Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/224 E. 2019/288 K. 29.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/224 Esas
KARAR NO : 2019/288
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 03/03/2015
BİRLEŞEN İSTANBUL 4.ASLİYE
TİCARET MAHKEMESİNİN 2016/948
ESAS 2017/572 KARAR SAYILI DOSYASI
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan), İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/01/2015
KARAR TARİHİ : 29/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali ve birleşen dava dosyası İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/948 esas 2017/572 karar sayılı dosyasındaki itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVADA: Davacı vekilinin Sayın Mahkemenize hitaben düzenlediği 03.03.2015 harç ikmal tarihli dava dilekçesinde özetle: “Müvekkili banka ile dava dışı … A.Ş. arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesine istinaden şirkete kredi kullandırıldığı, davalı …’nin de bu sözleşmeyi kefil olarak imzaladığı, kredilerin geri ödemelerinin süresi içinde yapılmaması üzerine hesabın kat edildiği ve ödeme olmayınca da takibe geçildiği, davalının borca ve faiz ve ferilerine itiraz ettiği, itirazın hukuki mesnetten yoksun olup takibi geciktirmeye yönelik olduğu, müvekkili alacağının genel kredi sözleşmesinden ve buna dayalı kullandırılan kredi taksitlerinin ödenmemesinden kaynaklandığı, İddiasında bulunarak açıklanan nedenlerle, … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına itirazın iptali ile takibin devamına, % 20 den aşağı olmamak üzere lehlerine icra inkâr tazminatı takdirine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesi,” talebinde bulunduğu görülmüştür.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Müvekkilinin kredi kullanan şirketin % 13 paylı ortaklarından olduğu ve ortaklık esnasında da yurtdışında çalışmalarına devam ettiği, 2013 yılı içinde şirketin mali durumunun bozulmaya başladığının kendisinden gizlendiği, durum böyleyken sözleşmeye ilişkin kefaletnamenin kendisine 17.04.2013 tarihinde imzalatılmış olmasının mümkün olmadığı, o sırada şirketin mali durumundan habersiz yurtdışında çalışmakta olduğu, 29.08.2013 de ülkeye giriş yapan müvekkilinin bir toplantı sırasında … şube yetkililerinin de bulunduğu bir ortamda banka çalışanlarının imza gerektiği beyanı üzerine kefaletnameyi imzaladığı, ancak yetkililerin talebi doğrultusunda tarihin 17.04.2013 olarak atıldığı, bunun prosedür gereği olduğunun söylendiği, sözleşmenin geçersiz olduğu, zira müvekkilinin kefil olduğu gün kredinin zaten muaccel olduğu bunun kendisinden gizlendiği, bu hususta çok sayıda Yargıtay kararı ve mahkeme içtihatlarının bulunduğu, Savunmasında bulunarak, – Davanın reddi ile takip konusu tutarın % 20 sinden az olmamak üzere davacının icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine ve yine % 20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesine, mahkeme masrafları ve vekâlet ücretinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
BİRLEŞEN DAVA:
Davacı vekili … Tüketici Mahkemesine verdiği dava dilekçesinde ve duruşmada özetle; davacı banka ile borçlu … A.Ş. arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesine istinaden davacı banka tarafından şirkete kredi kullandırıldığını, davalının bu sözleşmeyi kefil sıfatı ile imzaladığını, borçlu şirketin akdedilen sözleşme kapsamında kendisine kullandırılan kredi geri ödemelerini yasal süre içerisinde ödemediğini, hesabın kat’ı ile verilen süre içerisinde borcun ödenmemesi üzerine borçlular aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlunun ödeme emrini tebliğ aldığını, akabinde borca ve faize ferilere takibe itiraz ettiğini, davalı borçlunun itirazlarının hukuki mesnetten yoksun ve suiniyetli olup tamamı ile takibi geciktirmeye yönelik olduğunu, davacı bankanın alacağının Genel Kredi Sözleşmesinden ve bu sözleşmeye istinaden kullandırılan kredi taksitlerinin ödenmemesinden kaynaklandığını belirterek icra dosyasına vaki itirazın iptali ve takibin devamıyla birlikte davalı yanın %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini istediğini belirtmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve duruşmada özetle; müvekkilinin uzun yıllardan beri uzak doğuda Çin, Singapur ve Endonezya gibi ülkelerde turizm otelcilik sektöründe çalıştığını, yurt dışında emeği karşığı kazandığı birikimlerini değerlendirmek ve yatırım yapmak amacı ile yaklaşık % 13 hisse nispetinde şirkete ortak olduğunu, 2013 yılı yaz aylarında şirketin mali durumunun kötüye gitmeye başladığını, şirket merkezine haciz işlemi uygulandığını, tüm bu olumsuzlukların yönetimi kurulu tarafından müvekkilinden gizlendiğini ve yurt dışında yaşayan müvekkilinin bu durumdan aylarca haberi olmadığını, kefalet sözleşmesinin geriye dönek tarihi olarak imzalatılması davacı bankanın kötü niyetli olduğunu gösterdiğini, kefalet konusu risklerin gerçekleştiğini ve borçların muaccel hale geldiğini bildiği için sözleşmeyi geriye dönük olarak imzaladığını, davacı bankanın böyle bir talepte bulunması esasen yapılan işlemlerin hukuka aykırı ve gerçersiz olduğunu gösterdiğini, davacının haksız ve mesnetsiz davasının reddine, haksız olarak başlatılan kötü niyetli davacının takip konusu miktarın % 20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatının mahkum edilmesine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir .
GEREKÇE:
Dava; Bankacılık hizmetleri sözleşmesi uyarınca ödenmeyen kredi borcu için girişilen takibe vaki itiraz üzerine İİK 67 madde uyarınca açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili delil ve belgelerini ibraz etmişler, davada; … İcra Müdürlüğünün …, … esas sayılı takip dosyasına, banka dekontuna, faturaya, ticari defterlere, banka kayıtlarına, Genel Kredi Sözleşmesi, ödeme tablosu bilirkişi incelemesine deliline dayanmışlardır.
Davaya dayanak … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında; alacaklı … A.Ş. tarafından, borçlu …, … A.Ş. , … Aleyhine; … nolu kredi için 100.703,86 TL asıl alacak olmak üzere 102.520,51 TL tahsili için 21/02/2014 tarihinde ilamsız genel haciz yoluyla takibe girişildiği, ödeme emrinin 28/02/2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun da süresi içersinde 06/03/2014 tarihinde borca itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Birleşen dava dosyası icra takibi yönünden ; … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında; alacaklı … A.Ş. tarafından, borçlu …, … A.Ş. , … Aleyhine; … nolu kredi için 1.120,00 TL asıl alacak olmak üzere 1.135,44 TL tahsili için 11/04/2014 tarihinde ilamsız genel haciz yoluyla takibe girişildiği, borçlunun da süresi içersinde 28/04/2014 tarihinde borca itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce toplanan delillere, iddia ve savunmaya göre davacının, davalı borçludan alacaklı olup olmadığı hususunda bilirkişiden rapor alınmış, bilirkişi 12/12/2017 tarihli raporunda: Davacı bankanın davalı kefil …’den Takip Tarihi olan 20.02.2014 tarihi itibarıyla 100.703,86 TL. asıl alacak, 494,36 TL. işlemiş akdi faiz, 24,72 TL akdi faizin gider vergisi 318,90 TL temerrüt faizi ve 15,94 TL temerrüt faizi olmak üzere toplam 101.557,78 TL alacaklı olduğu, Takip tarihinden borç tamamen ödeninceye kadar 100.703,86 TL. matrah üzerinden hesaplanacak % 28,50 temerrüt faizi ile bunun % 5 i gider vergisinin istenebileceği, kefil sıfatıyla borçlu bulunan davalı … için temerrüt tarihi itibarıyla hesaplanan borç tutarları toplamı 201.654,84 TL. dan daha büyük olmak üzere 1.000.000.-TL. lık kefalet limiti bulunduğundan, 100.703,86 TL. matrah üzerinden hesaplanacak % 28,50 temerrüt faizi ve bunun % 5 i gider vergisi istenmesinin mümkün olduğu, davacı bankanın tespitlerimizi aşan taleplerinin yerinde olmadığı, davalı kefilin hukuki mahiyetteki itiraz ve beyanlarının değerlendirme ve takdirinin Sayın Mahkemenize ait olduğu, 05/06/2018 tarihli ek raporda ; Esas Dosya Yönünden: davalı yanın kök raporumuza yönlendirdiği itirazların bu raporumuzda vardığımız sonuçları değiştirir nitelikte olmadıkları, Birleşen Dosya Yönünden: Kefil olan davalının banka çek sorumluluk tutarı ödemesi mahiyetindeki takip talebindeki tutarların, kefillerce karşılanacağına dair bir sözleşme hükmüne rastlanmadığından, bu bedelin kefilden istenebilirliğine dair hukuki değerlendirmenin Sayın Mahkemenizce yapılması gerektiği, yapılacak bu değerlendirmede davalı kefilin bu borçtan sorumlu sayılacağı hukuki değerlendirmesi yapıldığı takdirde ise aşağıda belirtilen hususların geçerli olacağı, davacı bankanın davalı …’den: 11.04.2014 takip tarihi itibariyle, talebiyle bağlı olarak (talebi gibi) 1.120,- TL. asıl alacak, 14,70 TL. işlemiş faiz, 0,74 TL. faizin % 5 i gider vergisi olmak üzere toplam 1.135,44 TL. alacaklı olduğunun söylenebileceği, takip tarihinden borç tamamen ödeninceye kadar: 1.120,- TL. matrah üzerinden % 52,50 nispetinde temerrüt faizi ve faizin % 5 BSMV’i talebinde bulunabileceği, kefil sıfatıyla borçlu bulunan birleşen dosya davalısının imzaladığı sözleşmenin kefalet limiti doğan borç tutarı olan 201.654,84 TL. ve 1.120,-TL. toplamından daha büyük olmak üzere 1.000.000.-TL. olduğundan, bundan sonra hesaplanacak faiz ve ferilerden de sorumlu oldukları, tarafların masraf, ücreti vekâlet, tazminat ve benzeri diğer taleplerinin ise Sayın Mahkemenizin takdirleri içinde kaldığı,09/01/2019 tarihli 2. Ek raporda ; Tarafların 05.06.2018 tarihli I. Ek raporumuza yönlendirdikleri itirazların bu raporumuzda vardığımız sonuçları etkiler nitelikte olmadıkları, tarafların masraf, vekâlet ücreti, tazminat ve benzeri diğer talepleri ile hukuki mahiyetteki beyan ve itirazlarının Sayın Mahkemenizin takdirleri içinde kaldığı tespit ve rapor edilmiştir.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, davacı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere; Taraflar arasındaki hukuki ihtilaf davacı yanın, 21/02/2014 ve 11/04/2014 tarihinde davalı borçlu … aleyhine ….İcra Müdürlüğünün … ve … esas sayılı dosyası ile 102.520,51 TL ve 1.135,44 TL tutarlı alacağı için icra takibi başlatması karşısında, davalı yanın takibe itiraz etmesi üzerine çıkmış bulunduğu, Davacı banka ile dava dışı … A.Ş. arasında imzalanan 17.04.2013 tarihli Genel Kredi Sözleşmesine atıf yapılarak davalı … ile imzalanan 17.04.2013 tarihli ve 1.000.000.-TL. limitli Kefaletname ile davalının dava dışı … A.Ş.nin davacı bankaya olan doğmuş ve doğacak borçlarına müteselsil kefil olduğu, kredi hesabı ekstrelerine göre; davacı bankanın hesap kat tarihi olan 07.02.2014 tarihi itibarıyla aşağıdaki cetvelde ayrıntılı olarak gösterildiği gibi 200.801,08 TL. nakit ve 13.440,- TL. da çek riski olmak üzere toplam 214.241,08 TL. alacağı bulunduğu, davacı banka davalıya … Noterliğinin 10.02.2014 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesini keşide ederek ” …kullandırılan kredilerin 07.02.2014 tarihi itibarıyla kat edildiği ve bu tarih itibarıyla 106.255,44 TL. Nakit Kredi, 19.725,25 TL. Kredili Mevduat Kredisinin 70.317,82 TL. Taksitli Kredi borcunun ve tazmin olmuş 4.502,57 TL. çek borcunun 3 gün içinde ödenmesi ve 12 adet çekin de 3 gün iadesini aksi takdirde 13.440.-TL. nın bloke edilmesi, aksi takdirde yasal yollara başvurulacağı,” ihtarında bulunduğu ve söz konusu ihtarnamenin davalıya 12.02.2014 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu, 3 günlük süre içinde ödeme yapılmadığından davalı …’nin 16.02.2014 tarihinde temerrüde düştüğü, bu durumda hesap kat tarihi olan 07.02.2014 tarihi itibarıyla belirlenen borçlarına temerrüt tarihi olan 16.02.2014 tarihine kadar akdi faiz işletilmesi gerekeceği, davalı kefil …’nin üstlendiği kefalet limitinin 1.000.000.-TL. ile kefilin temerrüt tarihinde belirlenen borç tutarı olan 201.654,84 TL. dan daha büyük olduğundan, bundan sonraki faiz ve ferilerden de sorumlu olacağı, Davacı bankanın davalı kefil …’den Takip Tarihi olan 20.02.2014 tarihi itibarıyla 100.703,86 TL. asıl alacak, 494,36 TL. işlemiş akdi faiz, 24,72 TL akdi faizin gider vergisi 318,90 TL temerrüt faizi ve 15,94 TL temerrüt faizi olmak üzere toplam 101.557,78 TL alacaklı olduğu, takip tarihinden borç tamamen ödeninceye kadar 100.703,86 TL. matrah üzerinden hesaplanacak % 28,50 temerrüt faizi ile bunun % 5 i gider vergisinin istenebileceği,
