Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1203 E. 2018/1113 K. 07.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1203 Esas
KARAR NO : 2018/1113

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 18/09/2014
KARAR TARİHİ : 07/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 31/10/2012 günü meydana gelen trafik kazasında … A.Ş.’ ye sigortalı ile … A.Ş. Tarafından ZMMS poliçesi bulunan araçların karışmış olduğu kaza nedeniyle müvekkilinin yaralanmasına ve sakat kalmasına neden olduğunu, müvekkilinin malul olması sebebiyle davalılara gerekli evraklar temin edilerek poliçe kapsamında kaza tarihinde kişi başına olan teminat çerçevesinde teminat miktarı kadar ödemesi için başvuruda bulunulduğunu, davalılara yapılan başvuru neticesinde dosyanın açıldığını ancak taraflara eksik ödeme yapıldığını, müvekkilinin araçta yolcu olarak bulunduğundan, herhangi bir kusur izafesinin mümkün olmadığını, müvekkilinin tedavi gördüğü süreçte tam malul kaldığı dönemde bakıcı ve diğer tedavi giderlerine ilişkin herhangi bir ödeme yapılmadığını, doğan zararın tümünden işleten ve araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüsün müteselsil sorumlu olduğu, kusur durumunun dahi bu durumu etkilemeyeceğini beyanla; davanın kabulüne, müvekkilinde oluşan cismani zarar nedeniyle oluşacak maddi tazminatın sürekli ve geçici maluliyet dönemine ilişkin tazminat tutarının, bakıcı giderinin fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla, sigorta şireki açısından temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; 31.10.2012 tarihinde meydana gelen trafik kazasına karışan … plaka sayılı araç müvekkil Şirkette, … nolu poliçe ile zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olup poliçe genel şartları çerçevesinde , kişi başı sakatlanma teminatımız 225.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, … plakalı araç yolcu nakli yapan bir minibüs olup, trafik sigorta poliçesinden önce, zorunlu karayolu taşımacılık mali sorumluluk sigorta poliçesine başvuru yapılması gerektiğini, kaza tarihi itibariyle … plakalı aracın Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigorta poliçesi … nolu poliçe ile … AŞ tarafından yapılmış olup, davacının öncelikle … AŞ’den tazminat talep etmesi , bu poliçenin teminatının tüketildikten sonra müvekkil şirketteki trafik poliçesine başvuru yapması gerektiğini, … plakalı aracın kaza tarihi itibariyle … nolu … AŞ’de karayolu yolcu taşımacığılığı zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesi mevcut olduğunu, bu poliçe genel şartlarına göre tedavi giderleri öncelikle bu policeden karşılanması gerektiğini, bakıcı gideri bu poliçeden talep edilmesi gerektiğini, müvekkili şirkete tüm belgelerle birlikte kaza ve hasar ihbarında bulunulmadığını, bu nedenle KTK ve genel şartlara göre sigorta Şirketlerine olayla ilgili tüm belgeleri ve özellikle de sigorta poliçesini ekleyerek müracaatta bulunulması zorunlu olduğunu, sigortalı araç sürücünün kazanın meydana gelmesinde kusurlu olmadığını, sigortalı araç sürücüsünün kusursuzluğu nedeniyle poliçe sorumlulu bulnumadığını, isnat edilen kusuru kabul etmediklerini beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde;müvekkilinin davacının bakım giderleri ile ilgili maddi tazminat talebi bakımından davacıya karşı hiçbir sorumluluğunun bulunmadığını, bakım masrafı olarak talep edilen maddi tazminatın SGK’ nın sorumluluğunda olduğunu, prim aktarımından sona söz konusu aracın karıştığı bir trafik kazası sebebiyle dğacak tüm tedavi ve bakım giderlerinin SGK tarafından karşılanması greektiğini, bunun yasal bir sorumluluk olduğunu, bazı kalemlerin SGK tarafından karşılanmaması sebebiyle müvkekkili şirketin sorumluluğunun devamettiğinin kabulünün mümkün olmadığnıı, bu hussuun SGK’ nin hukuki sorumluluğu olduğunu, greekirse dava yoluyla kendisinden talep edilmesi gerekirken, yapılan prim aktarımına rağmen tedavi giderlerinin müvekkili sigorta şirketinten talep edilmesinde yasal isabet bulunmadığını, bu nedenle tedavi masrafına yönelik maddi tazminat talebi bakımından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebinden ibarettir.
Davacı yan delil ve belgelerini ibraz etmiş, kaza tutanağı, trafik kaytıları, kusur raporu, nüfus kaydı, maluliyet raporu, … CBS … soruşturma … karar sayılı dosyası, hasar dosyası, poliçe, bilirkişi incelemesi vs. delillerine dayanmıştır.
Davalı sigorta nezdindeki … numaralı hasar dosyası ve … numaralı sigorta poliçesi getirtilip incelenmiştir.
Yargılama sırasında mevcut kazadan dolayı … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … sayılı soruşturma dosyası getirtilip incelenmiş, yapılan soruşturma sonucu 19/03/2013 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacı maddi tazminat kapsamında maluliyet tazminatı talep etmekle, davacıya ait hasta dosyaları toplanmak suretiyle Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulu’na sevk edilmiş, kurul tarafından düzenlenen 06/03/2017 tarihli raporda :… oğlu 1980 doğumlu …’nın 31.10.2012 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak:Gr1 VII (2Aa…….20)A%24 x 1/4= %6 ( takdiren) x 0,8 ( baskın olmayan taraf) = %4,8 , E cetveline göre:%4.2 ( yüzdedörtnoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği tespit ve rapor edilmiştir.
Toplanan delillere göre mahkememizden talep edilen kusur ve maluliyet zararı dolayısıyla talep edebilebilecek tazminat miktarının tespiti yönünden hesap yapılması için dosya bilirkişilere verilip rapor alınmış, bilirkişiler 18/12/2017 tarihli raporunda; Davalı şirket … A.Ş. tarafından ZMMS poliçeli aracın sürücüsü …’ nun olayda % 100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, davalı … (…) A.Ş. tarafından sigortalı aracın sürücüsü …’ in olayda kusursuz olduğu, davacıya davalı … A.Ş tarafından yapılan ödemeyle davacının ödeme tarihindeki verilere göre maluliyet maddi zararı arasında açık nispetsizlik olduğu, davacının bakıcı gideri nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının 3.838,20 TL olduğu, davacının geçici iş göremezlik nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının 3.025,62 TL olduğu, davacının sürekli iş göremezlik nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının 4.204,00 TL olduğu, davalı … A.Ş yönünden 24.03.2015 tarihinin temerrüt başlangıcını teşkil edeceği, işleyecek faizin yasal faiz olduğu, davalı … A.Ş’ nin sorumluluğunun bulunmadığı tespit ve rapor edilmiştir.
Davacı vekili 11/10/2018 tarihli ıslah dilekçesi ile; dava değerini 13.433,46-TL olarak arttırmıştır.
Toplanan tüm delillere, iddia ve savunmaya, Adli Tıp … İhtisas Kurulundan alınan maluliyet raporuna, aktüer bilirkişilerden alınan kusur ve hesap raporuna göre; 31.10.2012 günü saat 03.30 sıralarında sürücü … yönetimindeki … plaka sayılı oto ile D-100-14 karayolunu takiben Ilgaz istikametinden Kurşunlu istikametine doğru seyrederken, 84+100 km de önünde aynı yönde seyretmekte olan … yönetimindeki … plaka sayılı otobüse arkadan çarpmış, olay sonucu oto sürücüsü hayatını kaybetmiştir. Olay yerinde yol 7 metre genişlik, ortada bulunan su kanalı ile ayrılmış, tek yönlü, asfalt kaplama. Hava karanlık, görüş normal, zemin kuru. Dosya içinde olay yeri krokisi var. Krokide çarpılmanın iki şeritli yolun sağ şeridinde meydana geldiği, çarpışma sonrası araçların 133 metre ilerledikleri, olay yerinde çarpışmaya bağlı sürtünme izi olduğu gösterilmiştir. Hazırlık sırasında Cumhuriyet Savcılığına verilen bilirkişi raporunda, oto sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde tamamen kusurlu olduğu, otobüs sürücüsünün olayda kusurunun bulunmadığı belirtilmiştir. Yine Cumhuriyet Savcılığına Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından verilen raporda da müteveffa sürücü …’nun olayda asli ve tam kusurlu olduğu, otobüs sürücüsü …’in kusursuz olduğu belirtilmiştir. Kazaya karışan davalı … A.Ş. tarafından ZMMS poliçeli … plaka sayılı aracın sürücüsü … trafik kurallarına uygun olarak seyri sırasında arkasından gelen aracın darbesine maruz kaldığından olayda kusuru görülmemiş olup kazayı önlemek için alabileceği tedbir bulunmamaktadır. Dosyada mevcut Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulunun 06.03.2017 tarihli raporunda kazalı davacının geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle; Davacının %4,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, Geçici iş göremezlik süresinin (tıbbi iyileşme süresi) (4) ay olduğu tespit ve rapor edilmiştir. Dosyamızda alınan 18/12/2017 tarihli bilirkişi raporunda; davalı şirket … A.Ş. tarafından ZMMS poliçeli aracın sürücüsü …’ nun olayda % 100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, davalı … (…) A.Ş. tarafından sigortalı aracın sürücüsü …’ in olayda kusursuz olduğu, davacıya davalı … A.Ş tarafından yapılan ödemeyle davacının ödeme tarihindeki verilere göre maluliyet maddi zararı arasında açık nispetsizlik olduğu, davacının bakıcı gideri nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının 3.838,20 TL olduğu, davacının geçici iş göremezlik nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının 3.025,62 TL olduğu, davacının sürekli iş göremezlik nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının 4.204,00 TL olduğu, davalı … A.Ş yönünden 24.03.2015 tarihinin temerrüt başlangıcını teşkil edeceği, işleyecek faizin yasal faiz olduğu, davalı … A.Ş’ nin sorumluluğunun bulunmadığının tespit edildiği anlaşılmışır.
Davalı … A.Ş. Vekilinin 09/11/2018 tarihli dilekçesi ve davacı vekilinin 07/12/2018 tarihli celsedeki beyanlarından tarafların sulh oldukları, karşılıklı olarak herhangi bir vekalet ücreti ve yargılama gideri talepleri olmadığı anlaşılmakla; konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-)Tarafların sulh olması sebebiyle Karar verilmesine yer olmadığına,
2-Dava açıldığı sırada peşin alınan 67,65 TL peşin (peşin+ıslah) nispi harçtan, alınması gereken 35,90 TL maktu karar ilam harcının mahsubu ile geriye kalan 31,75 TL harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı ve davalı … A.Ş. karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediklerinden bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5-Davalı … A.Ş duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 1.000,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Tarafların yatırmış olduğu gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzünde; tarafların gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/12/2018

Katip …

Hakim …

**Bu belge 5070 sayılı Kanun Kapsamında Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.**