Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/471 E. 2018/58 K. 07.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/471 Esas
KARAR NO : 2018/58 Karar
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 13/03/2013
KARAR TARİHİ: 07/02/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize verdiği 13.03.2013 tarihli dava dilekçesinde özetle; “28.08.2008 günü saat 13:30 sıralarında sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı, davalı bankaya ait zırhlı aracı ile Taksim …Bankası ATM Önünde geri manevra yaparken …’ e çarparak ölümüne sebebiyet verdiğini, söz konusu kaza nedeniyle İstanbul 18. Asliye Ceza Mahkemesinin … sayılı dosyasına verilen rapor ile … plakalı zırhlı araç sürücüsü davalı …’ nin asli kusurlu bulunduğunu, …’ in kusursuz olduğunun tespit edildiğini, kazada ölen …’ in 21.02.1949 doğumlu olduğunu, ölenin çocuğu davacı …’ in bekar olup, Bakırköy Dr. Sadikonuk Araştırma Hastanesinin ekli raporuna göre özürlü olduğundan babanın desteğine ihtiyacı bulunmakta olduğunu, müteveffanın eşinin ise ev hanımı olduğunu ve eşinin gelirinden başka bir geliri bulunmadığım, tamamıyla müteveffanın desteği ile yaşamlarını sürdürdüklerini. Müteveffanın emekli olmasına rağmen, turizm acentelerinin yurt dışı vize takip işlemlerini takip ederek kendisinin ve ailesinin geçimlerini sağlamakta olduğunu ve aylık ortalama, emekli maaşı dışında vize takip işlemlerinden dolayı 2.000,00-TL – 2.250,00-TL civarında geliri bulunmakta olduğunu, …’ in eğer yaşasaydı yaşlılık günlerinde de eş ve çocuğuna destek olacağının dikkate alınarak, tazminat hesabının yaptırılmasını talep ettiklerini, Müteveffanın eşinin bundan sonraki yaşamına tek başına katlanmak zorunda kalması, özürlü çocuğun bundan sonraki yaşamını tek başına babasız geçirmesi ve kazanın oluşumunda ölen desteğin bir kusurunun bulunmaması nedeniyle, manevi tazminat tutarı belirlenirken, gelişen hukuk normları ve davacılarının özel durumlarının mahkemece gözetilmesini, eş için 75.000,00-TL, çocuk için 50.000,00-TL olmak üzere, her iki davacı için toplam 125.000,00-TL manevi tazminatın, 1.000-TL Manevi tazminatın olay tarihinden, sigorta şirketi yönünden sigorta limitini aşmamak üzere, temerrüt tarihinden işletilecek faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacılara verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin 09.07.2013 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili sigorta şirketi nezdinde, …Bankası A.Ş. adına kayıtlı … plakalı araç için düzenlenen…nolu ve 20.12.2007 – 20.12.2008 vadeli zorunlu trafik sigortası sigorta poliçesinin bulunduğunu, kaza tarihi itibariyle kişi başı azami sakatlanma ve ölüm teminatının 125.000,00-TL olduğunu, ayrıca müvekkili sigorta şirketi nezdinde …Bankası A.Ş. adına kayıtlı … plaka nolu araç için düzenlenen … poliçe nolu ve 01.01.2008 – 01.01.2009 vade tarihli kasko sigortası bulunduğunu, ihtiyari mali mesuliyet teminat limitinin bedeni şahıs başı 10.000,00-TL olduğunu manevi tazminat taleplerinin poliçe kapsamında olmadığını, İMM sigorta poliçesi bakımından poliçe ile temin edilen meblağın, genel şartların birinci ve onbirinci maddelerine göre ödenecek tazminatın, her türlü faiz ve avukatlık ücretleri dahil dava masrafları toplamı olarak poliçede belirtilen limitler ile sınırlı olduğunu, dosyanın kusur ve zarar miktarı yönünden uzman bilirkişiler tarafından incelenmesi gerektiğini, davacılar vekilinin müvekkilime başvurusu sonrasında müvekkil şirketi nezdinde … numaralı hasar dosyası açıldığını, ilgili hasar dosyasında yapılan inceleme ile davacılara ödenmesi gereken destekten yoksun kalma tazminatının, müvekkili şirketi tarafından yaptırılan ve ekte sunulan 11.06.2013 tarih, 