Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/716 E. 2023/826 K. 27.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2023/716 Esas
KARAR NO:2023/826

DAVA:Tazminat (Ticari Nitelikteki Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ:25/10/2023
KARAR TARİHİ:27/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Nitelikteki Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dr. … müvekkil şirketin Amsterdam’da açacağı “Oftalmoloji Kliniği” için, Vakıf kuracağını, kira sözleşmesi yaparak süreçleri yöneteceğini, sağlık ruhsatı için bürokratik işleri takip ederek ruhsat alma eylemini gerçekleştireceğini, özel sağlık sigortaları ile anlaşmalar yapacağını, müvekkil şirketin Türkiye’de bulunan doktorlarının klinikte işlem yapabilmesi için gereken izinleri sağlayacağını, her alanda konusunda uzman göz doktorları ve personel temin edeceğini taahhüt ettiği, bu taahhütler üzerine Dr. …’ın yetkilisi olduğu davalı … ile müvekkil şirket arasında 01.04.2015 tarihli mutabakat imzalandığı, ancak davalı şirket ve yetkilisi Dr. … tarafından taahhüt edilen bu eylemler yapılmamış ya da kusurlu yapıldığı, müvekkil kliniğin açılması için …isimli şirketleri Hollanda’da kurmuş ve … isimli kliniği 1 Nisan 2017 tarihinde kendi imkanlarıyla açtığı, davalıların mutabakat yapmaya yönlendirme ile başlayan haksız fiilleri, mutabakata uymama olarak devam etmiş , son olarak 1 Nisan 2017 tarihinde kliniğin açılmasıyla davalıların aşağıda sayılan kusurlu eylemleri sonucu davacı müvekkilin zararları gerçekleştiği, davalıların Türkiye’den gelen doktorların klinikte ameliyat ve işlem yapması için gereken izinlerin alınacağı, her alanda konusunda uzman göz doktorları bulunacağı taahhüdünü kusurlu olarak yerine getirmesi ile klinik ancak 3-4 senede tam kapasite ile çalışmaya başlayabilmiş, bu da kliniği faaliyet zararına uğrattığı, Türkiye’den gelen doktorların klinikte ameliyat ve işlem yapması için gereken izinlerin davalılar tarafından temin edilememesi, söz konusu klinikte görevlendirilmek üzere davalılar tarafından bulunan doktor ve personelin sayı ve nitelik yetersizliği, bu çalışanlara rayiç piyasa koşullarına göre yüksek miktarlarda maaş, ücret, tazminat vb. ödenmek zorunda kalınması sonucu müvekkil zarara uğradığı, davalıların haksız fiillerinin muhatabı olan davacı müvekkil şirket haksız fiillerin oluşturduğu zararı ve miktarını iflasın kapatılması için yapılan 15.07.2023 ve 10.08.2023 tarihli ödemeler ile 10.08.2023 tarihinde öğrendiği, yukarıda açıklanan nedenlerle, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere, davalıların yapmış oldukları haksız eylemler nedeniyle müvekkil şirketin uğradığı zararın 6100 sayılı HMK’nın 107. maddesine göre mahkemece kesin olarak belirleninceye kadar sonradan artırılmak üzere fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla; şimdilik 1.000.000-TL’sinin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, ticari nitelikteki haksız fiilden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Dava dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
6100 sayılı HMK 114.maddesinde dava şartları sayılmış, yine HMK 115.maddesinde ise dava şartlarının incelemesinin nasıl gerçekleştirileceği düzenlenmiştir. Buna göre “Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.”
6102 sayılı kanun 5.maddesinde 7155 sayılı yasanın 23.maddesi ile eklenen 18/a maddesi ile yapılan değişiklik nedeniyle Arabuluculuk dava şartının eklenildiği, HMK 118/1 madde gereğince “Davanın dava dilekçesinin kaydedildiği tarihte açılmış ” sayılacağının belirtildiği, 7155 sayılı kanunun 20.maddesi ile 13/01/2011 tarihli ve 6102 sayılı TTK.5.maddesinden sonra gelmek üzere dava şartı olarak Arabuluculuk getirildiğini, söz konusu düzenleme ile “Bu kanunun 4.maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalarada, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır” hükmünün bulunduğu ve yine 7153 sayılı kanun Yürürlük başlıklı 26/1-a maddesinde 10,20 ve 21.maddeleri 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe girer hükmü yer bulunduğu, söz konusu yasa değişikliği ile arabuluculuk dava şartının tamamlanabilir nitelikte bir dava şartı olmadığı açıktır.
Yukarıda açıklanan yasa hükümleri kapsamında davanın haksız fiil iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkin olduğu ve 25/10/2023 tarihinde 7153 sayılı Yasanın yürürlük tarihi olan 01/01/2019 tarihinden sonra açıldığı, dava dilekçesi ile arabuluculuk anlaşamama tutanağının sunulmadığı, dava dilekçesinde arabuluculuk başvurusunda bulunulduğuna dair herhangi bir beyan da olmadığı ve ayrıca davacı vekili tarafından dava konusuna ilişkin arabuluculuğa başvuru yapılmadan sehven davanın açılmış olduğunun bildirildiği bu hali ile, arabuluculuk dava şartının tamamlanabilir nitelikte bir dava şartı olmadığı gözetilerek, davanın HMK 114/2 maddesi yollamasıyla 6102 sayılı 5/A maddesindeki zorunlu arabuluculuk dava şartı yokluğundan HMK 115/2 maddesi gereğince usulden reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M:Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak izah edildiği üzere;
1-Davanın, arabuluculuk dava şartı yokluğundan HMK 114/2, HMK 115/2 maddeleri uyarınca usulden REDDİNE,
2-Alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 17.077,50-TL’nin mahsubu ile fazla alınan 16.807,65‬-TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Yargılama giderlerinin davacı üstünde bırakılmasına,
4-Karar kesinleşinceye kadar yapılacak giderlerin davacının yatırmış olduğu gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye avansın davacıya iadesine,
Dosya üzerinde inceleme ile, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 27/10/2023

Katip …

Hakim …