Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/112 E. 2019/1025 K. 27.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/112 Esas
KARAR NO : 2019/1025
DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/01/2015
KARAR TARİHİ : 27/12/2019

Mahkememize ….Hukuk Mahkemesinin 27/10/2014 tarih … Esas … K. sayılı görevsizlik kararı ile dava dosyası mahkememize tevzi edilmekle; yapılan açık yargılaması sonucunda;
DAVA:
Davacılar vekili dava dilekçesinde: 22/05/2012 tarihinde … mevkiinden Arnavutköy/… istikameti yönünde meydana gelen kazada müvekkilleri …, …’in ve çocukları …’e davalı …’in sevk ve idaresindeki … plakalı motorsikletin direksiyon hakimiyetini kaybederek çarpması sonucu ağır yaralandığını, kaza sonrasında yürütülen soruşturma neticesinde …Sulh Ceza Mahkemesi’nin … Esas Sayılı dosyası ile kamu davası açıldığını ve davalının mahkum edildiğini, müvekkili çocuğun ağır şekilde yaralanmasından dolayı uzun bir tedavi süreci başladığını ve müvekkili …’in işten ayrıldığını, uzun bir süredir çalışmadığını tedavi sürecinin ne kadar süreceğinin belirsiz olduğunu ve müvekkilinin tam olarak eski sağlığına kavuşup kavuşmayacağının belirsiz olduğunu, … Plaka motorsikletin işleten ve sürücüsünün menkul ve gayrimenkul malvarlıklarının 3.kişilere devrinin önlenmesini beyan ederek, davanın kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00-TL maddi tazminat, 20.000,00-TL manevi tazminatın davalılardan kaza tarihinden itabaren işleyecek faizi ile birlikte tahsil edilep müvekkillerine verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı … 13/05/2014 cevap dilekçesinde: davacı vekilinin dava dilekçesinde ileri sürdüğü iddia ve beyanların tamamen asılsız olduğunu, davacıların kızları …’in hayvan peşinde koşarken aniden yola çıkması nedeniyle meydana geldiğini, kaza neticesinde 8/8 kusurlu olmadığını, davacı …’ın 6/1 kusurlu olduğunu, davacı babanın çalışan bir kişi olmadığını emekli olabilmek için tanıdığı bir kişinin yanında sigortalı gösterdiğini, davacıların Çocukları …’in öğrenci olduğunu, ancak kazanın meydana gelen yerin okula uzağında olduğunu ve okula giderken değil hayvan peşine giderken meydana geldiğini, o yaşta bir çocuğun işlek ana halter üzerinde hayvan peşine göndermenin ve karşıdan karşıya geçmesinin tehlikeli olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekilinin 21/05/2014 cevap dilekçesinde: Davacılar açılan maddi ve manevi tazminat taleplerini kabul etmediklerini, davacıların belirttiği …Sulh Ceza Mahkemesi’nin … Esas Sayılı dosyasında bulunan kaza tespit tutanakları ve kusur raporlarında müvekkilinin kusurlu bulunmadığını, davacı yanın kusurlu bulunduğunu, davacı tarafın tazminat taleplerinin yersiz olduğunu hastane ve tedavi giderlerinin müvekkili tarafından ve aracın sigortasından karşılandığını, tazminatın kusura dayalı olduğunu ve karşı yanında kusurluğu olduğunu müvekkili …’ın kusurunun bulunmadığını, davacıların maddi ve manevi tazminat taleplerinin çok fahiş olduğunu haksız yere talep edildiğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini ve yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …Ş. vekilinin 15/05/2014 cevap dilekçesinde: Davaya usul ve esas yönünden itiraz ettiklerini, dava konusu kaza ilgili ile müvekkili şirkete herhangi belge ibraz edilmediğini, müvekkili şirkete gönderilen dilekçesi ekinde de herhangi bir belge bulunmadığını, bu nedenle deliller sunulmadan davaya yanıt vermelerinin mümkün olmayacağını, davaya konu kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili şirketçe 20/07/2011-2012 tarihleri arasında … numaralı KTK Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) sigorta poliçesi ile sigortalandığını, sigorta poliçesinden kaynaklı olarak müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalının kusuru oranında ve poliçe limiti olan 225.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, trafik kazaları nedeniyle oluşan yaralanmaların tedavi giderlerinin ilgili kanun maddeleri gereğince Sosyal Güvenlik Kurumu’nca karşılanacağını, kalıcı ve geçici maluliyet tazminatı talebinin geçici ve kalıcı maluliyet belirlenmesi gerektiği ve müvekkili şirketin sigortalısının kusurunun da tespit edilmesi gerektiğini, olayın haksız fiilden kaynaklandığını ve davacıların tazminata reeskont faiz uygulanması talebinin haksız olduğunu beyanla tedavi giderlerinin Sosyal Güvenlik Kurumu’na yönlendirilmesi gerektiğinden reddine karar verilmesini ve müvekkili şirketin dava açılmasına sebebiyet vermediği için yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; davanın trafik kazasından kaynaklı yaralanmaya dayalı maddi ve manevi tazminat davasından ibaret olduğu anlaşılmıştır.
İş bu dava sebebiyle davacının maluliyeti yönünden dosyanın … Adli Tıp Kurumu’na gönderildiği, 06/02/2019 tarihli … Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan alınan raporda özetle; … kızı, 2000 doğumlu …’in 22/05/2012 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadığından sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceğine tespit ve rapor edilmiştir.
Maluliyet raporundan sonra dosyanın kusur ve aktüerya bilirkişisine tevdii edildiği, 10/10/2019 bilirkişi heyet raporunda: davalı … şirket tarafından ZMMS poliçeli aracın sürücüsü …’ in olayda % 40 (yüzde kırk) oranında kusurlu olduğu, davacıların çocuğu …’ in olayda % 60 (yüzde atmış) oranında kusurlu olduğu, Yargıtay 17 HD’ nin 17.2.2017 T. , … E. , … K. sayılı kararı ile davacının kaza tarihi itibarı ile gelir getirici bir işte çalışmaması ve eğitim hayatını geç tamamlayacağına ilişkin belge bulunmaması dikkate alınarak, davacı … yönünden geçici iş göremezlik maddi tazminat şartlarının oluşmadığı ve geçici iş göremezlik maddi zarar hesabı yapılmasına yer olmadığı, Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulunun 30.01.2019/1571 K. sayılı raporunda davacının sürekli maluliyetinin bulunmadığı belirtildiğinden sürekli maluliyet nedeniyle maddi tazminat şartlarının oluşmadığı ve sürekli malûliyet zarar hesabı yapılmasına yer olmadığını tespit ve rapor etmiştir.
Toplanan tüm delillere, iddia ve savunmaya, Adli Tıp Kurumun’dan alınan maluliyet raporuna ve bilirkişiden alınan kusur ve aktüer hesap raporuna göre;22.05.2012 günü saat 14.45 sıralarında davalı … tarafından … no’lu ZMMS poliçesi ile sigortalı … plaka sayılı motosikletin sürücüsü … yönetimindeki …’a ait araç ile Arnavutköy … caddesini takiben seyrederken … mevkiinde, yoldan karşıdan karşıya geçmekte olan davacıların 12 yaşlarındaki çocuğu yaya …’e çarparak yaralanmasına neden olduğu, 05.07.2012 doğumlu olan davacı küçük … 22.05.2012 kaza tarihi itibarı ile (12) yaşında olduğu, dava dosyasında mevcut Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulunun 30.01.2019/1571 K. sayılı raporunda; davacı … in 22.05.2012 tarihinde maruz kaldığı trafik kazası neticesi meydana geldiği bildirilen arızasının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri muvacehesinde fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğundan, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı; iyileşme süresinin 22.05.2012 tarihinden itibaren (4) aya kadar uzayabileceği,
Davalı … şirket tarafından ZMMS poliçeli aracın sürücüsü …’ in olayda % 40 (yüzde kırk) oranında kusurlu olduğu, davacıların çocuğu …’ in olayda % 60 (yüzde atmış) oranında kusurlu olduğu, Yargıtay 17 HD’ nin 17.2.2017 T. , … E. , … K. sayılı kararı ile davacının kaza tarihi itibarı ile gelir getirici bir işte çalışmaması ve eğitim hayatını geç tamamlayacağına ilişkin belge bulunmaması dikkate alınarak, davacı … yönünden geçici iş göremezlik maddi tazminat şartlarının oluşmadığı ve geçici iş göremezlik maddi zarar hesabı yapılmasına yer olmadığı, Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulunun 30.01.2019/… K. sayılı raporunda davacının sürekli maluliyetinin bulunmadığı belirtildiğinden sürekli maluliyet nedeniyle maddi tazminat şartlarının oluşmadığı ve sürekli malûliyet zarar hesabı yapılmasına yer olmadığı hususunun tespit ve rapor edildiği anlaşılmakla, denetlemeye ve hükme dayanak etmeye elverişli bilirkişi raporuna göre maddi tazminat yönünden davanın reddine karar verilmiş,
Manevi tazminat talebi yönünden; Kişisel haklar, kişinin kendi hür ve bağımsız varlığının bütünlüğünü sağlar. Bu hak insanın doğumu ile kazanılan ve kişiliğe bağlı olan bir haktır. Manevi tazminat talebi, tarifini, B.K’nun 56. maddesinde bulmaktadır. B.K’nun 56. maddesi aynen” Hakim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.” Ağır bedensel zarar veya ölüm halinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verebilir.” hükmünü içermektedir. B.K’nun 56. maddesinin yukarıda açıklanan hükmüne göre, böyle özel durumlar gerektiriyorsa, manevi giderim öngörülmüş bulunmaktadır. Ayrıca B.K.’nun 56. maddesi, gerek sözleşme dışı sorumlulukta ve gerekse B.K’nun 114/II maddesi ile yapılan yollamadan dolayı, sözleşmeden doğan sorumlulukda da uygulama alanı bulur. Ancak, manevi tazminatın gerek doğması, gerekse kapsamı, özel koşullara bağlanmıştır. Özel hak ve şartlardan maksat, olayın özellikleri olup her olaya göre değişir, Manevi tazminat miktarı belirlenirken B.K.’nun 51. ve 52. maddelerindeki kuralların aynen uygulanması gerekir.
Ayrıca Medeni Kanunun 4. maddesi dikkate alınarak, hükmedilecek tazminatın, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek, tazminata benzer bir fonksiyonu olan, özgün bir nitelik taşıdığı, bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasının da amaç edinilmediği hususları değerlendirilerek, manevi tazminat talebi yönünden; davacı yönünden geçirdiği kaza sebebiyle duyduğu elem ve üzüntüye, Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulunun 06/02/2019 tarihli raporu ile maluliyet tayinine mahal olmadığı,iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği, davacı …’in hayatı boyunca duyacağı kuşku ve acı sebebiyle ve tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına ilişkin araştırma sonuçları ve kusur durumuda nazara alınarak davacı lehine takdiren davacının davasının kısmen kabulü ile, 3.000,00-TL Manevi tazminatın 22/05/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … ve …’dan tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM:
-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
1-Davacının maddi tazminat taleplerinin reddine,
2-Davacının manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne, 3.000,00-TL Manevi tazminatın 22/05/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte Davalı … ve …’dan tahsili ile davacılara verilmesine,
– Fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 204,93-TL harçtan 358,65-TL peşin harcın mahsubu ile 153,72-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacılara iadesine,
-Davacı tarafından dava açıldığı sırada yatırılan 204,93-TL peşin nispi harcın davalı … ve …’dan tahsili ile davacılara verilmesine,
4-)Davacı tarafından yapılan 25,20 TL başvurma harcı, 1.200,00-TL bilirkişi ücreti, 238,25-TL davetiye ve tezkere gideri olmak üzere toplam 1.463,45 TL yargılama giderinin red ve kabul oranına göre 204,88-TL’sinin davalı … ve …’dan tahsili ile davacılara verilmesine, geriye kalan bakiye yargılama giderinin davacı yan üzerinde bırakılmasına,
5- Kısmen red edilen maddi tazminat yönünden; davalılar duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 1.000,00 TL maktu vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile davalılara verilmesine,
6-Kısmen kabul edilen manevi tazminat yönünden; Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.725,00 -TL maktu vekalet ücretinin davalı … ve …’dan tahsili ile davacıya verilmesine,
7- Kısmen red edilen manevi tazminat yönünden; davalı … ve …’dan duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
8-)Karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacının / davalının gider / delil avanslarından artan bakiyelerinin davacı / davalı / vekillerine iadesine,
Dair, Davacı ve Davalı … vekilinin vekilinin yüzünde; tarafların gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.27/12/2019

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.