Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/784 E. 2023/884 K. 24.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2023/784 Esas
KARAR NO:2023/884

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:06/08/2021
KARAR TARİHİ:24/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında hizmet ilişkisi bulunduğunu ve bu hizmete ilişkin olarak müvekkilinin davalıdan 10.500,00-TL alacaklı olduğunu, davalı tarafça ödemenin yapılmadığını ve alacağın tahsili için müvekkili tarafından davalı aleyhine …. İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyasından davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça takibe itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, yapılan itirazın hukuka aykırı olduğunu belirterek davanın kabulü ile takibe yapılan itirazın iptaline, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında herhangi bir hizmet sözleşmesinin kurulamadığını, kurulamayan sözleşme nedeniyle müvekkilinin davacıya borçlu olamayacağını, davacı şirketin “… Gayrimenkul Danışmanlık” şirketi adı altında “…” adlı site üzerinden gayrimenkul satın alma ve kiralama hizmetleri verdiğini, davacının müvekkili ve eşiyle 05.09.2018 tarihinde bir araya gelerek … Apartmanından 5 ve 13 No’lu daireyi çalışanı … vasıtasıyla müvekkiline gezdirdiğini, müvekkilinin daireleri beğenmeyerek o esnada kiralık olan 25 No’lu daireyi de görmek istediğini dile getirdiğini ancak 25 No’lu dairenin anahtarlarının kendilerinde bulunmadığının, dairenin sahibinin tanımadığının ve şu an dairede farklı bir kiracının bulunduğunun bildirildiğini, bunun üzerine 5 ve 13 nolu dairelerin gezdirildiğine ilişkin form imzalatıldığını, bir hafta sonra ise müvekkillerinin dava dışı başka bir şirket vasıtasıyla 25 No’lu daireyi gezdiklerini ve dairenin kiralandığını, sonrasında ise davacı çalışanı tarafından müvekkilinin aranılarak “Bizimle neden çalışmadınız? Paramızı vermek zorundasınız.” denildiğini, müvekkilinin borçlu olmadığını belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, taşınmaz tellallığından kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde, hak düşürücü sürenin dolduğu gerekçesiyle reddine dair verilen 26/04/2022 tarih ve … sayılı karar, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi’nin 02/11/2023 tarih ve … Esas, … Karar sayılı ilamıyla;
” 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 3/1-k maddesinde tüketici; “ticari veya mesleki olmayan amaçlı hareket eden gerçek veya tüzel kişi” olarak 3/1-ı-bendinde ise tüketici işlemi; “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem” olarak tanımlanmıştır. Aynı Kanun’un 73/1. maddesinde, tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalara bakma görevinin tüketici mahkemelerine ait olduğu, 83. maddesinde ise, taraflardan birinin tüketici olduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Simsarlık sözleşmesinden doğan uyuşmazlıklardan kaynaklanan davaların mutlak ticari dava olmadığı, nispi ticari dava olarak kabul edilebilmesi için ise her iki tarafın tacir ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesinden kaynaklanması gerektiği, somut dosyada davalı tarafın tacir olduğuna dair bir belge veya delil bulunmadığı gibi sözleşmeye konu taşınmazın da konut olduğu, dolayısıyla taraflar arasındaki hukuki işlemin tüketici işlemi ve uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkemenin de Tüketici Mahkemeleri olduğu, bu minvalde Mahkemece öncelikle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken hak düşürücü süre yönünden değerlendirme yapılmasının hatalı olduğu anlaşılmıştır.” gerekçesi ile kaldırılmış olmakla, dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılıp incelenmiştir.
Bu kapsamda, yukarıda ayrıntılarına yer verilen istinaf karar kaldırma ilamında da işaret edildiği üzere, davanın mutlak ticari dava olmadığı, davanın nispi ticari dava olarak kabul edilebilmesi için de her iki tarafın tacir ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesinden kaynaklanması gerektiği ancak davalının tacir olmadığı bu sebeple taraflar arasındaki hukuki işlemin tüketici işlemi olduğu, uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğu anlaşılmakla; davanın HMK 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca görev dava şartı yokluğundan usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak izah edildiği üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca görev dava şartı yokluğundan DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-HMK.nun 20. Maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi halinde dava dosyasının görevli ve yetkili İSTANBUL NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE, süresi içinde talep olmaması halinde dosyanın Mahkememizce resen ele alınarak davanın açılmamış sayılacağı hususunun ihtarına,
3-Harç ve yargılama giderinin görevli mahkemece değerlendirilmesine, HMK 331/2. maddesi gereğince davaya başka bir mahkemede devam edilmediği taktirde talep halinde harç ve yargılama giderinin ve gider avansının harcanmayan kısmının Mahkememizce karar altına alınmasına,
Dair, kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar verildi. 24/11/2023

Katip …

Hakim …