Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/1 E. 2023/780 K. 17.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2023/1 Esas
KARAR NO:2023/780

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:02/01/2023
KARAR TARİHİ:17/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilleri ile davalı şirket yetkilisinin uzun süredir tanışmakta olup sözlü olarak anlaşarak nohut ticareti işine girdiklerini, anlaşmaya göre finansmanı davalı tarafından, diğer tüm alış, satış, depolama ve her tür lojistik hizmet müvekkilim tarafından karşılanmak üzere masraflar çıktıktan sonra kalan karın 9050-950 paylaşılması konusunda anlaştıklarını, bu bağlamda müvekkilin, girişimleri sonucu kilogramı 10.00 TL+9.1 KDV üzerinden 100.000 Kg nohutu 29.09.2021 tarihli fatura ile davalı adına satın aldığını, yine müvekkilleri anılan nohutların; 23.11.2021 tarihli fatura ile kilogramı 11,00 TL’sı üzerinden 50.000 kilogramını 555.000 TL’sı bedel ile … Paz.San.ve Dış Tic.A.Ş.ye 08.02.2022 tarihli fatura ile kilogramı 13,50 TL’sı üzerinden 25.000 kilogramın 337.500 TL’sı bedel ile … San.ve Tic. Ltd. Şti.’ne ile sattığını, son 25.000 kg için ise kilogramı 13,50 TL’sı üzerinden satış için anlaşmış olmasına rağmen bu aşamada davalı müvekkillerini devreden çıkararak satışı kendisi gerçekleştirdiğini, sonuç olarak müvekkilinin KDV hariç 1.000.000 TL alım yaptığı nohutların satışını gerçekleştirilmesini sağlayacak işlemleri yaparak KDV hariç 1.225.000 TL’sı satış yapmak suretiyle toplamda KDV hariç 225.000 TL kar elde ettirdiğini, bu işlem nedeniyle yapılan giderler 23.709 T’.sı olup net kar 201.291 TL olduğunu, buna göre taraflar bu ticaretten 201.291 TL net kar elde etmiş olmakla taraflar arasındaki sözlü anlaşma gereği aslen karın 950’si olan 100.645,50 TL’sını kar payı olarak hakettiğini, müvekkilleri bu alacağına istinaden davalıya 01.04.2022 tarih ve 64.782 TL’sı bedelli fatura kestiğini, ancak anılan faturanın davalı tarafından ödenmemesi üzerine … 16.Noteri 05.05.2022 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile ödenmesini istemiş olmakla birlikte davalı hizmet verilmediği gerekçesi ile daha önce kabul edip yasal süresinde itiraz etmediği fatura için hizmetin verilmediği gerekçesi ile iade faturası kestiğini, oysa ki delillerinden anlaşılacağı üzere müvekkilleri tüm hizmeti yerine getirdiğini, bunun üzerine ….İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile icra takibine girişilmiş ise de davalı bu takibe itiraz etmiş; dava şartı olarak İstanbul Arabuluculuk Bürosu … sayılı başvurusu ile arabuluculuğa başvurulmuş ise de taraflar arasında anlaşma olmadığını, bu nedenle davalının haksız itirazının kaldırılması için işbu davayı açmak zorunda kaldıklarını, tüm bu nedenlerle davanın kabulü ile davalının ….icra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, ve takibin devamına, davalının itirazının haksız olması nedeniyle ile %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, tüm yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı ile davacı taraf arasında yazılı bir ticari sözleşme bulunmadığını, dolayısıyla kesilen faturaya, çekilen ihtara ve davaya mesnet olarak gösterilebilecek bir sözleşme söz konusu olmadığını, davacı ile dava dışı …arasında sözsel bir anlaşma yapılmış olup bu anlaşmada davacının iddia ettiği koşullarda yapılmadığını, müvekkilleri … Dış Tic AŞ. ile … arasında herhangi bir sözleşme yapılmadığını, … ile …arasındaki sözleşmenin ise yazılı şekilde yapılmadığını, davacı vekilinin dilekçesinde de sabit olduğunu, …ve davacı arasında satıştan elde edilen kârın 9:50-9.50 paylaşılacağına dair hiçbir anlaşma olmadığını, davacı taraf kötü niyetli olduğunu, …’nin davacıya gönderdiği mailden açıkça anlaşıldığı üzere …müvekkilleri şirketin ilgili satış işlemi sonucu elde edilen net kârın %20’sini davacıya vermiş olduğu irdemelerle müvekkili danışmanlık hizmeti karşılığı olarak şahsen ödediğini, ilgili şirketin herhangi bir alakası bulunmadığını, müvekkili satış işlemini davacı tarafı devreden çıkararak gerçekleştirildiğine yönelik iddiaları tamamen mesnetsiz olduğunu, …tarafından önceki işlemlerde davacıya ödenen tutarlarda şahsen karşılandığını, bu husus banka kayıtları ve ödeme dekontlarıyla sabit olduğunu, müvekkilleri şirketin elinde kalan son 25.000 kg nohutun satışı için davacı tarafından dava dışı …’ye önerilen alıcılar ve fiyat uygun bulunmamış ve müvekkilleri şirket stoğundaki ürünleri piyasaya kendi ticari ilişkileri çerçevesinde sattığını, müvekkilleri şirket ile davacı arasında herhangi bir sözleşme olmamasına rağmen davacının kestiği fatura kabul edilmeyerek karşılığı iade fatura düzenlendiğini, davacı …, müvekkilleri şirket ile arasında ticari bir ilişki olmamasına rağmen ve müvekkilleri şirket tarafından yapılan son nohut satış işleminde hiçbir katkısı da bulunmamasına rağmen 01.04.2022 tarihli bir fatura kestiğini, ilgili faturaya sehven 8 gün içinde itiraz edilememiş olduğundan karşılığı iade fatura düzenlenerek davacıya gönderilmiş, esasen dava dışı …tarafından da 12.03.2022 tarihli mailinde davacı ile arasındaki ticari tüm yazışmaları ve işleri sonlandırdığını açıkça ifade edildiğini, davacının kötü niyetli olduğu açık olduğundan bahisle davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizde açılan dava: İİK.nın 67. maddesi gereğince itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki ihtilaf taraflar arasında akdedilen Sözleşmeye istinaden davalı tarafın edimini yerine getirmemesinden dolayı davacı tarafın davalıya yapmış olduğu ödemelerin tahsiline yönelik başlatılan …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın haksız olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Dosyamıza bir sureti alınan …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde davacı tarafından davalı aleyhine toplam 67.353,00 TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67.maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflarca sunulan bilgi ve belgeler, mahkememizce celp edilen bilgi ve belgeler hep birlikte değerlendirilmiş, uyuşmazlık konusunun çözümünün uzmanlık görüşü gerektirdiği kanaati ile tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak dosya kapsamında rapor sunulmak üzere bilirkişiye tevdiine karar verilmiştir.
Bilirkişi raporunda özetle; dosyaya mübrez belge, bilgi, davacı ve davalı tarafın 2022 yılları e-ticari defterleri ile sınırlı olarak yapılan tespit, inceleme ve değerlendirmeler neticesinde; Taraflar arasındaki ihtilaf, davacı taraf vekilinin davalı aleyhine 06.09.2022 tarihinde …. İcra Dairesi’nin … E. Sayılı dosyası ile; 64.782,00 TL Asıl 2.571,00 TL İşlemiş faiz olmak üzere toplam67.353,00 TL tutarlı alacağı için icra takibi başlatması karşısında, davalının takibe itiraz etmesi üzerine çıkmış bulunduğunu, Davacının 2022 yılı ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğunu, davacı yan tarafından davalı yana tanzim edilen ve dava konusu alacağın temelini oluşturan 01.04.2022 tarihli 64.782,00 TL bedelli faturanın davacı yanın işletme defteri gelir bölümünün 2. Sırasında kayıtlı olduğunu, diğer yandan davalı tarafından davacı adına düzenlenen 28.04.2022 tarihli 64.782,00 TL tutarlı iade faturası davacı kayıtlarında yer almadığını, davalının 2022 yılı ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğunu, davacı yan tarafından davalı yana tanzim edilen ve dava konusu alacağın temelini oluşturan 01.04.2022 tarihli 64.782,00 TL bedelli faturanın davalı yanın yevmiye defterinin 115 no.lu yevmiye maddesinde kayıtlı olduğu tespit edildiğini, davalı tarafından iş bu faturaya karşılık davacı adına 28.04.2022 tarihli 64.782,00 TL tutarlı iade faturası düzenlemiş ve bu faturayı 136 no.lu no.lu yevmiye maddesinde kayıtlı olduğu tespit edildiğini, davalı yan kendi ticari defterlerinde davacı yana takip tarihi 06.09.2022 itibariyle borç ve alacağının bulunmadığı tespit edildiğini, davacının takibe konu ettiği fatura içeriğinde yer alan hakediş alacağı ile ilgili taraflar arasında yazılı bir sözleşmenin bulunmadığını, davacının fatura içeriği alacağının ispata muhtaç olduğunu, Rapor içerisinde anlatılan gerekçelerle; Davacı Şirketin …. İcra Dairesi’nin …. İcra Dairesi’nin … E. Sayılı dosyasında takip tarihi olan 06.09.2022 tarihi itibariyle 01.04.2022 tarihli 64.782,00 TL bedelli Hakediş Bedeli açıklamalı faturadan kaynaklı alacağının bulunamayacağı görüş ve kanaatini bildirmiştir.
“…Faturanın davalı tarafa usulüne uygun tebliğ edildiğini kanıtlama yükümlülüğü davacı tarafta olup davacının bu hususu kanıtlaması halinde, bu kez, TTK’nın 23/2. maddesinde yazılı 8 günlük yasal süre içerisinde faturaya itiraz ve iade ettiğini kanıtlama yükümlülüğü ise davalı tarafa aittir. TTK’nın 23/2. maddesi uyarınca tebliğe rağmen faturayı süresinde itiraz ve iade etmeyerek, ticari defterlerine borç kaydeden tacir, fatura münderecatını aynen kabul etmiş ve faturayı gönderen taraf, faturaya dayalı bu alacağının varlığını HMK’nın m.222 (TTK’nın 84. ve 85.) madde hükümleri uyarınca ispatlamış olur….” (Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 2014/5678 Esas 2015/5377 Karar sayılı ilamı).
“…Faturanın delil olması ile ticari defterlerin delil olması birbirinden farklıdır. 6102 sayılı TTK’nın 21/2. maddeye göre faturaya itiraz edilmemiş ise içeriği kesinleşir ise de akdî ilişkinin yazılı delillerle ispatı gerekir. Fatura ticari defterlere kayıt edilmiş ise artık faturanın delil olmasıyla ilgili bu maddeye değil ticari defterlerin delil olmasıyla ilgili TTK’nın 222. maddeye bakmak gerekir. Bu nedenle ticari defterlere kaydedilmiş fatura akdi ilişkinin varlığını da kanıtlar. Faturayı teslim aldıktan sonra süresi içinde itiraz ve iade etmeyerek ticari defterlerine kaydeden kimse, bu faturanın mal veya hizmet aldığı için geçerli bir sözleşme ilişkisine göre düzenlendiğini kabul etmiş sayılır. Ve fatura nedeniyle mal veya hizmet almadığını, bu faturadan dolayı borçlu olmadığını yazılı veya kesin delillerle ispatlaması gerekir…” (Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 2017/1445 Esas 2018/1438 Karar sayılı ilamı).
Somut olayda, icra takibine dayanak 01.04.2022 tarihli 64.782,00 TL bedelli faturanın davalı yanın yevmiye defterinin 115 no.lu yevmiye maddesinde kayıtlı olduğu tespit edildiği, davalı tarafından iş bu faturaya karşılık davacı adına 28.04.2022 tarihli 64.782,00 TL tutarlı iade faturası düzenlendiği ve bu faturanın davalı defterlerinde 136 no.lu no.lu yevmiye maddesinde kayıtlı olduğu, her iki tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davalının dava konusu faturaya kanuni süre içerisinde itiraz etmediği gibi iade faturasının da süresi geçtikten sonra düzenlendiği ve davacı tarafından kaydedilmediği, faturaya konu hizmetin alınmadığına yönelik iddialarına artık itibar edilemeyeceği, çünkü faturayı, yasal süresinde itiraz ve iade etmeyerek ticari defterlerine borç kaydeden davalının, fatura münderecatını aynen kabul etmiş olduğundan bu fatura nedeniyle hizmet almadığını, dolayısıyla borçlu olmadığını yazılı veya kesin delillerle ispatlaması gerektiği, dosya kapsamı itibariyle bu anlamda davalının ispat yükümlülüğünü yerine getirdiğinin söylenemeyeceği, bu durumda davacının, dava ve takip konusu bu faturaya dayalı alacağının varlığını ispatladığının kabulü gerektiği anlaşılmış olup icra dosyasına yapılan haksız itirazın iptaline, davacı lehine icra inkar tazminatı hükmedilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM ; yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile …. İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasına vaki itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
2-Alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 4.600,88 TL karar harcından peşin alınan 813,46 TL’nin mahsubu ile geri eksik olan 3.787,39 TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacının yaptığı 905,66 TL ilk masraf ile yargılama aşamasına yapılan 2.112,00 TL tebligat, posta gideri ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.017,66 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Tarafların zorunlu arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 3.120,00 TL’NİN DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
7-Gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 17/10/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır