Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/510 E. 2018/1114 K. 07.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/510 Esas
KARAR NO : 2018/1114

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 06/05/2015
KARAR TARİHİ : 07/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde;“…Müvekkilleri şirket ile davalı Şirket, aralarında, Irak’la bağlantılı olarak iş yapmak üzere, 29.09.2014. tarihli Ortak Girişim Sözleşmesi imzalandığını, Sözleşmeye göre, tarafların üstlendikleri roller ve yapacağı faaliyetler, kazançların nasıl paylaşılacağı, taraflar hak ve yükümlükleri belirlendiğini, sözleşme gereği yapılması gereken işlemler davalı tarafından yapılmadığını, gönderilen paralar amacı doğrultusunda kullanılmamış, davalı zimmetinde kaldığını, neticeten; davalı şirkete kira bedeli ve bürokratik masraflar için gönderilen ve iadesi istenen ve karşılıksız kalan 62.750,00 Amerikan Dolarının, temerrüt tarihi olan 23.03.2015 tarihinden itibaren ticari reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile müvekkilleri şirkete ödenmesine, falzaya ilişkin ve müvekkilleri şirketin uğradığı maddi ve manevi zararların tazminini talep etme haklarının saklı tutulmasına, mahkeme masraflarıyla avukatlık ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini” talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; “Davacı ile yapılan sözleşmenin ortaklaşa feshedildiğini, davacı Şirket tarafından ortak girişim adına müvekkilleri şirket‘e yapılan tüm ödemelerin … adına gerçekleştirildiği ve …’ adına keyfi hiçbir girişimde bulunulmadıını, bu itibarla, 10 Kasım 2014 tarihli … 48.963,70 TL’lik faturası; …’nin 27.08.2014 tarihinde 12.350 USD ve 18.09.2014 tarihlerinde 10.000 USD; toplam 22.350.-USD tutar için sağlık danışmanlık hizmetleri karşılığı kestiğini ve … tarafınca da muhasebeleştirildiğini, EK.g de sunulan 6 aylık kira sözleşmesi için 40.000 USD … adına ödeme yapıldığını ve sonuç olarak … tarafınca …’e gönderilen tüm meblağ 64.350 USD imzalanan sözleşme gereği … adma harcandığını, müvekkilleri şirket zimmetinde hiçbir bakiye bulunmadığını, bu itibarla haksız ve hukuka aykırı açılan davanın redine karar verilmesini” savunmuşlardır.
GEREKÇE:
Dava; taraflar arasındaki ortak girişim sözleşmesinden kaynaklı ödenen bedelin iadesi isteminden ibarettir.
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmiş; davada 29.09.2014 tarihli sözleşme, ödeme makbuzları, email yazışmaları, ihtarnameler, tanık vb. delillerine dayanmıştır.
Mahkememizce 20/06/2016 tarihli celsede davacı tanığı …’ nun dinlenmesine karar verilmiş, tanık beyanında”Ben davacı şirketin hastanesinde Baş hekim yardımcısı olarak çalışıyorum, davalı ile sözleşme aşamasında işlerin takibini ben yaptım, davalı şirket bizim hastaneye geldi, kuzey ıraktan savaş sonrası birçok insanın rehabilitasyona ihtiyacı olduğunu, ve tıp turizm ile bu tedavilerin bizim hastanemizde yapılabileceğini, söylediler, ancak hastanenin ırak ta kabul görmesi için bir takım işlemlerin yapılması gerektiğini bu işlemler için ise ödenmesi gereken paralar olduğunu, bize söylediler, bizde bu işlemlerin neler olduğunu bir döküm halinde bildirilmesini istedik, bize mail yoluyla gönderdiler, davalıya bu işlemleri yapmaları için istedikleri paralar ödendi, daha sonra beklemeye geçildi, ancak bir yılı bulan bir süre olmasına rağmen herhangi bir geri dönüş olmadı herhangi bir hasta getirilmedi, yapılan masraflara karşılıkda bize faturalar sunulmadı, sadece 1.500,00 DOLAR civarında arapça yazan bir belge sunuldu, bizde daha sonra mademki bu iş olmayacak ödediğimiz paraların iade edilmesini talep ettik, bizim büro tutmamazı istediler, büro tuttuğumuzda bu işin olacağını söylediler, bunun için davalıya 42.000,00 USD gönderdik, büro tutulduğuna dair bize bir geri dönüş olmadı, pasaportlarımızı çıkarmamazı istemişlerdi, biz onları bile hazırladık, alınan paralar geri ödenmedi, bir daha hiç geri dönüş olmadı, masraflarını gösteren bir belge de sunmadılar, mail yoluyla tutulacak büronun fotoğraflarını gönderdiler, davalı bize yıl sonuna doğru yaklaşık 23.500,00 USD bedelli bir fatura gönderdi, ancak biz bu faturayı iade ettik zira sözleşmeye göre davalı bizden ücret talep etmeyecek kar payı alacaktı, davalı vekilinin talebi üzerine soruldu : sözleşme yapıldıktan sonra tarafımızca üzerinde herhangi bir değişiklik yapılmadı…”, belirtmiştir.
Davacı tanığı …’ in dinlenmesi için … ATM’ ye talimat yazılmış, tanık beyanında; Ben 2005- 2015 yılları arasında davacı şirkette idare kadroda çalışmıştım. Hatırladığım kadarıyla davacı ile davalı arasında 2014 yılı Eylül – Ekim aylarında bir ortaklık sözleşmesi yapıldı, davacının zaten burada kendisine ait hastanesi vardı. Davalı da Kuzey Irak’dan hasta temin etmek üzere aralarında ortaklık yapıldı. Ancak daha sonra bu işin yapılabilmesi için davacı şirketin hem Türkiye’de, hem de Kuzey Irak’da tescili şart olduğundan bu işlemler yapıldı. Bu tescil işlemlerinin hem Türkiye de hem Kuzey Irak da yapılabilmesi için davalıya 23.500 dolar civarında bir ödeme yaptık. Davalı da tescil işlemlerine başladı ancak sonucunda bitirip bitirmediği hususu ile kendisine tescil işlemi için verilen paranın ne kadarını harcadığını tam olarak bilmiyorum ancak 1- 2 kere makbuz gönderdiğini biliyorum. Ayrıca davalı taraf Kuzey Iraktan bir kısım yetkililere getirip bizim ile birkaç kez görüştürdüler bu görüşmeler esnasında Kuzey Irakta bir ön tanı merkezi kurulması fikri oluştu bunun için de yer kiralanması gerekiyordu. Kira bedeline karşılık olarak 42.000 dolar davalı tarafa ödendi. Ancak daha sonra davalı taraf kendisinin Kuzey Irakta hastanesinin olduğunu, bir kısım doktorları, cihazları bu hastaneye götürmek suretiyle hastalara orada hizmet verilmesini talep etti. Davacı şirketin sahipleri önce bunu kabul ettiler, daha sonra vazgeçtiler, o arada ben işten ayrıldım. Arada bu şekilde bir ihtilaf oluştuğunu biliyorum. Bilgim bundan ibarettir. Başkaca söyleyecek bir husus yoktur…” belirtmiştir.
Mahkememizce toplanan delillere, iddia ve savunmaya göre dosyaya sunulan tüm bilgi ve belgelerle birlikte , sözleşme kapsamındaki hizmetlerin yerine getirilip getirilmediği hususunda SMMM bilirkişiden rapor alınmış; bilirkişi 23/06/2017 tarihli kök raporunda; Davacı yan tarafından incelemeye sunulan 2014 – 2015 yıllarına ait ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu kanaatine varıldığı, Davalı yan vekili tarafından incelemeye sunulan 2014 yılına ait ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu kanaatine varıldığı, Tarafımızdan gerek dava dosyası gerekse tarafların ticari defterleri üzerinde yapılan incelemeler neticesinde; Davalı şirket tarafından taraflar arasında akdedilen 29.09.2014. tarihli Ortak Girişim Sözleşmesi gereği yapılması gereken işlemlerin yapıldığı ile ilgili dosyada somut bir belge ve verinin mevcut olmadığı,Davalı yan tarafından dava dosyasına sunulan ekstreye göre davalı yanın yapmış olduğu masraf tutarının 27.955,87 TL olduğu ancak iş bu masrafları gösterir fatura ve ödeme belgelerinin dava dosyasınada sunulu olmadığı, mahkemece Ortak Girişim Sözleşmesi gereği yapılması gereken işlemlerin davalı yan tarafından yapılmadığı, sözleşmeye aykırı davranıldığı yönünde karar verirlir ise davacı yan tarafından davalı yana ödenen 144.717,70 TL (64.350,00 USD)’den davalı yanın yapmış olduğunu iddia ettiği 27.955,87 TL tutarlı masrafın yapıldığını ispat etmesi durumunda davacı yanın davalı yandan olan alacağının (144.717,70 TL- 27.955,87 TL=) 116.761,83 TL olduğu; 03/10/2018 tarihli ek raporunda; Dava tarihi olan 20.05.2015 tarihi itibariyle 1 USD 2.60 TL olup, mahkemece Ortak Girişim Sözleşmesi gereği yapılması gereken işlemlerin davalı yan tarafından yapılmadığı, sözleşmeye aykırı davranıldığı yönünde karar verirlir ise davacı yan tarafından davalı yana ödenen (64.350,00 USD x 2,60 TL) 167.310,00 TL’den davalı yanın yapmış olduğunu iddia ettiği 27.955,87 TL tutarlı masrafın yapıldığını ispat etmesi durumunda davacı yanın davalı yandan olan alacağının (167.310,00 TL- 27.955,87 TL=) 139.354,13 TL olduğu tespit ve rapor edilmiştir.
Mahkememizce sektör uzmanı (medikal) bilirkişiden alınan 17/05/2018 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak; davacı ile davalı arasındaki Irak Cumhuriyetinde yapılmak üzere Ortak Girişim Sözleşmesi gereği davacı tarafından masraf için davalıya ödenen 144.717,70 TL’ nin (64.350,00 USD) davalı tarafından yapılması gereken harcamaları yapmadığından dolayı eğer varsa ve faturalı, makbuzlu olarak belgelerinde bu masrafların düşülebilceği geriye kalanın faaliyet gerçekleşmediğinden dolayı davacıya geri iade edilmesi gerektiği tespit ve rapor edilmiştir.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, alınan bilirkişi raporları, düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere; Davacı yan vekili tarafından incelemeye sunulan 2014 – 2015 yıllarına ait Yevmiye, Kebir ve Envanter defterinin 6102 sayılı yeni TTK. Mad. 64 hükmü uyarınca açılış tasdiklerinin süresinde yapıldığı, Yevmiye defterinin 6102 sayılı yeni TTK. Mad. 64/3 hükmüne göre bulunması gereken kapanış (görüldü) tasdikinin mevcut olduğu görüldüğünden, davacı yanın 2014 – 2015 yıllarına ait ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, Davacı yanın incelenen ticari defterlerinde davalı yana yapmış olduğu ödemelerden dolayı 31.12.2015 tarihi itibariyle 95.754,00 TL bakiye alacaklı olduğu, davacı yan tarafından davalı yana “… sayılı faturanın iadesi” açıklamalı 08.04.2015 tarihli … no.lu 48.963,70 TL tutarlı fatura düzenlenmiş olduğu görüldüğü, ancak düzenlenen bu faturanın davacı ticari defterlerinde kaydına rastlanılmadığı, Davalı yan vekili tarafından incelemeye sunulan 2014 yılına ait Yevmiye, Kebir ve Envanter defterinin 6102 sayılı yeni TTK. Mad. 64 hükmü uyarınca açılış tasdiklerinin süresinde yapıldığı, Yevmiye defterinin 6102 sayılı yeni TTK. Mad. 64/3 hükmüne göre bulunması gereken kapanış (görüldü) tasdikinin mevcut olduğu görüldüğünden, davalı yanın 2014 yılına ait ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, Davalı yanın incelenen ticari defterlerinde davalı yandan yapmış olduğu tahsilatlardan dolayı dolayı 31.12.2014 tarihi itibariyle 340.02 nolu Alınan Sipariş Avansları hesabında 95.236,35 TL bakiye borçlu olduğu, iş bu davada hukuki ihtilaf, davalı şirket tarafından taraflar arasında akdedilen sözleşme gereği yapılması gereken işlemler davalı tarafından yapılmadığından davalı şirkete kira bedeli ve bürokratik masraflar için gönderilen ve iadesi istenen ve karşılıksız kalan 62.750,00 Amerikan Dolarının, temerrüt tarihi olan 23.03.2015 tarihinden itibaren ticari reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsil edilmesi gerektiği iddiası üzerine çıktığı, davacı şirket ile davalı şirket, aralarında, Irak’la bağlantılı olarak iş yapmak üzere, 29.09.2014. tarihli Ortak Girişim Sözleşmesi imzaladıklarını, sözleşmeye göre, tarafların üstlendikleri roller ve yapacağı faaliyetler, kazançların nasıl paylaşılacağı, taraflar hak ve yükümlükleri belirlendiğini, Akdedilen sözleşmede davalı … A.Ş.,nin görevleri “…Kuzey Irak dahil olmak üzere, Irak Cumhuriyeti sınırları dahilinde gerekli araştırma, incelemeleri yapması ve muhtelif sağlık hizmetleri ve medikal ticaret işlerini ilgili Irak makamlarından ortak girişim adına almayı, bu işlerle ilgili olarak Irak Kanunlarına uygun şekilde yasal prosedürleri takip etmeyi ve ortak girişim adına ilişkileri sürdürmeyi sağlayacağı” şeklinde belirtildiği, “Irak’ta oluşturulacak ve gerçekleştirilecek sağlık hizmetleri karşılığında elde edilecek net karı proje bazında %85 … Ltd., %15 … A.