Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/106 E. 2022/720 K. 21.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2015/106 Esas
KARAR NO:2022/720

DAVA:Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:29/01/2015
KARAR TARİHİ:21/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında 03.07.2010 tarihli vinç alım satım sözleşmesi olduğunu, sözleşmeye uygun ifa yapılmadığını, bildirimlere karşın durumun düzeltilmediğini, davacının zarara girdiğini, vinci ayıplı olarak teslim edildiğini, … 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin … D. İş sayılı dosyasında tespit yapıldığını, burada 102.600TL + KDV eksiklik belirlendiğini, bu v.b. nedenlerle fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 1.000TL ‘nin ticari faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özele; Vinç bedeline karşılık nakit + gayrimenkul verilmesi gerektiğini, ancak gayrimenkul mülkiyetinin devredilmediğini, … 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin … sayılı dosyasında tescil davası açıldığını, davasının kabul edildiğini, kararda, süresinde ayıp ihbarında bulunmadığı ve ayıpların kullanımdan doğmasının mümkün olduğunun belirtildiğini, dosyasının Yargıtay’da olduğunu, vincin 25.10.2010 tarihinde teslim edildiğini, 03.12.2012 tarihinde kadar ayıp tespiti yapılmadığı için zamanaşımı oluştuğunu, tespit raporuna itiraz edildiğini, tespitten 3 yıl sonra dava açıldığımnı .v.d.” belirtip davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davanın; ticari satımdan kaynaklanan alacak talebinden ibaret olduğu anlaşılmıştır.

Davacı vekili davada; 03/07/2010 tarihli vinç alım sözleşmesi, tapu kayıtları, diğer resmi kayıtlar, defter incelemesi, faturalar, keşif, … 2. AHM … D. İş dosyası, … 3.AHM ni … E sayılı dosyası, tanık beyanları, ithalat belgeleri, ürüne ilişkin tüm kayıtlar, fotoğraflar, icra dosyası ve sair hukuki delillere dayanmıştır.
… 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyasından 23.12.2012 tarihli Bilirkişi Raporunda özetle; “…kule vinç üzerinde halen onarılmamış çatlak ve kırıklar, kaynak yapılarak onarımı sağlanmış kırık izleri olduğu, ayrıca 2 mastın sökülü olarak ayrı bir alanda muhafaza edildiği”, mastın bir bütün olarak orijinali ile değiştirilmesinin faydalı olduğu, değişim için kule yincinin tümüyle sökülmesi ve yeniden mastlarla kurulması gerektiği, 12 iş gününden önce tamamlamayacağını, değişmesi gereken 7 mast için 6.000 USD x 1,8 x 7 =75.600 TL, vinç kiralama bedeli 12.000 TL işçilik bedeli 15.000 VL olmak üzere KDV hariç 102.600 TL hesaplandığı…” tespit ve rapor edilmiştir.
… 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin …/… Esas sayılı dosyasındaki 30.09.2014 tarihli Bilirkişi Raporunda, taşınmazın (10.12.2012 tarihi itibariyle rayiç değerinin 245.000 TL olarak hesap ve tespit edildiğine yer verilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda dosyanın bilirkişi heyetine tevdii edildiği, 12/08/2016 tarihli bilirkişi heyeti kök (… … ve … …) raporunda özetle; Dava konusu … … marka tip kule vincin gövdesini oluşturan kafeslerden (mast) 3 tanesinin üretimden kaynaklı gizli ayıplı olduğu ve yenisi ile değiştirilmesi gerektiği, davacının, Üretimden kaynaklı gizli ayıplı kafes modülü (mast) yerine alınan 3 yeni kafes modülü (mast) tutarı olarak KDV dahil 20.886,00 USD karşılığı 50.320,64 TL, Kule vinç demontaj ve montaj bedeli karşılığı (KDV dahil) 11.500,28 TL, olmak üzere toplam 61.820,92 TL talep edebileceği ancak 1.000 TL talep edilmiş olduğu: dava dilekçesinde farklı bir talepte bulunulmadığından dava tarihi 29.01.2015 itibariyle ticari faiz istenebileceği, 24/01/2018 bilirkişi heyeti ek raporunda özetle; itirazların yerinde olmadığını ve kök raporlarını aynen tekrar ettikleri
tespit ve rapor edilmiştir.
