Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/933 E. 2023/251 K. 28.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/933 Esas
KARAR NO :2023/251

DAVA:3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:16/11/2022
KARAR TARİHİ:28/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil adına kayıtlı olan … plaka sayılı aracı yakını ve akrabası olan …’a kullanması için teslim ettiğini, sürücü … 07.11.2021 tarihinde saat 22.50 civarında … istikametinden … istikametine doğru seyir halinde iken önünde en sol şeritte seyir halinde olan … plaka sayılı aracın aniden fren yaparak sürücü …’ın seyir halinde olduğu şeride girdiğini, sürücü … fren yapmasına rağmen önündeki aracın aniden şeridine girmesi ve ani fren yapması sebebiyle duramadığını ve öndeki araca arkadan çaprtığını, araç içerisinde yolcu olarak bulunan …’ın yaralandığını, kazaya karışan diğer araç sahibinin, aracında oluşan maddi zarar sebebiyle müvekkil ile davalı … Sigorta Anonim Şirketi arasında akdedilen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi kapsamında sigorta şirketi … Sigorta Anonim Şirketine başvuru yaptığını, davalı sigorta şirketi tarafından kazaya karışan diğer araç sahibine maddi tazminat ödemesi yaptığını, tüm bu nedenlerle müvekkil hakkında haksız ve hukuka aykırı olarak başlatılan icra takibinden dolayı öncelikle alacak miktarının %15 teminatı karşılığında icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesine, müvekkilin davalı sigorta şirketine herhangi bir borcunun olmadığının tespitine, müvekkil hakkında haksız ve kötü niyetli olarak …. İcra Müdürlüğü 2022/… Esas sayılı dosyası üzerinden başlatılan icra takibinin durdurulmasına müvekkilin hakkında haksız ve kötü niyetli olarak icra takibi başlatan sigorta şirketi aleyhine, müvekkil lehine alacak miktarının %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı vekili tarafından müvekkilinin ödeme emrinden haberi olmadığının iddia edildiğini, 02.11.2022 tarihinde davacının eşi …’a ödeme emrinin tebliğ edildiğini, kendisinin eşinin işte olduğunu beyan ettiğini, tebligatın usulüne uygun olduğunu, davacı tarafın bu iddiaların asılsız olduğunu, poliçe genel şartları gereğince alkollü araç kullanılması rücu nedeni olduğunu, olaya ilişkin dava konusu trafik kazasının 07.11.2021 tarihinde saat 23:00 sıralarında gerçekleştiğini ancak sürücü … tarafından ertesi gün 11:00 sularında hastaneye gittiğini, davacının söz konusu trafik kazasında kusurlu olduğunu, bu sebeple ödenen tazminatın rücuen tahsili için icra takibi başlatıldığı, davacı tarafından açılan davanın haksız olduğunu, tüm bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Dava, menfi tespit davasıdır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1. maddesinde; “Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir.” hükmü yer almaktadır. HMK 114/1.c maddesi uyarınca “Mahkemenin görevli olması” dava şartlarından olup, HMK 138 maddesi dikkate alınarak dava şartlarının öncelikle karara bağlanması gerekmektedir. HMK 115. maddesinde ise “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir…” düzenlemesi yer almaktadır.
28.11.2013 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun (TKHK) 2. maddesinde Kanunun kapsamı “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanunun “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için Kanunun amacı içerisinde yukarıda tanımı verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukukî işlemin olması gerekir.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevlidir.
Somut olayda, davalı … A.Ş.’ye zmss sigortası bulunan davacıya ait aracın karıştığı kaza sebebi ile dava dışı 3. kişiye ödenen hasar bedelinin davacının kaza sırasında alkollü olması sebebi ile rücuen tahsili için başlatılan icra takibinde davacı sigortalının borçlu bulunmadığının tespiti talep edilmektedir. Davacı sigortalı gerçek kişi olup, 6502 sayılı Kanun’un 3.maddesinin k bendi kapsamında tüketici; sigortalı ile davalı arasındaki sigorta sözleşmesi ise aynı Kanun’un 3.maddesinin l bendi gereğince tüketici işlemidir. Bu durumda uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiğinden mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak düzenlendiği üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK.nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-HMK.nun 20. Maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde taraflardan birisinin usulen başvurması halinde dava dosyasının görevli ve yetkili İSTANBUL NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE, süresi içinde talep olmaması halinde dosyanın Mahkememizce resen ele alınarak davanın açılmamış sayılacağı hususunun ihtarına,
3-Harç ve yargılama giderinin görevli mahkemece değerlendirilmesine, HMK 331/2. maddesi gereğince davaya başka bir mahkemede devam edilmediği taktirde talep halinde harç ve yargılama giderinin ve gider avansının harcanmayan kısmının Mahkememizce karar altına alınmasına,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı.28/03/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır