Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/630 E. 2023/451 K. 31.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/630 Esas
KARAR NO :2023/451

DAVA:Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ:19/07/2022
KARAR TARİHİ:31/05/2023

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilin sahibi olduğu …Makineleri … Malz. San. Ve Dış Tic. Ltd. Şti. ve davalının yöneticisi olduğu … Ticaret Ve Yatırım A.Ş. Arasında alım satıma dayalı ticari ilişki bulunduğunu, … A.Ş. yetkilileri …Makineleri … Malz. San. Ve Dış Tic. Ltd. Şti.’nin borçlu olduğundan bahisle … Tekstilin sahibi … ile bir görüşme talep ettiğini, müvekkil … de iyi niyetle bu görüşmeye katıldığını, müvekkile 18.09.2015 tarihli borç tasfiye sözleşmesinin imzalatıldığını, ancak, … Ticaret Ve Yatırım A.Ş. tarafından bildirilen alacak iddiasının gerçek dışı olduğunu miktarı da defter kayıtlarındaki gerçeklerden uzak ve son derece hatalı ve fahiş hesaplamalarla belirlenmiş bir borç üzerinden sözleşme hata ve hileli yollarla imzalatıldığını 27.01.2016 tarihinde imzalattırılan “Finansal Kiralama Kiracı Değişikliği ve Devir Sözleşmesi” ile … … AŞ’nin finansal kiralama sözleşmesi ile edindiği fabrika binasının tapusunun da devralındığını, 04.04.2016 tarihli ortaklar anlaşması ve bu anlaşmaya bağlı bir takım sözleşmeler ve taahhütnameler de imzalatıldığını, %52 şirket hissesinin … Ticaret Ve Yatırım A.Ş’nin öngördüğü kişi ve şirkete devri gerçekleştirildiğini tüm bu nedenlerle davanın kabulüne, … tarafından hatalı bilgilerle ve manevi baskı kurularak, müvekkilin aldatılması suretiyle 18/09/2015 tarihli Borç Tasfiye Sözleşmesi imzalatılması, bu nedenle de sözleşmeye dayanılarak …’nin tamamı müvekkile ait olan … … A.Ş’nin hisselerinden %52’sini ve fabrika binasını devralması ve müvekkilin tamamına sahip olduğu … … hile ve manevi baskılarla 37.000.000-TL borçlandırması, … fabrika binası ve şirket merkezi olarak kullandığı taşınmazdaki sabit varlıklar ile stok, mal vs. değerlerine … tarafından el konulduğundan ve ayrıca bahsedilen değerler … … tarafından elden çıkarıldığından iş bu haksız ve hukuka aykırı eylemler nedeniyle davalıda oluşan sebepsiz zenginleşmeye dayalı zarardan kaynaklanan belirsiz tutarlı tazminat alacağının, işleyecek en yüksek yasal faizi ile birlikte hesaplanarak tespitine ve tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı …’nün, … … A.Ş.’nin ortaklık yapısı değişmeden önceki ortağı olduğu gibi, halen de davacı …Makineleri ….. Ltd. Şti. İsimli şirketin ortağı olduğunu, …isimli şirket ile müvekkilin bağlı olduğu … A.ş. Arasında geçmişten bu yana devam eden ticari ilişki bulunduğunu, davalı … A.ş. Tarafından üretilen ürünlerin satıldığını, borç konusunda görüşmeler yapıldığını, davacının hissedarı olduğu … Tekstil’in …’e borçları bulunmadığını, yapılan görüşmeler sonunda 18/09/2015 tarihinde borç tasfiye sözleşmesi düzenlendiğini, …’nün … … A.ş.’nin bu borca kefil olmasının sağlandığını, müvekkil ve diğer davalıların bu tarihlerde olmayan borç nedeniyle davacının iradesini bozarak tüm mal varlığını ele geçirmeye çalıştığını, tüm bu nedenlerle müvekkilin ve davacının taraf sıfatı bulunmadığından davanın reddine, davacı tarafından belirsiz tazminat alacak davası açılamayacağından davanın reddine, huzurdaki davanın konu bakımından eksik tutarlı olarak belirtilmiş ve eksik harçla dava ikame edilmiş olduğundan, eksik harcın tamamlattırılmasına, talep konusu içerisinde yer verilen 37.000,00 TL üzerinden harç ödenmesine aksi takdirde davanın açılmamış sayılmasına, irade bozukluğuna dayalı iddialarla ikame olunan davanın 1 yıllık hak düşürücü süre dolduktan sonra ikame edilmiş olması nedeniyle reddine, davacının nedensiz zenginleşmeye dayalı olarak müvekkilin doğrudan taraf olmadığı iddia ettiği asılsız zararların giderim talebi, 2 yılık hak düşürücü süreler geçtikten sonra ileri sürüldüğünden davanın reddine, bir kimsenin kendi kusuruna bağlı olarak hak talep edemeyeceği kuralı gereğince davanın reddine, davacının husumet yöneltme ve taraf olma sıfatı bulunmadığından davanın taraf ehliyeti yönünden reddine, esas bakımından ise cevap ve delillerin kabulüne, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun müvekkil ile bağlantısı olmayan taşınmazların tapu kaydına davalı şerhi verdirilmesi gayesi güden davanın reddine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Dava, Alacak davasıdır.
HMK 166/1 maddesine göre; “Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar.” denilmiştir. HMK 166/4 maddesine göre; “Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır.”
Davacı tarafından açılan Alacak istemine ilişkin açılan mahkememizdeki davanın 14.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/… Esas sayılı dosyası ile görülen itirazın iptali davası ile aynı nedene ve konuya dayalı olduğu, bu bağlamda davaların biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunduğu, dolayısıyla da; Mahkememizin işbu dava dosyası ile 14.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/… Esas sayılı dosyası arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu, dava konusunun ve sebebi ile taraflarının aynı olduğu anlaşıldığından, yine delillerin birlikte toplanması ve değerlendirilmesinin usul ekonomisi gereği olduğundan Mahkememiz dosyasının HMK 166/1 maddesi gereğince 16.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/… Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine dair karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak düzenlendiği üzere;
1-Davacı vekilinin birleştirme talebinin kabulü ile; Mahkememiz işbu dosyası ile14.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/… Esas sayılı dosyası arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu anlaşılmakla, HMK 166. maddesi uyarınca her iki dava dosyanın BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Yargılamaya 14.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/… Esas sayılı dosyası üzerinden devamına,
3-Yargılama giderleri ve harcın birleşen dosyada karara bağlanmasına ve esasın bu şekilde kapatılmasına,
Dair, HMK 168. maddesi gereğince uyuşmazlığın esası hakkında verilecek hüküm ile birlikte İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde karar verildi.31/05/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır