Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1424 E. 2018/211 K. 23.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/1424 Esas
KARAR NO: 2018/211
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 21/10/2014
KARAR TARİHİ: 23/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde;30.07.2011 tarihinde, davacının yolcu olarak bulunduğu; dava dışı …’ın yönetimindeki …plakalı motosiklet ile sürücüsü, sahibi ve plakası bilinmeyen bir aracın karıştığı kazada, davacı yolcunun bacağının kırıldığı ve %13 oranında sürekli sakat kaldığı açıklanarak; fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla, 3.000 TL sürekli sakatlık tazminatının dava tarihi 21.10.2014 itibariyle yasal faizi ile tahsili talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacıya 04.06.2013 tarihinde 23.188 TL ödendiği ve ibraname imzalandığı; kusur, maluliyet ve gerçek zararın bilirkişi tarafından tespit edilmesi gerektiği; hatır taşımasının ve müterafik kusurun olup olmadığının belirlenmesi gerektiği; teminat limitinin 200.000 TL olduğu açıklanarak;davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi tazminat talebinden ibarettir.
Davacının talebi TBK’nun 54 ve 56 maddelerine dayalıdır.
Davacı yan delil ve belgelerini ibraz etmiş, kaza yeri terk bildirim tutanağına, adli muayene raporuna, Tarsus Devlet Hastanesi epikris raporuna, sağlık kurulu raporuna. Tarsus CBS 2011/8427 soruşturma dosyasına, gelir belgesine, Adli Tıp Raporu, Bilirkişi Raporu vs. delillerine dayanmıştır.
Yargılama sırasında mevcut kazadan dolayı Tarsus Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … sayılı soruşturma dosyası getirtilip incelenmiş, yapılan soruşturma sonucu 18/08/2011 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacı maddi tazminat kapsamında maluliyet tazminatı talep etmekle, davacıya ait hasta dosyaları toplanmak suretiyle Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu’na sevk edilmiş, kurul tarafından düzenlenen 28/12/2016 tarihli raporda : … oğlu, 1989 doğumlu …’ın 30/07/2011 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı sağ alt ekstremitede kısalık arızası, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak:Gr1 XII (20e……….0)A %3, E cetveline göre %2,1 (ikivirgülbir) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, geçici iş görememezlik süresinin 30/07/2011 tarihinden itibaren gelişen pseudoartoz komplikasyonunun tedavisi nedeniyle 18 (onsekiz) aya kadar uzayabileceği, başka birinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı sorulduğu üzere iyileşme süresi içerisinde 6(altı) ay boyunca başka birinin yardımına ihtiyaç duyacağı…” tespit ve rapor edilmiştir.
Maluliyet raporuna davacı vekilinin ve davalı vekilinin itirazları olmamıştır.
Toplanan delillere göre mahkememizden talep edilen maluliyet zararı dolayısıyla talep edebilebilecek tazminat miktarının tespiti ve kusur yönünden hesap yapılması için dosya aktüer ve kusur hasar uzmanı bilirkişilere verilip rapor alınmış, bilirkişiler 03/07/2017 tarihli raporında; ”…sürücü …’ın yönetiminde ki …plakalı motosiklet ile plakası, sürücüsü, sahibi bilinmeyen bir aracın karıştıkları kazada, hangi sürücünün karşıdan gelen araçların şeridine geçtiği ve kazaya neden olduğu mevcut deliller ile anlaşılamadığından Tehlike Sorumluluğuna Katlanma İlkesi gereğince, tehlike eşit varsayıldığından kusurun ve zararın …plakalı motosikletin sürücüsü … ile plakası bilinmeyen aracın bilinmeyen sürücüsü arasında yarı yarıya (%50 – %50) paylaştırılabileceği, davacı …’ın yolcu olarak bulunduğu …plakalı motosikletin kullanımına müdahale ettiği yönünde herhangi bir bilgi belge olmadığı için kazanın meydana gelmesinde kusurunun olmadığı, davalı … tarafından davacıya yapılan ödeme ile davacının maddi zararı fazlasıyla karşılandığından davacının davalı … Hesabından talep edebileceği maddi zararı kalmadığı, davalı … tarafından davacıya yapılan ödemeye esas alınan hesap raporunda davacının maluliyet oranının %13 edildiği, ancak iş bu raporda 6,2 kat daha az olarak % 2,1 oranına göre hesaplama yapıldığından davacının talep edebileceği maddi zararının kalmaması sonucunun beklenen bir sonuç olduğu” tespit ve rapor edilmiştir.
Toplanan tüm delillere, iddia ve savunmaya, Adli Tıp 3. İhtisas Kurulundan alınan maluliyet raporuna, aktüer bilirkişiden alınan hesap ve kusur raporuna göre; 30.07.2011 tarihinde, saat 23 sularında, Mersin, Tarsus, Yenimahalle’de, gece, açık havada, kuru, asfalt, çift yönlü karayolunda, Baraj Yolu ile 2467 Sok kontrolsüz kavşağında, sürücü …’ın yönetimindeki …motosikleti ile şehir merkezinden baraj yönüne bir aracın arkasından seyrettiği; öndeki aracın sağa 2467 sokağa döndüğü anda karşıdan gelen başka bir araç ile karşılaştığı, karşıdan gelen aracın motosiklete sürterek devrilmesine neden olduktan sonra durmayarak kaza mahallini terk ettiği, davacı yolcu …’ın sağ bacağının kırıldığı ve sürekli sakat kalacak şekilde yaralandığı, çift yönlü yolda …’ın yönetimindeki …plakalı motosiklet ile karşıdan gelen plakası bilinmeyen ve kaza mahallini terk eden bir aracın sürtmesi sonucu dava konusu kazanın meydana geldiği, kaza tespit tutanağında çarpışma / sürtme noktası yolun tam ortasında işaretlendiği, dosyada sadece davacının ve davacının arkadaşı motosiklet sürücüsünün ifadesi bulunduğu, tanık olmadığı, bu andan sonra, hangi aracın karşıdan gelen araçların kullandığı şeride geçtiğinin ve kazaya neden olduğunun, hangi sürücünün kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğunun tespit edilme imkanının olmadığı, kusurun kime ait olduğunun tespit edilememesi durumunda, Tehlike Sorumluluğuna Katlanma İlkesi Uyarınca tehlike eşit varsayıldığından zararın yarı yarıya paylaştırılabileceği, davacının yolcu olarak bulunduğu …plakalı motosikletin sürücüsü … arkadaş oldukları, birlikte eğlenmeye gittikten sonra birlikte dönerken kazanın meydana geldiği, ancak iş bu dava motosiklet sürücüsü …’a veya motosikletin sigortacısına karşı açılmadığı, davanın karşıdan gelen ve plakası bilinmeyen aracın sigortacısının yerine …na karşı ikame edildiği, motosiklet yolcusu davacı ile karşıdan gelen aracın sürücüsü veya sahibi ile herhangi bir hatır ilişkisi söz konusu olmadığı için hatır indirimine gerek olmadığı, dosyada davacı motosiklet yolcusu …’ın kask takıp takmadığı yönünde bilgi belge olmadığı, ancak …’ın sağ bacağının kırılması nedeniyle sürekli sakat kalacak şekilde yaralandığı dikkate alındığında, kask takıp takmaması ile sakatlığının illiyet bağının olmadığı, bu nedenle müterafik kusur indirimi yapılmasına gerek olmadığı, sürücü …’ın yönetiminde ki …plakalı motosiklet ile plakası, sürücüsü, sahibi bilinmeyen bir aracın karıştıkları kazada, hangi sürücünün karşıdan gelen araçların şeridine geçtiği ve kazaya neden olduğu mevcut deliller ile anlaşılamadığından, Tehlike Sorumluluğuna Katlanma İlkesi gereğince, tehlike eşit varsayıldığından kusurun ve zararın …plakalı motosikletin sürücüsü … ile plakası bilinmeyen aracın bilinmeyen sürücüsü arasında yarı yarıya (%50 – %50) paylaştırılabileceği, 24.12.1989 doğumlu olan davacı … 30.07.2011 kaza tarihi itibariyle (22) yaşında olup, P.M.F.1931 yaşama tablosuna göre muhtemel bakiye ömrü (44) yıl ve muhtemelen (66) yaşına kadar yaşayacağı, davacının elektrikçi olarak çalıştığı, bu olay sebebiyle uğradığı maluliyete rağmen aktif olarak çalışmasını devam ettirecek, yaşı müsait aktif devrede olduğundan kendisiyle birlikte tüm aile fertlerinin zorunlu ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için kendi nam-ı hesabına veya bir işverene ait işyerinde hizmet akdiyle çalışmasını devam ettirerek kazanç sağlayacağı kabul edilerek, davacının aktif çalışmasını (60) yaşına kadar devam ettireceği kabul edilerek, kaza tarihi itibariyle (22) yaşından itibaren, (60) yaşına kadar zarar gördüğü bakiye aktif devresinin (38) yıl olduğu, Adli Tıp Kurumu 3. Adli Tıp İhtisas Kurulunun 27.07.2016 tarihli raporunda kazalı davacının geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle; meslekte kazanma gücünden azalma oranının %2,1 olduğu, geçici iş göremez ve %100 malul sayılan sürenin (18) ay olduğu, 6 ay süreyle bir başkasının bakım ve yardımına ihtiyacı olduğu, dava dilekçesinde davacının sadece sürekli sakatlık (sürekli işgöremezlik) maddi zararı talep ettiği, geçici işgöremezlik zararı ve bakıcı gideri zararı talep etmediği anlaşılmakla, davacının sürekli işgöremezlik nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının; %50 Kusura isabet eden maddi zararının (14.691,89 TL x %50) 7.345,95 TL, yapılan ödemenin güncellenmiş tutarının (anapara+faiz) 31.707,21 TL, davacının sürekli işgöremezlik nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının kalmadığı, davacıya yapılan ödeme ile davacının maddi zararı fazlasıyla karşılandığından, davacının davalı … Hesabından talep edebileceği maddi zararının kalmadığı anlaşılmakla; olaya, yasal düzenlemelere, yerleşik uygulamaya uygun ve yerinde, denetlemeye ve hükme dayanak etmeye elverişli bulunan bilirkişi raporuna göre davacının davasının reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-)Davacının davasının reddine,
2-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 35,90 TL harçtan, peşin alınan 25,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 10,70 TL harcın davacıdan tahsiline,
3-)Davacı tarafından yapılan tüm yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
4-)Davalı duruşmalarda kendilerini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-) Karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı gider avansından artan bakiyenin davacıya/vekiline iadesine,
Dair tarafların yokluğunda; tarafların gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
23/03/2018

Katip …
¸

Hakim …
¸

**Bu belge 5070 sayılı Kanun Kapsamında Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.**