Ş. ye ait olacağı, sözleşmesinin 4. Maddesinin 4.2 fıkrasında taraflar söz konusu gelire ek olarak diğer taraftan herhangi bir ödeme talebinde bulunmayacaklar; aynı sözleşmenin 4.5 Maddesinde “..Şirket registresi, masraflar, … tarafından karşılanmak üzere, … tarafın¬dan en kısa zamanda gerçekleştirileceği; sözleşmenin 5. Maddesinin 2. Fıkrasında da, sözleşme¬nin amacının gerçekleşmeyeceğinin ortaya çıkması halinde … sözleşmenin feshetme hakkının bulunduğu” belirtildiği, Davalı şirket, 22.08.2014 tarihinde … ismiyle çektiği e- mail ile birtakım işlemlere başlanacağı bu nedenle de kendilerine 22.350.00 USD doların gönderilmesi istenmiş, işlemler gecikmemesi için hemen … A.Ş. ye 27.08.2014 tarihinde 12.350,00 USD dolar ve 18.09.2014 tarihinde de 10.000.00 USD dolar olmak üzere, toplam 22.350.00 USD dolar gönderildiği, … A.Ş. çalışanı …’ın 09.10.2014 tarihinde gönderdiği e-mail de, “… ofis binası araştırmaları yapıldığı, …’de şu ana kadar uygun olarak 200 Metre kare büyüklüğünde daireye bakıldığı, (yıllık kirasının 3.500,00 Usa Doları x 12 Ay = 42.000,00 USA dolar olduğu) Pazar günü sözleşme yapılması planlanıyor..” denilmiş ve tutulması planlandığı belirtilen binanın değişik pozisyondaki resimlerini de içeren mesajın çekilmesi karşısında, işin önemi ve hızlandırılmasını temin bakımından, davacı … Ltd. Şti. tarafından davalı … A.Ş. hesabına 10.10.2014 tarihinde 12.000,00 USD Dolar daha göndermiş ve toplam kira bedeli için 42.000.00 USD davalıya gönderildiği anlaşıldığı, Davalı tarafın davacı şirkete gönderdiği 02.03.2015 tarihli e-mail’de davacı şirket temsilcileri ile yapılan toplantılarda vaat edilen bir çok işin neticelendirme aşamalarında bulunduklarını bildirdikleri, Davacı şirket, 04.03.2015 tarihinde gönderdiği e-mail ile “…yapılan toplantıda varılan mutabakat sonunda, işlemlerin durdurulması ve gönderilen paraların yapılacak görüşme sonunda iade edilmesine karar verilmiş olup, görüşme yapılmadığı gibi para iadesi de yapılmamıştır.” denilmiş olduğu, Davacı şirket tarafından, davalı yana taraflar arasındaki sözlesmenin feshi ile ödenen paraların iadesinin temini bakımından, … Noterliğinin 18.03.2015 tarih ve … Yev. nolu ihtamamesi çekilerek ödenen paraların iadesi ile sözleşmenin feshedildiği bildirildiği, Davalı tarafın ihtarnameye, … Noterliğinin 02.04.2015 tarih ve … yev. Nolu cevabi ihtarnamesinde, özetle; İhtarnamenin ilk üç maddesinde sözleşmedeki hükümler tekrarlandığı, 4. Maddede, müvekkilleri şirket yetkililerinin, (hiçbir şekilde bugüne kadar gündeme getirilmeyen) Irak’ta ilgililerle görüşme vaptıkları, bunun da sözleşmeye aykırı bulunduğu, kedilerinin itibar kaybettiklerini belirtildiği, İhtarnamenin 5. Maddesinde, müvekkilleri şirketten Sağlık Hizmetleri Karşılığı 22.350,00 USD dolar aldıklarını ve bunu fatura ettiklerini bitirttiklerini, İhtarnamenin 7. Maddesinde, “ … nin irtibat ofisi açması hususunda danışmanlık yapmış, yetkililerle girişimde bulunularak ödemeler gerçekleştiği belirtildiği, Sonuç bölümünde, davacı şirketin davalıya gönderdiği paraların tümünün davacı adına harcandığını ve bakiyesinin kalmadığını açıkça belirtilmekte, 22.350.00 USD doların muhasebeleştirildiğini ihtar ettikleri, Davacı şirket tarafından ödenen 22.350 USD doları ile ilgili olarak danışmanlık hizmeti karşılığı olarak davalı yan tarafından davacı yana düzenlenen 10.11.2014 tarihli … nolu 48.963,70 TL tutarlı faturaya karşılık davacı yan tarafından 04.04.2015 tarihli … no.lu 48.963,70 TL tutarlı iade faturası kesilerek, 09.04.2015 tarih ve … Noterliğinin … Yev. Nolu ihtamemeye ek olarak davalıya tebliğ edildiği, ancak, davalı 20.04.2015 tarih ve … Noterliğinin … Yev. Nolu ihtarname ile davacı şirketinin, sözleşmede bulunmamasına karşın, tüm masrafları karşılamak durumunda bulunduğu gerekçesiyle, belirtilerek bu faturayı iade ettiği, Davalı yan tarafından dava dosyasına iş için harcanan masrafları gösteren bilet dökümleri, ve erbilde tutulan 6 aylık Ofise ilişkin Arapça Kira sözleşmesi sunulmuş olduğu, Sunulan ekstreye göre davalı yanın yapmış olduğu masraf tutarının 27.955,87 TL olduğu , Davalı şirket tarafından taraflar arasında akdedilen 29.09.2014. tarihli Ortak Girişim Sözleşmesi gereği yapılması gereken işlemlerin yapıldığı ile ilgili dosyada somut bir belge ve verinin mevcut olmadığı, Davalı yan tarafından dava dosyasına sunulan ekstreye göre davalı yanın yapmış olduğu masraf tutarının 27.955,87 TL olduğu ancak iş bu masrafları gösterir fatura ve ödeme belgelerinin dava dosyasınada sunulu olmadığı, Ortak Girişim Sözleşmesi gereği yapılması gereken işlemlerin davalı yan tarafından yapılmadığı, sözleşmeye aykırı davranıldığı yönünde karar verirlir ise davacı yan tarafından davalı yana ödenen 144.717,70 TL (64.350,00 USD)’den davalı yanın yapmış olduğunu iddia ettiği 27.955,87 TL tutarlı masrafın yapıldığını ispat etmesi durumunda davacı yanın davalı yandan olan alacağının (144.717,70 TL- 27.955,87 TL=) 116.761,83 TL olduğunun tespit edildiği, bilirkişinin raporunda dava tarihi olarak 20/05/2015 tarihini esas alarak hespalama yapmış ise de, davacının … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Muhabere numarası ile davayı 06/05/2015 tarihinde açtığı anlaşılmakla, 06/05/2015 tarihindeki T.C. Merkez Bankasınca 06/05/2015 günü belirlenen efektif alış-satış kuru olan 2,7053-2,7162 TL olduğu, davacının dava açılırken dava dilekçesinde efektif döviz alış kuru üzerinden hesaplama yaparak harç yatırdıkları anlaşılmakla, denetlemeye ve hükme dayanak etmeye elverişli bilirkişi raporuna göre davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
Davacının davasının kabulü ile;
1-)62.750,00 USD alacağın, 23/03/2015 tarihinden itibaren alacağa ticari reeskont faizi yürütülerek, davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 11.605,52-TL harçtan peşin alınan 2.901,39-TL harcın mahsubu ile bakiye 8.704,13-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
-Davacı tarafından dava açıldığı sırada yatırılan 2.901,39 TL peşin nispi harcın davalıdan tahsiline, davacıya verilmesine,
3-)Davacı tarafından yapılan 27,70 TL başvurma harcı, 1.250,00-TL bilirkişi ücreti, 178,00-TL davetiye gideri olmak üzere toplam 1.455,70-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-)Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 16.143,70-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-)Karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacının / davalının gider / delil avanslarından artan bakiyelerinin davacı / davalı / vekillerine iadesine,
Dair davacı ve davalı yüzünde; tarafların gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.07/12/2018

Katip …

Hakim …

**Bu belge 5070 sayılı Kanun Kapsamında Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.**