Tarafların itirazları üzerine dosya yeni bir bilirkişi heyetine tevdi edilmiş; Bilirkişi heyeti (… … ve … …) 20/08/2018 tarihli kök raporlarında özetle; “…Kulevincin bugünkü durumunu görmek teknik açıdan anlam ifade etmeyeceğinden, dosyadaki verilerle yetinmek mevkiünde kalınmaktadır. Yukarıda anılan noter ihtarı vincin tesliminden iki yıl geçmeden yapılmış olup, toplam 4 adet masta ilişkindir. Tespit raporu ise, kule vincin davacıya tesliminden iki yıl süre geçtikten sonra yapılmıştır. Bunların anlatımı 1. Bilirkişi Kök raporu içinde de ayrıntılı olarak vardır. Dosya verilerinden çıkarak, kulevinçteki ayıbın gizli ayıp olduğu, TTK md. 23/c’deki 2 ve 8 günlük sürelere göre değil, aynı maddenin atıf yaptığı TBK md.223/1I hükmüne göre değerlendirme yapılması gerektiği düşünülmektedir. Bu açıdan 1. Bilirkişi Kök Raporu’ndaki teknik değerlendirmenin özünün yerinde olduğu düşünülebilir. Öte yandan, davalının sadece … Inc. …’nın kefili değil (77K md. 7Zdeki teselsül karinesine dikkat çekmek ayrıca isteriz…), imza kısmında (Satıcı, Müteselsil Kefil) tesmiyesiyle aynı zamanda satıcı olarak da ifade edildiği için teselsüle dair hükümler çerçevesinde ona tek başına da dava yöneltmenin mümkün olduğu düşünülmektedir. Takdir tamamen yüce Mahkemeye aittir. Bizim taraftar olduğumuz görüş itibariyle, davacı, yukarıda anılan ihtarında andığı 4 mast için talepte bulunabilir. Bunların gizli ayıplı olduğu düşünülmektedir. Daha sonra yapılan tespitte ayıbın 7 mast olarak saptandığı görülmekte ise de, bu ilave 3 adedin kullanım kaynaklı mı yoksa gizli ayıplar sebebiyle mi olduğu konusunda kesin görüş bildirme imkânı yoktur. Takdir, bu alanda da sayın Mahkemeye aittir.
1. Kulevinçteki 4 adet mast için gizli ayıp kabul edildiğinde bunun bedeli beheri 6000,- USD X 4 olmak üzere 24.000.- USD’nin T karşılığı olmaktadır. 7 mastın da gizli ayıplı olduğu benimsenecek olursa, rakam 6.000,- USD X7 = 42.000 USD’nin TL karşılığı olarak tecessüm etmektedir.
2. Demontaj/onarım/ montaj işlemlerinin 2 gün içinde tamamlanacağı, 4 mast için bu iş yapılırsa 12.995,- TL + KDV bedelle, 7 mast için yapılırsa 22.740,00- TL – KDV bedelle bu işin tamamlanacağı değerlendirilmiştir.
3. İki günlük sürede de 2.000, + KDV TL kiralık vinç parasının ayrıca ödenmek mevkiine geleceği düşünülmektedir.
4. Talep, dava dilekçesinde şimdilik 1.000,- TL. olarak dermeyan edilmiş olmakla “Netice-i Talep İle Bağlılık İlkesi” yönünden nihai takdir makamı muhterem Mahkemedir.
Davacı yan yukarıda anılan ihtarda farklı istemde bulunmuş ise de, davada, “bütün masraflar satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz. onarımını” istemektedir (ayrıntılı izah ve diğer seçenekler için bkz: Ülgen/Helvacı/ Kendigelen/ Kaya/ Nomer-Ertan; Ticari İşletme Hukuku, 4. bası, İstanbul 2015 sh. 306).