Birleşen dava dosyası yönünden; Davacı banka tarafından dava dışı … A.Ş.ne açılan ticari mevduat hesabından adı geçen şirkete çek karneleri verildiği ve bunlardan … nolu çekin iade edilmemiş olması nedeniyle bankaca bu çekin garanti bedeli olan 1.120.-TL. nın 04.02.2014 tarihinde ödenmiş olduğu, bu çerçevede davacı yanca ibraz edilen sözleşme hükümleri ayrıntılı olarak incelendiğinde sözleşmede banka sorumluluk bedeli olan çek yaprakları için asıl borçlu ve kefilden nakit bloke istenebileceğine dair bir hükme rastlanmadığından, davacının birleşen dava yönünden davalı kefil …’den talepte bulunamayacağı, (Davalı kefilin: imzaladığı sözleşmenin geçersiz olduğu, kendisine daha sonra imzalatıldığı halde eski tarih atıldığı, bu sebeple kredilerin aksamaya başlamasından sonra kendisinden kefalet alındığı mahiyetindeki itirazlarının dosyada herhangi bir bu yönde delilin olmaması sebebiyle bu itirazlarına itibar edilmemiştir.) tespit ve rapor edildiği, denetlemeye ve hükme dayanak etmeye elverişli bilirkişi raporuna göre asıl dava yönünden davanın kısmen kabulüne, birleşen dava dosyası yönünden davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
A) Mahkememizin asıl davası yönünden
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile,
Davalının … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın 100.703,86 TL asıl alacak olmak üzere toplam 101.557,78 TL üzerinden iptaline, takibin asıl alacak 100.703,86 TL asıl alacak tutarı tamamen ödeninceye kadar yıllık %28,50 temmerrüt faizi ve %5 gider vergisi uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
-Alacağın %20′ si oranında, 20.311,55 -TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
2-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 6.937,41-TL harçtan peşin alınan 1.238,20-TL harcın mahsubu ile bakiye 5.699,21-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
-Davacı tarafından dava açıldığı sırada yatırılan 1.238,20 TL peşin nispi harcın davalıdan tahsiline, davacıya verilmesine,
3-)Davacı tarafından yapılan 27,70 başvurma harcı, 750-TL bilirkişi ücreti, 154,50-TL davetiye gideri olmak üzere toplam 932,20 TL yargılama giderinin red ve kabul oranına göre 922,87-TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 9,33 TL bakiye yargılama giderinin davacı yan üzerinde bırakılmasına,
4-)Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 10.874,62-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-)Davalı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 962,73 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-)Karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacının / davalının gider / delil avanslarından artan bakiyelerinin davacı / davalı / vekillerine iadesine,
B)Birleşen dava dosyası yönünden (İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/948 Esas) davacının davasının reddine,
-Davalının kötü niyet tazminatı şartları oluşmadığından reddine,
2-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 44,40-TL karar ve ilam harcının başlangıçta alınan 27,70 TL nin peşin harçtan mahsubu ile 16,70 TL nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davalı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 1.135,44-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı ve davalıca yatırılan gider/delil avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı/davalılar/vekillerine iadesine,
5-Yapılan tüm yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına,
Dair Davacı vekilinin yüzünde; tarafların gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
29/03/2019

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.