Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/361 E. 2023/629 K. 18.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2023/361 Esas
KARAR NO :2023/629

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:26/01/2021
KARAR TARİHİ:18/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından yapılan çalışmalar esnasında gereken dikkat ve özenin gösterilmemiş olması sebebiyle müvekkili şirketin enerji dağıtım altyapısına dahil olan kablo ve tesisata hasar verildiğinin tespit edildiğini, meydana gelen tesis hasarı ve enerji kesintisi müvekkili şirketin yüklenici şirketi tarafından giderildiğini hasarın onarımında sarf edilen malzeme, montaj, işçilik bedelleri ile hasardan kaynaklanan diğer kayıpların müvekkili şirketin maddi zararına sebebiyet verdiğini, davalı tarafından hasardan doğan bedellerin ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine ilamsız takip yapıldığını, davalının ödeme emrini tebellüğ ettikten sonra borca ve icra takibine itiraz ettiğini, takibi durdurduğunu belirterek davanın kabulü ile takibe yapılan itirazın iptaline, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; husumet ve zamanaşımı itirazında bulunduklarını, söz konusu hasarın gerçekleştiği yerde müvekkili idare tarafından herhangi bir çalışma yapılmadığını, davacının mezkur adreslerde meydana geldiğini ileri sürdüğü zararların kim ya da hangi kurumlar tarafından meydana getirildiğini ispat etmesi gerektiğini, davacının icra inkar tazminatı isteminin dayanaksız olduğunu belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizde açılan dava: İİK.nun 67. maddesi gereğince itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki ihtilaf; Dava dilekçesinde belirtilen icra dosyalarına konu yerlerde davacıya ait tesislerde zararın meydana gelip gelmediği, davacının gerçek zarar miktarı ile davalının hasar meydana gelmiş ise sorunlu olup olmayacağı ve alacağın likit olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Davacı vekili tarafından bir kısım icra takiplerine vaki itirazın iptali istemi ile açılan davada, dosyanın mahkememizin … esasına kaydının yapıldığı, mahkememiz 06/04/2022 tarihli celse ara karar ile …. İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyası yönünden davanın tefrikine karar verildiği ve icra dosyası yönünden dava dosyasının tefrik edilerek yine mahkememizin … esasına kaydedildiği anlaşılmıştır.
Dosyamıza getirtilen …. İcra Müdürlüğü’nün …. takip dosyalarının incelenmesinde davacı tarafından davalı aleyhine 8.295,68 TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takiplerin durduğu, itirazların süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67.maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizin … esasına kayıtlı dosyada yargılama yapılmış, 30/05/2022 tarih, … esas,2022/354 karar sayılı kararı ile “..Dosya kapsamı ve yukarıda belirtilen yasal mevzuat hep beraber değerlendirildiğinde, davacı ile davalı şirket arasında TTK 16/1 maddesi anlamında, sözleşmeye dayalı bir ilişki bulunmadığı, davanın, davalı idare tarafından altyapı çalışmaları sırasında, davacı şirkete ait tesislere verilen zararın tazmini amacıyla açıldığı, davalının sorumluluğunun asıl kaynağının, kamu hizmeti yürütülmesi esnasında verilen zarardan doğduğu, …’nin kuruluş amacı verdiği kamusal hizmet düşünüldüğünde tacir olarak nitelendirilemeyeceği, kamu hizmeti yürüten idarenin bu hizmeti yürüttüğü sırada verdiği zararın tazmini istemiyle açılan dava, kamu hizmetinin yöntemine ve hukuka uygun olarak yürütülüp yürütülmediğinin, bu hizmetin yürütülmesinde hizmet kusuru veya başka nedenle idarenin sorumluluğu bulunup bulunmadığının tespitini gerekeceği, davanın ise itirazın iptali davası olarak değil “Tam Yargı” davası olarak görülmesi gerektiği, ancak tam yargı davalarını görme yetkisinin adli yargı değil idari yargıya ait olduğu, HMK 114/1-b maddesine göre “yargı yolunun caiz olması” dava şartının mevcut olmadığı, ayrıca, Uyuşmazlık Mahkemesinin 05/04/2021 tarih, 2021/28 esas, 2021/144 karar sayılı, 29/11/2021 tarih, 2021/602 esas, 2021/612 karar sayılı, 27/12/2021 tarih, 2021/608 esas, 2021/680 karar sayılı yakın tarihli ilamları ile mahkememizde görülen dava ile aynı taraf ve nitelikte bulunan davalarda içtihat değişikliğine gidildiği, her ne kadar Uyuşmazlık Mahkemesi kararlarının incelenen dosyalar ile sınırlı olduğu, doğrudan doğruya mahkememiz dosyasını etkilemeyeceği söylenebilirse de, yargı kararları arasında birliğin sağlanması ve hukuki güvenlik ilkesinin tesisi anlamında, Uyuşmazlık Mahkemesi kararlarının mahkememizce kabul edilebileceği..” kanaati ile davanın yargı yolu dava şartı yokluğundan HMK.114/1-b ve 115/2. maddeleri uyarınca usulden reddine karar verilmiştir.
Mahkememiz işbu kararı davacı vekilince istinaf edilmiş, İstanbul BAM 4. Hukuk Dairesinin 17/05/2023 tarih, 2023/1524 esas, 2023/1582 karar sayılı kararı ile Davalı kamu kurumu olup kamu hizmeti niteliğindeki çalışmalarını özel hukuk kuralları kapsamında yapmaktadır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu madde 16’ya göre; kendi kuruluş kanunları gereğince özel hukuk hükümlerine göre yönetilmek veya ticari şekilde işletilmek üzere Devlet, il özel idaresi, belediye ve köy ile diğer kamu tüzel kişileri tarafından kurulan kurum ve kuruluşlarının dahi tacir sayılacakları belirtildiği,
2560 sayılı … İdaresi Genel Müdürlüğünün Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunda, … Genel Müdürlüğü’nün genel kurul, yönetim kurulu ve genel müdürlük ile yönetileceği, denetçileri vasıtasıyla denetleneceği, yıllık çalışma ve yatırımlarının bilançolarda belirlenerek genel kurulun onayına sunulacağı ve bütçesinin kamu iktisadi teşebbüslerinde uygulanan bütçe formülünde düzenleneceği belirtildiği, Bu kapsamda … İdaresi Genel Müdürlüğü’nün de 2560 sayılı Kanun kapsamında bir kamu kurumu olduğu ve kamu hizmeti yaptığı ancak, çalışmalarının özel hukuk hükümlerine bağlı bulunduğu ve tacir sıfatını taşıdığı kabul edilmesi gerektiği, davalının haksız eylem teşkil eden faaliyetinden kaynaklanan bu uyuşmazlığın da, yerleşik yargısal uygulamalarda görüldüğü gibi, adli yargı yerinde çözümlenmesi gerekeceği, mahkemece açıklanan olgular gözetilerek, işin esası incelenip varılacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan yazılı gerekçe ile yargı yolu sebebiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun olmadığı gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi tarafından verilen kararın esası ve diğer istinaf sebepleri incelenmeksizin ilk derece mahkemesi kararının 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-4. maddesi gereğince kaldırılmasına, karar verilmiştir.
Kaldırma sonrasında mahkememizin 2023/361 esasına kaydı yapılan dosyada yargılamaya kaldığı yerden devam olunmuştur.
İşbu davaya konu icra dosyasına itirazın iptalinin mahkememizin … esas sayılı dosyasından talep edildiği, dosyada bilirkişi raporu alındığı, bilirkişi raporunda özetle; Tarafların iddia – savunma ve talepleri ile dosyasına sunulu sair belgelerin incelenmesi ve tümünün bir arada değerlendirilmesi sonucunda: 6 ayrı takibe konu hasarların; malzeme (kablo+ek mufu) harcaması ile ve tamamen Davacı …’ ın; personel ve araçları ile giderildiği, otomatik olarak üretilmeyen ancak kullanıldığı anda üretilen elektriğin satılamadığından bahisle satılamayan enerjiden doğan bir zararın varlığından söz edilemeyeceğini, dava konusu arıza sürelerinin Elektrik Dağıtımı Ve Perakende Satışına İlişkin Hizmet Kalitesi Yönetmeliği kapsamındaki bildirimli bildirimsiz kesinti sürelerini aşmadığı dolayısıyla takdirinin Mahkeme’ ye ait olmak üzere; dava konusu hasar nedeniyle, Davacı …’ ın, ….İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosya bakımından; 93,28 TL. (KDV Dahil) malzeme bedeli + Hasar tarihi ile takip tarihi arasındaki sürede işlemiş 4,81 TL. faiz olmak üzere toplam 98,09 TL. tutar üzerinden takibin davalı … ve ihbar olunan … İnşaat San. Tic. A.Ş. + … İnş. Asfalt Taah. ve Tic.A.Ş. adına devam edebileceğini, dava konusu hasarın; İşveren sıfatıyla ( 1 ) nolu Davalı … namına, ihbar olunan yüklenici şirketler tarafından yapılan alt yapı çalışması sırasında meydana geldiği anlaşılmakla birlikte, dava konusu hasardan; hangi şirketin kusurundan kaynaklandığı veya işveren ve yüklenici şirketlerin hangi oranlarda kusurlu olabileceği hususunun takdirinin mahkemeye ait olduğunu, İşveren ve yüklenici şirketler arasında imza edilen sözleşme eki Yapım İşleri Genel Şartnamesi madde 14 içeriğinde sözleşmeye bağlanan her türlü yapım işlerinin, idare tarafından görevlendirilen yapı denetim görevlisinin denetimi altında yüklenici tarafından yönetileceği ve gerçekleştirileceğine dair açık hüküm bulunmakta olduğunu, Davacı – … tarafından; Araç ve Personel (işçilik) Bedeli, Montaj bedeli, Ceza Bedeli, dağıtılamayan enerji bedeli, Eşik kesinti süresi aşım bedeli, Etüd koordinasyon, Manevra bedeli tazminat talep edildiği anlaşılmakla birlikte, içerikleri itibariyle dava konusu hasarla doğrudan ilgisi bulunmadığı değerlendirilen kalemler için de, Davacı …’ In, tazminat talebinde bulunup bulunamayacağı hususunun takdirinin; tamamen Mahkeme’ ye ait bulunduğunu, İBB Alt Yapı Koordinasyon Şube Müdürlüğünce dosya kapsamına sunulan yazı doğrultusunda, 19.02.2020, 29.02.2020,28.02.2020-15.02.2020 hasar tarihli çalışmalara Alt Yapı Kazı Ruhsat izni alınmadan, 28.02.2020 (… Sokak) — 12.02.2020 hasar tarihli çalışmalara Alt Yapı Kazı Ruhsat izni alınarak başlandığı anlaşıldığını, davacının icra inkar tazminatı talepleri ile tarafların sair hususlardaki taleplerinin takdirinin ise Mahkeme’ ye ait bulunduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; davalı tarafından 29.02.2020 tarihinde … adresinde davalı tarafından yapılan çalışmalar sırasında davacı şirketin enerji dağıtım alt yapısına dahil olan kablo ve tesisata hasar verildiği, davalının meydana gelen zararda kusurlu olduğu, emsal davaya ilişkin Yargıtay 4.Hukuk Dairesi’nce verilen 2018/1089 Esas -2018/5527 Karar sayılı ilamda “Haksız fiil sebebiyle dışarıdan işçi tutulup zararın giderildiği kanıtlanmadığı takdirde maddi hasar montaj bedeli,araç eleman bedeli,etüt koordinasyon bedeline dair bu giderlerin istenemeyeceği”, aynı dairenin 2015/10383 Esas- 2015/12692 karar nolu başka bir ilamında ise “dağıtılamayan enerji bedeli istenemeyeceği,arızanın ilgili yönetmelik kapsamında belirlenen süre içinde giderilmesi ve eşik süresinin aşılmaması sebebiyle eşik kesinti süresi bedelinin de talep edilemeyeceği ” nin belirtildiği, bu sebeple davacı itirazlarının reddi gerektiği, denetime elverişli ve hukuka uygun bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın kısmen kabulüne, dava konusu alacak likit olmayıp yargılamayı gerektirdiğinden davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davanın kısmen kabulü ile ….İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 93,28 TL asıl alacak, 4,81 TL faiz olmak üzere toplam 98,09 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Harçlar yasası uyarınca alınması gerekli 269,85 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yargılama aşamasında yapılan tebligat, posta ücreti 356,00 TL’nin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 4,20 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğininden karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 98,09 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davacıya ödenmesine,
7-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğininden karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 8.295,68 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davalıya ödenmesine,
8-Tarafların zorunlu arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL’nin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 15,60 TL’sinin davalıdan, 1.304,40 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
9-Karar kesinleşene kadar yapılacak yargılama giderlerinin davacı gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının istek halinde davacıya iadesine,
Dair, miktar itibariyle yasa yolu kapalı kesin olarak taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 18/07/2023

Katip ….
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır