000-TL limitle sınırlı olduğunu, manevi tazminat talebinin poliçe kapsamı dışında olduğunu, öncelikle kusur ve maluliyet oranının belirlenmesini, aküer bilirkişi tarafından hesap yapılmasını beyan etmiş, dilekçesinde vs. açıklamalarda bulunarak sonuç olarak davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılardan … ve … vekilinin vermiş olduğu 05.02.2015 tarihli davaya cevap dilekçesinde özetle; öncelikle yetki itirazında bulunduklarını, … 3 Asliye Ceza Mahkemesinde alınan Adli Tıp Raporunun hukuk mahkemesi için bağlayıcı olmadığını, yeniden rapor alınmasını gerektiğini, maluliyet raporuna da itirazlarının olduğunu beyan etmiş, sonuç olarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın, davacı tarafın, davalılara ait ve sigortalı aracın kusuru nedeniyle yaralanmasından kaynaklanan tazminat dosyası olduğu anlaşıldı.
Davacının mağluliyet oranının saptanması için Adli Tıp 3. ihtisas Dairesine müzekkere yazılarak rapor düzenlemeleri istenilmiştir.
Adli Tıp Kurumunun 3. İhtisas Dairesinin 16.03.2016 tarihli ön rapor düzenlenmiş, bu rapordaki eksiklikler tamamlandıktan sonra yeniden Adli Tıp Kurumuna gönderilerek rapor talep edilmiş, 10.08.2016 tarihli 3 sayfadan ibaret mağluliyet raporunda özetle; Davacının 12.12.2012 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu mağlul kalmadığı, iyileşme sürecinin 6 aya kadar uzayabileceği kanaati ile raporunu düzenlemiştir.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra Adli Tıp Kurumunun 3. İhtisas Dairesinin düzenlediği mağluliyet raporu alınmış, dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile hasar dosyası ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak temerrüt veya kaza tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin düzenlediği 20.03.2018 tarihli 4 sayfadan ibaret raporunda özetle; “Davacı …” in nihai ve gerçek geçici is göremezlik maddi zararının 9.324,70- TL olduğunu, Davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt başlangıcının 11.12.2014 tarihi diğer davalılar yönünden ise temerrüt başlangıcının 12.12.2012 kaza tarihi ve işleyecek faizin yasal faiz olduğu” kanaati ile raporunu sunmuştur.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen hasar dosyası, aldırılan Adli Tıp Kurumunun düzenlediği mağluliyet raporu, davacının sunduğu delil ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Huzurdaki dava, davalılardan …’ın sürücüsü olduğu …’a ait ve davalılardan … Sigortaya sigortalı … plakalı aracın, davacı …’in içinde bulunduğu … plakalı araçta seyir halinde iken çarpışmaları nedeniyle davacının yaralandığı anlaşılmaktadır.
Davalıya sigortalı … plakalı araç, 11.12.2012 – 11.12.2013 vadeli ve zeyilnameye bakılmaksızın şahıs başına 250.000,-TL teminatlı ZMSS poliçesi ile davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanmıştır. Davacının geçici iş göremezliği nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararı 9.324,70 TL olup, 250.000,-TL tutarındaki sakatlık teminat limitinin altında kaldığı anlaşılmaktadır.
Kazaya ilişkin … 3. Asliye Ceza mahkemesinde Davalı sigorta şirketine ZMSS poliçesi ile sigortalanmış olan aracın dava dışı sürücüsü …’ ın Asli ve Tam Kusurlu (%100) kusurlu olduğu, Kazaya karışan diğer aracın dava dışı sürücüsü …’ nın kusursuz olduğu belirtilmektedir. Bu nedenle davalılardan aracı kullanan …’ın tam kusurlu olduğu anlaşılmıştır.
Adli Tıp Kurumunun 3. İhtisas Dairesinin raporunda davacının 12.12.2012 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu mağlul kalmadığı, iyileşme sürecinin 6 aya kadar uzayabileceği belirlenmiştir.
Tüm belgelerin toplanmasından sonra atanan Aktuer bilirkişi Davacı Zeki Çelik” in nihai ve gerçek geçici is göremezlik maddi zararının 9.324,70 TL olduğunu belirlemiştir.
Belirlenen bu miktar üzerinden davacı vekili davasını 9.324,70 TL ye ıslah ederek davalıya tebliğ edilmiştir.
Davacı ile davalı şahısların mali içtimai durumları araştırılarak dosya içerisine alınmıştır.
Davacının geçici iş görmezlik nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararı 9.324,70 TL olduğu saptanmış olup olayda davalı sürücünün tam kusurlu olması nedeniyle bu miktarın tamamından sorumlu oldukları anlaşılmıştır.
Dava dilekçesinde olay tarihinden itibaren yasal faiz talep edilmektedir. Ancak; Karayolları Trafik Kanunun 99.maddesinde; “….MADDE 99- Sigortacılar, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren (8) iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar…” denmektedir. Dosyadaki teslim belgesinden dava öncesinde davalı sigorta şirketine tazminat talebine ilişkin ihtarın 28.11.2014 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Buna göre; davalı sigorta şirketi yönünden ihtar tebliğ tarihinin (8) iş günü sonrası olan 11.12.2014 tarihi temerrüt başlangıcını teşkil edecektir, Davalı sigorta şirketi dışında kalan diğer davalılar yönünden ise temerrüt başlangıç tarihi haksız fiilin başlangıcı olan 12.12.2012 kaza tarihidir.
Davacı maddi tazminat istemi yanında manevi tazminat talebindede bulunmuştur. Mahkememizce yaptırılan araştırmalar sonucu taktiren 5.000.-Tl manevi tazminatın Nesrin ve …’tan 12.12.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsil edilerek davacıya verilmesine, fazla istemin reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- Asıl ve ıslahla açılan davanın Kabulü ile, 9.324,70-TL nin … sigortadan temerrüt tarihi 11.12.2014 tarihinden, diğer davalılardan kaza tarihi olan 12.12.2012 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarla yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsil edilerek davacıya verilmesine,
2- 5.000.-TL manevi tazminatın … ve …’tan 12.12.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsil edilerek davacıya verilmesine, fazla istemin reddine.
3-Karar ve ilam harcı 978,52-TL nin peşin ve ıslahla alınan 501,71-TL den düşümü ile kalan 476,81-TL bakiye ilam harcının ( maddi tazminat yönünden 310,58-TL nin davalıların tümünden, manevi tazminat yönünden 166,23-TL nin davalılar … ve …’tan alınmak sureti ile) davalılardan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 533,51-TL peşin, başvuru ve ıslah harcının ( maddi tazminat yönünden 347,29-TL nin davalıların tümünden, manevi tazminat yönünden 186,22-TL nin davalılar … ve …’tan alınmak sureti ile) davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı tarafından yapılan 751,00-TL yargılama giderinin kabul edilen miktar oranlanarak takdiren 366,85-TL’nin ( maddi tazminat yönünden 238,80-TL nin davalıların tümünden, manevi tazminat yönünden 128,50-TL nin davalılar … ve …’tan alınmak sureti ile) davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Maddi tazminat yönünden; Davacı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-Manevi tazminat yönünden; Davacı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davalılar 8-Reddedilen Manevi tazminat yönünden; Davalılar … ve … kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, red edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
9-Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/06/2018

Katip

Hakim