2013/39/49 sayılı rapor çerçevesinde aktüerya hesabı ile destekten yoksun kalma tazminatının 67.267,00-TL olarak tespit edildiğini ve 03.07.2013 tarihinde …’in hesabına ödeme yapıldığını, müvekkili şirketinin yasa ve poliçe gereği, sorumluluğunu yerine getirdiğini ve başkaca yükümlülüğü kalmadığını, diğer davacı … için kaza tarihi itibariyle 18 yaşından büyük olması nedeniyle mevzuat gereği hakkında destekten yoksun kalma tazminat hesabı yapılmadığını, zarar görene uğradığı gerçek zararın miktarını ödeyen müvekkili şirketinin sorumluluğunun sona erdiğini, davacıların gerçek zarar miktarını aşan taleplerinin reddinin gerektiğini beyan etmiş, sonuç olarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ….Bankası A.S. vekilinin 02.08.2013 tarihli cevap dilekçesinde özetle: Müvekkili bankaya yönelik olarak isnat edilen iddiaları kabul etmediklerini, davacı tarafın, müvekkili adına kayıtlı … plakalı aracın kaydına tedbir konulmasını talep ettiğini, ancak davacı tarafın talebinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkilinin banka gibi ülke genelinde tanınan, sektöründe lider bir kurumdan alacağının tahsil edememesi gibi bir riskin bulunmasının düşünülemeyeceğini, bu nedenle davacının tedbir talebinin reddine karar verilmesini. Davaya konu olayın meydana gelmesinden dolayı müvekkili banka yetkililerinin de son derece üzüntü duyduklarını, ancak olayın meydana geliş şekli gözetildiğinde araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunun kabul edilmesinin hakkaniyete aykırı olacağını, ceza dosyasından yapılan kusur incelemesi ve verilen kararın olayın oluş şekline ve tanık beyanlarına aykırı olduğunu, Mahkemenin işbu davanın ceza dosyasından ayrı bağımsız olarak incelenerek karara bağlanmasını talep ettiklerini, müvekkil banka adına kayıtlı olan aracın sürücüsü diğer davalı olan …’ nin, para taşıma aracının şoförü olduğunu, olay sırasında davacıların murisi olan …’ i oturur vaziyette cep telefonu ile konuşur halde bulduklarını, sonrasında …’ in fenalaşması üzerine kendisine yardım etmeye çalışarak ambulans çağırdıklarını, ambulans geldiğinde de kendisini yalnız bırakmayarak hastaneye kadar eşlik ettiklerini ve doktorların sorunun sıcağa bağlı olarak tansiyon olabileceğini söylediklerini, sonrasında ise murisin yakınlarına haber verdiklerini ve hastaneden ayrıldıklarını, ancak daha sonra aldıkları bilgi ile …’ in vefat ettiğini öğrendiklerini, ortada mevcut bir kaza tespit tutanağının olmamasının dahi olayın bir trafik kazası olmadığının açık kanıtı olduğunu, diğer davalı …’ nin aslında tamamen iyiniyetli olarak yardım maksatlı hareket ederken bir anda olay nedeniyle davacılar tarafından suçlanarak hakkında ceza davası açıldığını, maktule ait otopsi raporunda araç çarpmasına bağlı herhangi bir travma veya ortopedik patolojiye rastlanmadığı belirtilmiş iken işbu olay nedeniyle müvekkiline kusur izafe edilmesinin her şeyden önce gerçeğe ve hakkaniyete aykırı olacağını, bu nedenle müvekkili bankaya yönelik iddiaların kabulünün mümkün olmadığını beyan etmiş, dilekçesinde vs açıklamalarda bulunarak sonuç olarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılardan …’ye usulüne uygun tebligat yapıldığı, davalının davaya cevap vermediği görülmüştür.
Yanların tüm delilleri toplandıktan sonra dosya iddia, savunma ve yanların tüm delilleri ile ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak kaza tarihi itibarıyla davacının davalıdan alacağı varsa saptanması için bilirkişiye verilmiştir.
Bilirkişinin Cuma Arif Demir tarafından düzenlenen 09.12.2014, 20.04.2015 tarihli ön raporlar alınmıştır.
Ön raporlarda belirlendiği üzere davacı Adli Tıp kurumuna sevk edilerek maluliyet raporu alınmıştır.
Adli Tıp kurumu davacıya randevu verdikten sonra yapılan muayene sonucu 02.03.2016 tarihli 3 sayfadan ibaret raporunda özetle; beden gücünü % 60 oranında kaybetmiş olduğunun belirlendiği görüldü.
Maluliyet raporunun gelmesinden sonra dosya sonradan Aktuer bilirkişiye verilerek rapor alınmıştır.
Aktüer bilirkişisinin düzenlediği 07.11.2016 tarihli 15 sayfadan ibaret raporunda özetle; “Dosya içerisindeki tüm belgelerin incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucunda; Davalı …’ nin %100 kusurlu olduğu, müteveffa …’ in ise kusursuz olduğu, Davacılardan …’in 13.08.2015 tarihinde vefat ettiği ve … yönünden destekten yoksun kalma tazminat hesabının bu tarihe kadar yapıldığı, Davacıların toplam maddi zararı; 76.954.63 TL olmak ile, … Sigorta A.Ş, tarafından dava açılmasından sonra ödenmiş bulunan 67.267,00-TL’nin güncelleştirme sonrası hesaplanan 20.268,56- TL faiz tutan ile birlikte toplam 87.535,56- TL’ nin mahsubu ile kalan bakiye olmadığını ve davalı yanların sorumluluğunun kalmadığı” Kanaati ile raporunu sunmuştur.
Bu rapora yapılan itiraz üzerine Aktuer bilirkişisinden ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Aktuer bilirkişisinin düzenlediği 29.11.2017 tarihli 3 sayfadan ibaret ek raporunda özetle; ” Davalı …’ nin %100 kusurlu olduğu, müteveffa …’in ise kusursuz olduğu, Davacılardan …’in 13.08.2015 tarihinde vefat ettiği ve … yönünden destekten yoksun kalma tazminat hesabının bu tarihe kadar yapıldığı, Davacılardan …’in toplam maddi zararının, 29.837,13 TL olmak ile … Sigorta A.Ş. tarafından dava açılmasından sonra ödenmiş bulunan 67.267,00- TL’ nin güncelleştirme sonrası hesaplanan 26.654,32- TL faiz tutan ile birlikte toplam 93.921,32-TL sinin mahsubu ile kalan bakiye olmadığı. Davacılardan …’in toplam maddi zararının; 71.928,04 TL olduğu” kanaati ile raporunu sunmuştur.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen hasar dosyası, davalı şirketin sunduğu hasar dosyası ve davacıların sunduğu belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ek rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere;
Huzurdaki davada; 28.08.2008 günü saat 13:30 sıralarında sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı, davalı bankaya ait zırhlı aracı ile Taksim …Bankası ATM Önünde geri manevra yaparken …’e çarparak ölümüne sebebiyet verdiği anlaşılmaktadır. Bu kaza nedeniyle İstanbul Başsavcılığınca İstanbul 18. Asliye Ceza Mahkemesine açılan dava mahkemenin … sayılı dosya numarasını almıştır. Bu dosyaya verilen rapor ile … plakalı zırhlı araç sürücüsü davalı …’nin asli kusurlu bulunduğunu, …’ in kusursuz olduğunun tespit edildiğini, kazada ölen …’ in 21.02.1949 doğumlu olduğunu, ölenin çocuğu davacı …’in bekar olup, Bakırköy Dr. Sadikonuk Araştırma Hastanesinin ekli raporuna göre özürlü olduğundan babanın desteğine ihtiyacı bulunmakta olduğunu, müteveffanın eşinin ise ev hanımı olduğunu ve eşinin gelirinden başka bir geliri bulunmadığım, tamamıyla müteveffanın desteği ile yaşamlarını sürdürdükleri idiası ile açılmış bir destekten yoksun kalma ve manevi tazminat davası olduğu görüldü.
15.10.2012 tarihli Doç. Dr. Selman Bayoğlu tarafından ibraz edilen Bilirkişi Raporunda; sanık sürücü …’ nin Asli Kusurlu olduğu, …’ in kusursuz olduğu belirlenmiştir.
16.09.2014 tarihinde Doç. Dr. Kemal Selçuk Öğüt tarafından ibraz edilen bilirkişi raporunda; sürücü …’nin %100 oranında asli kusurlu olduğu, yaya …’ in ise kusursuz olduğu belirlenmiştir.
Adli Tıp Kurumu 3.Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 02.03.2016 günlü raporunda; …’ in beden çalışma gücünün % 60’ ını kaybetmiş olduğunu, çalışarak hayatını kazanamayacak derece malul sayılmasını gerektiğini, maluliyet başlangıç tarihinin doğum tarihi olduğu belirlenmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. tarafından, davacı …’e 03.07.2013 tarihinde toplam 67.267,00-TL destekten yoksun kalma tazminatı ödendiği beyan edilmiştir, Davacı vekili’ nin 29.08.2013 tarihli dilekçesinden de ödemenin yapıldığının anlaşılmıştır.
Davacılardan …’in 13.08.2015 tarihinde vefat ettiği ve … yönünden destekten yoksun kalma tazminat hesabının bu tarihe kadar yapıldığı. Davacılardan …’in toplam maddi zararının; 29.837,13- TL olmak ile … Sigorta A.Ş. tarafından dava açılmasından sonra ödenmiş bulunan 67,267,00- TL’nin güncelleştirme sonrası hesaplanan 26.654,32- TL faiz tutan ile birlikte toplam 93.921,32- TL nin mahsubu ile kalan bakiye olmadığı belirlenmiştir.
Davacılardan …’in toplam maddi zararının; 71.928,04- TL olduğu, Aktüer bilirkişisinin yaptığı hesaplama sonucu belirlenmiştir. Ancak dava 45.343,45- Tl üzerinden ıslah edilmiş olmakla bu miktar üzerinden hüküm vermek gerekmiştir.
Davacı taraf manevi tazminat isteminde de bulunmuştur. Mahkememizce taktiren davanın açılış tarihi ve kaza tarihi de dikkate alınarak kısmen kabulü ile 10.000.-Tl nin davalılar …Bankası ile … yönünden ise kaza tarihi olan 28.08.2008 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Bu nedenle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacılardan … dava sırasında vefat ettiğinden, mirasçılarıda davayı takip etmediklerinden, Zaten alması gereken tazminatıda sağ iken aldığı belirlenmiş olmakla bu şahsın açtığı maddi ve manevi tazminat davasında hüküm verilmesine yer olmadığına,
İş bu asıl ve ıslahla açılan davanın … yönünden Kabulü ile 45.343,45-TL nin davalı … Sigorta A.Ş. yönünden dava tarihinden, diğer davalılar …Bankası A.Ş. ile … yönünden ise kaza tarihi olan 28.08.2008 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
Davacının talep ettiği manevi tazminat isteminin Kısmen Kabulü ile 10.000.-Tl nin davalılar …Bankası A.Ş. ile …’den kaza tarihi olan 28.08.2008 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte bu davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
2-Karar ve ilam harcı 3.780,51-TL nin peşin alınan 588,36-TL den düşümü ile kalan 3.192,15 -TL bakiye ilam harcının ( maddi tazminat yönünden 2.939,40-TL nin bütün davalılardan, manevi tazminat yönünden 252,75-TL nin davalılar …Bankası A.Ş. ile …’den alınarak ) Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 616,41-TL peşin, başvuru ve ıslah harcının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4- Davacı tarafından yapılan 2.103,50-TL yargılama giderinin, maddi tazminat yönünden 1.723,10-TL sinin davalıların tümünden müştereken ve müteselsilen, manevi tazminat yönünden 380,10-TL sinin de davalılar …Bankası A.Ş. ile …’den alınarak davacıya verilmesine,
5-Maddi tazminat yönünden; Davacı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 5.377,78-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Manevi tazminat yönünden; Davacı taraf kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince, kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davalılar …Bankası A.Ş. ile …’den alınarak davacıya verilmesine,
7- Reddedilen manevi tazminat yönünden; Davalı …Bankası A.Ş. kendisini dava ve duruşmalarda vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmakla AAÜT gereğince hesap ve takdir olunan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
8- Davalı …Bankası A.Ş. tarafından yapılan 316,00-TL yargılama giderinin red edilen miktar oranlanarak takdiren 132,60-TL’nin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
9- Davalı … Sigorta A.Ş. yönünden açılan maddi tazminatın kabulüne karar verilmesi nedeni ile bu davalı tarafından yapılan yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
10-Davacının gider avansından artan bakiyesinin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair huzurdaki tarafların yüzünde ilamın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize verilecek bir dilekçe ile veya başka bir yer Mahkemesi aracılığı ile gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/02/2018

Katip …

Hakim …