Öğretide ifade edildiği gibi “… Açıkça belli olmayan ve olağan gözden geçirme ile/inceleme sonucunda meydana çıkarılamayan ayıplar gizli ayıplardır. Böyle bir ayıp sonradan malın kullanılmasıyla anlaşılabilir. Gizli ayıplar derhal (meydana çıkar çıkmaz) satıcıya bildirilmelidir. (TTK 23/1-c; TBK 223/2). Aksi takdirde satılan bu gizli ayıpla kabul edilmiş sayılır. Gizli ayıplar ile ilgili olarak öngörülen derhal ihbar yükümlülüğü bakımından -tabir caiz ise- bir azami sınır vardır. Bu süre zamanaşımı süresidir. Zamanaşımı süresi…, TTK 23/1-e’de atıf yapılan TBK 231”e göre iki yıldır. Buna göre gizli ayıplar meydana çıkar çıkmaz derhal, ancak her halde alıcıya devrinden (teslim) itibaren iki yıllık süre içinde ihbar edilmelidir. Görülüyor ki, TTK 23/1-c’de (TBK 223/2) belli ayıp ihbar süreleri düzenlenmiş tir. Belli nitelikteki ayıpların belli süreler içinde ihbarı gerekir. Bu sürelere uyulmadığı takdirde alıcının ayıplı ifa dolayısıyla sahip olduğu hakları (dava hakları) kullanması mümkün olmaz… (Ülgen/ Helvacı/Kendigelen/ Kaya/Namer-Ertan, age. sh. 305-306).
Ama TBK md. 231 hükmü karşısında, ihbarın varlığı da, yine dava zamanaşımından kurtulmak için tek başına kâfi değildir. Yine öğretide ifade edildiği gibi “… Hangi tür ayıptan (açı, incelettirme sonucu ortaya çıkan yahut gizli) ayıptan doğarsa doğsun, bundan doğan haklar anı zamanaşımı süresine (iki yıl) tabidir. Ancak satıcı satılanı ayıplı olarak devretmekte ağır kusurlu isc, iki yıllık zamanaşımından yararlanamaz. Böyle bir halde zamanaşımı TBK 72’ye göre belirlenmelidir. (Ülgen/ Helvacı/ Kendigelen/ Kaya/ Nomer-Ertan, age. sh. 312).
Somut durumda, yukarıdaki kronolojik anlatım gözetilerek, davanın zamanaşımı süresinde açılıp açılmadığı ve davalının savunmasının zamanaşımı def’i dermeyanı olup olmadığını takdirinin yüce mahkemede olduğu,…” Tarafların itirazları üzerine bilirkişi heyetinin 23/05/2019 tarihli ek raporunda özetle; Yukarıda arz olunan sebepler ışığında, nihai tavsif ve hukuki takdir 6100 sayılı HMK’nın md. 266/c.2 ve md. 279/4 ahkâmı ile 6754 sayılı Kanun’un md. 3/3 hükmü gereği tamamen sayın Mahkeme’ye ait olmak kaydıyla, 20.08.2018 tarihli rapordaki (Kök Rapor) görüş ve kanaatlerimizin özünün korunduğu s tespit ve rapor edilmiştir.
Tarafların itirazları üzerine dosya yen bir bilirkişi heyetine tevdi edilmiş; Bilirkişi heyeti (Dr. Öğr. Üyesi… ve Prof. Dr. …) 27/11/2019 tarihli kök raporlarında özetle; Dava konusu kule vincin sözleşmede belirtilen teslim tarihinden sonraki bir tarihte davacı yana geç olarak teslim edildiği, kule vincin kaç adel mastının hasarlı olduğu, hasarlarının nefer olduğunun, kullanımdan kaynaklanıp kaynaklanmadığının kesin ve net olarak tespitinin mümkün olmadığı, söz konusu mastların hasarlı bölgelerinin metalografik muayene ve analizi sonuçlarının ve kaynak dikişlerinin tahribatsız muayene raporlarının sunulmasından sonra hasarların malzemeden, imalattan ve/’veya kaynak işleminden kaynaklanıp kaynaklandığına karar verilebileceği, kule vincinin teknik yapısı kesin otarak bilinmediğinden kule mastının değişimi için harici bir mobil vinç gerekip gerekmeyeceğinin kesin ve net olarak mevcut bilgilerden tespiti mümkün olmadığı, … şirketi’nin yetkili servisi tarafından hazırlanan ve imzalanan tutanağırı ayıbın varlığını kabul yönünde olduğu sayın mahkeme tarafından benimsenirse, davanın zaman aşımı süresi içerisinde açıldığı, alıcının tespit etiği gizli ayıpları hemen satıcıya bildirmesi gerektiği ancak yargıtay uygulaması kapsamında değerlendirildiğinde, satıcının satım konusu mala ilişkin garanti vermesi hatinde alıcı lehine ayıp bildirim yükümlülüğünün kalktığı, taraflar arasındaki müteselsil kefalet sözleşmesinin geçerli olmadığı ve davacımın davalının sorumluluğuna kefalet hükümleri kapsamında gidemeyeceği, davalının sözleşmeyi satıcı olarak imzalaması ve sözleşme hükmünde … şirketini temsile tam yetkili olduğunun belirtilmesi sebebiyle davalının sorumluluğuna gidilebileceği, Bilirkişi heyeti 29/09/2020 tarihli ek raporunda özetle; Satıcının yetkili servisi tarafından 27.07.2012 tarihinde imzalanan tutanağın zaman aşımını kestiği kabul edilirse kesilen zamanaşımı süresi için 2 yıllık süre esas almacağı, kök raporda 30.11.2012 tarihinde … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılan davanın tespit davası olduğu zanııyla zamanaşımı hesaplaması sehven 10 yıl olarak yapıldığı, dosyanın tekrar incelenmesi sırasında … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde … D. İş sayılı dosyanın dava niteliğinde olmadığı ve TBK md. 156 hükmü kapsamında değerlendirilemeyeceği kanaati oluştuğu, dava zamanaşımı süresinin 27.07.2014 tarihinde sona erdiği, ihbar süresine ilişkin olarak kök raporda belirtmiş olduğumuz kanaatin aynen korunduğu, davacı vekilinin itiraz dilekçesi ve ekinde bilirkişi kök raporundaki görüş ve kanaati değiştirecek nitelikte bilgi ve belgeler bulunmadığında, yukarıda sıralanan tespitler ve tarafımızca yapılan değerlendirmelerden harecketle; yapılan itirazlar çerçevesinde yapılan incelemeye göre; kök raporda belirtilen tespit, görüş ve kanaatimizde herhangi bir değişiklik olmadığı, Bilirkişi heyeti 20/10/2021 tarihli ek raporunda özetle; … 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin …. D.İş sayılı dosyasındaki 23.12.2012 tarihti Bilirkişi Raporu, … Grup İnş. Proje. Rest. Taah. Mak.San. ve Tic. Ltd. Şti firmasınca Proje müdürlüğüne hitaben hazırlanan 11.06.2012 tarihli yazı, Proje müdürü …, Servis elemanı … ve Şantiye şefi … 2) tarafından 15.09.2012 tarihinde düzenlenerek imza altına alınan Tutanaktan kule vincinin birden fazla mastında kırık olduğu anlaşılmakla birlikte, tüm dosya kapsamı yeniden değerlendirildiğinde matlardaki kırık, çatlak ve hasarın üretimden, montajdan mı kaynaklandığı, yoksa kullanımdan mı kaynakladığı hususları çelişkili halde olduğundan 27.11.2019 tarihli kök taporumuzdaki görüş ve kanaatimizde herhangi bir değişiklik olmadığı, … inc. … sistem servis yetkilisi tarafından tutulan 27.07.2012 tarihli tutanağın TBK md. 156/f.2 hükmü kapsamında senetle barç ikrarı olarak kabul edilemeyeceği, on yıllık zamanaşımı süresinin uygulanamayacağı, ek raporumuzda yer alan görüş ve kanaatimizde herhangi bir değişiklik olmadığı tespit ve rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı bilirkişi kök raporları ve ek raporları birlikte değerlendirildiğinde;
Dava konusu vinç hakkında 03.07.2010 tarihinde sözleşme yapıldığı, 25.10.2010 tarihinde teslim alındığı, sözleşme davacı ile … INC. … arasında imzalanmış olup, davalı, şirketi temsile tam yetkili olduğunu ve şahsen sorumlu olduğunu kabul ettiği, gizli ayıba yönelik ilk tespitin 11.06.2012 tarihinde yapıldığı ve 27.07.2012 tarihinde, dava dışı … Sistem yetkilisi servis tarafından tuluları tutanakta arıza olduğu kabul edildiği, daha sonra 15.09.2012 türihinde de aynı tespitin yapılmasından sonra 20.09.2012 tarihinde … 28. Noterliğinin 30800 sayılı ihtamamesi ile durum davalı ve dava dışı firmaya bildirildiği,
Dosyada 3 tane hasar tespiti bulunduğu,
1-… Grup tarafından düzenlenmiş 11.06,2012 tarihli yazıda, kule vincin 3 adet kafesinin (mast) kırılmış olduğu belirtildiği, (Teslim alındıktan 1 yıl 7 ay 16 gün sonra düzenlenmiştir.)
2-Proje müdürü, servis yetkilisi ve şantiye şefi tarafından düzenlenmiş 15.09.2012 tarihli tutanakta küle vincin L kafesinde (mast) kırık olduğu ve kaynak ile tamir edildiğinin belirtildiği, (1 yıl 10 ay 20 gün sonra düzenlenmiştir.)
3-… 2 Asliye Hukuk Mahkemesinin … D. İş dosyası ile yapılan tespit ve düzenlenen 23.12.2012 tarihli bilirkişi raporunda, 7 adet kafeste (mast) kırık olduğu ve bir kısmının kaynak yoluyla tamir edildiği belirtildiği, (2 yıl 1 ay 28 gün sonra düzenlenmiştir.) Söz konusu rapordaki hasur kalemleri, a) Değişmesi gereken 7 tane kafes fmask) bedeli 75.600TL + KDV b) Kiralık vinç bedeli 12.000 TL + KDV c) İşçilik bedeli 15.000 TL + KDV d) Toplam hasar tutarı 102.600 TL 4 KDV (5121.068 TL) olduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu iş makinesi … LX 28060 marka tip kule vinç olduğu, vincin gövdesini oluşturan kula kısmı modül şeklinde üretilmiş kafeslerden (mast) oluştuğu, kulenin istenilen yüksekliğe ulaşması için gerekli sayıda kafes üst üste konularak monte edilmesi gerektiği, teknik yönden gövde kafes modülünün (mast) tamir edilmesinin uygun olmayıp yenisi ile değiştirilmesi gerekeceği, bazı elemanlar veya kaynaklar çatladıysa aynı kafesin diğer elemanları ve kaynakları da risk altında olduğu, söz konusu kafesin malzemesinin ayıplı olabileceği gibi yapan robotun ayarı bozuk veya kaynakçının ustalığı yetersiz olabileceği, malzeme yorulmuş olabileceği, kafes kırıldığında vincin düşme riski olduğu için %1 dahi risk alınamayacağı, her şeyin %100 tam ve doğru olduğu konusunda şüphe olmaması gerektiği, bu nedenle, gövde kafesi (mast) tamir edilmeyeceği, hasarlıysa yenisi ile değiştirilmesi gerektiği, Bayraklar’ın 16.07.2012 tarihli, 70010 sayılı, KDV dahil 20.886 USD tutarındaki faturası ile 3 adet kafes (mast) satın alındığı, bu durumda, … Grup tarafından yapılan 11.06.2012 tarihli tespitin doğru olduğu, 23.12.2012 tarihli bilirkişi tespit raporunda açıklandığı gibi 7 tane kafes (mast) hasarlı olsaydı 7 tane kafes alınması ve faturasının da olması gerekeceği, gizli ayıplı kafes (mast) sayısı 3 tane olup bedeli de KDV dahil 20.886 USD olduğu,
Kule vincin zemin kaideleri yapılmış normal çavışır haldeyken 3 tane kafesin (mast) gizli ayıplı çatlak olduğu tespit edildiği, 3 tane yeni kafes (mast) temin edildikten sonra kule vincin sökülmesi, gizli ayıplı ve hasarlı kaleslerin çıkarılması ve yeni kafeslerle tekrar kurulması gerekeceği, kule vinç 3-4 saat içinde sökülebilir ve 3-4 saat içinde de yeniden kurulabilir olduğu, kule vincin sökülmesi ve yeniden kurulması toplam 1 günlük iş olduğu, 23.12.2012 tarihli bilirkişi tespit raporundaki, “Kurulu haldeki bir kule vincin tümüyle sökülüp yeniden kurulması bir başka vinç yardımıyla ve hızlı bir çalışmayla 12 işgününden önce tamamlanması beklenmeyen bir işlemdir” ifadesi tamamen yanlış olduğu, maliyet kısmında kiralık vinç bedeli olarak 12.000 TL + KDV öngörüldüğü, vincin günlük kira bedelinin 1.000 TL + KDV ve 12 günlük kira bedelinin de 12.000 TL + KDV olarak düşünüldüğü, birim fiyat da, toplam tutar da uygun olmadığı, kurulumda yardımcı olacak vincin günlük kirası için KDV dahil 1.000 TL uygun olduğu, kurulum süresi olarak 12 işgünü uygun olmadığı, bir işgünü yeterli olduğu, kule vincin kendi içinde kurulum asansörü bulunduğu, çoğunlukla harici bir vince ihtiyaç duyulmadığı, ancak çevresel engeller varsa harici vinç gerekebileceği, … Grup’un 12.06.2012 tarihli, 127879 sayılı faturasındaki birinci kalem kule vinç demontaj ve montaj bedeli olup tutarı da 9.746 TL + KDV (=11.508,28 TL) olup anahtar teslimi olarak uygun olduğu, montaj için eğer vinç gerekirse günlük kira bedelinin KDV dahil 1.000 TL olacağı, … Grup’un 11.500,28 TL (= 9.746 TL + KDV) fatura fiyatı kule vincin, demontaj, montaj ve eğer gerekirse vinç kiralama bedeli de dahil anahtar teslim fiyat olması gerektiği, davacının talep edebileceği hasar tutarının üretimden kaynaklı gizli ayıplı kafes (mast) yerine alınan 3 yeni kafes (mast) tutarının KDV dahil 20.886,00 USD olduğu, kule vincin demontaj ve montaj bedelinin KDV dahil 11.500,28 TL olduğu,
Dava konusu … … marka tip kule vincin gövdesini oluşturan kafeslerden (mast) 3 tanesinin üretimden kaynaklı gizli ayıplı olduğu ve yenisi ile değiştirilmesi gerektiği, davacının üretimden kaynaklı gizli ayıplı kafes modülü (mast) yerine alınan 3 yeni kafes modülü (mast) tutarı olarak KDV dahil 20.886,00 USD karşılığı 50.320,64 TL, Kule vinç demontaj ve montaj bedeli karşılığı (KDV dahil) 11.500,28 TL, olmak üzere toplam 61.820,92 TL talep edebileceği ancak davacının 1.000 TL talep edilmiş olduğu: dava dilekçesinde farklı bir talepte bulunulmadığından dava tarihi 29.01.2015 itibariyle ticari faiz istenebileceği hususu tespit ve rapor edilmiş olmakla, 12.08.2016 tarihli bilirkişi raporu göz önüne alındığında denetlemeye ve hükme elverişli bilirkişi raporuna göre davacının davasının kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ ile 1.000,00-TL nin 29/01/2015 tarihi itibari ile ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 80,70 TL harçtan peşin alınan 27,70 -TL harcın mahsubu ile bakiye 53,00 -TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 27,70 TL başvurma harcı, 27,70 -TL peşin harç, 4,10 vekalet harcı, 4.200 -TL bilirkişi ücreti, 248,70 -TL davetiye ve teskere gideri olmak üzere toplam 4.508,20 -TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 1.000 -TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-)Karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacının / davalının gider / delil avanslarından artan bakiyelerinin davacı / davalı / vekillerine iadesine,
Dair Davcı ve davalı vekilinin yüzünde; tarafların gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. . 21/10/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır