Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1283 E. 2018/359 K. 04.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/1283 Esas
KARAR NO : 2018/359
DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
DAVA TARİHİ : 23/06/2014
KARAR TARİHİ : 04/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı kurum görevlilerinin 25/05/2012 tarihinde sözde kaçak elektrik kullanıldığına ilişkin tutanak tuttuğunu akabinde 2.836,20-TL kaçak kullanım bedeli tahakkuk ettirdiğini, ardından da 33.919,90-TL kaçak ek tahakkuku yaparak gönderdiğini, bunların tahsili içinde … 28. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, bu icra takibine tarafınca 01/08/2012’de itiraz edildiğinden takip durmuş olsa da, davalı kurum tarafından itirazın iptali davası açılmadığını, Ancak davalı kurumun, kesinleşmiş bir borç olmamasına rağmen, sürekli telefon ve memur vasıtasıyla müvekkil şirketin elektriğini kesecekleri ve aboneliğini iptal edecekleri yönünde tehdit ve baskı uygulaması sebebiyle, iş bu davayı açarak davalı kurumun tahakkuklarının aykırı olduğundan müvekkillerin borçlu olmadıklarının tespitini istemek bakımından öncelikle müvekkil şirketin ve yetkililerinin malvarlığına el konulu olduğu için Yargıtay 11. H.D.’nin de belirttiği üzere adli yardım talebinin kabulüne, karar kesinleşinceye kadar aboneliğin iptali ile elektrik kesme işleminin uygulanmaması yönünde teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davalı kurum tarafından yürütülen … 28. İcra Müdürlüğü … E. Sayılı takibinden dolayı müvekkili şirketin borçlu olmadığının tespitine, haksız ve kötü niyetli icra takibi nedeniyle davalının, dava değerinin %40’ından az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirket kurum çalışanları 25/05/2012 tarihinde davaya konu adreste yer alan sayaçta “sayaç bağlantıları normal ancak ampermetreyle devren ölçülen akım ile sayaç akım göstergelerindeki akım tutmasında akımların farklı olduğu” gerekçesi ile ilgili sayaç poşete konularak sayaç poşet ağı koruma bandı ile bantlanıp, sayaç gövde kapağına koruma bandı konularak bantlanmış ve laboratuvara gönderildiğini, yapılan incelemenin ardından ilgili sayacın açılıp kapatıldığını, sayaçla oynandığını, sayaç içerisinden R,S,T fazları ölçüm uçları direnç ile kısa devre (şönt) yapılarak eksik kayıt yapar hale getirilip gövde kapağı switchin yerinden söküldüğü tespiti yapıldığını, bu tespit ile davacıya kaçak elektrik faturası düzenlendiğini, bu fatura üzerinden icra takibi başlatıldığını, davacı yanın kaçak elektrik kullanmış olduğu tutulan kaçak elektrik tespit tutanağı incelendiğinde ortaya çıkacağını, bu durumun yapılacak bilirkişi incelemesi sonucunda ortaya çıkacağını, davacının ihtiyati tedbir talebinin mahkemece teminatsız olarak kabul edilmiş olması, bu davanın müvekkili şirketin lehine sonuçlanınca iş bu miktarı tahsili konusunda zarara uğrama ihtimali olduğunu, bu nedenle bu karardan rücu edilmesini talep etmekle, davanın reddine ve davacı aleyhine icra inkar tazminatına yargılama giderleri ve masraf ve ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:Dava; davalı tarafından tahakkuk ettirilen kaçak elektrik kullanımı faturalarına ilişkin yapılan icra takibine dayalı menfi tespit davasıdır.
Getirtilip incelenen … 28. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasında; alacaklı … Elektrik Dağıtım A.Ş. tarafından borçlular …., …., …, …, … aleyhine 36.756,10-TL asıl alacak 17,14-TL gecikme cezası ve 3,07-TL KDV olmak üzere toplam 36.776,31-TL alacağın tahsili için 18/07/2012 tarihinde ilamsız genel haciz yolu ile takibe girişildiği, borçlularında süresinde 01/08/2012 tarihinde itiraz ettiği anlaşılmaktadır.
Dava; Davanın davalı tarafından tahakkuk ettirilen kaçak elektrik kullanımı faturalarına ilişkin yapılan icra takiben dayalı menfi tespit davası niteliğinde olduğu, bu kapsamda dosyamıza celbedilen … 7. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında; davanın karşılıksız yararlanma, müşteki … Elektrik Dağıtım A.Ş. Genel Müdürlüğü, sanıkların … ve … olduğu, yargılamada dinlenen tanık …’ in talimatla alınan beyanında tutanak içeriğinin doğru olduğu ve altındaki imzanın kendisine ait olduğunu beyan ettiği, dosyada alınan bilirkişi heyet raporunda; takdiri yüce mahkemeye ait olmak üzere tüm dosya kapsamındaki deliller, sayaç görüntüleri, sayaç değiştirme tutanağı ile labaratuvar sonuçları arasındaki tutarsızlıklar, endeks bilgileri, dinlenen tanık beyanları, iddianame ve sanıkların beyanları hep birlikte incelenip değerlendirilmesi sonucunda, raporlarında açıkladıkları tespit ve gerekçelerle; sanıkların üzerlerine atılı suçu işledikleri yönünde herhangi bir somut delil ve tespit olmadığının tespit edildiği, 15/12/2015 tarihinde sanıkların üzerine atılı suçu işlediklerinin sabit olmaması nedeniyle CMK’ nun 223/2-e maddesi gereğince ayrı ayrı beraatlerine karar verildiği, kararın henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır.
Mahkememizce 20/04/2015 tarihli celsede dinlenen davacı tanığı … beyanında;” ben davacı şirkette idari işlerden sorumlu personel olarak çalışıyorum, 2006 yılında bedaş tan yazı geldi dijital sayaç takılması ve kompanzen panosu yapımı istenildi, bunlar daha sonra takıldı, bu zamandan sonra yaklaşık 70 kere sayaç bedaş tarafından kontrol edilmiştir, 2012 yılına kadar hiçbir sorun çıkmamıştır, daha sonra 25/05/2012 tarihinde tutanak tuttular, tutanakta benim de imzam vardır, tutanağı tutan kişiler siz az elektrik yakmanıza rağmen fazla ödüyorsunuz, fazla ödemenizi kurum size iade edecek diyerek sayacı söküp götürdüler aradan kısa bir zaman sonra 40-50 bin tl cirarında kaçak elektrik faturası götürdüler, 2006-2012 yılları arası bizim faturalarımız kontrol edilirse afaki bir düşüş veya yükseliş olmamıştır, davacı şirketin sahibi halamın oğludur, ismi Okan Aslan dır…” beyan etmiştir.
Davalı tanığı …’ in beyanlarının alınması için … 10. Asliye Ticaret Mahkemesine yazılan … talimat cevabında;” daha önce davalı … … Elek.Per.Satış AŞ’de etip teknisyeni olarak görev yapıyordum, kesin tarihini hatırlayamıyorum, ancak davacı olarak belirtilen Silah Dünyası Savunma Sanayi Şirketinin işyerinde bulunan elektrik sayacının az yazdığı konusunda bir ihbar gelmiş, şirket yetkilisi olarak bu ihbrı değerlendirmek için davacı şirketin işyerine gittik, işyeri İstanbul Avcılar’da satış bayisiydi, sayacı kontrol ettik, kullanılan elektrik ile sayacın ölçtüğü elektrik miktarı farklıydı, biz bunun tam olarak belirlenmesi için sayacı sökerek labratuvara gönderdik, labratuvarın çalışmasına göre bu şirket hakkında kaçak tutanağı düzendi, benim bilgim bundan ibarettir, bu konuda tutanak düzenlemiştik, tutanak içeriğini tekrar ederim, ayrıca ben bu konuda Asliye Ceza Mahkemesinde de ifade vermiştim, bu ifademi de tekrar ederim, talimata ekli evrak içinde bulunan ifadenin sahibi tanık …’i tanımam, ifadesinde söz edildiği gibi biz sayacı sökerken az elektrik yaktıkları halde çok para ödedikleri şeklinde bir şey söylemedik, incelemeyi labratuvarın yapacağını söyledik, bunun tam tersini söyledik, yani sarf edilen elektriğin sayaca tam olarak yansımadığını, sayacın az ölçtüğünü, sayacı sökerken onlara anlattık, ama kesin sonucun labratuvar incelemesi ile belirleneceğini söyledik dedi, evrak içinde mevcut tanık …’in ifadesi ile oluşan kısmi çelişki giderilemedi.” beyan etmiştir.
Davalı tanığı …’ ın beyanlarının alınması için … 2. Asliye Hukuk Mahkemesine yazılan … talimat cevabında; “Ben 2012 yılında … Elektirik şirketinde çalışıyordum, ancak bana okuduğunuz talimat ve eklerindeki olayı hatırlamıyorum, bahsedilen kaçak elektrik tutanağı talimat ekinde yoktur, tutanaktaki imzanın bana ait olup olmadığını tam olarak hatırlamıyorum. Tüm bildiklerim bunlardan ibarettir. ” beyan etmiştir.
Tarafların iddiaları doğrultusunda, dosya içeriğinde bulunan belgelerin incelenmesi, kaçak tahakkuku işleminin doğruluğunun sağlanması, faturalarda bir usulsüzlüğün mevcut olup olmadığının kontrol edilmesi, buna göre davacının borçlu olup olmadığının tespiti, davacının borçlu olması halinde miktarının yasal yönetmelik ve mevzuata göre hesaplanmasını içeren rapor düzenlenmesi için bilirkişi heyetinden rapor alınmış, bilirkişiler 25/03/2016 tarihli raporunda; davacı tarafın elektrik idaresine kayıtlı, idare tarafından davacının tesisatına takılmış sayaç ile yaklaşık 6 yıl çalıştığı, borçlarını ödediği, davalı idarenin söz konusu sayacın doğruluğunu hiçbir zaman kontrol ettirmemiş olduğu, bu nedenle EPMHY’nin 16’ncı maddesinde belirtilen hususu yerine getirmediği, aboneye takmış olduğu sayaçtan kendisinin sorumlu olduğu, sayacın eksik göstermesinin davacı aboneye bağlanmadan önce meydana gelmiş olduğu, bu nedenle eski sayaç ile yeni sayaç arasındaki farkın kaçak kullanım olmadığı ve kaçak olarak yorumlanmasının uygun olmayacağı, EPMHY’nin 20’nci maddesi gereği elektrik idaresinin dosyaya intikal ettirmiş olduğu detaylı (KW-TL) endeksinden yararlanarak eksik tüketimin 12 ay için hesaplandığında davacının davalıya 15.893,19-TL eksik tüketim borcu olduğunu; 06/06/2016 tarihli ek raporunda; dava dosyasına giren ilave belgelerin incelenmesi ve diğer bulgularla beraber yorumlanması sonucunda, …’ın 25/05/2012 tarihinde yaptığı sayaç değişiminden sonra kaydedilen 12 aylık verinin kullanılmasının Enerji Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği, madde 20, (2) bendine uygun olduğu, davacı vekili dilekçesi ekinde sunulan faturalardaki ortalama tüketim değerlerinin raporda kullanılan yıllık ortalama tüketim değerinden düşük çıkmasının, CLK … verilerinde kaydedilmiş dönemsel ortalama tüketim değeri ile karşılaştırıldığında yıllık ortalama bedele göre düşük çıkması ile uyumlu olduğu, yeni enerji tedarikçisi … firmasına ilişkin … verileri ile karşılaştırılabilecek bir yıllık verinin henüz oluşmamış olduğu, doğru kıyaslamanın ancak bu veriler ile yapılabileceği, bahsedilen sebeplerden dolayı davacı vekili dilekçesinde belirtilen itiraz hususlarına istinaden hesaplamalarda bir değişiklik yapmanın uygun olmadığını 25/07/2017 tarihli 2.ci ek raporda; raporlarının tarihsel gelişimi ve dosyaya yeni intikal etmiş olan belgelerde yapılmış olan inceleme ve değerlendirmeler sonucunda, davacının davaya konu tarihlerde kaçak elektrik kullanmamış olduğu, sayaçların gösterdikleri endeks işaretlerinin değişen mevsim ve değişen iş potansiyeline bağlı olarak değişmiş olduğu, bu değişimin elektrik idaresi tarafından detaylı bir şekilde incelenip değerlendirilmeden, abonesine haksız ve mesnetsiz olarak kaçak tüketim faturası göndermiş olduğu, bu nedenlerden dolayı davacının davasında haklı olduğunu bildirmişlerdir.
Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, düzenlenen faturalar ve dosya üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere; taraflar arasındaki dava konusu 18/07/2012 tarihinde, davalılar borçlular aleyhine … 28. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla, 36.776,31-TL tutarlı alacağı için icra takibi başlatılması sebebiyle, davalı yanın takibe itiraz etmesi, davacının menfi tespit davası açtığı, dosyanın incelenmesi için bilirkişiye tevdi edildiği, özellikle 25/07/2017 bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere, davacının davaya konu tarihlerde kaçak elektrik kullanmamış olduğu, sayaçların gösterdikleri endeks işaretlerinin değişen mevsim ve değişen iş potansiyeline bağlı olarak değişmiş olduğu, bu değişimin elektrik idaresi tarafından detaylı bir şekilde incelenip değerlendirilmeden abonesine haksız ve mesnetsiz olarak kaçak tüketim faturası göndermiş olduğu, bu nedenlerden dolayı davacının davasında haklı olduğunun tespit edildiği, ayrıca … 7. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi heyet raporunda; tüm dosya kapsamındaki deliller, sayaç görüntüleri, sayaç değiştirme tutanağı ile labaratuvar sonuçları arasındaki tutarsızlıklar, endeks bilgileri, dinlenen tanık beyanları, iddianame ve sanıkların beyanları hep birlikte incelenip değerlendirilmesi sonucunda, raporlarında açıkladıkları tespit ve gerekçelerle, heyetçe sanıkların üzerlerine atılı suçu işledikleri yönünde herhangi bir somut delil ve tespit olmadığının tespit edildiği, 15/12/2015 tarihinde sanıkların üzerine atılı suçu işlediklerinin sabit olmaması nedeniyle CMK’ nun 223/2-e maddesi gereğince ayrı ayrı beraatlerine karar verildiği de anlaşılmakla; denetlemeye ve hükme dayanak etmeye elverişli bilirkişi raporlarına göre davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın Kabulü ile;
-… 28. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında (25/05/2012 tarihli D/… numaralı) faturdan dolayı 36.776,31 TL borçlu olmadığının tespitine,
-Davacı vekilinin kötü niyet tazminatı talebinin şartları oluşmadığından reddine,
2-492 Sayılı Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 2.512,18-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-492 Sayılı harçlar Kanunu (Adli Yardım talepli) gereğince, Suç üstü ödeneğinden karşılanan 1500-TL bilirkişi ücreti, 207,50-TL davetiye gideri ve dava açıldığı sırada davacı tarafından yatırılan 25,20 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 1.732,70-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili için harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
4-Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 4.395,39-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacının / davalının gider / delil avanslarından artan bakiyelerinin davacı / davalı / vekillerine iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzünde; tarafların gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.04/05/2018

Katip Hakim